![]() |
#31 |
![]() Namaza başlamayı düşünüyorum. Bir kaç arkadaşım kaza namazlarını kılmam gerektiğini söyledi. Bende başladım araştırmaya. Malesef kaza namazı diye birşeye rastlıyamadım. Ne yapmam gerektiğini anlamaya çalışıyorum. Konunu içine daldıkça kulaktan dolmada olsa bir çok bildiğim şeyin yanlış olduğunu görüyorum. Kaza namazları, mezhep ayrımları, sünnet diye adlandırılan hadisler gibi bir çok konunun kuran da yazmadığını gördüm. Kafam karıştı. Kitapta yazmayan olayların nasıl olurda bu kadar yaygınlaştığını anlamaya çalışıyorum. Bir olay, hadisler adı altında anlatılmaya çalışmış ama görüyorum ki hadislerin bile bir çoğu yanlış. Biraz daha araştırayım dedim. Bu sefer mezhep ayrılıkları çıktı. Kuran a bakayım dedim. Kuranda mezheplerle ilgili bir bilgi yok. Hatta mezheplere ayrılmayın diyor. Gerçekten kafam karıştı.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#32 |
![]() NAMAZ
Namaz, tekbir ile başlayıp selâm ile son bulan, belli fiil ve sözleri içine alan bir ibadettir. Allah'a karşı tesbîh, ta'zîm ve şükrün ifadesidir. Namaz, Kur'an'da doksandan fazla ayette zikredilir. Önceki şeriatlerde beş vakit namaz yoktu. Ancak vakitleri belirsiz genel anlamda namaz vardı. Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (Isrâ) gecesinde farz kılınmıştır. Enes b. Mâlik'ten rivâyete göre özet olarak şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (s.a.s)'e İsrâ gecesi, namaz elli vakit olarak farz kılındı. Sonra azaltıldı ve beş vakte düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi: Ey Muhammed, şüphesiz bizim nezdimizdeki söz bir değişikliğe uğramaz. Senin için bu beş vakit namaz, elli vakit namazın karşılığıdır" (Buhâri, Salat, 76, Enbiya, 5; Müslim, Iman, 263; Ahmed b. Hanbel, V,122,143). Her güzel amele on katıecir verileceği şu ayetle sabittir: "Kim bir iyilik yaparsa, ona bunun on katı ecir vardır" (el Enam, 6/160; ayrıca bk. en-Neml, 27/89; el-Kasas, 28/84). Beş vakit namaz farz kılınmadan önce, Hz. Peygamber'in ibadet tarzı Cenâb-ı Hakk'ın yaratıklarını düşünmek, Allah'ın yüceliğini tefekkür etmek şeklinde idi. Sabah ve akşam ikişer rekat hâlinde namaz kıldığı da nakledilir. Daha önceki ümmetlerin de namaz ibadeti vardır. Kur'an-ı Kerim'de Lokman aleyhisselâmın oğluna namazı emretmesi (Lokman, 31/17), Hz. Ibrahim'in Hicaz'ın güvenliği için dua ederken namazdan söz etmesi (Ibrâhim,14/37), Yüce Allâh'ın, Tur dağında ilk vahiy sırasında Hz. Mûsa'dan namaz kılmasını istemesi (Tahâ, 20/14) örnek verilebilir. İslâmda namazın meşrûluğu Kitap, Sünnet ve İcmâ'ya dayanır. Kur'an-ı Kerim'in birçok yerinde; namazı kılınız ve zekâtı veriniz" buyurulur. "Bütün namazları ve orta namazı muhafaza edin" (el-Bakara, 2/238). "Şüphesiz namaz, müminlere, vakitle belirlenmiş olarak farz kılınmıştır" (en-Nisa, 4/103). "Oysa onlar, tevhid inancına yönelerek, dini yalnız Allah'a tahsis ederek O'na kulluk etmek, namazı kılmak ve zekatı vermekle emr olunmuşlardır. Işte doğru din budur" (el-Beyyine, 98/5). "Namazı kılın, zekâtı verin ve Allah'a samimiyetle bağlanın. O, sizin mevlânızdır. O, ne güzel mevlâ ve ne güzel yardımcıdır" (el-Hacc, 22/78). Sünnetten delil: Bu konuda rivâyet edilmiş çok sayıda hadis vardır. Bu Hadislerden bazıları şunlardır: "Ibn Ömer (r.a)'den rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Islâm beş temel üzerine kurulmuştur: Allah'tan başka bir ilâh bulunmadığına, Hz. Muhammed'in Allah'ın elçisi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmaktır" (Buhârî, Iman,1, 2; Müslim, Imân, 19-22). Hz. Peygamber (s.a.s), Muaz b. Cebel (r.a)'i Yemen'e gönderirken ona şöyle buyurmuştur: "Sen ehli kitap olan bir topluma gidiyorsun. Onları ilk önce Allah'a kulluk etmeğe çağır. Allah'ı tanırlarsa, Allah'ın onlara gecede ve gündüzde beş vakit namazı farz kıldığını söyle. Namazı kılarlarsa; Allahın onlara, zenginlerinden alınıp yoksullara verilmek üzere zekâtı farz kıldığını söyle. İtaat ederlerse, bunu onlardan al, insanların mallarının en iyisini alma, mazlumun bedduasından sakın. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur" (Buhârî, Zekât, 41, 63, Meğâzî, 60, Tevhîd, 1; Nesâî, Zekât, 1; Dârimî, Zekât, I ). Diğer yandan İslâm ümmeti, bir gün ve gecede beş vakit namazın farz olduğu konusunda görüş birliği içindedir. Namaz ergenlik çağına gelmiş, akıllı her müslümanın üzerine farzdır. Fakat yedi yaşına gelmiş olan çocuklar da namaz kılmakla emredilir. On yaşına geldikleri halde namaz kılmazlarsa el ile hafifçe dövülebilirler. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Çocuklarınıza yedi yaşında namaz kılmalarını emredin, on yaşına girince bundan dolayı dövün ve o yaşda yataklarını ayırın" (Ebû Dâvûd Salât, 26; Ahmed b. Hanbel, II, 180, 187). Bir günle gece içinde farz olan namazların sayısı beştir. Yalnızca, vitir veya bayram namazları vacib hükmündedir. Bir bedevi ile ilgili olarak rivayet edilen şu hadis beş vakit farz namaza delildir: "Bir gün bir gecede farz olan namazlar beştir " Bedevî; "Benim üzerimde bundan başka bir borç var mıdır?" diye sorunca, Allah'ın Resulu şöyle cevap vermiştir: "Hayır kendiliğinden nafile olarak kılarsan bu müstesnadır". Bunun üzerine bedevî: "Seni hak olarak gönderen Allah'a yemin olsun ki, bundan ne fazla ne de eksik yaparım" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurdu: "Eğer doğru söylüyorsa bu adam kurtulmuştur" (Buhârî, Imân, 34, Şehâdât, 26; Müslim, Imân, 8,10,15,17,18; Ebû Dâvûd, Salât, 1). İslam Fıkıh Ansıklopedısınden Alınmıstır |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#33 |
![]() NAMAZI TERKETMENİN HÜKMÜ
Namazın akıllı, büluğ çağına girmiş, hayız ve nifastan temizlenmiş her müslümana farz olduğu konusunda görüş birliği vardır. Namaz ve oruç gibi bedenî ibadetlerde vekâlet ve niyabet geçerli değildir. Namazın farz olduğunu inkâr eden dinden çıkar. Çünkü namaz kesin ayet, hadis ve icma delilleriyle sabittir. Tembellik veya umursamazlık sebebiyle namazı terkeden âsî ve fasık olur. Namazı kılmamak dünya ve âhirette azaba sebep olur. Âhiretteki azapla ilgili olarak Allah Teâlâ şöyle buyurur: "Onlar suçlulara sorarlar: Sizi Sakar cehennemine sürükleyen nedir? Suçlular şöyle cevap verirler: "Biz namaz kılanlardan değildik" (el-Müddessir, 74/40-43). "Onlardan sonra öyle bir nesil geldi ki, namazı terkettiler, heva ve heveslerine uydular. Onlar bu taşkınlıklarının cezasını yakında göreceklerdir. Fakat tövbe edip, iman eden ve salih amel işleyen bunun dışındadır" (Meryem, 19/59, 60). "Vay o namaz kılanların haline ki, onlar kıldıkları namazdan habersizdirler" (el-Mâûn, 107/4-5). Hz. Peygamber (s.a.s)'de şöyle buyurmuştur: Bilerek namazı terkeden kimseden Allah ve Resulunün zimmeti kalkar" (Ahmed b. Hanbel, IV, 238, VI, 461). Kim ikindi namazını terkederse ameli boşa gitmiş olur" (Buhârî, Mevâkît,13, 34; Nesâî, Salât,15). Kim, önemsemeyerek üç cuma namazını terkederse, Allah Teâlâ onun kalbine mühür vurur" (Nesâî, Cumâ, 2; Tirmizî, Cuma 7; Ibn Mâce, Ikâme, 93). Hanefilere göre, tembellik yüzünden namazını terkeden kimse, namazı inkâr etmediği sürece dinden çıkmaz, ancak günahkâr, fasık olur. Kendisi bu konuda uyarılarak tevbeye , kötü örnek olmaması için toplumdan tecrid edilir ve te'dib amacıyla dövülür. Ramazan orucunu terkeden kimse de bunun gibidir (Ibn Abidîn, Reddül-Muhtâr, Mısır, t.y., I, 326; eş-Şürünbülâlî, Merâkıl-Felâh, Mısır 1315, s. 60; ez-Zühaylî, el-Fıkhul-Islâmî ve Edilletuh, Dimaşk 1985, I, 503). Hanefiler dışındaki mezhep imamlarına göre ise, namazını özürsüz olarak terkeden kimse, mürted'de olduğu gibi Islâm toplumuna karşı gelmiş sayılır ve tövbe etmezse en ağır şekilde cezalandırılır (Ibn Rüşd, Bidâyetül-Müctehid, Mısır t.y., I, 87; eş-Şirâzî, el-Muhezzeb, el-Nalebî tab'ı, I, 51; Ibn Kudâme, el-Muğnî, 3. baskı, Kahire t.y., II, 442-447; ez-Zühaylî, a.g.e., I.503, 504; Krş. et-Tevbe, 9/5; Buhârî, Diyât, 6; Müslim, Kasâme, 25, 26). Namazını unutarak, uyanamayarak veya tembellik yüzünden zamanında kılamayan bunu kaza eder. Hadis-i şerifte; Kim uyuyarak veya unutmak suretiyle namazını kılmamış olursa, hatırladığında hemen kılsın " (Ebû Davûd, Salât,11; Ibn Mâce, Salât,10; Nesaî, Mevakît, 53) buyurulur. Fakihlerin büyük çoğunluğuna göre; uyumak veya unutmak gibi bir özür sebebiyle namazını vaktinde kılamayanın kaza etmesi gerekince, özürsüz olarak, tembellik yüzünden kılmayana öncelikle kaza gerekir. Namazı vaktinde kılamadığından dolayı da Allah'a ayrıca tevbe ve istiğfar etmesi gereklidir. Cenab-ı Hak, kendisine ortak koşmanın dışında kalan günahları affedebilir. Namazı da içine alabilen bu affın kapsamıyla ilgili çeşitli nasslar vardır. , |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#34 | |
![]() Alıntı:
Sen namaza başla kardeşim evvela borcun birikmesin derdin oysa... kılmadıklarını ödeyeceksin diyenler yada ödemeyeceksin diyenler namaza başlama mı diyor ? hayır öyle birşey demiyor o zaman mümin şuuruna ulaştıysan namazı kılacaksın... gerisini sonra düşüneceksin... önce kılmadığın namazlarıda görüşleri dinle sana mantıklı gelen içtihadı benimse... namaz vahiy gelmeye başladığı an peygambere öğretilmiştir... mezhepler diyorsun... ama hiç bir mezhepte namazın farzları konusunda farklılık yoktur... eller göğüstemi göbektemi sallandırarak mı onlar mezhebi konulardır bu peygamberimiz her üç şekildede ellerini bağladı demektir... sen ayakta durmadan namaz kılan bir mezhep görürsen ondan haber ver... tüm mezhepler,hatta mezhepsizler namazın kılınışı konusunda ittifak halindedir... 1400 yıldan beri gelmiştir bozulmadan namazın kılınış şekli... mehzepler,sünnetler falan filan deyip milletin aklını bulandırmaya kalkışma... islamın temel nasları konusunda mezheplerin ayrılıkları yoktur... hadis tabiki kuranda yazmaz ayetmi bu ? peki sen ne sanıyorsun bu hadisler direk kabul ediliyor mu sanıyorsun ? islam ilahiyatının hadis diye bir alanı vardır... teker teker inceler işin ehli hocalar... hangisi sahih hangisi değil senetlerine,kaynaklarına,metinlerine bakarak karar verir... Kuranda mezheplere ayrılmayın diye bir nas yok... kafadan uydurmayalım... kuranın bahsettiği ayrılık bambaşkadır... Konu İntifada tarafından (03-01-2012 Saat 00:42 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
#35 | |
![]() Alıntı:
Zaten Dine karşı olanlarında taktiği bu ikna edemiyorsa kafasını karıştır.Bundan sonraki namazlarını ihmal etme yeter. Resulullah (s.a.v) kaza namazı kılmadı diyorlar.Zaten 40 yaşında peygamberlik geldi.9 yıl sonrada namaz farz oldu.Önceki yıllarda farz olmayan namaz nasıl kaza olur ki? |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#36 | |
![]() Alıntı:
Kaza Namazı Konusunda Açtıgım SU Konuya Bakabılırsın http://www.akpartiforum.com/kaza-nam...350#post994350 |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#37 |
![]() Kuran-ı kerimi biraz daha araştırıp başlıyayım namazları kuran-ı kerimde anlatıldığı gibi kılmaya. Umarım allah kabul eder.
k058; Verdiğin linkte yazdıklarını okudum. Verdiklerinin hepsi hadis, kuran-ı kerim ayetleriyle açıklarsan konuyu sevinirim. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#38 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#39 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
#40 | |
![]() Alıntı:
Sen kafanda ne yapacağını şekillendirmişsin neyi sorduğunu bilmiyorsun veya duymak istediğini yazmamızı istiyorsun. SSS baya çoğalıyor giderek |
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|