01-23-2011, 11:28 | #1 |
Türkiye ´nin cözülmesi Gerken En Önemli Sorunu secimden önce nedir.?
-Bir cok kisi kendi sorununu dile getirecek muhakkak,
-Bence en büyük sorun Aile ici siddet, bu nasil cözülür? -Bu evde bet, bereket olmaz , varsa cocuklarin gelecegi `0´a yakin -sonuc gelecegi olmayan bir nesil , -Parcalanan aile, Parcalanan milletin bir parcasidir, -Avrupada olan ,kadin siginma evleri ,cocuk siginma evleri , gibi Hatta hanimindan korumak icin Erkek siginma evleri, ile Halkinin hastalarini Muayeneden gecirmek gerek. -saglikli bir Millet olmak istiyorsak , sadece bir öneri ,
Konu Mehmet M.K tarafından (01-23-2011 Saat 11:33 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
01-23-2011, 12:43 | #2 |
Söylediklerinin önemi çok ..
Ama tam demokrat olamayan ve bağımsız yargı sistemi işlemeyen bir ülkede öncelikli olan tek şey vardır. Adam gibi işleyen anayasal düzen sistemidir. Bir ülkenin normal seviyede işleyen demokrasisi yoksa o ülkede her tür hastalıklı sorunlar baş gösterir. |
|
01-23-2011, 13:46 | #3 |
Bence hemen çözülmesi gereken 2 büyük sorunumuz var;
1) Yargıdaki ciddi aksaklıklar 2) Ülkemizde terörü oluşturan, güçlenmesini sağlayan ve ülkemizin zayıflaması, parçalanması için çaba harcayan iç ve dış güçlerin bir an evvel deşifre edilerek bertaraf edilmesi. Onların başımıza ördüğü sözde oyunlarla uğraşarak zaman kaybetmekten vazgeçilmesi. |
|
01-23-2011, 13:49 | #4 |
2) Ülkemizde terörü oluşturan, güçlenmesini sağlayan ve ülkemizin zayıflaması, parçalanması için çaba harcayan iç ve dış güçlerin bir an evvel deşifre edilerek bertaraf edilmesi. Onların başımıza ördüğü sözde oyunlarla uğraşarak zaman kaybetmekten vazgeçilmesi.
Demokratik adımlar ve bir takım Kürt haklarının ileri seviyeye taşınmasını engelleyenler bu hakları vermemek için bölünüyoruz bunlar zararlı diyorlar. Ama diğer tarafta bu hakların verilmesi için gayret edenlerde bu haklar verilmediği sürece bunlarkaşınarak ülkemizi bölmeye çalışıyorlar tezlerinin hangisinde sabit kalacağız. Yani her iki düşünce sahipleride kendi söylediklerinin yapılmaması karşısında bölüneceğini iddia ediyor. |
|
01-23-2011, 15:16 | #5 | |
Alıntı:
|
||
01-23-2011, 17:52 | #6 |
İşte hangi tarafların dikkate alınması gerekir bunların açıklığa kavuşması lazım. Kürtlerin bir takım haklarını kim savunuyor ve meşru yollardan bunu deklare ediyor. Yada kürt milliyetçiliği yaparak kim kürtleri kullanarak şiddeti canlı tutuyor.
Hükümetin hangi adımları kürt halkının demokratikleşmesine yeterli geldi veya gelmedi ise ne yapılması lazım. İş sadece bölgemize ait bir meselemi yoksa coğrafyamızın önemine binaen daha radikal kararlarmı alınması lazım. Pkk ve ondan nemalanan tarafların hangi siyasi cizgiler ile bertaraf olmasına olanak var. Hep çözülmesi gerekli sorunlar bunlar. |
|
01-23-2011, 21:44 | #7 |
Hükümete yönelik yapılan herşey ve atılan tüm adımlar, seçim öncesi hükümet hiç bir şey yapamasın, yapamasın ki Anayasayı değiştirecek oyu almasın, üzerine kurulmuştur, kurgulanmıştır.
O kadar çok çözülmesi gereken sorunumuz var ki, bunların hiç birini çözemesin diye, türlü oyunlar, senaryolar, çizilmektedir. O halde ne yapmak gerekir? oturup senaryoları izlemek mi? Yoksa harekete geçmek mi? Tabi ki hayır. Bu durum da, seçim öncesi atılacak en güzel adım, bir taraftan seçime yönelik, diğer taraftan da bireye yönelik olması gerekmektedir. Mesela; Emekli olabilmenin önündeki yaş sınırının kaldırılması son derece önemli ve bir o kadarda çoğunluğu ilgilendiren bir meseledir. Hiç bir özel sektör, bırakın 60 yaşını, 50 yaşına kadar bile işçisini çalıştırmaz. 40'ını geçtimi vatandaş, yeni personel arayışına başlanır özel sektörün çoğunluğunda. Peki bu durumda ne olacak? ne yapacak bu insan? Yaşı ilerlediği için kimse de almaz. Peki Nasıl Emekli olacak? çalışmaz ise.. İşte bu, başlıbaşına önemli bir sorundur. Özellikle Özel sektör çalışanlarına yönelik, Emekliliğin önündeki bu engel acilen kaldırılmalıdır. Diğer taraftan, Devlete Memur ve işçi alımlarında, sadece KPS sınavı bir kriter olmaktan çıkartılmalı, Liyakat de öne çıkartılmalıdır. Çünkü, yeteneksiz, fikir üretemeyen, çalışmayı sevmeyen tembel insanların girişi, bir şekilde önlenmelidir. Kişinin sınav başarısı iyi olabilir fakat, sadece sınaz başarısı kriter olmamalıdır. Ayrıca yaşı ilerlemiş İşsiz Üniversite mezunları (Küskünler Ordusu/İşsizler Ordusunun, diplomalı askerleri..) bu alımlarda kesinlikle gözetilmelidir. Özel sektörde çalışan Üniversite Mezunlarına Asgari Ücret ödenmesinin ve Sigortalarının Asgari ücret üzerinden yatırılmasının da acilen önüne geçilmelidir. Seçim öncesi bunların yapılması bir çok şeyi değiştiri diye düşünüyorum ve değerlendiriyorum. Çünkü, bu saydığım sorunlar, çoluk çocuk hepimizi ve tüm Aileleri ilgilendiren, Milyonlarca insanın sorunlarıdır, sıkıntılarıdır. İlgililere duyurulur.. |
|
01-23-2011, 21:59 | #8 |
Yukarıda ifade etmiş olduğunuz düzenlemelerin bir coğu yargı sisteminde takılır kalır benden söylemesi.
Sigorta primleri asgari üçret üzerinden ödenmesi genel düzenlemedir ki yani hangi özel sektör yüksek primden ödenmeye zorlanabilir ki işverenlerin rekabet kültürü global sermaye ile olan mücadele asgarisi hesapları hükümetin üzerinde bir ayarlamaya işarettir. İş sahası böyle bir düzenlemeye karşı çıkabilir sermaye ile iktidarların ilişkisi düzenlenmeden böyle bir düzenleye köklü değişiklikler yapılmaz. |
|
01-23-2011, 22:04 | #9 | |
Alıntı:
O halde yapılamayacak hiç bir şey, yoktur.. |
||
01-23-2011, 22:10 | #10 |
Demokrasi ile antidemokrat olma arasındaki mesafe demokrasi yönüne doğru kayıyor bunada vesile olan siyasi iradedir. Hayati öneme sahip olan düzenlemeler sırası ile oluyor zaten. Yargıdaki çeşitli başlıklar yargının süreklli siyasi alana müdahalesi hatta sosyal hayattaki düzenlemelere karşı meclisin yerine kendisini koyarak olaya müdahil olması söylediğiniz radikal dönüşümler için büyük engel , her geçen günün ardından yargıdaki iyileşmeler tam demokrasinin tesisi mevzu bahis olduktan sonra her şeyin ötesinde sermayeden güçlü devletlerin dengesi gözetildikten sonra bir çok esaret kültürü son bulacaktgır her şey gibi
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|