Eski Van Valisi Hikmet Tan sessizliğini Vakit'e bozdu. 5 yıl önce aracına düzenlenen bombalı saldırı sonucunda 5 vatandaş hayatını kaybetmiş ve 24 kişi yaralanmıştı.





Van'da, Ordu Caddesi'nde Vali Hikmet Tan'ın makam aracı geçtiği sırada, bomba yüklü bir araçta gerçekleştirilen patlama sonrasında Tan'ın aracı büyük zarar görürken, kendisi suikast girişiminden hafif sıyrıklar ile kurtulmuştu. Tan, şimdi aradan 5 yıl geçmesine rağmen olayda kuşkularının olduğunu dile getiriyor. Hatta o kadar ki, “Ergenekon savcıları davet ederse yaşadıklarımı anlatmaya hazırım” diyor.
Vali Tan'ın, 2 yıl Van'da görev yaptığı süre içerisinde bölgede şiddet olayı yaşanmamıştı. Şiddet olaylarının azalmasını Tan, devlet-millet kaynaşması ile sağladıklarını belirtirken, bunu nasıl başardıklarını şu sözleri ile özetliyor:

DERS NİTELİĞİNDE UYGULAMALAR
“Yıkılan evlerini onardık. Elektriği, suyu olmayan köylere elektrik ve su götürdük. Vatandaş meralarına gidemez olmuştu, yayları ve meraları tekrar açtık. Yakılan, yıkılan okullarını onarıp eğitim öğretimi başlattık. ‘Biz Kürtçe konuşacağız' dediler, ‘peki buyurun konuşun' dedik. ‘Dil kursu açmak istiyoruz' dediler, ‘Resmi Kürtçe kurslar' açtık. Biz kimsenin inancına müdahalede bulunmadık. Kimsenin örtüsüne hiç karışmadık. Bizzat kendim okuma-yazma kursları açtım ve başörtülülerin engellenmemesi yönünde talimat verdim. Hayır kurumlarını halkın bir parçası olarak gördük. Onları halkın bir parçası olduğu bilinciyle beraber hareket ettik. Diyanet Vakfı ile ortak çalışmalara imza attık. İnanç ayrımına asla girilmesine müsaade etmedim. Cami cemaati ile sürekli beraber oldum. Onlarla saf tuttum. Onları dinledim ve sözlerine önem verdim. Bu tür özgürlükçü uygulamalara destek verdim. Bu tür olması gereken uygulamalar devlete olan güveni artırdı. Vatandaş dağı düşünmekten vazgeçti. Dağdakilere verdiği destek de azaldı. Bir tarafta OHAL'in getirdiği devlet baskısı, bir tarafta PKK baskısı içinde vatandaş bunalıp kalmıştı. Biz, vatandaşımızı o bunalımdan kurtarmaya çalıştık ve bir ölçüde de başarılı olduk. Biz, devletin kapısını sonuna kadar bölge insanına açtık.”

“ERGENEKON SAVCILARI DAVET EDERSE YAŞADIKLARIMI ANLATIRIM”
Bu tür uygulamalara imza attıktan sonra hedef haline geldiğini vurgulayan Tan, “Bakın bir Ergenekon soruşturması yürütülüyor. O kadar ki, soruşturmanın bir ucu gazeteci Uğur Mumcu'ya kadar uzandı. Faili meçhul cinayetlerin arka planları araştırılıyor. Ergenekon davası ile ülkemizde gerçekleştirilen saldırıların bağlantıları inceleniyor. Bana yapılan saldırının ardından ise 5 yıl geçti. Kuşkular yok diyemeyiz. Bizim oradan ayrılmamız için bazı güçler ne gerekiyorsa yaptılar. Saldırıdan sonra ben Adıyaman'a atandığım için, olayı yakından takip etme imkanım olmadı. Bizim halk ile birlikte olmamız sadece PKK'nın değil başka kesimlerin de işine gelmedi. Zaten kalsaydık durum daha da farklı olacaktı. Ergenekon savcıları bana bir çağrı yaparsa, görevim süresince yaşananları anlatmaya hazırım. Saldırının arka planın araştıracak olan savcılardır. Bize düşen görev hukuka yardımcı olmaktır. Bu anlamda bir talep olursa hazırız” diye konuştu.

ASLAN DEĞİRMENCİ/VAKİT