AK Gençliğin Buluşma Noktası
Tartışıyorum AK Partililerin, AK Parti Gençlerinin Seviyeli tartışma bölümü.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 01-15-2010, 09:43   #141
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Alıntı:
Yalçın KARACA Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili kardeşim ben teşekkür ederim . Yorumlarınız ile zenginlik kattığınız için.
Olaya sadece iç ve dış güçlerin varlığı ile bakarsak pek sağlıklı görüş alabileceğimizi düşünmüyorum,blakis bu görüş propaganda veya beyin yıkama gibi olumsuz işlerde kullanılır. Şunu bilmemiz gerekir ki yıllardır bize sunulan ideolojik tarihin dışına taşmış durumdayız yeni yeni gelen tarih bilgileri ile hem yakın hem uzak tarihler hakkında çok daha farklı bilgiler sunulmakta .Kürt isyanlarında sadece İngiliz parmağı olduğu iddiasına bütünü ile doğru değil bildiğim kadarı ile bir yerde okuşmutum bu kısmı eklemek isterim (1925 İngiliz Büyükelçisi Ronald Lindsay'in bizzat İsmet İnönü'ye söylediği gibi İngiltere, Türkiye'nin "barış içinde yeniden yapılanması"nı beklemekteydi. İçerideki huzursuzlukların İngilizlerin de aleyhine olacağına kuşku yoktu. Musul'da pusuya yatmış olan İngiltere, o tarihte henüz Kürtlerin ayaklanmasını istemiyordu, zira bir ayaklanmayı bahane eden Türkiye'nin topuyla tüfeğiyle Musul'a sarkmasından çekiniyordu. Doğal olarak bu durum, Lozan'da girilen barış sürecine büyük zarar verecekti. Dolayısıyla İngiltere'nin bu isyanda bir çıkarı bulunmuyordu. Ancak isyanı bahane olarak kullandığı açıktır; nitekim sonradan Musul'un, kendi içindeki Kürtlere hakim olamayan Türklere teslim edilemeyeceği tezini ustalıkla kullanacaktı.)
Yukarıdaki ifadeler kürt ayaklanmalarına sadece ingilizlerin vesile olduğu tezini sıkıntıya sokacak düzeyde , yine edindiğimiz bilgilere göre isyanın sadece bizlere öğretilen sebepler içerisinde olmadığı daha çok 1924 yıllarında mahkemelerde yalnızca Türkçenin kullanılması ve Kürtçenin okullarda yasaklanması oluşturmaktadır. Böylece zaten ancak 215 adet okulu ve 8.400 öğrencisi bulunan Kürtlerin yaşadığı bölge (o sırada Türkiye'deki toplam okul sayısı 4.875, öğrenci sayısı ise 382 bindi), eğitim sisteminden tamamen dışlandı, üstüne üstlük okullar kapatılırken bir de "eğitim vergisi" çıkarıldı.
Durum gerçekten tuhaftı. Eğitim hayatı bir kararla bitirilen bir bölgeden eğitim vergisi alınması tepkilere yol açmakta gecikmedi. Bir adım daha atılarak medreseler de kapatıldı ve nihayet Türk-Kürt birlikteliğinin son simgesi olan Halifelik de kaldırıldı.
İsyan başladı. Lice ve Hani bir hafta içinde düştü, Çapakçur da ertesi hafta düşecekti. İşte tam bu sırada Şeyh Said bir manifesto yayınladı. Bölgede bir Kürt yönetimi kurmaktan ve Hilafeti geri getireceğinden söz ediyordu.


Şimdi , ittihatcı zihniyetin osmanlıdan sonra , kurulan Cumhuriyet içinde de etkin pozisyona hakim olması ve onların güdümü ile geliştirilen politikaların sebebinde belki bir ulus kurma hisleri vardı , yanlız bunların yöntemleri hakkında gereksiz uygulamalar ile ülkemizde bulunan kürt etnik zümremizi rahatsız ederek onların devlete olan aidiyet bağlarına zarar vermiş olabiliriz. Haliyle ortaya çıkan bu kaosu da dış mihraklar diledikleri gibi kullanmıştır. Biz burda ne Kürtlerin o dönemki hatalarını aklamaya nede o dönemdeki devlet anlayışını haklı görebiliriz. Ortada iyi niyetle bir şeyler yapma gayretleri olmuştur ama sonuç itibarı ile yeni oluşan sistemin içinde yeterli hakları bulamayan bir millet rahatsızlık cekmiştir. Kimisi bastırılmış entegre olmuştur kimisi bir dönemler bastırılmış olsada belli dönemler azmaya meyilli olmuştur. Bu sürec sonrasında da devletin ve o dönemlerin hatasını kullanan bir çok devletler bu sorun ile bizleri yıllardır oyalamıştır. Şimdi yeni bir dil yeni bir anlayış geliştirerek bu sömürüye bu kana dur dememiz gerekir. Geleceğimiz bütünlüğümüz güçümüz bu adımlarda gizli. Böyle bir sorun yoktur diyerek bir adım ilerleyemen ülkemiz hem sivil hareketimiz ile hem askeri manevralarımız ile hemde siyasi partilerin varlığı ile bu soruna artık dur demesini bilmesi gerekir. Bu projenin arkasında ABD vardır AB vardır diyerek kendi sorunlarımızı gölgeleyemeyiz. Eğer ortada hakikaten bir sorun varsa bunun bir şekilde çözülmesi millet olarak bizlerin borçudur.
ALLAH razı olsun gayet güzel açıklamışsın abim..

El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-19-2010, 00:21   #142
Kullanıcı Adı
ALmi´
Standart
Doğuda yaşıyorum.Bu yüzden hak verirsiniz ki batıda yaşayan arkadaşlara oranla, buralar ile ilgili bilgim biraz daha fazla.
Bence metinde gayet doğru cümleler ile iletilmek istenen iletilmiştir,olaylara tarafsız bakanlar açısından.
Kürt olan adam ''Ne mutlu Türküm diyene'' demez. Bu söze karşılık sadece Türklere saygı duyar. (bazı istisnai kişiler hariç)
Bundan fazla da bir şey beklenmemesi gerek kürt olan insandan.
Nasıl ki , Türk olan adama ''Ne mutlu Kürdüm diyene'' tarzı cümleler ısrarla, baskıyla,zorbalıkla söyletmek istenmiyor ise kürtler tarafından, aynı duyarlılığı bir Türk'te göstermelidir.Bu bir tercih meselesi değil,olmamalı.Bu olaya bu şekilde yaklaşmak zorunda her kim olursa olsun.

Zaten bugünkü iktidarın da isteği, amacı, gayesi bu değil midir?
Her ırktan olan insanın özgürce yaşayıp, ''sen kürtsün o yüzden yaşamaya dahi hakkın yok'' gibi düşüncelerin yok olması için çaba sarfetmiyor mu ak parti?
Ve bizlerde bunun bilincinde olduğumuz için şuan burda değil miyiz?
Birilerinin ak partiye oy verme amacının arasında ''eşitlik'' kavramı olmayabilir.Ama bana ve birçok ak parti sevdalısı olanlar için ; ak partiye oy vermenin ilk nedeni : ''Eşitlik'' kavramıdır.

Birde şunu da belirtmek isterim ki : Doğu da artık eski doğu değil.Kız öğrencilerinin okutulmama oranı, insanların düşünmeden hareket etme oranı, birilerine bağlı yaşayarak hayatına devam etme oranı , eskiye oranla epey düştü. Bu da tabiki çok sevindirici bizler için.

Son olarak, bu konuyu açan arkadaşa da çok teşekkür ediyorum.Gerçekten güzel bir yazı.

Konu ALmi´ tarafından (01-19-2010 Saat 00:23 ) değiştirilmiştir..
ALmi´ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-19-2010, 02:38   #143
Kullanıcı Adı
sirinsaat61
Standart
kürt meselesi denen mesele hakkında yorumlarda bek ilerleme kaydetilmediğini hissetiyorum.ben bu siteye dahıl olduğum dan beri takip ettiğim yorumlarda bir kısır döngü görüyorum ben isterdimki insanlar bu sorunun nerden kaynaklantığı bu gün neden bu kadar yoğun olduğunu Yorumlarımda ifade ettiğim kürtaleviliği hakkınta kimsenin yorumlara zenginlik katmadığı bu konunun sonlanması gerekdiğini ifade ediyor
Hayırlı Geceler dileğimle
sirinsaat61 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-19-2010, 09:57   #144
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Ama siz durmadan alevikürtler diyorsunuz.
Hayır gelmemişsiniz görmemişsiniz.
Durmadan bilmeden teori ve yanlış cümleler abim.
Tövbe yarabbi diyarbakır'da ki kürtler alevi değil ama meseleyi üstlenenler oluyor.
O ne iş o zaman.
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-20-2010, 15:40   #145
Kullanıcı Adı
Akl-ı Selim
Standart
Şimdilik nereden başlayacağıma karar veremediğim için sadece güncelleme adına bu mesajla girdim.
Umarım bu haletten kurtulur ve bir girizgahla başlayabilirim
Şirinsaat aramıza hoş gelmi,ş sefalar getirmiş. Farklı bakış açılarının bir merkezde focus lanması hakikatların inkişafı için elzem......
Aramızdan tez ayrılmaz umarım......Bu fikir zenginliğine ihtiyacımız var.
Akl-ı Selim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-20-2010, 17:24   #146
Kullanıcı Adı
Yıldırım
Standart
Türkiye Cumhuriyeti 80 yıl boyunca yasakçılığı bir siyaset sanmıştır.Toplumun yeri geldiğinde "en vahşi"onan ve radikallerce kullanılan yanı dini veya kavmi kimliğidir.Bu en vahşi noktadan sınır geçirmek,değil sorunları çözmek çözümü imkansız bir sorun yaratmaktadır.Modern Türkiye devleti böyle bir sorun yaratmakla kalmamış;sonra onu yanlış muhataplarla çözmeye kalkışmıştır.Ne DTP nede PKK Kürt'leri temsil edebilir.Yukarı dediğim gibi DTP sadece bir sürecin temsilcisi...Türkiye'yi yönetenler uluş değil,millet ve medeniyet perspektifli tanımlarla sorunlara yaklaştıkça,oluşturulan yapay sınırların nasıl ortadan kalktığını ve Türk ile Kürt'ün nasıl sadece yurttaş değil aynı zamanda kardeşte oldukları görülecektir.
Kürt sorunu tıpkı Türkiye-Irak sınırı gibidir.Genelkurmay eski başkanlarından Karadayı "Bu sınır ileride sorun çıkarısın diye çizildi" diyor"bu sınır fiziksel olarak kontrol edilemez...Doğanın en vahşi olduğu yerden sınır geçiriyorsunuz."


Öncelikle Türk tanımı değiştirilmelidir.İnsanlardan başka bir kimliğe bürünmelerini nasıl söyleyebiliriz.Türk Türktür Kürt'te Kürt'tür.Bunu değiştirmeye çalışmak ne etikdir nede demokratik bir tutum.Farklılıkları hazmetmeyi herkesin öğrenmesi gerekiyor.Bizde ki uluş-devlet anlayışı"Ne mutlu Türk'üm diyene!"sloganı ile ne kadarda devlet anlayışının daraldığı ortadadır.Kökeni ne olursa olsun Türk olmaktan mutluluk duyacak ve bu dar devlet anlayışına boyun eyecekti.Peki vatandaş Türklüğü sevmekle beraber Kürt olmayı da sürdürmek isterse ne olacak?İşte bu dar ulus-devlet anlayışı ile asla bağdaşmayacak bir şeydi.1924-38 arasında Ankara hükümetine karşı yapılan ayaklanmaların 18'inin 17'si Kürt kökenli olması bu bakımdan anlamlıdır.

Bu ülke hepimizin Kürt Türk diye ayırım yapmadan yola devam edersek aydınlık yarınlar bizleri bekliyor...
Yıldırım isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-20-2010, 19:58   #147
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart
Yorumlarından dolayı hepinize teşekkür ediyorum.
Anlama çabanız çok hoşuma gidiyor.
Fakat çeken bilir.
El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-20-2010, 20:35   #148
Kullanıcı Adı
.:Ay_Yıldız:.
Standart
Unutmayın ki Osmanlı devleti ırk kavramını ön plana attıktan sonra yıkıldı.

İlerlemek,"Ötekileştirme" kavramını aştığımız vakit mümkün olacaktır.
.:Ay_Yıldız:. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-21-2010, 15:48   #149
Kullanıcı Adı
Akl-ı Selim
Standart
Meselenin öncesiyle sonrasıyla tek parti diktası ve ideolojileriyle , oluşturlmak istenen bir iç kırımla münasebeti kaçınılmaz.
Vakıa ortada içeride kaynatılan bir fitne var
Kimlik tezahürü ülkede farklılıkların kabulünü tam anlamıyla kaldıramıyor.
Meselenin ilk dönemlerdeki iltihabını çözmek yani hükümetin bugünkü anlamıyla tarihiyle yüzleşmesi birinci adım.
Sonraki kimlik tartışmaları ve ayaklanmalar bir başka sorun olan kafatasçılk olarak nitelendirilebilecek sorunlar zümresinden.Hükümetin bu noktada bir müdahalesi ve girişimi daha olmadı.
Sorunun son halkası olan dış güçlerin içeridekileri kullanması olayı ve parazit olarak kürt kökenli kardeşlerimizi göstermesi ise ancak birinci meselenin vuzuha kavuşması, ikinci sorunun hesabının ve sorumlulularının ortaya çıkarılması ve son adım olarak islam kardeşlüği ile üçüncü şıkka cevap soruna çözüm bulunabilir.
Akl-ı Selim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-21-2010, 17:15   #150
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Bunlar nekadar faşist yorumlar böyle?Nereden ediniyorsunuz Allah aşkına bu bilgileri?Saidi Nursi Kürtler için Türk milletiyle dostluk içinde yaşamalarını söylemiştir ayrıca Türk halkıyla hiç bir problemide yoktu Üstad Saidi Nursinin.Hatta barla lahikasının 192. mektubunda Türkleri ne kadar çok övdüğü bilinmektedir.ben millet-i İslâmiyenin en mühim ve mücahid ve muazzam bir ordusu olan Türk milletine binler Türk kadar hizmet ettiğime binler Türk şahittirler"(Said Nursi, Barla Lahikası, 192. Mektub)
Şeyh said olayıda tamamen çarpıltılmış bir olaydır.Şeyh Saidin Türkçülükle Kürtçülükle hiç alakası yoktur.Zaten kendisi İslam Hukukuna göre yönetilen bir İslam devleti ister
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi