![]() |
#271 |
![]() Ölçü
Müjdecim, Kurtarıcım, Efendim, Peygamberim; Sana uymayan ölçü, hayat olsa teperim! 1974 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#272 |
![]() Ölmemek
Kesilmiş bir kamış, ormanlıklardan. İnsan... Rüzgârlara bağlı bir düdük. İndik de dünyaya karanlıklardan, Sıra sıra mezar, başka ne gördük? Ölmemek, ilk ve son, büyük kelime; Çarpıldık, ölmemek için ölüme! Ver Allah'ım, büyük sırrı elime; Geçmez ân, solmaz renk, kopmaz bütünlük. 1972 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#273 |
![]() Ölüler
Ölüler bağırıyor mezarlarından; Yolcular, oturun taşlarımızda! Onları deviren biziz toprağa, Biz attık onları böyle ayağa; Sakın atlamayın kenarlarından! Ölüler bağırıyor mezarlarından... Yolcular, uzanın yere upuzun; Dayayın taşlara başlarınızı! Tüy yastıklar gibi rahat taşımız, Birleşsin bir lahza orda başımız! Bizdedir cevabı kuruntunuzun; Yolcular, uzanın yere upuzun! Ben de bir gün böyle haykıracağım: Yolcular, oturun mezar taşımda! Yolcular önümde fısıldaşacak, Yolcular aşılmaz yollar aşacak. Taşımı yerlere yatıracağım; Ben de bir gün böyle haykıracağım! Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#274 |
![]() Ölümsüz Şarkı
Garip geldik gideriz, rafa koy evi barkı! Tek, dudaktan dudağa geçsin ölümsüz şarkı... 1962 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#275 |
![]() Ölümsüzlük
Sabah, akşam, öğlende, Aklım büyük şölende. Bütünlük, o "bir"'dedir. Sayı sayı bölende. Bilmez yaşayan ölü; Asıl haber ölende. Tek hat, tek yön, burada; Giden de bir, gelen de. O'nunla buluşmak var, Sıra bize gelende. O'na deki: Ey Resul Ölümsüzlük kölende... 1973 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#276 |
![]() Ölünün Odası
Bir oda, yerde bir mum, perdeler indirilmiş; Yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş. Sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi; Artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi... Yatıyor yatağında, dimdik, upuzun, ölü; Üstü, boynuna kadar bir çarsafla örtülü. Bezin üstünde, ayak parmaklarının izi; Mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi. Son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana; Gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana. Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var; Küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir an kadar. Sarkık dudaklarında asılı titrek bir an; Belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan. Bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm; Bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm... 1925 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#277 |
![]() Öpmek
Ellerime uzanan dudakları tepeyim; Allah diyen, gel, seni ayağından öpeyim! 1976 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#278 |
![]() Örümcek Ağı
Duvara, bir titiz örümcek gibi, İnce dertlerimle işledim bir ağ. Ruhum gün doğunca sönecek gibi, Şimdiden ediyor hayata veda. Kalbim, yırtılıyor her nefesinde, Kulağım, ruhumun kanat sesinde; Eserim duvarın bir köşesinde; Çıkamaz göğsümden başka bir seda... 1922 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#279 |
![]() Perdeler
Perdeler, hep perdeler... Her yerde, her yerdeler. Pencerede, kapıda, Geçitte, kemerdeler... Perdeler, hep perdeler... Ya benim sevdiklerim, Şimdi nerde, nerdeler? Önü bomboş perdenin; İçerde, içerdeler! Perdeler, hep perdeler... Gönülde asıl perde; Onu hangi göz deler? Surat maske altında, Sis altında beldeler. Perdeler, hep perdeler... Perdeye doğru akın; Atlılar, piyadeler. Yollar, yönler dolaşık; Değişik ifadeler. Perdeler, hep perdeler... Bir tohumda bin gömlek. Giyim giyim fideler. Kalbler dilini yutmuş; Bangır bangır mideler. Perdeler, hep perdeler... Son noktada son perde; Çevrilmiş seccadeler. Orada işte işte, Ölümden azadeler! Perdeler, hep perdeler... 1962 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#280 |
![]() Petek
Oluş sırrı, o nurdan heykelin eteğinde; Ve ölümsüzlük balı, şeriat peteğinde!.. 1976 Necip Fazıl Kısakürek |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 11 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 11 Misafir) | |
|
|