10-11-2009, 16:39 | #11 |
Gazetelerin Protool Manşetleri
TERCÜMAN: TARİHİ İMZADA ERMENİLERİN SON DAKİKA OYUNU Türkiye - Ermenistan ilişkilerini düzeltmeyi hedefleyen protokol dün gecikmeli olarak imzalandı. YENİÇAĞ: ERMENİ'YE TESLİMİYET Karabağ işgaline rağmen ABD baskısıyla masaya oturan hükümet imzayı attı. ORTADOĞU: ERMENİSTAN'A TESLİM OLDUK ABD ve AB'nin emirlerini şartsız yerine getiren AKP Hükümeti bunu da yaptı. ------ CUMHURİYET: SANCILI PROTOKOL Türkiye ve Ermenistan arasındaki "normalleşme" süreci krizle başladı. SÖZCÜ: ZORAKİ İMZA! "Kürt açılımı" gibi "Ermeni açılımı" da Sorun Oldu VATAN: ZORAKİ NİKAH Ermeni bakan diaspora baskısıyla törende "soykırım" demek isteyince İsviçre'de kriz çıktı. Clinton, Ermenileri güçlükle ikna etti. Nalbantyan 3 saat sonra asık bir suratla protokolü imzaladı. Türkiye'nin önerisiyle bakanlar törende konuşmadı. ------ AKŞAM: BARIŞ DA 'AĞRI'LI OLUYOR / Yüzyıllık Sorunu Çözecek Anlaşma Gitti Geldi. İmza Rötarlı Atıldı - Ermenistan'ın Ağrı Dağı ile sembolleştirdiği toprak hayalini bitirdiği, Türkiye'nin de 16 yıl önce kapattığı sınırı açacağını ilan ettiği protokol 3 saatlik gecikmeyle imzalandı. HABERTÜRK: BURSA'YA BEKLERİZ - Ermenistan ile küskünlüğü bitiren tarihi protokol Zürih'te dün imzalandı. İki ülke sınır kapısı iki ay içinde açılacak. Şimdi Türkiye, Sarkisyan'ı Çarşamba günkü maça bekliyor. ------ HÜRRİYET: 94 YIL SONRA Zürih'te son dakika krizinin yuşandığı törende Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkjileri iyileştirecek protokol 1915 olaylarından 94 yıl sonra iki ülke Dışişleri Bakanları Davutoğlu ve Nalbantyan tarafından imzalandı. MİLLİYET: NEFES KESEN 3 SAAT Türkiye ile Ermenistan arasındaki tarihi protokol 3 saatlik gecikmeyle imzalandı. Kriz nedeni bakanların konışmalarındaki birer kelimeydi. İki bakan da konuşmaktan vazgeçince kriz aşıldı ve dönem başladı. POSTA: SESSİZCE TARİH YAZDILAR Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik törenin İsviçre Zürih'teki imza töreninde kriz çıktı. Ermeiler; Dış İşleri Bakanı Davutoğlu'nun, Türk Heyeti de; Nalbantyan'ın konuşma metnini kabul edilemez buldu. 3 saatlik kriz Amerika'nın aracı olmasıyla aşıldı. İki taraf da konuşma yapmadan imzayı attı. RADİKAL: TARİHİ İMZALAR / Zürih'te Çıkan Kriz Son Anda Aşıldı Türkiye ile Ermenistan arasındaki protolün imzalanmasından önce açıklama krizi çıktı. Clinton araya girdi. Zorlu pazarlıklar yapıldı. ----- TAKVİM: 'ERMENİ' AÇILIMI' Türkiye ile Ermenistan 88 yıl sonra masaya oturdu. Komşu'nun çıkardığı krize rağmen yeni bir süreci başlatacak imzalar atıldı. TÜRKİYE: TARİHİ İMZA Ankara-Erivan tarihi imzaları attı. Son dakika krizine rağmen yılların gerilimi, yerini barışa bıraktı. TARAF: BİR DAHA KAPANMASIN / Türkiye ile Ermenistan Arasındaki Kapı 16 Yıl Sonra Nihayet Açılıyor Ankara-Erivan ilişkilerinde normalleşme öngören protokoller dün Zürih'te imzalandı. Son dakikada başgösteren açıklama krizinin kısmen aşılmasıyla tarihi imzalar üç saat gecikmeyle atılabildi. SABAH: BARIŞ KARİZİ AŞTI / Tarihi İmzaya Alkış Türkiye - Ermenistan arasındaki ilişkileri normalleştirmeyi öngören protokol Zürih'te üç saat süren krizin ardından imzalandı. STAR: TARİHİ SORUN TARİHE GÖMÜLDÜ / Ermenistan'la "Normalleşme" Protokolü İmzalandı Türkiye'nin 'komşularla sıfır sorun' stratejisinde son 'sorun' da çözüm yoluna girdi. Ermenistan'la sınır ve soykırım iddialarını çözecek protokol imzalandı. Son dakikada çıkan 'açıklama krizi' Clinton3un girişimiyle çözüldü. BUGÜN: BARIŞA SESSİZ İMZA / Tarihi günde 'KARABAĞ' İçin Diplomatik Savaş Çıktı Türkiye ile Ermenistan 88 yıl sonra barışa doğru büyük bir adım atarken kriz çıktı. İmzalar 3 saat 15 dakika gecikti. Kriz, bakanların konuşmaları iptal eidlerek aşıldı. YENİ ŞAFAK: TARİHİ İMZA / Diaspora Baskısından Korkan Ermenistan, Avrupa ve ABD Devreye Girince İkna Oldu Türkiye ve Ermenistan ilişkilerin normalleşmesini sağlayacak protokolü İsviçre'de imzaladı. Diaspora'nın baskısıyla son dakikada çıkarılan kriz, ABD'nin çabasıyla aşıldı. VAKİT: ERMENİSTAN İLE SANCILI İMZA İmza öncesi yaşanan 'konuşma' krizi sancılı anlar yaşattı. Kriz sırasında Dışişeri Bakanı Davutoğlu'nun Gül ve Erdoğan ile telefon diplomasisi yaptığı öğrenildi. ZAMAN: SON DAKİKA KRİZİNİ TÜRKİYE'NİN TEKLİFİ ÇÖZDÜ Türkiye ile Ermenistan arasındaki imza töreni son dakika krizi yüzünden gecikmeyle yapılabildi. Ermeni Heyeti, Dışileri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun konuşma metnine 'Dağlık Karabağ'a üstü kapalı atıf yapılıyor gerekçesiyle itiraz etti. Yaklaşık üç saat süren müzakereler kopma noktasına geldi. Bunun üzerine Türkiye, tarafların konuşma yapmaktan vazgeçmesini teklif etti. ABD'nin Ermenistan'a yaptığı baskıyla da uzlaşma sağlandı. |
|
10-11-2009, 16:52 | #12 |
Cumhurbaşkanı Gül'den Açıklama
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ermenistan ile imzalanan protokollerle ilgili olarak, ''Zaman zaman zorluklar olacaktır ama niyetler ve iradeler sağlam olunca neticeye de ulaşılır. Netice, bütün Kafkaslarda iş birliği ortamının ortaya çıkması, bütün güvenlik sorunlarının çözülmesidir'' dedi. 11 Ekim 2009 Samanyoluhaber |
|
10-11-2009, 17:16 | #13 |
Allah sonumuzu hayreylesin....
|
|
10-11-2009, 17:43 | #14 |
Foruma 2 Eylül günü adem etyemez arkadaşımız tarafından eklenen bir köşe yazısına rastladım. Bu ezberbozan ve önemli tespitler barındıran yazıyı bu alakadar konuya ekliyorum, okumakta fayda var. Azeri halkını bilemem ama Azeri yönetimine zerre kadar güvenim yok zira bunlar değil miydi ki; KKTC'nin tanınması için yapılan Meclis toplantısına katılmayanlar. Şu anki Azeri yönetimi maaalesef Azerbaycan'ın Ergenekonudur, Azeri halkına Allah yardım etsin.
..... ..... ..... Azeriler bu işte bizi taca atarlar! Azeri ordusu 90 bin kişi... Topraklarını işgal eden Ermeni ordusu ise 20 bin... Bu nasıl iş demeyin. Oradaki gücü iyi bilin! Hz. Muhammed sır saklamanın erdemini şu sözüyle anlatır: “Herkim sırrını saklarsa, muradına çabuk erişir”… Mevlâna da Mesnevi’de, sırlarını saklayanların muradına çabuk erişeceklerini söyledikten sonra şöyle der: “ Tohum toprak içinde gizlenince, onun gizlenmesi, bahçenin yeşillenmesi ile sonuçlanır. Altın ve gümüş gizli olmasalardı, madende nasıl musaffa (bir birlerinin boynuna dolanan) olurlar, nasıl altın ve gümüş haline gelirlerdi?” Dostlar!.. İsrail – Filistin Barış Görüşmeleri, “Asrın Barışı” olarak tarihe geçmek üzereyken, basına sızdırıldığı için başarısızlıkla sonuçlanmıştır… Ve halen, özlenen barış sözleşmesi imzalanamamıştır… Ermenistan’la imzalanan protokol metninin altı ay bekletilmesi “doğru karar”dır… Eğer o protokol gizlenmeseydi, muhalefet ve medya tarafından çoktan sıulandırılırdı… Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden sınır kapıları açılmamalıymış… Ne olurmuş açılırsa?.. Ermenistan, Dağlık Karabağ’daki işgalini kaldırmazmış. Yahu güldürmeyin adamı… Dağlık Karabağ’da bir tek Azeri veya Ermeni gösterin dişimizi kıralım… Dağlık Karabağ’daki şagiller, Rus’lardır…Ermeniler nasıl olacak da, ya da hangi güçleriyle o işgali(!) kaldıracaklar… Hem biliyor musunuz ki Azerbaycan ordusu 90 bin kişi iken, Ermenistan’ın asker sayısı 20 bin bile yoktur… Azerbaycan petrol zengini bir ülke iken, Ermenilerin açlıktan nefesleri kokmaktadır… Bu ne menem bir işgaldir ki; petrol zengini, 90 bin kişilik orduya sahip Azerbaycan, 20 bin kişilik ordusu olan fukara Ermenistan’ın işgalini kaldıramamaktadır… Kaldı ki… Aynı Azeriler, Kuzey Kıbrıs’ta Türkleri yıllarca “işgalci” olarak tanımlamadılar mı?.. Değerli dostlar!.. Bırakın iç politika fanatiği olmayı de gerçekçi olun… Hükümet gerek “Demokratik Açılım” ve gerekse de “Ermenistan’la Protokol İmzalama” gibi konularda uzun yıllar sonra ilk kez doğru işler yapıyor… Hele “gizlilik” konusundaki maharetleri tam da alkışlanacak cinsten… Yazın bir yere… Eğer bugün bu adımları atmasaydık bir gün hiç beklemediğimiz bir anda Aliyev’in, Rus’larla ve Ermeni’lerle aynı anda bir “barış” anlaşması imzaladığını görür, kendimizi taca çıkmış top gibi hissederdik... Ben şahsen; gerek “Demokratik Açılım” gerekse de “Ermenistan’la İlişkiler” konusunda daha da ketum olunmasından yanayım… Bu tip diplomasilerde başarının temelinde “gizlilik, sır saklayabilme” becerisi yatmaktadır… 02 Eylül 2009 Adnan Berk Okan ANALİZ [email protected] |
|
10-11-2009, 18:08 | #15 |
Dünya basınında Türkiye-Ermenistan protokolü
Dünya medyası Türk-Ermeni protokolünü değerlendirdi. Çetin pazarlıkların ardından Türkiye ve Ermenistan tarafından Zürih'te atılan imzalar, dünyada büyük yankı buldu. ABD / Washington Post gazetesi, "ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un son dakika müdahalesinin ardından, iki ülkenin, aralarında diplomatik ilişkilerin tesisine yönelik dönüm noktası sayılabilecek anlaşmaya imza attığını" yazdı. Gazete, "yaşananların, iki ülkenin birbirine karşı duyduğu 'kalıcı şüphe'nin ve önlerinde parlamentolarının protokollere onay verip vermemeyi karara bağlayacağı zorlu bir yolun bulunduğunun işareti olduğu" yorumunu yaptı. Gazete, Clinton'un son dakika krizi sırasında taraflara, "Daha büyük resme bakın. Bu çok önemli, yarım bırakılmaması gereken bir şey. Buraya kadar geldiniz. Bu protokollerin ortaya çıkmasını sağlayan gayretler ziyan edilmemeli" dediğini aktardı. Gazete ayrıca, protokollerin imzasıyla Türkiye'nin Washington'dan, Yukarı Karabağ meselesinin çözümü için çabalarını artırma sözü aldığını yazdı. ABD / CNN televizyonu ise konuyla ilgili haberinde, "Konuşma metinleri üzerinde son dakikada çıkan anlaşmazlık, neredeyse imza töreninin iptaline yol açıyordu" ifadesini kullandı. "Olayların, iki komşu ülke arasında yüzyıldır devam eden güvensizlik ve düşmanlığın aşılmasının ne kadar zor olduğunu gösterdiği" belirtilen haberde, "ABD, Fransa, Rusya, AB ve İsviçre'den üst düzey diplomatların, uzlaşıya varılması için çaba göstermesi ve imza törenine katılmasının, iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların aşılmasına yönelik uluslararası desteği gösterdiği" kaydedildi. Haberde, "Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin normale döndürülmesi yolunda ilerleme sağlanırsa, bunun Kafkasya bölgesinde ticaretin kilidini açacağı ve gerginlikleri yatıştıracağı" yorumu yapıldı. ABD / Los Angeles Times gazetesi de iki ülke arasında diplomatik ilişki kurulmasının, Kafkaysa'daki gerginlikleri azaltabileceği ve bu bölgenin Batıya açılan enerji koridoru olma yönünde giderek artan rolüne katkıda bulunabileceği görüşünü dile getirdi. ------ İngiltere / Guardian gazetesi, "Türkiye ve Ermenistan, aralarındaki yüzyıllık düşmanlığa son verecek ve iki ülke ilişkileri için dönüm noktası olacak anlaşmaları dün imzaladılar" diye yazdı. İmza törenindeki "üç saatlik gecikme ve son dakika anlaşmazlıklarına" da dikkati çeken gazete, anlaşmayla iki ülkenin "1915 iddiaları" konusunda ortak tarihi komisyon kuracağını kaydetti. İngiltere/ Financial Times gazetesi ise imza töreninin ardından dün internet sitesinden haberi "Ermenistan ve Türkiye barış anlaşmasını imzaladı, ancak önlerinde gizli tehlikeler var" başlığıyla duyurdu. Gazete, protokollerin uygulanmasında sıkıntılar olabileceği sinyallerinin, imza töreninin gecikmesi ve son dakika anlaşmazlıklarından anlaşılabileceği yorumunda bulundu. İngiltere / BBC de imza törenine geniş yer ayırdı. "Türkiye ile Ermenistan'ın yüzyıllık düşmanlığa son verecek ve bağları normalleştirecek anlaşmayı imzaladıklarını" kaydeden BBC, protokollerin imzalanmasıyla özellikle Ermenistan'da protesto gösterilerinin yapıldığına dikkati çekti. ------ İspanya / El Pais "Uzmanlara göre tarihi anlaşma, her iki tarafa da avantaj sağlıyor. Türkiye, AB'ye katılım müzakerelerinde ilerleme kaydedilmesini bekliyor, Ermenistan ise yalnızlıktan çıkmayı. Üstelik protokol, Kafkaslar'daki gaz ve petrolün Avrupa'ya getirilmesi için büyük stratejik öneme sahip bulunuyor" diye yazdı. İspanya / El Mundo "Türkiye ve Ermenistan tarihi düşmanlığı gömen bir anlaşma imzaladılar" başlığını atarak söz konusu protokollerin imzalanmasını, "Kafkaslar'ın güneyinde barış ve istikrar yönünde, gelecek vizyonuyla atılan değerli bir adım" olarak değerlendirdi. İspanya (Katalanya) / La Vanguardia, konuyla ilgili haberinde, "Türkiye ve Ermenistan, yüzyıllık sorunları çözmek için Zürih'te buzları kırdılar" başlığını kullandı. ------ İsveç / Dagens Nyheter, Zürih'teki imza töreninden önce ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbantyan ile görüşmesi sırasında çekilen fotoğrafı kullandığı haberinde, ''Tarihi anlaşma tamam'' başlığını attı. İsveç / Dagens Nyheter gazetesi, protokollerin imzalanmasıyla birlikte Ermenistan ile Türkiye arasındaki sınır kapısının açılacağını hatırlatarak, bunun, denizle bağlantısı olmayan Ermenistan'ın ticaret kapılarının açılması anlamına geleceğine dikkati çekti. Gazete, protokollerin Türkiye açısından ise AB'ye tam üyelik konusunda komşularıyla sorunlarını halletmesi bakımından önemli olduğunu yazdı. İsveç Radyosu da internet sayfasında, ''Türkiye ve Ermenistan sonunda anlaştı'' başlığını kullandı. ------ TİMES: FUTBOL DİPLOMASİSİNİN DÜNYA KUPASI FİNALİ "Futbol diplomasisi, Ermenistan ve Türkiye arasında anlaşma yapılmasını sağladı. Futbol diplomasinin Dünya Kupası finali gibi." OBSERVER: CLİNTON YOĞUN GÖRÜŞMELER YAPMA ZORUNDA KALDI "Anlaşmanın uygulanmasının yolundaki çok sayıda tehlikenin bir göstergesi olarak törende, açıklamalardaki ifadelere ilişkin son dakika ihtilaf nedeniyle üç saatlık bir gecikme yaşandı. Bu da Hillary Clinton'u, mutabakatı kurtarmak için yoğun görüşmeleri yapmaya mecbur etti." NEW YORK TİMES: CLİNTON İKİ CEBİ KULLANARAK ANLAŞMAZLIĞA ÇÖZMEYE ÇALIŞTI "Son dakikaki ihtilaf, (ABD) Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un anlaşmayı kurtarma yönelik hummalı çabaları yapmasına neden oldu. Sayın Clinton, aynı anda iki cebi kullanarak anlaşmazlıkları çözmeye çalıştı." WALL STREET JOURNAL: TÜRKİYE VE ERMENİSTAN SINIRI AÇACAK Türkiye ve Ermenistan bir asırlık düşmanlıktan sonra diplomatik ilişkilerin kurulmasını öngören anlaşmayı imzaladı. ABD Dışişleri Bakanı, tarafları son dakika engeli bertaraf etmeye yardım etti." LE FİGARO: TÜRKİYE İLE ERMENİSTAN ARASINDA TARİHİ ANLAŞMA "Türkiye ile Ermenistan arasında tarihi anlaşma. Bir asır süren düşmanlık ve son dakika gecikmenin ardından iki ülke, diplomatik ilişkileri kurmaya ve ortak sınırı açmaya angaje oldu." LE MONDE: BELİRSİZLİK SON DAKİKAYA KADAR HAKİM OLDU "Türkiye ile Ermenistan cumartesi günü Zürih'te, tarihi anlaşmalara imza attılar. Belirsizlik son dakika kadar hakim oldu. İmza, 'son dakika ortaya çıkan bir zorluk' nedeniyle üç saate yakın bir süre ertelendi." LİBERATİON: BARIŞMA HER İKİ ÜLKE İÇİN KAZANÇ "İki ülke cumartesi Zürih'te tarihi anlaşmaları imzaladı. Barışma her iki ülkeye ancak kazanç sağlar: Türkiye için AB ile müzakerelerde ilerleme, Ermenistan için izolasyondan çıkmak." 100 YILLIK DÜŞMANLIĞA SON VERDİLER "Türkiye ve Ermenistan Zürih'te, birinci dünya savaşı sırasında Osmanlı kuvvetlerinin ellerince Ermenlerin katledilmesinin tetiklediği bir asırlık düşmanlığı sona erdirmek için tarihi bir anlaşmaya imza attı." DEUTSCHE WELLE: CLİNTON TARAFLARI BİRARAYA GETİRMEYİ BAŞARDI "Zürih'te tarihi bir anlaşma imzalandı. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, imza töreninde hiçbir açıklamanın okunmamasına yol açan uzlaşı ile tarafları biraraya getirmeyi başardı." AA-StarGazete 11 Ekim 2009 |
|
10-11-2009, 19:20 | #16 |
uluslararası arenada başımızı ağrıtan ve elimizi zayıflatan ermeni diasporasının
sorun olmaktan çıkması için böyle bir adım atılmıştır ve komşular arası sıfır problem esas alındığı için protokol'ün yapılması kimseyi şaşırtmamalıdır.Yukarı karabağ sorununda ise ermenilerin azeri topraklarından çekilmesin mutlaka sağlanacağına inanıyorum.ermeni hükümetinin yukarı karabağ'dan şu an için çekilmemesinde ise yurt dışındaki ermeni lobilerinin ve siyasi kaygılarının rol oynadığını düşünüyorum.başbakanımız azeri parlamentosunda ifade ettiği gibi ermenilerin karabağ'dan çekilmediği sürece anlaşmanın olmayacağını çok açık olarak taahüt etmiştir ve protokol'un bu hususlar çerçevesinde imzalandığına dair kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini düşünüyorum.hayırlı olsun |
|
10-11-2009, 19:46 | #17 |
Erdoğan'dan 'Yukarı Karabağ' garantisi
Dün Türkiye ile Ermenisatan arasında imzalanan tarihi protokolü partisinin MKYK toplantısının ardından değerlendiren Başbakan Erdoğan, işgal atındakiYukarı Karabağ toprakları için Azerbaycanlı yurttaşlarımıza garanti verdi... AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokollerle ilgili olarak, ''Bu imza ve tören önemli bir adımdır. Bu adımdan bizler memnuniyet duyuyoruz'' dedi. ''Şimdi diyalog kapsamında bölgemizdeki sorunların barışçı yollarla çözümlenmesi konusunda örnek bir gelişme sergilenmiştir'' diyen Erdoğan, ''Bizim siyasi irademiz, samimi isteğimiz Ermenistan ile sorunlarımızın müzakere yoluyla hallolmasıdır. Bunlar hallolduğu takdirde Türk milleti ile Ermeni milleti arasında her alanda çok geniş iş birliği imkanları doğacaktır. Biz hükümet olarak böyle bir yolun aslında önünü açtık'' ifadesini kullandı. Erdoğan şunları kaydetti: ''Hatırlayın, 2005 yılında ben Sayın Koçeryan'a bir mektup yazmıştım. O mektupla bu sorunu çözelim ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde bir adım atalım, bir tarih komisyonu oluşturalım vs. gibi tekliflerimiz olmuştu ama cevap dahi alamamıştık. Şimdi ise diyalog kapsamında bölgemizdeki sorunların barışçı yollarla çözümlenmesi konusunda örnek bir gelişme sergilenmiştir. Hükümet olduğumuzdan beri biliyorsunuz komşularımızla 'sıfır sorun' dedik. Bizim siyasi irademiz, samimi isteğimiz Ermenistan ile sorunlarımızın müzakere yoluyla hallolmasıdır. Bunlar hallolduğu takdirde Türkiye ile Ermenistan arasında, Türk milleti ile Ermeni milleti arasında her alanda çok geniş iş birliği imkanları doğacaktır. 2 halk da bölgede bundan istifade edecektir. Biz hükümet olarak böyle bir yolun aslında önünü açtık. Ama tabii son söz TBMM'ye ait. Şimdi temennimiz odur ki, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki Yukarı Karabağ ve işgal altındaki Azeri toprakları sorunu aynı şekilde çözüm yoluna girsin. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sorunlar çözüm yoluna girerse kamuoyumuz Türkiye Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesini daha çok benimseyecek. TBMM'nin protokolleri onaylaması da kolaylaşacaktır. Ben daha önce de söyledim, biz Dışişleri Bakanımızın dün imzaladığı protokolleri TBMM'ye sevk ederiz ama parlamentomuz bunları onaylamak için Azerbaycan Ermenistan sorunununda ne oluyor, ona muhakkak bakacaktır. Kamuoyumuz da yakından izlemektedir.'' Türkiye'nin 2003 yılından beri Ermenistan'a bazı jestler yaptığını, Erivan'dan kalkan uçakların Türkiye'ye seyahat edebildiğini kaydeden Erdoğan, Ermenistan vatandaşlarına vize kolaylığı sağlandığını söyledi. Erdoğan, şöyle devam etti: ''Ülkemizde şu anda çok sayıda Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşı aslında kaçak olarak yaşıyor. 2005'de ben dönemin Ermenistan Cumhurbaşkanı'na az önce söylediğim mektupla; 'Gelin suçlamalardan, iddialardan vazgeçin. Şu tarih meselesini, 1915 olaylarını tarihçilerden ve uzmanlardan oluşturacağımız ortak tarih komisyonu ele alsın. Ne varsa bilimsel yöntemlerle araştırsınlar, arşivlere baksınlar, tarihi gerçekleri ortaya koysunlar. Elde edilecek sonucu, kararı biz değerlendirelim, ona göre kararımızı verelim'. Parlamentomuzda oy birliğiyle bunu destekledik. İmzalanan protokollerde böyle bir mekanizma nihayet öngörüldü. Biz, Ermenistan'la gerçek anlamda iyi komşuluk ilişkileri kurmak istiyoruz. Niye Ermenistan ile ilişkilerimiz bir gün Gürcistan ile Suriye ile ilişkilerimiz gibi olmasın. Komşuyuz. Türk ve Ermeni milletleri yüzyıllarca birlikte yaşamışlar. Niye refahı paylaşmayalım? Niye geçmişteki dostluğa değil de acı dönemlere takılı kalalım. Niye yeni nesillere dostluk değil de husumet bırakalım. Aslında bunların hepsi başarılabilir. Bizim beklentimiz Ermenistan'ın uluslararası hukukun ilkelerine ve gereklerine uyması, Güney Kafkasya'nın kalıcı barışın, dostluğun, istikrarın ve refahın hüküm sürdüğü bir bölge haline gelmesi. İhtilafların çözülmesini istiyoruz. Tüm sınırların birlikte açılmasını istiyoruz. Ancak Azerbaycan Parlamentosunda ifade ettiğim gibi yine söylüyorum; eğer işgal altındaki Azeri topraklarından Ermenistan çekilmediği sürece Türkiye de bu konuda olumlu bir tavır içerisinde olamaz. Minsk Üçlüsü'ne biz bunu söylüyoruz. Ben bu konuyu Sayın Obama'ya da açtım, Sayın Medvedev'e de açtım ve bu süreci hızlandırması noktasında kendilerinden ricada bulundum. Minsk Üçlüsü'nün görevi çünkü bu. Bu süreci onlar hızlandıracak olurlarsa inanıyorum ki Türkiye Ermenistan arasındaki bu iki protokol de süratle yol alacaktır, süratle neticeye kavuşacaktır.'' 11 Ekim 2009 Haber7-AA |
|
10-11-2009, 21:30 | #18 |
Yazıklar Olsun!11.10.2009 İsviçre’de imzalanan Türkiye-Ermenistan protokolünü “tarihi imza değil tarihi hata” diye nitelendiren Kurtulmuş çok sert konuştu.
Protokolün imzası sırasında Ermeni heyetinin sergilediği tutumun, sürecin tamamen Ermenistan’ın inisiyatifinde geliştiğini gösterdiğini vurgulayan Kurtulmuş; “Ermenistan’ın; bırakın Karabağ işgalini konuşmayı, bu “işgale” çağrışım yapacak en ufak bir imaya bile yer verilmesine karşı çıkması bunun en somut delilidir” dedi. “Ermenistan haksız ve kanlı bir şekilde işgal ettiği Karabağ bölgesinden çekildi mi?” Hayır! 1 milyonun üzerinde Azeri soydaşımız, evlerine, yurtlarına geri dönebildi mi? Hayır! Peki ne oldu da şimdi Ermenistan sınır kapısını açacak bu protokole imza attık? Ermenistan’ın her dediğine “evet” der duruma geldik? Hangi saik ve gerekçelerle bütün kırmızı çizgilerimizden vazgeçtik?” sorularını soran Numan Kurtulmuş; “Bütün samimi uyarılarımıza ve milletimizin bu konudaki hassasiyetine rağmen bu protokolün imzalanması karşısında söyleyebileceğimiz tek şey artık şudur: “Yazıklar olsun!” dedi. SAADET PARTİSİ GENEL BAŞKANI PROF. DR. NUMAN KURTULMUŞ PROTOKOLÜN İMZALANMASI ÜZERİNE ŞU AÇIKLAMAYI YAPTI: “Ermeni Açılımı” adı altında bir süredir ülke gündemini meşgul eden protokol dün gece iki ülke dışişleri bakanları tarafından imzalandı. İmza töreninin “soykırım olmadığını” söyleyenlere “mahkumiyet veren” ve “Sözde Soykırım İddialarını tanıyan” tek Avrupa ülkesi, İsviçre’de imzalanmış olması bile yeterince manidardır. Protokolün imzalanması sırasında ortaya çıkan kriz, Saadet Partisi olarak, milletimizin hassasiyetleri doğrultusunda defalarca dile getirdiğimiz endişe ve uyarıların ne kadar haklı olduğunu ortaya koymuştur. AK Parti her konuda oluğu gibi bu konuda da samimi uyarılara kulak vermek yerine bildiğini okumayı tercih etmiş ve bu tavrıyla Türkiye’yi çok ciddi bir dış politika zaafiyetinin içine sokmuştur. Böylesine önemli bir konunun önce milli iradenin yegane tecelligahı TBMM’de ele alınması en azından “Demokratik Ahlak”ın gereğiydi. Millete danışılmadan, TBMM’de görüşülmeden, adeta yangından mal kaçırırcasına yapılan bu anlaşma bize göre “tarihi bir imza değil”, “tarihi bir hata”dır. Ermenistan bu süreçteki tavrı ile ortaya koymuştur ki, sadece Karabağ konusunda değil, 1915 sözde soykırım iddiaları ile ilgili duruşunda da en ufak bir değişikliğe gitmeyecektir. Biz Türkiye olarak Ermenistan sınır kapısını durup dururken kapatmadık. Ermenistan, Azerbaycan’a ait Karabağ bölgesini işgal ettiği ve 1 milyon Azeri kardeşimizi yerinden yurdundan ettiği için kapattık. Şimdi milletimiz adına soruyorum; “Ermenistan haksız ve kanlı bir şekilde işgal ettiği Karabağ bölgesinden çekildi mi?” Hayır! “1 milyonun üzerinde Azeri soydaşımız, evlerine, yurtlarına geri dönebildi mi?” Hayır! Peki ne oldu da şimdi Ermenistan sınır kapısını açacak bu protokole imza attık? Ermenistan’ın her dediğine “evet” der duruma geldik? Hangi saik ve gerekçelerle bütün kırmızı çizgilerimizden vazgeçtik? Bu soruların cevabını bilmek milletimizin en tabii hakkıdır. Bu protokol ile üç büyük tarihi fırsat Ermenistan’a altın tepsi içinde sunulmuştur. Bunlar; Ermenistan’ı, Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştıracak demiryolu projesi, Nabucco vasıtasıyla enerji nakil hatları projesi ve Karayolu projesidir. Ermenistan; ne Karabağ konusunda ne de sözde soykırım iddialarıyla ilgili en ufak bir taviz vermeye yanaşmazken; Türkiye’nin 3 milyonluk Ermenistan’a bu kadar büyük imkanları tanımasının arkasındaki reel politik gerekçe nedir? Bunu bilmek istiyoruz. Saadet Partisi olarak biz de, komşularımızla sıfır problemden yanayız. Ancak “sıfır problem” iki tarafın aynı samimiyet ve fedakarlıkla bunu istemesi sayesinde ulaşılabilecek bir hedeftir. Şayet tek taraflı olarak işlerse, bunun diplomaside ki tek karşılığı; “Türkiye ne olursa olsun taviz vermeye hazır” demektir. Yeni dostluklar kazanmak, komşularla iyi ilişkiler geliştirmek tabii ki her hükümetin hedefidir. Ancak yeni dostlar kazanacağız diye Azerbaycan gibi kadim dostlarımızı, soydaşlarımızı, dindaşlarımızı, küstürmeye kimsenin hakkı yoktur. **** Ak Parti’nin, daha önceki iktidarlarında dış konjonktür desteği etkili olmuştur. Şimdi de yeni bir seçimin arefesinde “Ermenistan Açılımı”, “IMF anlaşması” gibi tavizlerle dış konjonktürün desteğini alarak iktidarını kurtarma peşindedir. Ancak AK Parti kendi iktidarını kurtarmaya çalışırken, Türkiye’nin geleceğini tehlikeye sokmakta, Kafkas politikası başta olmak üzere geri dönüşü olmayan tarihi hatalara imza atmaktadır. Bütün samimi uyarılarımıza ve milletimizin bu konudaki hassasiyetine rağmen bu protokolün imzalanması karşısında söyleyebileceğimiz tek şey artık şudur: “Yazıklar olsun!” Bir kez daha çağrıda bulunuyorum; Gidilen yol yanlıştır. AK Parti Hükümeti’nin “sıfır problem” adı altında izlediği tavizkar tutum sadece dış politikamızı zaafiyet içine sokmakla kalmamakta, Türkiye’nin saygınlığına da gölge düşürmektedir. Türkiye bu bölgenin Amiral gemisidir. Türkiye bu misyona uygun, muktedir ve saygın bir dış politika izlemek zorundadır. Kamuoyuna saygılarımla… PROF. DR. NUMAN KURTULMUŞ SAADET PARTİSİ GENEL BAŞKANI |
|
10-11-2009, 21:32 | #19 |
yazıklar olsun tarihi imza değil tarihi hata
|
|
10-11-2009, 22:25 | #20 |
Evet Numan Kurtulmuş da böylece tarafını belli etmiş oldu. O da istemnezükçü ulusalcı tayfaya dahil oldu. 'Tarihi bir hata' sözü az olmuş, yetersiz kalmış MHP gibi 'karagün' deseydi ya.. Arınç'ın da dediği gibi on yıllardır halının altına süpürülmüş çöpleri halının altından çıkardık ve temizliyoruz. Ermenistan ile yakınlaşmamızdan rahatsız olanlar bir tek barış istemeyen, ülkemizin önünü açacak her projeyi elinin tersiyle iten ulusalcılardır. Numan Kurtulmuş kendini bu güruha yakıştırıyorsa onlar gibi düşünmeye ve onlar gibi konuşmaya devam etsin, sadece saygı duyarız çünkü sözleri hiçbir anlam ifade etmiyor. Kurulacak komisyonları özellikle de Türkiye'nin tezi olan TARİH komisyonunu nasıl görmezden gelebiliyor. Bu hakkaniyet değil.
Başbakan'ın yukarıdaki ve aşağıdaki bu sözlerini dikkatlerinize sunarım bildebahe. Numan Kurtulmuş da bu sözleri dikkate almalı ve zeki siyaset nasıl olur görmeli. Bol keseden atmakla olmuyor bu işler. "Şimdi temennimiz odur ki, Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki Yukarı Karabağ ve işgal altındaki Azeri toprakları sorunu aynı şekilde çözüm yoluna girsin. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki sorunlar çözüm yoluna girerse kamuoyumuz Türkiye Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesini daha çok benimseyecek. TBMM'nin protokolleri onaylaması da kolaylaşacaktır. Ben daha önce de söyledim, biz Dışişleri Bakanımızın dün imzaladığı protokolleri TBMM'ye sevk ederiz ama parlamentomuz bunları onaylamak için Azerbaycan Ermenistan sorunununda ne oluyor, ona muhakkak bakacaktır. Kamuoyumuz da yakından izlemektedir. Azerbaycan Parlamentosunda ifade ettiğim gibi yine söylüyorum; eğer işgal altındaki Azeri topraklarından Ermenistan çekilmediği sürece Türkiye de bu konuda olumlu bir tavır içerisinde olamaz" |
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
ahmet davutoğlu, ermenistan, karabağ, nalbantyan, protokol, sözde soykırım iddiaları, türkiye |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|