AK Gençliğin Buluşma Noktası
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



 
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 05-23-2009, 10:05   #1
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart Yavuz Bahadıroğlu "Yürek krizimiz derinleşiyor"
Alişan Efendimiz’in gönderildiği dünyada derin bir “yürek krizi” yaşanıyordu…
İnsanlar bir birlerini sevmiyor, ilişkiler menfaat ekseninde oluşup gelişiyor, hayata menfaat hükmediyordu.
Gönderildiği dünyanın “yürek krizi”ni, Peygamber-i Alişan’ın gerçekleştirdiği “Yürek İnkılâbı” çözdü…
Sevmek, vermek, görmek ve hoşgörmek gibi kavramlar, o inkılâbın özünü oluşturuyordu.
Bugünkü dünyanın da bu kavramları hayata geçirmeye şiddetle ihtiyacı var…
Aksi taktirde “küresel kriz”lerin ardı arkası kesilmeyecek, nihayet, insanoğlu ihtirasıyla çürüttüğü hayatın altında kalacaktır.
“Küresel kriz”den payımıza düşeni, doğal olarak biz de aldık…
Biz de de fabrikalar kapandı…
Sanayi geriledi…
İşsizlik oranında görülmemiş artışlar yaşandı…
Ticari hayat tıkandı: Dükkânlar neredeyse “siftahsız” kapanıyor!
Bunların sonucu olarak gelişen bir kızgınlık hali, git gide hepimizi etkisi altına alıyor.
İncir çekirdeğini doldurmayan tartışmalardan “aşiret kavgaları” çıkıyor…
Aile içi küçücük ihtilâflar, büyük patlamalara yol açıyor…
Şiddete eğilim yaygınlaşıyor…
Toplum olarak kontrolsüz bir kara öfkenin etkisi altına girmiş bulunuyoruz.
Bu hal daha fazla bencilleşmeyi, gaddarlaşmayı, kin tufanına dönüşmeyi getiriyor.
Bunlardan korunmanın yolu ise, kendi “Yürek İnkilâbı”mızı gerçekleştirmekten geçiyor…
Öncelikle hayata geçirmemiz gereken dört temel kural var:
1. Sevmek (şefkat, merhamet, hamiyet, muhabbet ve adalet içerikli bir sevgi);
2. Vermek (karşılıksız yardım=infak);
3. Görmek (bakmaktan farklı olarak, baktığını görmek ve gördüğünde Allah’ın yansımalarını bulmak; ayrıca hakkı, haksızlığı görmek ve hakkın safında yer almak);
4. Hoşgörmek…
Peygamber eksenli “yeni oluş”un temeli bu ilkelerdir…
Özellikle de “şefkat”, “merhamet”, “hamiyet”, “muhabbet”, “adalet” içeren sevgi… Aslına bakarsanız tâ Hz. Âdem’in şeytanla mücadelesinden başlayıp tüm peygamberleri kuşattıktan sonra Peygamber-i Âlişân Efendimiz’e kadar gelen “mücadele”nin bir tarafında “sevgi-şefkat-adalet-merhamet”, öbür tarafında “kin ve nefret” vardı…
Bu mücadele, sözün tam manasıyla, sevgi ile nefretin yüreklere hâkim olma mücadelesiydi. Peygamber-i Âlişân Efendimiz, hayata sevgiyi hâkim kılmak için gönderildi…
Yani O bir “Sevgi Peygamberi”dir.
Bu vasfı o kadar belirgindir ki, ümmetini sürekli olarak görmeye, hoş görmeye (hor görmeyi Bizans’tan öğrendik), affetmeye ve sevmeye yönlendirmiştir…
Kendisini taşlayanların yanı sıra sevgili amcasını katledenleri de bağışlamış, ağzına hemen hemen hiç beddua almamış, oğlu Hz. İkrime incinmesin diye, öldükten sonra Ebucehil’in aleyhine konuşulmasını dahi yasaklamıştı…
Sürekli tebessüm ederdi: Arkadaşları ittifak halinde, “Onu asık suratla hiç görmedik” şeklinde, gülen yüzüne şahitlik ediyorlardı…
Bu sayede hayat hızla değişiyor, “Cehalet Devri” kısa süre içinde “Saâdet Devri”ne dönüşüyordu.
Oysa evlerinde ne buzdolabı vardı, ne çamaşır, ne bulaşık makinesi!
Uçak yok, otomobil yok, bilgisayar yoktu…
Kısacası, bugün hayatımızı kolaylaştırdığını düşündüğümüz hemen hiçbir teknolojik ürün mevcut değildi.
Buna rağmen hayata “huzur” hâkimdi…
İnsanlar mutluydu…
Gülümseyerek bir birlerini selamlıyor, olan olmayana veriyor, olmayan “sabır içinde şükür” anlayışı çerçevesinde yine mutlu oluyordu.
Osmanlı bu ahlâki telâkkiyi Devr-i Saâdet’den aynen aldı ve daha sistemli bir şekilde hayata geçirdi.
Bu sayede israfı önledi…
Bu sayede rüşvetin yolunu kesti…
Hırsızlığı-uğursuzluğu ortadan kaldırdı…
Vurgunun-soygunun, her türlü yolsuzluğun önünü aldı.
Ortaya yürek krizi bilmediği için ekonomik krizlere düşmeyen bir toplumsal yapı çıktı.


vakit

 

Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi