|
![]() |
#1 |
![]() ![]() Vakit'in, Ergenekoncu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Türkan Saylan'la ilgili haberlerine tepki göstererek ahlak dersi vermeye çalışan kartel kalemşörleri yine ters köşeye yattı. Saylan'ın ağzı maskeli gülümseyen görüntülerini dakikalarca ekranlarına taşıyarak toplum vicdanına seslenen ve İslam düşmanı bir karakterden iyilik meleği bir kahraman çıkartmaya çalışan kartel, Saylan'ın ahlaksız planlarının ortaya çıkmasıyla suskunluğa büründü. Ergenekon soruşturmasında ele geçen notlarda, “Askeri okullara yakın çevrede oluşturulan kız evlerine en uygun kızlar seçilerek bu evlere aktarılacak. Çalışmanın hassasiyeti sıklıkla vurgulanacak. Kızlara her türlü fedakarlık yapmaları için yönlendirmede bulunulacak” ifadeleri, eğitim gönüllüsü-iyilik meleği(!) Saylan'ın kız öğrencileri ahlaksız amaçları için kullanma karşılığında burs verdiğini gözler önüne sermesi, Ergenekon destekçilerini bir defa daha rezil etti. Konuyla ilgili aradığımız Saylan destekçisi kartel yazarları görüşmekten kaçarken, daha önce de destek verdikleri Ergenekon sanığı Mustafa Balbay'ın ortaya dökülen günlükleri nedeniyle kamuoyunda “darbeci destekçisi” yazarlar olarak anılmaya başlanmışlardı. Ertuğrul Özkök, Fatih Altaylı, Reha Muhtar, Ruhat Mengi ve daha birçok yazar, Ergenekon soruşturmasında evinin aranmasına tepki göstererek kendisine destek vermeleri nedeniyle bir darbe de Saylan'dan yediler. Saylancı yazarların, ÇYDD Başkanı Saylan'ın Ergenekon'la ilişkisi ortaya çıktıkça verdikleri destekten ötürü utanıp utanmayacakları merak edilirken, Saylan'ın ahlaksız amaçlar için verdiği bursları ve faaliyetleri “eğitim aşkı” olarak yansıtmaya çalışmalarından ötürü kamuoyundan özür dilemeleri bekleniyor. ÖZKÖK'ÜN BALTASI KENDİ ALNINA YAPIŞTI Hürriyet'in Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, 15 Nisan tarihinde “Kasamdaki aşk mektupları” başlıklı makalesinde Saylan'la ilgili şu çarpıcı cümleleri sarf etmişti: “Aşk mektubu yazıp, aşk mektubu almış bir kadın. Yani o saklanacak mektupların taşıdığı aşkları yaşamış bir kadın. Bana işte bu dokundu. Ne Ergenekon, ne bilmem ne. Bana işte bu dokundu. İşte o yüzden kimse bu fotoğrafın altından kalkamaz. Er veya geç bu fotoğraf bir bumeranga dönüşür. Bir bakarsınız, fırlattığınız o balta geri dönmüş, alnınızın ortasına yapışmış. Leke olarak yapışmış.” Saylan'ın burs verdiği kız öğrencilere “erkekler için fedakarlık yapılması” planlarıyla ilgili aradığımız Özkök görüşmekten kaçarken, “O balta tam da Özkök'ün alnının ortasına yapıştı.” yorumlarına neden oldu. / VAKİT
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|