Tiyatrolarda ağalık düzeni kalkıyor - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Gönülden** · 08-26-2012, 20:44

Halkın vergileriyle tiyatroculuk yapıp, bir yandan millete tepeden bakarken diğer yandan asli işlerine gitmeyip dizi setinden dizi setine koşan oyuncular, yeni düzenlemenin ilk işaretleri gelince ayaklanmaya başladılar.

Devlet ve Şehir Tiyatroları'nın hantal yapısını iyileştirmek üzere hazırlanan düzenlemenin içeriğine ortaya çıkmaya başladı. Son günlerde bir kısım medyada sistemli bir şekilde bazı tiyatrocuların sert açıklamaları yer alırken, yeni düzenlemeyle "oynasam da oynamasam da maaşımı alırım dönemi"ne son veriliyor olması, rahatsızlığın sebebini gözler önüne seriyor.

“OYNASAM DA OYNAMASAM DA MAAŞIMI ALIRIM”A SON!

Tiyatrolara ilişkin çalışma Başbakanlık ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde koordineli olarak yürütülüyor. Çalışmanın bu ayın sonunda Bakanlar Kurulu'na gelmesi öngörülüyor. Değişikle Devlet Tiyatroları ile Şehir Tiyatroları'nın yanı sıra Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, Devlet Opera ve Balesi ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası da yeni bir yapıya kavuşacak. Paket, öncelikle şişkin kadroları eritmeyi amaçlıyor. Bu çerçevede, sanatçıların emekli olmaları için teşvik uygulamaları yürürlüğe girecek. Emekli maaş ve ikramiyelerinde artış yapılacak. Boşalan kadrolar yerine ise sözleşmeli modeline geçilecek. Sanatçılarla, kurullara sunulan oyun projeleri dahilinde sözleşme imzalanacak. Sözleşme, oyunun ya da herhangi bir sanat temsilinin süresince geçerli olacak. Böylece, "Oynasa da oynamasa da maaşını alma" dönemi sona erecek. Geçiş döneminde, halen yürürlükte olan tüm sanatçıların maaşlarına ilaveten "teşvik ücreti" almalarına son verilirken, sadece sahneye çıkan oyuncular "teşvik ücreti" alabilecekler.

“MUHTEŞEM” ÜCRETLERDEN DEVLETE KESİNTİ

Tiyatro çevrelerinde en fazla tepki toplayan uygulama ise "iki sezon üst üste olmamak kaydıyla ücretsiz izin alınarak kurum dışında ikinci bir iş yapılması" oldu. Oyunculardan ücretsiz izin alanların dışındakiler ise kurum etkinlikleri dışında katıldıkları dizi, konser, sinema ve benzeri faaliyetten elde ettikleri gelirin yüzde 30'unu kurum adına açılacak hesaba yatıracaklar. "Bir ay çift, bir ay tek maaş" uygulaması ile yılda 18 maaş alan "resmi tiyatrocular", asıl büyük gelirlerini ise dizilerden elde ediyor. Dizilerden bölüm başına ne kadar para kazanılacağı dizinin hangi kanalda oynadığına, popülerliğine ve role göre değişse de, senaryoda önlerde olmayan bir oyuncu bile her hafta en az 750 ila bin lira arasında değişen dizi ücreti alabiliyor.

YILDA 18 MAAŞ AL, 5 YIL HİÇ SAHNEYE ÇIKMA

Şehir Tiyatroları oyuncularının asıl işlerini nasıl suiistimal ettiklerini, deneyimli sanatçı Ulvi Alacakaptan, yaptığı bir açıklamayla şöyle dile getirmişti: "Şehir Tiyatroları'nın son Genel Sanat Yönetmeni diyor ki, bir de kasılarak, 'Ben Darülbedayi'nin son genel sanat yönetmeniyim.' Hanımefendi dizilerde rol almaktan tiyatroya gelemiyor, Ayşe Nil Şamlıoğlu... Genel Sanat Yönetmeni olduktan sonra şansı açıldı, dizilerden çıkmıyor. Keza oyuncular da öyle. Ben bir zaman, bir oyun koydum belediye adına Gösteri Sanatları Merkezi'nde ve Şehir Tiyatroları'ndan bir oyuncu almak istedim. Sonuçta, 5 senede hiçbir oyunda oynamayan 70 kişilik bir oyuncu listesi aldım müdüriyetten."

y.akit

**Terennüm** · 08-27-2012, 11:13

Geçtiğimiz günlerde, CNN TÜRK’te yayınalan Aykırı Sorular programında Refik Erduran ilişti gözüme...
“Nazım Hikmeti Türkiye’den kaçıran kişi” olaran bilinen Türk oyun yazarı, gazeteci ve tiyatrocu Refik Erduran, programda dikkate şayan noktalara temas etti.
Türk tiyatrosunun bu ülkeye yaptığı en büyük ihanetin, ülkeye laik - antilaik kutuplaşmayı sokması olduğunu anlattı.
Tiyatronun önde gelen isimlerinin bu ülkenin dinini, kültürünü aşağılamayı maharet saydığını örnekleri ile anlattı.
Tiyatro içine sızmış bir şebekenin her şeyi yönlendirdiğinin altını çizdi. Taksim AKM’nin yeniden inşasına karşı çıkan ekibin gerçek niyetinin ne olduğunu çarpıcı bir şekilde ifade etti.
Program sunucusu Enver Aysever, konu bu noktalara geldiğinde süremiz bitti diye sözünü sıklıkla kesmek istese de, Refik Erduran’ın kısa zaman diliminde anlattıkları ile, sanat adına bu ülkede ne oyunlar çevrildiğini anlamamıza yardımcı oldu.
Osman Özsoy-Haber7

**Yıldırım** · 08-27-2012, 18:40

Sahnede memur değil sanatçı görmek istiyoruz.

08-26-2012, 20:44	#1
Kullanıcı Adı Gönülden	Tiyatrolarda ağalık düzeni kalkıyor Halkın vergileriyle tiyatroculuk yapıp, bir yandan millete tepeden bakarken diğer yandan asli işlerine gitmeyip dizi setinden dizi setine koşan oyuncular, yeni düzenlemenin ilk işaretleri gelince ayaklanmaya başladılar. Devlet ve Şehir Tiyatroları'nın hantal yapısını iyileştirmek üzere hazırlanan düzenlemenin içeriğine ortaya çıkmaya başladı. Son günlerde bir kısım medyada sistemli bir şekilde bazı tiyatrocuların sert açıklamaları yer alırken, yeni düzenlemeyle "oynasam da oynamasam da maaşımı alırım dönemi"ne son veriliyor olması, rahatsızlığın sebebini gözler önüne seriyor. “OYNASAM DA OYNAMASAM DA MAAŞIMI ALIRIM”A SON! Tiyatrolara ilişkin çalışma Başbakanlık ile Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde koordineli olarak yürütülüyor. Çalışmanın bu ayın sonunda Bakanlar Kurulu'na gelmesi öngörülüyor. Değişikle Devlet Tiyatroları ile Şehir Tiyatroları'nın yanı sıra Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, Devlet Opera ve Balesi ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası da yeni bir yapıya kavuşacak. Paket, öncelikle şişkin kadroları eritmeyi amaçlıyor. Bu çerçevede, sanatçıların emekli olmaları için teşvik uygulamaları yürürlüğe girecek. Emekli maaş ve ikramiyelerinde artış yapılacak. Boşalan kadrolar yerine ise sözleşmeli modeline geçilecek. Sanatçılarla, kurullara sunulan oyun projeleri dahilinde sözleşme imzalanacak. Sözleşme, oyunun ya da herhangi bir sanat temsilinin süresince geçerli olacak. Böylece, "Oynasa da oynamasa da maaşını alma" dönemi sona erecek. Geçiş döneminde, halen yürürlükte olan tüm sanatçıların maaşlarına ilaveten "teşvik ücreti" almalarına son verilirken, sadece sahneye çıkan oyuncular "teşvik ücreti" alabilecekler. “MUHTEŞEM” ÜCRETLERDEN DEVLETE KESİNTİ Tiyatro çevrelerinde en fazla tepki toplayan uygulama ise "iki sezon üst üste olmamak kaydıyla ücretsiz izin alınarak kurum dışında ikinci bir iş yapılması" oldu. Oyunculardan ücretsiz izin alanların dışındakiler ise kurum etkinlikleri dışında katıldıkları dizi, konser, sinema ve benzeri faaliyetten elde ettikleri gelirin yüzde 30'unu kurum adına açılacak hesaba yatıracaklar. "Bir ay çift, bir ay tek maaş" uygulaması ile yılda 18 maaş alan "resmi tiyatrocular", asıl büyük gelirlerini ise dizilerden elde ediyor. Dizilerden bölüm başına ne kadar para kazanılacağı dizinin hangi kanalda oynadığına, popülerliğine ve role göre değişse de, senaryoda önlerde olmayan bir oyuncu bile her hafta en az 750 ila bin lira arasında değişen dizi ücreti alabiliyor. YILDA 18 MAAŞ AL, 5 YIL HİÇ SAHNEYE ÇIKMA Şehir Tiyatroları oyuncularının asıl işlerini nasıl suiistimal ettiklerini, deneyimli sanatçı Ulvi Alacakaptan, yaptığı bir açıklamayla şöyle dile getirmişti: "Şehir Tiyatroları'nın son Genel Sanat Yönetmeni diyor ki, bir de kasılarak, 'Ben Darülbedayi'nin son genel sanat yönetmeniyim.' Hanımefendi dizilerde rol almaktan tiyatroya gelemiyor, Ayşe Nil Şamlıoğlu... Genel Sanat Yönetmeni olduktan sonra şansı açıldı, dizilerden çıkmıyor. Keza oyuncular da öyle. Ben bir zaman, bir oyun koydum belediye adına Gösteri Sanatları Merkezi'nde ve Şehir Tiyatroları'ndan bir oyuncu almak istedim. Sonuçta, 5 senede hiçbir oyunda oynamayan 70 kişilik bir oyuncu listesi aldım müdüriyetten." y.akit

08-27-2012, 11:13	#2
Kullanıcı Adı Terennüm	*Geçtiğimiz günlerde, CNN TÜRK’te yayınalan Aykırı Sorular* programında Refik Erduran ilişti gözüme...** “Nazım Hikmeti Türkiye’den kaçıran kişi” olaran bilinen Türk oyun yazarı, gazeteci ve tiyatrocu Refik Erduran, programda dikkate şayan noktalara temas etti. *Türk tiyatrosunun bu ülkeye yaptığı en büyük ihanetin, ülkeye laik - antilaik* kutuplaşmayı sokması olduğunu anlattı. Tiyatronun önde gelen isimlerinin bu ülkenin dinini, kültürünü aşağılamayı maharet saydığını örnekleri ile anlattı. Tiyatro içine sızmış bir şebekenin her şeyi yönlendirdiğinin altını çizdi. Taksim AKM’nin yeniden inşasına karşı çıkan ekibin gerçek niyetinin ne olduğunu çarpıcı bir şekilde ifade etti. Program sunucusu Enver Aysever*, konu bu noktalara geldiğinde süremiz bitti diye sözünü sıklıkla kesmek istese de, Refik Erduran’ın* kısa zaman diliminde anlattıkları ile, sanat adına bu ülkede ne oyunlar çevrildiğini anlamamıza yardımcı oldu. Osman Özsoy-Haber7

08-27-2012, 18:40	#3
Kullanıcı Adı Yıldırım	Sahnede memur değil sanatçı görmek istiyoruz.

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)