11-13-2011, 01:40 | #1 |
Yalan A.Ş
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ergenekon sanığı Haberal'ın avukatlarından Gülbin Çelik'e dayandırarak ortaya attığı, ‘AİHM'e sahte belge gönderildi' iddiasını diğer avukatı Feride Dilek Helvacı'nın 13 Mart 2011 tarihli açıklamaları yalanlıyor Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, İkinci Ergenekon Terör Örgütü davasının tutuklu sanıklarından Prof. Dr. Mehmet Haberal hakkında AİHM'e sahte belge gönderildiği iddiasıyla ilgili suskunluğunu sürdürüyor. Kılıçdaroğlu'nun ardından Prof. Dr. Haberal'ın avukatı Gülbin Çelik de, müvekkilinin avukatlığını yapan Feride Dilek Helvacı'yı yalanlayan bir açıklama yaptı. ÇELİK: KALP HASTASININ HASTANE YERİNE POLİKLİNİKTE KALMAK İSTEMESİ MÜMKÜN DEĞİL Prof. Dr. Haberal'ın avukatı Gülbin Çelik, hükümet tarafından AİHM'ye gönderilen bir belgeye Haberal'ın imzasının monte edildiğini ve ona ait olmayan düşüncelerin onun ağzından yazıldığını öne sürdü. Çelik, Haberal yazmış gibi düzenlenen, Haberal'ın imzasının monte edildiği bir evrakın olduğunu iddia ederek, “Bu yazıya göre, Haberal, ‘Tedavim Silivri Cezaevi'ndeki semt polikliniğinde yapılsın, devlet hastanesine gitmek istemiyorum' demiş. Bir kalp hastasının, koşulları son derece yetersiz olan bir poliklinikte kalmak istemesi mümkün değil” iddiasında bulundu. HELVACI: HABERAL, HASTANEYE GÖNDERİLMEYİ KABUL ETMEDİ Prof. Dr. Haberal'ın avukatı Feride Dilek Helvacı ise, avukat Gülbin Çelik'in açıklamasını yalanlayan açıklamada bulunmuştu. Helvacı, 28 Temmuz 2011 tarihinde Anadolu Ajansı'na açıklamada bulunmuş ve AA muhabirinin sorusu üzerine, müvekkilinin mevcut rahatsızlıklarında 25 Temmuz'dan bu yana bir artış yaşandığını, Haberal'ın kalp aritmilerinde artış, yüksek tansiyon, göğüste daralma ve kolda uyuşma şikayetleri bulunduğunu belirtmişti. Bunun üzerine cezaevi doktorunun ambulans çağırdığını, ancak müvekkilinin ilk etapta hastaneye gönderilmeyi kabul etmediğini ifade eden Helvacı, akşam saatlerinde rahatsızlığının artması üzerine Haberal'ın semt polikliniğinde müşahede altına alındığı söylemişti. Geceyi semt polikliniğinde geçiren Haberal'ın, 26 Temmuz sabahı cezaevine döndüğünü, ancak akşam saatlerinde tekrar rahatsızlanması üzerine bu defa Silivri Devlet Hastanesi'ne sevk edildiğini belirten Helvacı, müvekkilinin müşahede altında tutulmasına ihtiyaç olmadığı gerekçesiyle geri gönderildiğini ifade etmişti. HELVACI: HABERAL, HASTANEYE GİTMEK İSTEMEDİĞİNİ SÖZLÜ OLARAK BEYAN ETTİ Prof. Dr. Mehmet Haberal, Adli Tıp 3. İhtisas Dairesi'nin, “Doktor gözetiminde cezaevinde ilaçla tedavisi yapılabilir” yönündeki raporunun ardından gönderildiği Silivri Cezaevi'nde geçirdiği ilk gecede rahatsızlanmıştı. 13 Mart 2011 tarihinde açıklamada bulunan Prof. Dr. Haberal'ın avukatı Dilek Helvacı, “Geceyi 5 No'lu L tipi cezaevinde tek kişilik koğuşta geçirdi. Gece ölümcül kalp aritmileri tekrarlayınca cezaevi doktorunun isteği üzerine 3 kez ambulans gelmiş. Doktor, ‘Burada tedavisini yapamam' diyerek hastaneye sevk etmek istemiş. Ancak Haberal, hastaneye gitmek istemediğini sözlü olarak beyan etti. Her ihtimale karşı ambulans cezaevinde bekletiliyor” demişti. KILIÇDAROĞLU, 3 GÜNDÜR BELGELERİ AÇIKLAMADI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay'ı Silivri cezaevinde ziyaret etmiş ve “AİHM'e bazı sahte belgelerin gönderilmesinden Sayın Haberal şikayetçi. Türkiye Cumhuriyeti'ne bir mahkemeye sahte belge göndermek yakışmaz” demişti. Kılıçdaroğlu, söz konusu sahte belgeleri 3 gündür kamuoyuyla paylaşmadı! GÜLER: HAZIRLIK YAPMAK İÇİN ZAMAN YOKTU; ŞUNU YAPABİLİRDİ, DİLE GETİRMEMEYİ YA DA ÖNCE HAZIRLIKLARIN YAPILMASINI TERCİH EDEBİLİRDİ... CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Silivri ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) sahte belge gönderildiği yönünde sözlerinin olduğunun hatırlatılması ve bu belgenin ne olduğunu sorulması üzerine şunları söylemişti: “(...) Çeşitli sahte belgeler sunulduğu iddiasındalar. Elbette bu iddialarını kanıtlayacaklardır. Şu anda (Mehmet Haberal) avukatlarıyla bizim yetkili arkadaşlarımızın görüşmeleri sürüyor. Avukatlar ya da biz bu görüşmelerin sonuna doğru bu açıklamayı yaparız” Güler, Adalet Bakanlığı'nın konuya ilişkin yaptığı açıklamanın hatırlatılarak, “Bakanlık, bu kadar önemli bir iddia neden belgelerle açıklanmadı diye soruyor. Neden belgelerle açıklanmadı?” şeklindeki soruyu cevaplarken, Silivri ziyaretinin bayramın 4. günü gerçekleştirildiğini, oraya dayanışma ve ‘haklılığımızı biliyorum' mesajı verilmek üzere gidildiğini aktardı. Güler, “Hemen görüşmeden sonra iddia sahiplerinin dile getirdiği şeyleri (AİHM'e sahte belge gönderildiği iddiası) Genel Başkanımız kamuoyuyla paylaştı. Öyle bir hazırlık yapmak için zaman yoktu. Şunu yapabilirdi, dile getirmemeyi ya da önce hazırlıkların yapılmasını tercih edebilirdi. Ama bu öyle bir iddia ki bunun hemen dile getirilmesi gerekir” dedi. KENAN KIRAN / YENİAKİT
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|