04-06-2010, 22:57 | #61 |
Çok bişey istemiyorum... Sadece gözlerim ve yüreğim çocuk kalsın... |
|
04-06-2010, 22:57 | #62 |
kırgınım size, beni ANLAMADINIZ... bilmek İSTEMEDİNİZDİNLEMEDİNİZ, BİLMEDİNİZ.... derdim yok SANDINIZ kendinizi tek dertli BİLDİNİZ... |
|
04-12-2010, 22:46 | #63 |
|
|
04-14-2010, 23:25 | #64 |
Ben, sana; “kırılmamak için” beklerim! .. Ben, sana; “gücenmemek için” beklerim! .. Ben, senden her gelene; “can-baş üstüne” derim! .. ..... Anlatabiliyor muyum? .. § Sen, içimde isen; “Ben”sin artık! .. ..... Değil mi? .. § Bir şeftali yediğin zaman, yahut bir elma... Veya bir kek, çikolatalı... Ya da bir meyveli pasta... Ne farkeder, aynı değil mi hepsi? .. Yani, sen... Bana dahil olduğun zaman... Güzelliklerin bende kalırken, varsa eğer bünyeme fazla gelen onlar atılıyorlar benden! .. § Sen, gönlüme dolmuşsan ve artık bende bir ben olmuşsan... Yani bendeysen eğer; sana kırılmak, en son gelir hatırıma... Derim ki; Artık büyüdüm çünkü, bir de o var içimde... § Gönlüm, kucaklamışsa onu... Nasıl olur da; ne gelirse “can”dan, “cânüstüne” bilinmez? .. Nasıl hazır beklenir; Kırılmak, ve gücenmek ve öfkelenmek için? .. § Ve sen; Zihnimdeysen, ve aklımdaysan, ve kalbimdeysen... İçimdeysen... Bende isen yani; Nasıl “ben” olmazsın ki? .. § Ve ben, nasıl olur da “ben”i; Bir “başkası” bilirim? .. § Ben, sana; “kırılmamak için” beklerim! .. Ben, sana; “gücenmemek için” beklerim! .. Ben, senden her gelene; “can-baş üstüne” derim! .. Muammer Erkul |
|
04-18-2010, 15:27 | #65 |
şimdilik avuçlarıma alamıyorum gülü, dikenlerini avuçlayabiliyorum. razı oluyorum can’ımın yanmasına; can’ımı yakıyorum avuçlarımı sıkarak… ey benim sîne-i nurum, ey benim nûr-u aynım, ey benim sabrı cemîl’im, ey avuçlarımı dikenlerine rağmen kendine toprak bildiğim gül’üm, şimdilerde yakubî bir soluktur içime çektiğim, dilimin kıyısına dokunan, bir baba yüreğinin niyazı kadar beyaz; “artık bana güzel bir sabır yakışır!” dilim, Yusuf’umu besleyen bir dua için dokunur söze. bir Ysusuf kuyumda ağlar, arşta yükselirken adı bir Yusuf nazarımdaki kıymetini bilmez, eza olurken ahvali sol yanıma… bir Yusuf, yusufluğunu bilmez; ve ben korkarım bir hasetlik canına dokunur Yusuf’un diye… ben korkarım karanlık eza olur yüreğe diye… ey benim derûnumdaki sevda, yarınlarıma dair hüsn-ü zannım, hatrına niyaza dokunur dilim her dem, hatrına yüreğim buruk heyecanlar yaşar doğan günle, hatrına boyun bükerim sevgili’ye, hatırı sayılır olurum diye yar nazarında.. ey benim avuçlarımı kanatan sevda, derinliğim kadardır avuçlarımda açtığın yara, ne içimi imar ediyorsun sevinçle, ne de sûretime mutluluğun resmini çizebiliyorsun. ben üzerine titriyorum bir çocuk gibi, büyümeni istiyorum, büyütmeni istiyorum beni yâr nazarında.. ey benim lisanını hala anlayamadığım sevda, sükûtun dağlar gibi içimde, rengin gece misali. leyl’im der susarım şimdilerde -sen gibi yücelirim “yâr” makamına diye… ey cemil’in letafeti, yûsufî güzellikte değil sûretim yakub kadar sabırlı da değilim, ama bilirim ki içimde büyürsen; sultanı olacağım bir beldenin. gözlerim aydınlanacak, aydınlık olacağım mısır’a.. ey içimdeki sevda, içimin nil’i olursan, ereriz huzura; can oluruz bir kurak beldeye… sare/nokta |
|
04-19-2010, 14:08 | #66 |
"Ey! gelmişin ve geleceğin Rabbi. Ey! isimlerin sahibi, ben ayağımın nerede sürçtügünü, ben hatamı, ben yanılgımı adımı bilir gibi biliyorum. Ben bin kerre kabul ettim kabahatimi. Sen bir kere affet." ~ Lâ~ |
|
04-19-2010, 14:13 | #67 |
Değil mi ki, isteğe yaklaşınca,istememeyi istemek artık imkansızlaşır. Bu yüzden değil mi Rabbim,senden gelen yasaklar “yapma”ile değil”yaklaşma”emri ile başlar. ~Yûsuf İle Züleyha~ |
|
04-19-2010, 14:17 | #68 |
Bana bir isim ver, varlığım olsun.
Öyle bir çığlıkla attı ki kendini Âdem uykusundan, gerçekte çığlık atıp atmadığını bile bilmedi. Ama iki uyku arasında rüyasının bölündüğü gün gibi gerçekti. Ve başına bir şey gelmiş gibiydi. |
|
04-19-2010, 14:18 | #69 |
Öyle bir kaybolsa ki yollarım, kaybolanı nerede bulacağıma dair ufak bir fikrin sahibi olduğumda yaşım otuz üçü bulmuş olsa. O kadar çok yollarda o kadar çok vakit kaybettiğimden mi? Kedimi bir o yana bir bu yana vurup durduğumdan, bir türlü karar tutturamadığımdan mı? Erken bir fark edişin bilinci neden bu kadar geç kalmış olsa, hiç anlamasam. |
|
04-21-2010, 14:47 | #70 |
sevenler birbirlerine yara izlerini gösterirler.
ilk önce bunu yaparlar... sana ruhumu açmadan önce bil ki incinebilirim demek için... çünkü, en çok sevdiklerin yaralar seni... alper canıgüz - gizliajans |
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
|
|