![]() |
#1 |
![]() YöK Başkanı Yusuf özcan, "Onların savlarını biliyorum. Bunlar, üniversitenin dışında konmuş yasaklardır. Mahkemelerle ilgilidir. Bu bakış meselesidir. öyle bir kural olabilir. Ama siz onu önemli görmeyebilirsiniz, bir sürü insanı rahat ettirirsiniz." demiş ya, tüm yasakçı taifesi ayaağa kalktı: “Yasaklarumuza dokundutmayız!” Yasaklarınızla haşrolun e mi! Sadece ayaklanmadılar, soruşturma açtırdılar, eleştirdiler, hakaret ettiler!.. Altı üstü, söylenilen şu: “Siz onu önemli görmeyebilirsiniz, bir sürü insanı rahat ettirirsiniz.” Bir sürü insanı rahat mı ettiriyorsunuz?!.. Yasakçılar böyle bir duruma nasıl razı olabilirler! Hop hop zıplayıp, bu ifadenin sahibini, doğduğuna doğacağına pişman edecekler işte! Bunun için de dört koldan saldırıyorlar zaten. Amaç, insanları rahat ettirmemek! Onların kafasında; laikliğin de, demokrasinin de, cumhuriyetin de anlamı bu: “İnsanları rahat ettirmemek!” Kemal Gürüz oradan saldırıyor: “Bir kamu görevlisi, Anayasa Mahkemesi kararlarını görmezden gelemez. Malezya’ya gitsin!” Adama sorsan, “Başörtü sadece Malezya’da mı serbest?” diye, vereceği cevap yoktur.. Oysa Gürüz dışında herkes biliyor, Türkiye dışında tek bir dünya üniversitesinde, başörtü yasağı yok! Niye Malezya diyor? Hokkabazlık olsun diye.. çaktırmadan, muhatabı o ülkeye mal etmek için! “Hukuktan anlamaz, kanundan anlamaz.. Kimyacı adamı muhatab aldığına değmez, boşver konuşsun” deyip Gürüz’ü ciddiye almıyoruz! Arkasından Barolar Birliği Başkanı özdemirözok alıyor sazı eline: “Anayasal bir kuruluşun başındaki kişi, yargı organının verdiği kararı görmezlikten gelemez.. Bu suçtur. Rektörler görevlerinin başına gitmeyerek tepki koysunlar” nakaratını tekrarlayıp duruyor! Gürüz’üyle, özok’uyla ve diğerleriyle, öyle bir tablo çiziyorlar ki, dersiniz ki; usûlüne uygun, dört dörtük bir yargı organı kararı var. Bu yargı organı kararına karşı, bir kamu görevlisi, özel menfaat sebebi ile “Boş ver ya yargı kararını. Gel takıl sen benimle, hayatını yaşa” diyormuş gibi bir hava estiriyorlar.. öyle mi? öyle.. O zaman biz de görmezden gelinecek olan yargı kararını masaya yatırmayı bir başka yazıya bırakıp, görmezden gelinen kanundan bahsedelim! “Yargı kararını nasıl görmezden gelirsiniz. Bu suçtur” diyenlere soralım: “Peki siz, kanunu nasıl görmezden gelirsiniz? Kanunu görmezden gelmek suçtur.” “Hangi kanun, ne kanunu, ben bir şey bilmiyorum” diye afallamayın hemen.. Yıllardır yazdık, yine yazalım.. YükseköğretimKanunu’nun Ek 17. maddesinde şu hüküm var: “Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydı ile; yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir.” Onlar özgürlükçü YöKBaşkanı’na soruyorlar ya, “Sen yargı kararını nasıl görmezden gelirsin?” diye.. Ben de şimdi onlara soruyorum:“Siz kanunu nasıl görmezden gelirsiniz?” Onlar çıkıyor konuşuyorlar, hatta tehdit ediyorlar ya: “Yargı kararlarını görmezden gelmek suçtur!”, ben de onlara çıkışıyorum: “Kanunları görmezden gelmek suçtur!” Anayasa Mahkemesi kararı varmış da, Danıştay kararları varmış da.. Mış mış da mış mış! Bırakın hikâyeyi beyler.. Size, Türkiye Cumhuriyeti kanunları içinde yer alan bir maddeden bahsediyorum. Bu maddede, “kılık kıyafet serbesttir” deniliyor mu denilmiyor mu? Deniliyor! Daha lafı uzatmanın ne manası var? Bu maddenin anlamı aslında şu imiş, bu imiş! O maddenin anlamını, ancak çıkarılışı sırasındaki gerekçesine bakarak söyleyebiliriz. Orada da, maddenin anlamının; üniversitedeki başörtü yasağını sona erdirmek olduğu açıkça yazılı.. Daha? Söyle bakalım, BarolarBirliği Başkanı özdemir özok efendi: “Yargı kararını görmezden gelmek suç ta, kanunu görmezden gelmek suç değil mi?” Söyle de bilelim.. Kimyacı Kemal Gürüz bilmez bu işleri.. Ama sen de bilmez numaralarına yatma sakın! Sonra “Yaşından utan” derler adama! Ben de eklerim “Yaşından utan”a, “Yaşından utanmıyorsan bulunduğun makamdan utan!” Bir tarafta yargı kararı..Bir tarafta kanun.. Bunlardan yargı kararına üstünlük vermeye kalkışırsan sen, “orada dur” derim işte sana! Kim veriyor sana o yetkiyi? Yargı organı; çok biliyor idiyse, iptal etseydi “Kıyafet serbesttir” maddesini... İptal etmediğine göre, kanunu uygulayan kamu görevlisine de, hiç kimse “suç işliyorsun” diyemez! Bilmem, anlatabildim mi? Ali KARAHASANOĞLU / VAKİT 04/01/2008
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|