![]() |
#81 |
![]() 65. Yıldırımların Çoğalması
Kıyametin yaklaştığı sırada yıldırımlar o kadar çoğalacak ki, insanlar (birbirlerine şöyle) diyecekler: "Dün kime yıldırım isabet etti?" Onlar da (şöyle) cevap verecekler: "Dün falan ve filan (kimseleri) yıldırım çarptı." (El-Hakim, Müstedrek, 4/444) Evlerinizi depremler yıkacak, hayvanlarınızı yıldırımlar yakıp kömüre çevirecektir. (Naim bin Hammad; Geleceğin Tarihi 4, s. 69) Hadislerde yıldırımların artmasının da kıyametin alametlerinden biri olduğu haber verilmiştir. Tam da hadiste belirtildiği gibi, yıldırım düşmesi nedeniyle can ve mal kaybının artması son yıllarda sıkça rastlanılan bir durum olmuştur. Bu kayıplar çoğu zaman haberlerde yer almaktadır. 1998 yılında Kongo'da futbol sahasına düşen yıldırım neticesinde, sahada maç yapan 11 futbolcunun ölümü bu örneklerden biridir. Benzer bir şekilde 2001 yılında Meksika'da futbol sahasına düşen yıldırım nedeniyle de 6 kişi hayatını kaybetmiştir. Bunlar dışında da yıldırım düşmeleri pek çok insanın hayatını kaybetmesine ve hayvanların telef olmasına neden olmaktadır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#82 |
![]() 66. Hak Dinin ve Kuran Ahlakının Terk Edilmesi
İnsanlara bir zaman gelecektir ki Kuran-ı Kerim’in yalnız resmi, İslam’ın yalnız ismi kalacaktır. Onlar İslam’dan en uzak insanlar oldukları halde İslami isimlerle isimlenecekler, mescitleri görünüşte mamur olduğu halde hidayet yönünden harap olacaktır. (Hakim, Deylemi; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s.27) İnsanlara bir zaman gelir ki Kuran-ı Kerim bir vadide, insanlar başka bir vadide olurlar. ( Hakim, Tirmizi; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s.25) İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki, onların yüzleri insan yüzü, kalpleri şeytan kalbidir. Kan dökücüdürler, çirkin hareketlerden kaçmazlar. Eğer sen onlara tabi olursan seni gözetirler. Eğer onlara güvenirsen, sana ihanet ederler. Onların çocukları ahlaksız, gençleri arsız olur. Yaşlıları ise marufu (iyiliği) emretmez, münkeri (kötülüğü) nehyetmez (sakındırmaz) olur. (Hatib; Geleceğin Tarihi 1, s.23) İnsanların... bidatçıların (dinden olmayan şeyleri dindenmiş gibi gösterip kabul ettirmeye çalışanlar) görüşlerini benimseyip farkında olmadan şirk koştukları, ilmi geçim için tahsil ettikleri, dinlerini dünyalıklarına alet ettikleri bir zaman gelecektir. (Deylemi; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s.68) Kıyamet alametleri ile ilgili hadisler bizlere söz konusu işaretlerin baş göstereceği dönemin ayrıntılı bir tasvirini sunmaktadır. Peygamberimiz (sav)'in yukarıdaki sözlerinden anlaşılmaktadır ki, ahir zamanın birinci safhası din ahlakının görünüşte uygulandığı, fakat gerçekte Allah'ın emrettiği Kuran ahlakının neredeyse tamamen terk edildiği bir dönemdir. Apaçık olan Kuran ayetlerinin görmezlikten gelindiği, Allah adına hükümler öne sürüldüğü, dinde ayrılığa düşüldüğü, ibadetlerin gösteriş amaçlı yapıldığı, dinin çıkar ve menfaat sağlamak için araç olarak kullanıldığı bir zamandır. İmanın taklitçiliğe dayalı olması da bu dönemin bir özelliğidir. Bu devirde sözde Müslümanlar çoğunlukta, hakiki alimler ve samimi Müslümanlar ise azınlıktadır. Allah Kuran'da, Peygamberimiz (sav)'in ahiret günü kendi kavminin "Kuran'ı terk edilmiş (bir kitap) olarak bıraktığını" (Furkan Suresi, 30) söyleyeceğini bildirmektedir. Hz. Muhammed (sav), yukarıdaki hadislerinde de ahir zamanda insanların, Kuran ahlakından uzaklaşacaklarını, kendilerine Kuran'ın dışında başka rehberler edineceklerini bildirmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#83 |
![]() 67. Kuran'ın Gereği Gibi Düşünülmemesi
Peygamberimiz (sav) Kuran'ın okunmasına rağmen içerdiği bilgi ve hikmet üzerine düşünülmemesinin ahir zamanın bir özelliği olduğunu şöyle ifade etmiştir: Peygamber şöyle dedi: "İlim insanlardan alınacak." Ziyad şöyle dedi: "Ey Allah'ın Resulü, biz Kuran'ı okuduk ve okuyoruz, hanımlarımıza ve çocuklarımıza da okutuyoruz. Bu ilim bizden nasıl alınacak?" Peygamber şöyle buyurdu: "Yahudilerin Tevrat'ı ve Hıristiyanların İncil'i hakkında bilgin yok mudur? Onlar o kadar Tevrat ve İncil okudular, hani onlarda bundan birşey kaldı mı?" (Ölüm Kıyamet ve Diriliş, s. 483) Bundan sonra birtakımı, Kuran okuyan fakat okudukları dillerinde kalan kalplerinde inanmayan insanların türeyeceği bir zaman gelecektir. (Taberani; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 64) |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#84 |
![]() 68. Müslümanların Müslüman Olmayanlara Özenmesi
(Ahir zamanda) Sizden önceki milletleri karış karış, arşın arşın izleyeceksiniz, hatta onlar (Yahudi ve Hıristiyanlar) kertenkele deliğine girseler, siz de peşlerinden gireceksiniz. (Ölüm Kıyamet ve Diriliş, s. 470) "Ümmetim, kendisinden asırlar önceki (adetleri) karış karış ve teker teker almadıkça kıyamet kopmaz." Denildi ki: "Ya Resulullah! Persler ve Rumlar gibi mi?" Buyurdu ki: "İnsanlar içinde onlar gibi olanlar da." (Muhtasar-ı Buhari, s.509, hadis no. 2216) "Nefsim yed-i kudretinde olan zata yemin ederim ki siz de kendinizden önceki (Yahudi-Hıristiyan) milletlerin yoluna mutlaka uyacaksınız." (Tirmizi) Peygamber Efendimiz (sav)'in hadislerinde, ahir zamanda Müslüman toplumların Müslüman olmayan toplumlara özenecekleri, onlara benzemeye çalışacakları ifade edilmiştir. Bu hadisin, bazı Müslüman toplumlar içinde din ahlakına uygun olmayan ideoloji ve akımların yaygınlaşmasına işaret ediyor olması muhtemeldir. Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılmasının ardından, başta bazı Arap ülkeleri olmak üzere, İslam dünyasında radikal milliyetçilik akımlarının yaygınlaşması bu durumun örneklerinden biridir. Radikal milliyetçilik, diğer milletleri adeta düşman olarak gören, kendi milletine olan sevgisini ve bağlılığını (ki aslında bu son derece meşru bir duygudur) diğer milletlere zarar verme aşamasına getiren ve din ahlakına uygun olmayan bir akımdır. Saldırgan bir ideolojidir. Oysa Kuran ahlakı insanların birbirlerine ırklarına, soylarına veya maddi birtakım imkanlarına göre değil, imanına ve Allah korkusuna göre değer vermeyi, sevgi duymayı ve saygı göstermeyi gerektirir. İman edenler, hangi ırk veya milletten olursa olsun birbirlerinin kardeşidirler ve bu bilinçle dayanışma içinde olmalıdırlar. İslam dünyasına giren Batı kaynaklı ideolojiler radikal milliyetçilik ile sınırlı değildir. 20. yüzyılın başında Batı'da gelişen başka din ahlakına uygun olmayan akımlar da, İslam ülkelerindeki bazı kişiler tarafından İslam dünyasına sokulmuş, yeterince eğitimli olmayan birtakım Müslümanlar körü körüne bu akımların yanılgılarına kapılmışlardır. Bu durum İslam dünyasının büyük bir bölümünde yarım asırdan uzun bir süredir devam eden istikrarsızlık ve kargaşanın da temel nedenlerinden biridir. Allah'ın izniyle, Hz. İsa ikinci kez dünyaya geldiğinde bu ortam tamamen değişecek, tüm Müslümanlar yalnızca Kuran'ı ve sünneti rehber edinecek, gerçek din ahlakının gereği olan huzur, istikrar ve güveni yaşayacaklardır. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#85 |
![]() 69. Kuran'dan Uzaklaştıran Fitneler
Enam Suresi'nin 26. ayetinde insanları "Kuran'dan alıkoyanlara" dikkat çekilmektedir. Hadislerden de sapkın fikir akımlarının, hak ve hakikatten uzak sistemlerin kıyamet öncesinde, insanları Allah'ın yolundan saptıracak büyük fitneler meydana getireceği anlaşılmaktadır. Kıyamet önü sıra karanlık geceler gibi fitneler vardır. (Ramuz-El Ehadis, 121/5) Kıyamete yakın karanlık gecelerin parçaları gibi karışıklıklar olacaktır. Bu karışıklıklar içinde kişi mümin olarak sabahlayıp kafir olarak akşamlayacak, mümin olarak akşamlayıp kafir olarak sabahlayacaktır. (Kur’an ve Sünnette Kıyamet ve Ahiret, s. 155) ---------------------------- 70. İslam Ahlakından Uzaklaştıran Propagandcılar ... "O devirde halkı cehennem kapılarına çağıracak olan birtakım davetçiler (propagandacı çığırtkanlar) olacaktır. Her kim o çığırtkanların davetine icabet ederse onu cehenneme atacaklar." "Ya Resulullah, o davetçiler zümresinin vasıflarını bize beyan etseniz," "Peki edeyim, onlar bizim milletimizden olup bizim dilimizle konuşan bir zümredir", buyurdu. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 382, no. 698) Kör ve sağır (yani insanları, doğru olanı görmesinden kör, hak olan sözü duymasından sağır eden) büyük bir fitne, ulu bir bela vardır. Fitnenin içinde de halkı cehennem kapılarına doğru çağıran birtakım davetçiler (propagandacılar ve çığırtkanlar) da vardır. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 380, no. 696) Yakın gelecekte kör, sağır ve dilsiz (yani insanları kör) edip doğruyu göstermeyen, sağır edip hak olanı duyurmayan ve dilsiz (edip) hak sözleri konuşturmayan birtakım korkunç fitneler olacaktır... Fitne hengamesinde dilin fitneye karışması ve propaganda yapması kılıç darbesi gibi onun yayılmasını sağlar. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 390, no.720) Hadislerde görüldüğü gibi Peygamberimiz (sav) ahir zamanda dinsizlik ve ahlaksızlık propagandası yapan insanlar olacağını haber vermiştir. Günümüzde ülkelerin bir kısmının ahlaki ve sosyal yapısına baktığımızda bu haberin gerçekleştiğini açıkça görmekteyiz. Özellikle gelişen iletişim araçları ile günümüzde yoğun şekilde yürütülen bu propaganda birçok insanı din ahlakından uzaklaştırabilmektedir. Ayrıca bahsedilen fitnenin sağır edip duyurmaması ve konuşturmaması pek çok ülkede iktidarda olan baskıcı rejimleri de akla getirmektedir. Bu rejimler fikir ve düşünce özgürlüğünü baskı altına almakta, insanların düşüncelerini, inançlarını diledikleri gibi ifade etmelerini engellemektedirler. Özellikle bazı Arap ve Afrika ülkelerinde, Müslümanların düşüncelerini özgürce ifade edememeleri, inançlı oldukları için baskı altına alınmaları bu durumun örnekleridir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#86 |
![]() 71. İkiyüzlü ve Sahtekar Din Adamları
Ahir zamanda alim olarak kabul edilen bazı insanların gerçekte ikiyüzlü ve sahtekar olduklarını, Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) şöyle haber vermiştir: Ahir zamanda kurt okuyucular olacak. Kim o zamana yetişirse, şerlerinden Allah’a sığınsın. Onlar çok kirli insanlardır. Riyakarlık (ikiyüzlülük) hakim olacak, riya (ikiyüzlülük) ve gösterişten utanılmayacak. (Ölüm Kıyamet ve Diriliş, s. 470) Alimler ilmi sırf para kazanmak için öğrendiğinde… dini dünyalık karşılığında sattıklarında… hükmü sattıklarında… kıyamet yaklaşmış olacaktır. (Ölüm Kıyamet ve Diriliş, s. 480 Ahir zamanda öyle adamlar çıkacak ki, dinlerini dünya menfaatleri karşılığında satacaklardır. Bunlar yumuşak görünmek için koyun postuna bürünecekler, dilleri şekerden tatlı, fakat kalpleri kurt kalbi gibi katı olacaktır. (Tirmizi, Zühd: 60) Mescidlerin içinde fısk-u fücur ehlinin (Allah'a isyan içinde olanlar, günah işleyenler) seslerinin yükselmesi, dinen yasak olan şeyleri işleyenlerin, dinin emrettiklerini yerine getiren samimi müminler üzerine galip olup onlara tahakküm etmeleridir, buyurdu. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 450, no. 828) Nihayet cahil birtakım insanlar kalır da kendilerine (dini meseleler) sorulunca, onlar ilimleri olmadığı halde kendi fikirleri ile fetva verirler de hem kendileri sapıklığa düşerler hem de halkı saptırırlar. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s.463, no. 850) Yazık ümmetime kötü ulemadan dolayı! Bunlar ilmi ticaret vasıtası edinirler. Zamanlarının emirlerine sokulmak suretiyle kendilerine kazanç temin ederler. (Hatim; Geleceğin Tarihi 1, s.27) İnsanlar üzerine bir zaman gelecek ki, onların hepsi Kuran okur, ibadete çalışırlar ve ehli bidatle de meşgul olurlar. Lakin bilmedikleri cihetten müşrik olurlar ve okumalarına ve ilimlerine bedel rızık alırlar ve dünyayı din karşılığında yerler. İşte bunlar, kör deccalin avanesi olacaklardır. (Deylemi; Geleceğin Tarihi 1, s.27) İslam dinine gereken saygı ve özeni göstermeyen, dini, kendi menfaatleri doğrultusunda araç olarak kullanmaktan çekinmeyen insanların durumu da şu şekilde anlatılmıştır: Ümmetimin son zamanlarında mescitlerini süsleyip kalplerini harap bırakan, elbisesini sakınıp koruduğu kadar dinini sakınıp korumayan, dünya işlerinin yolunda gitmesi uğrunda dinini vasıta yapmağa aldırış etmeyen birtakım insanlar türeyecektir. (Hakim; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 27) |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#87 |
![]() 72. Siyaset Adamlarındaki Dejenerasyon
Ahir zamanda, zalim emirler, fasık bakanlar, hain kadılar, yalancı hocalar olacaktır. Bunlara herhangi biri yetişirse onların yanında müttefik olmasın, yardımcı olmasın, yön veren olmasın... (Risalet-ül huruc-ül Mehdi, s. 182) Haberiniz olsun, şu muhakkak ki başlarınıza birtakım amirler ve devlet başkanları gelecek de onlar, (devlet hazinesinden yardıma ihtiyacı olan) sizlere vermedikleri (hakları olmadığı halde) kendilerine verilmesini hükme bağlayacaklardır. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 380, no. 697) Yakında başınıza bazı emirler gelecek. Rızıklarınıza el koyacak, sizi yalanlarla avutacaklar. İş yapacaklar. Lakin yaptıkları fena olacak. En fena tarafları da kötülüklerini siz güzel görmedikçe ve yalanlarını tasdik etmedikçe sizden razı olmayacaklar... (Bagavi, Tabarani; Geleceğin Tarihi 1, s.43) İslam'ın usulleri teker teker bozulacak ve halkı delalete düşürücü hükümet adamları çıkacak... (Hakim; Geleceğin Tarihi 1, s.57) Ahir zamanın önemli özelliklerinden biri de acımasız, zalim ve halkını felaketlere sürükleyen liderlerin yönetime gelmesidir. 20. yüzyıl bu tarz lider ve yöneticilerin örnekleri ile doludur. Din ahlakına uygun olmayan ideolojileri benimseyen bu kimseler, hem kendi halklarına yaptıkları zulüm hem de neden oldukları savaş ve çatışmalar nedeniyle diğer toplumlara getirdikleri belalar ile ünlenmişlerdir. Hadiste de bu duruma dikkat çekilmektedir. Çin'in komünist diktatörü Mao, yalnızca kendisine muhalif oldukları için binlerce vatandaşını katletmiş, yönetimi boyunca milyonlarca insanın ölümüne neden olmuştur. Mussolini, faşist ideolojisinin etkisiyle ülkesini II. Dünya Savaşı'nın içine sürükleyerek halkına büyük felaket getirmiştir. Mobutu, tarihe Afrika kıtasının en acımasız diktatörlerinden biri olarak geçmiştir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#88 |
![]() 73. "İyiliği Emretme, Kötülükten Men Etme" İbadetinin Terki
İyilik terk edilip emredilmediğinde, kötülük işlenip alıkonulmadığında… kıyamet yaklaşmış olacaktır. (Ölüm Kıyamet ve Diriliş, s. 480) Kıyamet yaklaşır, hayırlı işler azalır. (Kıyamet Alametleri, s. 264) Allah, "Sizden; hayra çağıran, iyiliği (marufu) emreden ve kötülükten (münkerden) sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır." (Al-i İmran Suresi, 104) ayetiyle insanlara iyiliği emretme ve kötülükten men etme ibadetini farz kılmıştır. İyiliğin tavsiye edilmesi ve kötülüğün önlenmesinin Allah'ın önemli bir emri olduğu bilindiği halde yapılmaması da kıyametin bir alametidir. Aynı zamanda kıyamet öncesi gerçekleşecek olan büyük olayların habercisi olarak, Hz. İsa'nın gelişinin yaklaştığının da bir göstergesidir. --------------------- 74. Maruf (İyilik, Doğruluk) ile Münker (Kötülük)ün Birbiriyle Karıştırılması (Peygamber ![]() ![]() Hadiste bildirildiği gibi günümüzde din ahlakından uzak yaşayan toplumlarda doğru ile yanlış tamamen birbirine karıştırılmıştır. İnsanlar doğru olanı yaptıkları, güzel ahlak gösterdikleri için "saf" olarak değerlendirilmekte, kendi çıkarları uğruna başkalarının haklarını çiğneyenler "zeki ve becerikli" insanlar olarak yorumlanmaktadırlar. Kuran ahlakına tamamen zıt olan bu durum günümüzde birçok toplumda kesin bir anlayış olarak yerleşmiştir. -------------------- 75. Yakınlarının, Kişiyi Kötülüğe Teşvik Etmesi Kişinin helakı ebeveyninin elinde, o yoksa karısının elinde, o da yoksa akrabasının elinde olacak. Şöyle; onu geçim sıkıntısı yüzünden ayıplayacaklar, takat getiremediği işlere sürecekler, nihayet o dayanamayarak karanlık ve tehlikeli işleri yapacak ve helak olup gidecek. (Ebu Naim; Geleceğin Tarihi 1, s.29) ------------------------ 76. Gerçek Müminlerin Sayıca Çok Az Olması Peygamberimiz (sav)'in verdiği bir haber de ahir zamanda gerçek müminlerin neredeyse yok denecek kadar az sayıda olmasıdır: İnsanlara bir zaman gelir ki camilerinde toplanıp namaz kılarlar. Fakat aralarında mümin bulunmaz. (Hakim; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 19) -------------------- 77. Cami ve Mescitlerin Farklı Amaçlarla Kullanılması Cami ve mescitlerin sadece yol olarak kullanılan mekanlara dönüşmesinin ahir zamanın işaretlerinden biri olduğu aşağıdaki hadiste haber verilmektedir: Mescitler namaz kılınmayıp gelip geçilen bir yol haline geldiği… bir zaman gelmedikçe kıyamet kopmaz. (Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 87) İnsanlar mescitler hususunda öğünmedikçe kıyamet kopmaz. (Ahmet b. Hanbel, Ebu Davud, İbni Mace) |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#89 |
![]() 78. Kuran'ı Menfaat İçin Okuyanların Çıkması
Ahir zamanda Kuran'ı Allah'ın rızasını kazanmak için değil de kazanç elde etmek için okuyan insanların da ortaya çıkacağı hadiste şöyle dile getirilmiştir: Kim Kuran okursa (mükafatını) Allah'tan istesin. Zira son zamanlarda Kuran okuyup (mükafatını) insanlardan isteyen birtakım insanlar türeyecektir. (Tirmizi; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 12) Alimleriniz, altın ve gümüş paralarınızı almak için okudukları zaman, Kuran'ı ticaret için edindiğiniz zaman kıyamet yaklaşmış demektir. (Kıyamet Alametleri, s.141) Kuran'ın amacından farklı şekillerde okunması da bir işarettir: Kuran-ı Kerim'in şarkı söylercesine okunup haz duyulduğu, hatta kişi alim olmadığı halde bu okuyuşundan dolayı itibar gördüğü zaman… (Taberani; Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 33) ---------------------- 79. Yıldız Falına İnanılması ve Kaderin Yalanlanması Müslüman olarak tanınan bazı şahısların yanlış bir kader anlayışına sahip olmaları, bazılarının da yıldızların geleceğe dair haber verdiğine inanmaları ahir zamanın göstergelerindendir: Ahir zamanda ümmetim hakkında en çok endişe duyduğum: yıldızlara (inanmak), kaderi yalanlamak… (Ramuz-El Ehadis, 1/1540) ----------------- 80. Haccın Allah'ın Rızası Dışında Amaçlarla da Yapılması Hac ibadetinin yapılış amacının gezmek, ticaret yapmak, gösteriş yapmak veya dilenmek olması ahir zamanın bir diğer belirtisidir: İnsanlar üzerine bir zaman gelir ki zenginler tenezzüh (seyahat) için, orta halliler ticaret için, onların kurraları (alimleri) riya ve gösteriş için, fakirleri ise dilenmek için hac ederler. (Ramuz-El Ehadis, 503/8) |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#90 |
![]() 81. İnsanların Nefsani Tutkularına Önem Vermeleri
İnsanlar üzerine bir zaman gelecek, kaygıları kursakları, şerefleri malları, kıbleleri kadınları olacak. Dinleri de altın ve gümüş olacaktır. Bunlar halkın şerlileridir ve Allah yanında onların nasipleri yoktur. (Sülemi; Geleceğin Tarihi 1, s.19) Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Kıyamet alametlerinden biri, ...nefsinin arzularına meyletmektir... İnsanlar namazı terk edecekler ve şehvetlerine tabi olacaklardır." (Feraidu Fevaidi'l Fikr Fi'l İmam El-Mehdi El-Muntazar; Beklenen Mehdi, 3. baskı, s. 146-147) ---------------- 82. Sosyal Bozulma "… İnsanların ihtilaf ve içtimai (sosyal) sarsıntılar içinde bulundukları zaman… " (Ramuz-El Ehadis, 7/7) Günümüz insanlarının karşı karşıya oldukları önemli bir sorun, sosyal yapılardaki bozulmalardır. Toplumsal çöküş değişik şekillerde kendini göstermektedir. Dağılmış aileler, boşanmalardaki artış ve gayrimeşru çocuklar aile kurumundaki tahribatın doğal sonuçlarındandır. Stres, huzursuzluk, mutsuzluk, endişe ve kaos pek çok insanın hayatını adeta bir kabusa dönüştürmektedir. Manevi boşluk içindeki insanlar bunalımlarına çare ararlarken alkol ve uyuşturucu bataklığına düşmekte veya karanlık yollara girmektedirler. Çözüm yolu kalmadığını düşünen bazıları da intiharı bir kurtuluş zannetmektedirler. Toplumsal yozlaşmanın en çarpıcı göstergelerinden birisi de yasalara aykırı davranışlardaki büyük artıştır. Suç oranlarındaki artış son derece büyük boyutlara ulaşmıştır. Birleşmiş Milletler Uluslararası Suç Önleme Merkezi'nin hazırladığı "Evrensel Suç ve Adalet Raporu" tüm dünya ülkelerini kapsayan şu genellemeleri içermektedir: Ortalama olarak, suç oranları 1980'lerde olduğu gibi, 1990'larda da yükselmeye devam etmektedir. Dünyanın neresi olursa olsun, beş yıllık bir periyotta, büyük şehirlerin sakinlerinin üçte ikisi en az bir kere suç sayılan fiillerin hedefi olmaktadır. Evrensel olarak ciddi suçlara hedef olma olasılığı (soygun, cinsel suçlar, saldırı) beşte birdir. Bölge ayrımı olmaksızın, gençler kategorisindeki mülkiyete yönelik suçlar ve şiddet suçlarının her ikisi de ekonomik problemler ile ilgilidir. Son yıllarda yasa dışı uyuşturucu madde türleri sayıca artmış ve nitelik olarak da çeşitlenmiştir.52 Böyle bir sosyolojik gelişmenin nedenleri Kuran'daki geçmiş toplumların kıssalarında açıkça anlatılmaktadır. Sosyal dejenerasyon ve buna bağlı olarak ortaya çıkan her türlü sorun, insanların Allah'ı ve yaratılış amaçlarını unutmalarının, hak dinden ve manevi değerlerden uzaklaşmalarının kaçınılmaz bir sonucudur. Toplumsal bozulmanın unsurları aynı zamanda Peygamberimiz (sav)'in on dört yüzyıl önce haber verdiği, günümüzde de bir bir ortaya çıkan gelişmelerdir. Hz. Muhammed (sav) ahir zamanı, "insanların ihtilaf ve içtimai (sosyal) sarsıntılar içinde bulundukları zaman" (Ramuz-El Ehadis, 7/7) olarak tanımlamıştır. |
|
![]() |
![]() |