[b]Merhaba !!!

Yaptiginiz alinti sizi anlamaya yonelik gorusumuz idi. Yine de sizi uzmus isek ozur dileriz. Amacimiz sadece anlamak, anlatmaktir.

Bakiniz dinimizde ozgurluk kavrami yoktur. Bu kavramin dinimizle olan iliskisini, bir arastirmaci Endulus Emeviler`i olarak gormustur. Dinimiz bunun yerine ibadet kelimesini bolca zikretmistir. Ibadet ama sinirsizdan anlasilan basibosluk, cani isteyince degil. Duzenli, tertipli, belirli sayilari olan. Nafile namazlar ve ibadetleri bile bu kategoriye sokamazsiniz. Duha namazi, nafile ibadettir, 6 rekattir. Belirli bir sayisi vardir. Belirli bir zamani vardir. Ben sadece aklima geldigi icin gecenin bu yarisinda duha namazi kilamam, dinimiz onun yerine teheccud namazini tavsiye etmistir. Demis oldugunuz gibi sinirsiz ozgurluk dinimizde olsa idi en azindan yuce kitabimizda zikredilirdi. Yillar sonra batililar uretmezdi bu utopik kavrami.

Susuzluk hissini veren anjiyotensinojen isimli hormondur. Karacigerden salinir. Yani sizin anlattiginiz gibi canimiz isteyince su iceriz ama iste bu tabiri olusturan size, bir hormonun salinimidir. Durduk yere su icen, sinirsiz su icen birisi gormedim hic, ozur dilerim. Yani kisacasi sizin o "istediginiz kadar" dediginiz seyler hormonlar sayesinde oluyor, metabolizmadaki degisikler ile oluyor. Ozgurluk adina degil. Sinirsiz ozgurluk adina hic degil.

Insanlarin 5 kisiye birden asik olmasini sinirlandirmak sadece kendisinin yapabilecegi bir seydir. Boyle bir kalp verilmemistir cunku ona. Askin ne oldugunu iyice dusunmenizi tavsiye ederiz. Zaten boyle bir sey de olmamistir.Tarih kitaplari 5 kisiye olan asklari degil, tek kisiye olan destanlari anlatmaktadir.

Size, bize diyecek soz birakmadiginiz icin ayrica tesekkur ederiz. Bu cumleniz sinirsiz ozgurlugun olmadigini kanitliyor. Biz de sinirsiz ozgurluk olamaz, baskasinin sinirlari basladigi takdirde ister istemez sizinkisi biter demeye calisiyoruz. Yazinizin sonunda bizi hakli cikarmaniz ayrica sevindirici. Biz degil kendiniz kisitliyorsunuz, "sadece sahsimin bulundugu bir alanda" diyerek.

Son yazimizda fazlaca deginemedigimizi dusundugumuz kamusal alan tartismalari icin dusunduklerimiz soyledir ki;

Yazılarımıza başladığımızdan beri bir “başörtüsü özgürlüğü” furyası almış başını gidiyor.Fakat bununla beraber bizim anlatmak istediklerimiz bir türlü anlaşılamıyor.Son yazımızda şöyle bir toparlamak gerekirsek; biz bazı kavramların kurum,kuruluş ve bireyler tarafından çarptırılması yüzünden bu sancılı günleri çektiğimizi belirtmiştik.Sizi anlıyoruz.Konuyu eleştirmekte haklısınız ama bizce bir de buna çözüm önerisi bulabilseydiniz ( Sınırsız özgürlüğü savunan taraf olarak) daha anlamlı olurdu.Bu konunun patlak vermesinde siz de bilirsiniz ki özgürlük söz konusu değildi.Bazı çevrelerce olguların birbirine karıştırılması ve bilinçsizlik buralara kadar getirilmesine sebep olmuştur.Toplumsal bilinç ve duyarlılıkla ilgili eksiğimizden dolayı ilerleme kaydedemiyoruz. Bu konuda cesitli mahafazakar yazarlarimiz destekleyen kisilerde dahi samimiyetsizlik olduguna da soylemistir. Bunu da bazı kavramların arkasına gizlenen zihniyetlerin sınırsız özgürlüklerini,aydınlık fikirlerle sınırlayarak başarabilirsiniz..

Bu son yazimizda sevgili hukumet ekibimiz bize pek soz birakmadi. Biz yine de konuya son verelim.

Arkadaslar, sinirsiz ozgurluk kavrami batililarin nefislerini tatmin icin urettikleri ici bos bir kavramdir. Boyle bir kavramdan dinimiz hic soz etmemistir. Basibos, duzensiz, kuralsiz bir hayat sunmaktadir. Siddetle bagliligi red eder. Bu kavram sayesinde baskalarinin goruslerine saldiri, baskalarinin malina, canina tecavuz kacinilmaz sondur. Biz sifirdan, yaratilistan itibaren birlikte, sosyal olarak yasamayi ogretilen kullariz. Yasam oldugu surece bu kavram hep utopik kalacaktir. Neticede sinirsiz ozgurluk diye bir sey yoktur.

Imkanlarımızın izin verdiği ölçüde fikirlerimizi paylaşmaya çalıştık.Anlatabilmiş ve anlaşılabilmiş olmak ümidiyle...


Saglicakla kalin !!!

Ehl-i Munazara
Umitli bekleyis - Selahattin AY