10-15-2014, 21:53 | #1 |
Türkiye Enerjide Tarihî Eşikte
Türkiye enerjide tarihi eşikte!
Enerjide yakın gelecekte dengeler değişecek gibi gözüküyor. Ardı ardına atılan adımlar ile Türkiye tarihî bir başarıyı yakalamanın eşiğinde… Rusya’nın Ukrayna üzerinden Avrupa ile yaşadığı kriz sonrası gaz resti çekmesi ve Ukrayna’ya askerî müdahalede bulunması ile birlikte Ortadoğu’da yaşanan kritik gelişmeler ve enerji üslerinin hâkimiyetinde yaşanan el değiştirmeler enerji güvenliğini yeniden gündeme getirdi. Başta Avrupa olmak üzere birçok ülke yaşanan gelişmeler üzerine yeni ve güvenli enerji hat arayışı içerisine girdi. Enerji hatlarında oluşan bu kaotik ortamı fırsata çevirmek isteyen Türkiye ise yaşanan boşluğu doldurarak tarihî bir rolü üstlenmenin peşine düştü. Petrolde Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’ndan sonra çok önemli bir adımı da gaz tarafında Trans Anadolu Boru Hattı (TANAP) ile atan Türkiye, hattın tamamlanması ile birlikte enerjide çok büyük bir avantajı ele geçirmiş olacak ve geleceğin güvenli enerji koridoru merkezi hâline dönüşecek. Oluşturulacak Güney Gaz Koridoru ile Şahdeniz 2 projesi kapsamında üretilen Azerbaycan gazı, Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa'ya taşınacak. Bu koridora gelecekte öncelikle Türkmen gazı olmakla birlikte Kuzey Irak ve Akdeniz gazının da eklenmesi hedefleniyor. 27 trilyon metreküp doğalgaz rezervi ile Rusya’dan sonra dünyanın en büyük rezervine sahip İran’ın da ambargolarından kurtulması hâlinde gazını Türkiye üzerinden tüm dünyaya bu koridor aracılığı ile satacağı düşünülüyor. Türkiye, TANAP ile sadece enerji alanında üstünlük sağlamayacak; hat üzerinde bulunan ülkelerin dostluklarının pekişmesine de aracılık ederek bir nevi enerji barışını da sağlamış olacak. Tabi enerji üzerinden oluşacak bu dostluk bağı, koridorda yer alan ülkelerin ticaretlerini de arttıracak. Ancak dev projenin Türkiye'ye en önemli yansıması Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne giriş sürecinde elini güçlendirecek olması olacak. AVRUPA İLE 100 MİLYAR DOLARLIK SÖZLEŞME İMZALANDI Asrın projesi TANAP, 4 aşamada gerçekleşecek. 2020’de yıllık 16 milyar metre küp olacak kapasitenin, son aşama olan 2026’da ise 31 milyar metre küp seviyesine kadar ulaşması hedefleniyor. Toplamda 45 milyar dolar maliyetli proje için Avrupa ile 100 milyar dolarlık gaz alım sözleşmesi de yapılmış bulunuyor. Enerji uzmanları ise enerjinin geleceğinde Türkiye’nin söz sahibi ülkelerden biri olacağına işaret ederek gelecekle ilgili olası senaryoları değerlendirdiler. TÜRKİYE HIZLA YÜKSELECEK Enerji arz güvenliğinin gittikçe önemli bir hâl almaya başladığını ve özellikle Rusya’nın Avrupa ve Ukrayna ile ilgili ilişkilerinde sıkıntı yaşaması ile birlikte güvenli enerjide Türkiye’nin rolünün de daha fazla arttığını dile getiren Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Ekonomi Direktörü Erdal Tanas Karagöl, Türkiye’nin konumu itibariyle Doğu Akdeniz gazı, Türkmen gazı, İran gazı ve Kuzey Irak Kürt Bölgesi gazı gibi Güney Gaz koridoruna ek olabilecek birçok kaynağı da olduğunu ve söz konusu kaynaklarla birlikte hem kendi faturasını azaltma hem de kendi arz güvenliğini sağlayabileceğini belirtirken, diğer taraftan da transit bir ülke olma konumunda hızla yükselebileceğini söyledi. ENERJİ BORSASI KURULUYOR Enerji alanında yaşanan gelişmeler üzerine Türkiye’de bir enerji borsası kurulmasına yönelik adımların atıldığını ve çalışmanın alt yapısının da tamamlandığını dile getiren Karagöl, "Türkmenistan ve Kuzey Irak bölgesi ile Doğu Akdeniz’deki gazın Türkiye’de toplanması hâlinde bu gazın diğer ülkelere transferi konusunda Türkiye’de fiyatın belirlenmesi gündeme gelebilir. TANAP’tan ilk akış 2017-2018 yıllarında olacak, ardından Türkmenistan gazının TANAP’a aktarılması gündemde. Daha sonra Doğu Akdeniz’deki gazın bir şekilde Güney Kıbrıs ve Kuzey Kıbrıs arasındaki itilafın çözülmesi hâlinde TANAP üzerinden aktarımı söz konusu." diye konuştu. 5-10 YILDA DENGELER DEĞİŞECEK 5-10 yıllık süreçte enerjide tüm dengelerin değişeceğini ve 2020’de Türkiye’nin enerji alanında çok önemli bir konumda olacağını da sözlerine ekleyen Karagöl, Rusya’nın da artık ticaret hâlinde bulunduğu ülkelerle ilişkilerinde ve fiyat konusunda biraz daha yumuşak bir politika yürütmesi gerektiğini söyledi. TÜRKİYE TARİHÎ BİR NOKTAYA GELDİ Türkiye’nin enerjide transit bir ülke olma konumuna soyunduğunu ve bunda da en önemli adımı Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı ile attığını belirten Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kamer Kasım ise, Azerbeycan ile yapılan görüşmelerin çok önemli olduğunu ve tarihî bir noktaya geldiğini ifade ederek, "Türkiye petrolde Bakü-Tiflis-Ceyhan ile önemli bir avantaj elde etmiştir. Eğer TANAP da tamamlanabilirse doğalgazda da çok ciddi bir avantaj elde edecek. O yüzden Türkiye ne yapıp edip plânlanan tarihte bu projeyi bitirmeli. Bunu yapılabilirse şayet tarihî bir başarı sağlanır." dedi. AVRUPA BİRLİĞİ SÜRECİNİ DE ETKİLEYECEK TANAP’ın diğer bir yönüyle de Avrupa’yı Türkiye’ye daha fazla bağlayacağını ve Avrupa Birliği müzakere sürecini de doğrudan etkileyeceğini de belirten Kasım, "Enerji fiyatları düşüş gösterse de Türkiye’nin alternatif kaynakları gözden geçirmesi gerekiyor. Irak’ın çatışmalı ortamına Türkiye bel bağlamamalı. Oraya harcadığı enerjisini Kafkaslara ve Hazara harcamalı. Bu bölgeden çok daha fazla yarar görecektir. Çünkü daha istikrarlı ve çok daha fazla fırsatlar sunuyor." diye konuştu. TPAO BÖLGEDEKİ YATIRIMLARINI ARTTIRDI Türkiye’nin enerjide yeni alternatif yol çalışmaları olduğunu, bunlardan Irak ve İsrail ile olan tarafta sıkıntıların olmasından dolayı Azerbaycan alternatifinin en mantıklı yol olduğunu dile getiren Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Enerji ve Enerji Güvenliği Merkezi Başkanı Dr. Tuğçe Varol Sevim de bu sayede Azerbaycan’dan TANAP yolu ile aldığımız doğalgaz miktarının artacağını belirtirken, öte taraftan da TPAO’nun Azerbaycan’daki yatırımlarını arttırdığına dikkat çekti. EN FAZLA ENERJİ VAAD EDEN ÜLKE İRAN Enerjide düşük bir ihtimal de olsa İran seçeneğinin de bulunduğuna dikkat çeken Sevim, uzun vadede Türkiye’ye en çok enerji potansiyeli vaad eden ülkenin de İran olduğunu aktararak, "İran ile ilgili kısımda İran’a yapılan yaptırımların kısa zamanda kaldırılıp kaldırılmayacağıdır. O yüzden Türkiye’nin taşımacılık değil kendi ihtiyaçlarını karşılamak olmalı. Doğru anlaşmalar ile doğru bir strateji ve doğru bir diplomasi ile Türkiye hem kendine yetecek kadar gazı İran’dan alabilir hem de taşıyıcılığını yapabilir. İran gazı, ambargo olmasından dolayı çok pahalı. İran ekonomisi normalleşirse İran gazının fiyatı da normalleşir." diye konuştu. 15 MİLYAR METRE KÜPLÜK DEPO LAZIM! Türkiye’nin gaz koridoruna dönüşmesi için gaz depolarını 15 milyar metreküpe çıkartması gerektiğini de sözlerine ekleyen Sevim, şimdiki kapasitenin 3 milyar metreküp civarında olduğunu, bunun 1 milyar metreküplük bir bölümünün şu an Tuz Gölü’nün altında inşasının devam ettiğini belirtti. Kaynak Haber 7 15.10.2014
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|