![]() |
#11 |
![]() Allah’ın rızasını elde etmekle hiçbir gaye tartılamayacağı gibi onu kazanma vesilesi olarak da i’lâ-yı kelimetullahla hiçbir amel tartılamaz. *** Davranışların tabiata mal olması çok önemlidir. Sahabe çok tabiî bir topluluk idi. *** Yazmasına, okumasına, konuşmasına... aşık olanlar ruhen hasta insanlardır ve onların, muhataplarına müessir olmaları da kat’iyen söz konusu değildir. *** Yanlışları asgariye çekmenin en önemli yolu meseleleri, ehil olanlarla meşveret etmektir. *** İşe derinlik katan ve onu kabul ufkuna götüren iksir niyettir. *** İnsan kalbi gözlerle ve kulaklarla sürekli beslenmiyorsa iman havzına bir şey akmıyor demektir. *** Kur’an’ı Efendimiz’de, Efendimiz’i de Kur’an-ı Kerim’de aramak lazım. *** Şeâire riâyet etmenin, Allah’la irtibata delalet eden emarelerin en önemlilerinden biri olduğunda asla şüphe edilmemelidir. *** Kur’an’sız ümmet de, ümmetsiz Kur’an da gariptir. *** İrşad eksenini bulmak ancak gerçek mürşidlere nasip olur. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#12 |
![]() Gecelerin sürpriz meyvelerini tatmayanlar başkalarını uzun süreli besleyemezler. *** Cennet, Allah’ın insanlara sevgisinin tezahürüdür. *** Cenab-ı Hakk’a ulaşmanın “burak”ı ihlastır. *** Gülde bile diken vardır. İnsanın, gülün kokusunu duymayıp dikenine takılması biraz da kendi ruhundaki dikenlerden kaynaklanır. *** Izdırap bir taraftan çok önemli bir dua, diğer yandan da insanı harekete geçiren çok güçlü bir dinamodur. *** Marifete giden yol nazarî planda ilimden amelî planda da ibadetten geçer. *** Kur’an’ı sadece Arapça’yı iyi bilenler değil aynı zamanda Allah’la münasebeti kavî olanlar anlar. *** Niyeti büyük olanların davranışlarındaki darlığı anlamak mümkün değildir. *** Öyle payeler vardır ki oraya sadece güzel ahlakla ulaşılabilir. *** Satırlarda kalıp sadırlara nüfuz edemeyen bilgi kırıntılarının hiçbir faydası yoktur. *** Hakiki mü’min aynı zamanda bir afv ü safh insanıdır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#13 |
![]() Hüznün son haddine vardığı nokta, sürura kapının aralandığı aynı noktadır. Onun içindir ki, Mirac senesi, “Senetü’l-hüzün” iken “Senetü’s-sürûr” olmuştur. *** Başkalarının hata ve günahlarını serrişte etmenin bir sorumluluk olduğuna dair hiçbir dinî mesned göstermek mümkün değildir. *** Başkalarının günahlarına takılıp kalma bir kalb marazıdır. *** İnsan, benliğine takıldığı ölçüde şeytana yakın, Allah’tan da uzaktır. “Ben” diyene kapılar açılmaz. *** Başarıları kendinden bilme bir mağlubiyettir. Gerçek başarı her muvaffakiyeti Allah’tan bilmekle kazanılır. *** Çilesizlik ve ızdırapsızlık, insana musallat olmuş çok büyük bir beladır. *** Yollar varıp dayandıkları hedeflerin kıymeti ölçüsünde kıymet kazanırlar. *** Kalb-i selim, içinde gıll u gış olmayan kalb demektir. *** Islaha kilitlenmiş bir toplumu Cenab-ı Allah helâk etmez. *** Maddî-manevî bir çok muvaffakiyet, maddî-manevî bir çok zorlukları aşmaya bağlıdır. *** Allah’la irtibatı olmayan her sohbet ebterdir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#14 |
![]() Herkesin değeri niyetinin enginliği kadardır. *** Ciddiyet, marifetle mebsuten mütenasiptir (doğru orantılıdır). *** İnsan, kendini okuyabildiği ölçüde içe doğru derinleşebilir. *** Yapılan her iş, Allah’ın, Rasûlü’nün ve inananların teftişine arz edilebilecek şekilde yapılmalıdır. *** Yazdıklarını, okuduklarını ve konuştuklarını nefse mal edenler, yaptıklarının hiçbir tesiri olmayacağını baştan kabullenmelidirler. *** Allah’ı unutturan nimet, nimet görünümlü nikmettir. *** Maruf adına da münker adına da küçük diye bir şey yoktur. *** Her şey Allah katında ne ifade ediyorsa o kadar kıymete sahip demektir. Önemli olan Allah’ın değer vermesidir. *** Korku ölçüsünde reca, reca ölçüsünde de korku olmalıdır. *** Ne olur Allah’ım! Nezd-i uluhiyetinde makbul insan nasıl oluyorsa bana da o şekilde olmayı lutfet! *** İnsan kayıp gitmekten korkarak bir ipin üzerinde yürüyor gibi hareket etmeli, düşmemek için de Allah’a çok sığınmalıdır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#15 |
![]() Rabbim! Bilinen bir insan olmayı değil, bilinmesem de Sen’i çok iyi bilen bir insan olmayı arzu ediyorum. *** İnsanların kitaplara olan ihtiyacı kadar, kitapların da onları iyi temsil edebilecek insanlara ihtiyacı vardır. *** Vesileler, kendileriyle hedeflenen gayenin kıymeti ölçüsünde değer kazanırlar. *** Yapılan hiçbir işin içine zerre kadar dahi olsa sun’îlik girmesine müsaade edilmemelidir. *** Bizim farklılığımız, farklılık mülahazasına girmememizdir. *** Şeytanın insana karşı en büyük oyunu, kendi mevcudiyetini unutturmasıdır. *** Muhataplar üzerinde, çok şey anlatanlardan daha ziyade dosdoğru yaşayanlar müessir olurlar. *** Egoizmin babası şeytandır. İnsan, egoizmasının büyüklüğü ölçüsünde şeytana yakın, Allah’tan da uzaktır. *** Yalanın zerresiyle bile dine hizmet edilmez. *** İnsan nefsiyle hesaplaşırken –ye’se düşmemek şartıyla– kendini yerden yere vurmalı fakat başkaları hakkında hep hüsn-ü zanda bulunmalıdır. *** İnsan her zaman ibadet ü taatında canlı olamayabilir; aslolan her zaman canlı olmaya ve onu ter ü taze duymaya çalışmaktır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#16 |
![]() Denge İslam’ın ruhudur. *** İçimizden kopup gelmeyen emanet ifadelerle kendimizi anlatmaya çalışmamız beyhude bir çabadır. Her söylediğimiz ve her yaptığımız içimizin sesi olmalı. *** İnsanlara Allah’ı anlatmak için meşru her enstrümanı kullanmak bir peygamber ahlakıdır. *** “Din bilinmez, yaşanmaz, anlatılmaz ve hayata hayat kılınmazsa yaşamanın hiçbir manası yoktur” mülahazası zihinlerde her zaman tazeliğini korumalıdır. *** Milletimizin istikbali parlasın da varsın takdir ve teşekkürden bize birşey kalmasın. *** Kur'an’ı canlı gibi düşünmek lazım. Siz ona teveccüh gösterirseniz o da size teveccühte bulunur ve böylece arada manevî bir bağ olur. *** Keşke işlerimizi namaz vakitlerine göre ayarlayabilsek! *** İnadın güzel olduğu bir yer vardır; o da hakta sebattır. *** Küçük şeylere takılmak küçük insanların işidir. *** Günahlar karşısında iradeli olup direnç gösterme bazen yüzlerce rekat namaz kılmaktan daha fazla sevap kazandırabilir. *** Hemen herkes için en dokunaklı ses insanın kendi sesidir. Dileyenler, gecelerin ıssız koylarında, ahengini bulmuş bir sesle Allah’ı zikrederek bunu deneyebilirler. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#17 |
![]() Gülde bile diken vardır. İnsanın, gülün kokusunu duymayıp dikenine takılması biraz da kendi ruhundaki dikenlerden kaynaklanır....
Müthiş... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#18 |
![]() Kur’an’ın muhtevaya göre kelime seçme bakımından da eşi ve benzeri yoktur. * * * Kulluk, idrak ve marifet ufkuna göre bir çizginin adıdır. * * * ‘Ne yaptım da başıma bunlar geldi?’ çok çirkin bir sorudur. Başına gökten taş yağmadığına şükretmelisin! * * * Teessür ve ızdırabın zatı itibariyle bir kıymeti yoktur; önemli olan onların bir aksiyona dönüşmesidir. * * * Nezd-i uluhiyette sarj olmayan kalbler asla zan ve tahminden kurtulamazlar. * * * Tebliğin metodu her zaman değişebilir; değişmeyen tek şey onun temsil yanıdır. * * * Kelimelerin yanıltıcı tarafları olabilir, fakat tavır ve davranışlar kolay kolay yanıltmazlar; hele basiret ehlini asla! * * * Hasende (güzelde) ittifak olmuşsa ahsenin (daha güzelin) kavgasını yapmamak gerekir. * * * Sen kulluğunu derince yap, sonra da karşılığını Allah’ın rahmetinin enginliğine bırak! * * * İslam, Allah ahlakının yeryüzündeki tecellisi demektir. * * * Meşveret olan yerde –Allah’ın izniyle– haybet olmaz. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#19 |
![]() Kalb kirliliği çoğu zaman göz kirliliğinden kaynaklanır. * * * En iyi kime bildirmişsen Kendini, o ölçüde Sen’i bilmek istiyorum Allahım! * * * Kayıp gitmeyle yerinde kalma arasında çok ince bir perde var. Bu zaviyeden herkes kendini bir ipin üzerinde yürüyor kabul etmeli, düşmemek için de Allah’a çok sığınıp istiğfar ve duaya sarılmalıdır. * * * Talebin kıymeti sahibinin de kıymetini yükseltir. * * * Kur’an kendine saygılı olanlara içini açar; gönlünde Kur’an’a karşı saygı ve hürmet hissi olmayanların ondan alabilecekleri hiçbir şey yoktur. * * * İbadet-ü tâatla elde edilmeyen öyle şeyler vardır ki, onlar sadece edeple elde edilebilirler. * * * Sen tohum saç git; varsın onun hasat mevsimi başkalarına nasip olsun! * * * Kur’an’ı Allah'ın huzurunda okuyor gibi -ki öyledir- okumalı. “Allah'ım bu kelimeleri Sen’den aldık yine Sana sunuyoruz” demeli. * * * Aramadan bulanların sayısı yok denecek kadar az olduğu gibi arayıp da bulamayanların sayısı da yok denecek kadar azdır. * * * Tebliğ, def-i bela kabilinden anlatmakla olmaz; yüreğini ortaya koymakla olur. *** Şirkten daha fazla gayretullaha dokunan bir cürüm yoktur. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#20 |
![]() Allah var ve bir de O’nun sanatı var. Sanatı Sanatkar'la karıştırmamak lazım. *** Temiz bir zihin ve selim bir kalb isteyenler, her türlü düşünceye vize uygulamalı ve yabancı mülahazalara geçiş hakkı tanımamalıdırlar. *** Dinî ilimleri bilen çok insan var, fakat Allah'ı bilen, Efendimiz'i bilen çok az. *** Ne yapıp edip taklide takılı mülahazalardan sıyrılmak lazım!. *** İmam Rabbani, İmam Gazali, Üstad Bediüzzaman gibi kimseler Zat-ı Uluhiyeti çok iyi anlamışlar. Zannediyorum kalb O'na teveccüh edip ısrarla "Bildir bana Kendini!" deyince, O da bu yakarışa marifet şualarıyla cevap veriyor ve talep edenin samimiyeti ölçüsünde Kendini ona tanıtıyor. *** Başkalarının marifete yürüdüğü yolu takip ederek Allah'ı bilme ufkuna ulaşmak mümkün değildir. Diğer insanların tecrübeleri sadece bir fikir verir; onlar adeta yol haritasını belirler. Ne var ki, o haritayı eline alsan ve yolu öğrensen de, mesafeleri bizzat sen katedecek ve varılacak yere sen varacaksın!.. *** Allah'ım! Bana, yaptığım en küçük kötülüğü dahi asla unutmayacak kadar güçlü, Senin inayetinle benden sadır olmuş bazı iyilikler varsa onları da hemen unutacak kadar dağınık bir hafıza ver!. *** En küçük günahlardan dolayı bile kayıp düşme endişesi olmalı! Kayma endişesi olmalı ki, Allah kaydırmasın! *** Allah'tan (celle celâlühû) isterken, Allah'ı (azze ve celle) istemeli! *** Tabiî olmayan davranışlarda inkıtaların olması pek tabiîdir. *** Ruhunu yonta yonta onu Cuma Yamaçları’na ehil hale getirememiş insanların hayatı bir yalandan ibarettir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|