“İran'ı vuramazsak İran sizi vuracak”

Filistin'deki işgal ve etnik temizlik politikasını sürdüren İsrail, İran'a yönelik bir saldırı gerçekleştirmek için Amerikan kamuoyunu ikna çalışması başlattı. Amerikan kamuoyunu ikna etmek için lobi faaliyeti yürüten İsrail, Amerikalılara “İran'a vuramazsak İran sizi vuracak” propagandası yapıyor. İŞTE TÜRKİYE'NİN RADAR SİSTEMİNİ KİLİTLEYİP İRAN'I VURMA PLANI-TIKLAYINIZ

Filistin'deki işgal ve etnik temizlik politikasını sürdüren İsrail, İran'a yönelik bir saldırı gerçekleştirmek için Amerikan kamuoyunu ikna çalışması başlattı. Beyaz Saray yönetiminin İran'a karşı bir saldırıya karşı çıkması nedeniyle, Kongre üyeleri üzerinde lobi faaliyeti yürüten İsrail'in Washington'daki lobi grupları, Amerikan kamuoyu nezdinde ‘saldırıya haklılık gerekçeleri oluşturmak' için yoğun bir çabanın içerisinde. İsrail lobisinin bu çalışmalarına yer veren İngiliz The Guardian gazetesindeki bir makale, özellikle AIPAC gibi Yahudi lobilerinin İran'a saldırılması için her türlü yola başvurduğu belirtildi.

AMERİKALILARI İRAN'A SALDIRI İÇİN İKNA YÖNTEMLERİ
Richard Silverstein'in kaleme aldığı makalede, İsrail lobisi AIPAC'ın Amerikan kamuoyunun İran'a yönelik bir saldırıya ikna etmek için büyük bir propaganda gerçekleştirdiği belirtilerek, AIPAC'ın düzenlediği her konferansta anahtar mesajın ‘İran tehdidi' olduğu kaydedildi. Silverstein, ABD ve İsrail ilişkilerinin 1991'den bu yana en kötü dönemini yaşadığını ifade ederek, “O dönemde başkan olan baba George Bush, İzak Şamir'in Madrid'deki barış konferansına katılması için büyük çaba harcadı. James Baker o zaman ‘Yahudileri…… zaten bize oy bile vermiyorlar' sözleriyle, iki ülke arasındaki ilişkiler en kötü günlerini yaşamıştı” hatırlatmasında bulundu.

“İRAN, AMERİKA'YA DA VURACAK” PROPAGANDASI
AIPAC'ın geçtiğimiz hafta düzenlediği konferansta dağıtılan broşürde İran'ın çevresindeki ülkelerin İran'ın balistik füze tehdidi altında olduğu mesajı verildiğini belirten Silverstein, “Broşürde aynı zamanda bir sonraki hedefin Amerika olduğu yazılıyordu” diyerek, AIPAC'ın kamuoyu oluşturmak için başvurduğu yöntemleri ortaya koydu. İsrail'in hem kamuya açık hem de gizli bir şekilde yoğun bir diplomatik, siyasi ve istihbarat kampanyası içerisinde olduğunu yazan Silverstein, “Bu Amerikalıların kalbini ve aklını kazanma savaşıdır. Ya da bunu savaştan önceki savaş olarak adlandırabiliriz. İstihbarat çevrelerinde İsrail'in bu projesi ‘algılama yönetimi' olarak biliniyor” diye yazdı.

İSRAİL, BUSH'A UYGULADIĞI MODELİ UYGULAMAYA ÇALIŞIYOR
İsrail'in, Irak'a girmeye karar veren Bush yönetimindeki modeli kullandığını ve bu modelin de ABD'nin isteksiz diplomatik çağrıları ve ardından BM'ye yaptırım baskıları olduğunu yazan Silverstein, AIPAC üyelerinin senatörler ve Kongre üyeleri üzerinde yoğun bir lobi faaliyeti yürüttüğünü kaydetti. AIPAC'ın Kongre'den İran'a karşı en sert yaptırımları içeren bir karar geçirmesini ve İran'a nükleer programını durdurması için kısıtlı bir süre verilmesini talep ettiklerini yazan Silverstein, “AIPAC'ın açıklamaları ve İsrailli diplomatlar ya da destekçilerinin Amerikan medyasında yazdıklarına bakınca, bir sonraki adımın ne olacağını söylemiyorlar. Ancak, mantıklı bir insan gelecek adımın ne olacağını tahmin edebilir. İsrailli liderler İran'a karşı bir önleyici saldırıda bulunmayı ima etmişler” ifadelerini kullandı.

SALDIRGAN PROPAGANDAYA KARŞI KENDİMİZİ KORUMALIYIZ
“İsrail, Obama yönetiminin İran'a bir saldırı düzenlenmesine karşı olduğunu biliyor ve gerçekte de Obama'nın İsrail'in böyle bir şey yapmasını onaylamayacağını biliyor. Ancak ben şuna ikna oldum ki, İsrail yakın gelecekte Amerika karşı çıksa bile İran'a saldıracak ve bunun için hazırlık yapıyor” diyen Silverstein, İsrail'in Amerikan kamuoyunu sömürmek için think tank kuruluşlarını kullandığını yazdı. İsrail lobisi AIPAC'ın kamu lobiciliği, manipülasyon ve düşmanlarını cezalandırma yöntemleriyle gücünü göstermeye çalıştığını kaydeden Silverstein, “Biz Amerika'da buna karşı koymalıyız. Kendimizi, İran'la savaş amaçlayan saldırgan İsrail propagandasından korumalıyız. İsrail istese de istemese de, Başkan Obama'nın İsrail-Arap barış planı konusundaki çabalarını desteklemeliyiz” dedi.

MEHMET NEDİM ASLAN/HABERVAKTİM.COM