![]() |
#1 |
![]() HİCR
63 - Elçiler dediler ki: "Bilakis biz sana onların şüphe ettiği azabı getirdik." 64 - "Sana gerçeği getirdik; biz elbette doğru söylüyoruz." 65 - "Gecenin bir bölümünde aileni yola çıkar, sen de arkalarından yürü ve sizden kimse ardına bakmasın; istenen yere gidin." 66 - Biz, Lût'a şu kesin emri vahyettik: "Bu kâfirler sabaha çıkarken muhakkak kökleri kesilmiş olacaktır." 67 - Şehir halkı, insan şeklindeki güzel yüzlü melekleri görünce, onlara iğrenç işlerini yapabileceklerini düşünüp sevinerek geldiler. 68 - Lût, kavmine şöyle dedi: "Bunlar benim misafirlerimdir, beni rüsvay etmeyin." 69 - "Allah'tan korkun! Beni mahcub etmeyin." 70 - Lût kavmi şöyle dedi: "Biz sana kimsenin koruyuculuğunu yapmamanı söylememiş miydik?" 71 - Lût şöyle dedi: "İşte kızlarım! Düşündüğünüzü yapacaksanız (onlarla evlenin). 72 - Resulüm! Ömrüne yemin olsun ki gerçekten onlar, sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlardı. 73 - Güneş doğarken o korkunç çığlık onları yakaladı. 74 - Biz, onların şehirlerinin üstünü altına geçirdik ve üzerlerine de balçıktan pişirilmiş taşlar yağdırdık. 75 - Gerçekten bunda, düşünen keskin anlayışlılar için ibretler vardır. 76 - Hem o Lût kavminin bulunduğu şehir harabesi bir yol üzerinde bulunmaktadır. 77 - Şüphesiz ki, bunda iman edenler için bir ibret vardır. 78 - Eyke halkı da gerçekten zalimlerdi. 79 - Biz Eyke halkından da intikâm aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir. 80 - Şüphesiz ki, Hıcr halkı da peygamberleri yalanladılar. 81 - Biz, onlara âyetlerimizi vermiştik de onlar, yüz çeviriyorlardı 82 - Onlar, dağlardan emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı. 83 - Onları da sabahleyin korkunç bir çığlık yakaladı. 84 - Kazanmakta oldukları şeyler, onlardan hiçbir zararı savmadı. 85 - Biz gökleri, yeri ve aralarındaki varlıkları ancak hak ve hikmetle yarattık ve elbette ki, kıyamet kopacaktır. (Ey Peygamber!) Şimdi sen onlara yumuşak davran ve güzel muamele et. 86 - Şüphesiz Rabbin kemaliyle yaratandır ve iyi bilendir. 87 - Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti (Fatihayı) ve yüce Kur'ân'ı verdik. 88 - Sakın o kâfirlerden birtakımlarına verip de kendilerini zevklendirdiğimiz şeye (mal ve servete) heveslenip göz dikeyim deme. Onlardan dolayı üzülme. Müminlere merhamet kanatlarını indir. 89 - De ki: "Şüphesiz ben apaçık bir uyarıcıyım." 90 - (İnanmazsanız başınıza) tıpkı o taksimcilere (yahudi ve hıristiyanlara) indirdiğimiz azap gibi (bir azab inecektir). 91 - Onlar, Kur'ân'ın bir kısmına inanıp bir kısmına inanmayarak onu kısım kısım böldüler. 92 - 93 - Rabbin hakkı için biz, mutlaka onların hepsini yaptıklarından dolayı hesaba çekeceğiz. 94 - Şimdi sen emrolunduğunu açıkça tebliğ et. Müşriklerden yüz çevir. 95 - Muhakkak ki alay edenlere karşı biz sana yeteriz. 96 - Onlar Allah ile birlikte başkasını ilâh edinenlerdir. Onlar yakında bileceklerdir. 97 - Gerçekten biliriz ki, onların söylediklerine göğsün daralıyor. 98 - O halde Rabbini hamd ile tesbih et. Ve secde edenlerden ol. 99 - Ve sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et. ALLAH c.c TÜM ÜYELERDEN RAZI OLSUN...
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|