![]() |
#111 |
![]() Kaynak sabah.com.tr Berat Kandili'nin önemi
*Berat Gecesi, dualar okunur, ibadetler yapılır tüm İslam Alemi, mübarek Berat Kandili'nin çoşku ile yaşar Bu gece her insanın bir sene boyunca yaşayacakları Allah katında yazılır Allahu Teala, Dünya'ya tecelli eder. bu mübarek fırsat gecesini en iyi şekilde değirlendirmeliyiz Berat Gecesi, Şaban ayının 15. gecesidir. Yüce Allah bu gecede Benü Kelb Kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları cehennemden kurtarır. şirk koşanların Müslümanlara kin ve düşmanlık besleyenlerin Akrabaları ile ilişkiyi kesenlerin Gururlu ve kibirlilerin, ana ve babasına asi olanların Ve içki içenlerin yüzüne bakmaz. EFENDİMİZ'İN BERAT GECESİ şöyle dua ederdi Ya Rabbi! Azabından affına ve rızana Senden yine sana sığınırım. Senin zatın yücedir.Sana hamd etmekten acizim. Sen, kendini övdüğün gibi yücesin."*Yüce Allah beraat gecesinde şöyle buyurur içerisinde:Yok mudur bağışlanmak dileyen, bağışlayayım Yok mudur rızık isteyen, rızıklandırayım Yok mudur dert ve musibete yakalanan, şifa vereyim?istesinler vereyim Rabbimiz'in müjdesine kulak vererek bizlere tanınan fırsatlardan yararlanmalıyız. BERAT GECESİN de gelecek seneye kadar meydana gelecek olaylar meleklerce deftere yazılır. Rızıklar, eceller, fakirlik, ölümler, doğumlar hep bu gece kaydedilir. Rızık defteri, Mikail(A.S) verilir. Hz. Aişe annemiz, o gece Efendimiz Secdede o kadar uzun durdu ki, Allah, secdede iken Hz Muhammed'in (S.A.V) canını aldı sandım diyor." *Şaban ayının 15. gecesi mübarek “Berat” gecesidir. Berat; borçtan, suçtan ve cezadan kurtulmaktır İnsanlığa hidayet ve hakikat kaynağı olan Kur’ân-ı Kerîm’in, Levh-i Mahfuz’dan dünya semasına topluca bu gecede inmiştir dünyaya imtihan için gelen insanların manevî kazançları bu gece tespit edilir. Allah kullarının mukadderatını tespit eder. “Bütün hikmetli işler bu gecede tefrik edilir.”Hikmetli işler seneden seneye ayrı ayrı meleklerce defterlere yazılır. Rızıklar, eceller, zenginlik, fakirlik, ölümler, kaydedilir. hacıların sayısı takdir olunur. mukadderat kaydedilir. Rızık defteri Mikâil’e, savaş defteri Cebrail’e, ölüm ve musibet defteri Azrail’e teslim edilir. defterlerin tanzimi Berat Gecesinde başlar ve Kadir Gecesinde tamamlanarak her defter, sahibine teslim edilir.”*Resulullah (asm) Efendimiz, “Allah Azze ve Celle, hükümlerini Şaban’ın yarısı gecesinde verir; Kadir Gecesinde de onları meleklere teslim eder” buyurmuştur.“Şaban’ın on üçüncü gecesinde ümmetim için Allah Taalâya müracaatta bulundum, ümmetimin üçte biri bağışlandı. On dördüncü gecesinde tekrar niyazda bulundum, ümmetimin üçte biri bağışlandı. On beşinci gecesinde niyazlarımı tekrarladım. Ümmetimin tamamı mağfiret olundu” buyurmuştur.Resulullah Şaban’ın on beşinci gecesini namazla geçirin, gündüz oruç tutun. Allahu Taalâ o gecenin batmasıyla tecelli edip, ‘mağfiret isteyene af rızık isteyene rızık musibete uğrayana sıhhat ve afiyet verecektir allahu teala berat gecesi isteyene istediğini vereyim’ buyurmuştur.” *Berat Gecesi*af ve mağfiret gecesidir hidayet ve rahmet gecesidir, duaların kabulu ile dopdolu bir mübarek gecedir.Resulullah (asm) “Yâ Âişe! Bu gece ne gecesidir?” diye sordu. Hz aişe Allah ve Resulu daha iyi bilir” dedi. Resulullah (asm), “Bu gece, Şaban’ın on beşinci gecesidir ameller Allah Taalâya arz olunur. Allah Taalânın Cehennemden azat ettiği kimselerin sayısı Benî Kelb koyunlarının kılları sayısıncadır. Yâ Âişe! Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misin?” buyurdu. Anam babam sana feda olsun, evet yâ Resulallah” dedim. Resulullah (asm) namaza kalktı. Gece yarısına kadar secdede kaldı. ruhunun kabz edildiğini zannederek, korktum. Mübarek ayakları hareket etti. secdede Allah’a niyazda bulundu |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#112 |
![]() Kaynak sabah.com.tr Berat Kandili'nin önemi
Berat Gecesi Okunacak Dualar *Allahümme eûzü bike min ibâdike ve eûzü bike bi rıdâke min sahatike ve eûzü bike minke celle vechüke lâ uhsî senâen aleyke, ente kemâ esneyte alâ nefsike.”“Allah’ım! Kullarının fenalıklarından gazabından rızana ve rahmetine sığınırım. Senden Sana sığınırım. Ben Seni methetmekten âcizim. Sen Seni övdüğün, ve methettiğin gibisin.” Hz Aişe Efendimize, “Yâ Resulallah, secdede bir şeyler söylüyordun, bunları sizden duymamıştım” dediğinde, “Yâ Âişe! Söylediğimi öğrendin mi?” diye sordu.“Evet Yâ Resulallah, öğrendim,” diyince Resulullah (asm), “Öğrendiklerini öğret. Çünkü bunları bana Cebrail (a.s.) öğretti ve secdede okumamı söyledi” buyurdu.*Berat Gecesinde üç defa Yâsin Suresini okuduktan sonra şu duayı yapmak lâzım*Ey Allah’ım benim şakî, mahrum ve kovulmuşluğumu sil.Beni said ve rızıklandırılmış, muvaffaklardan kıl.Çünkü Sen haksın ve dilediğini silersin Kitab senin yanındadır.”Şerefli Şaban ayında rabbimin büyük tecellisiyle her hikmetli iş ayrılır. bildiğimiz ve bilmediğimiz, belâların üzerimizden kaldırılır Şüphesiz benim allahım en büyük ve cömerttir. Efendimize hz Muhammed’ Âli ve Ashabına salât ve selâmı olsun.her türlü belâ ve musibetten kurtulmak için Allah’a dua edelim niyazda bulunalım çok sevap olan namazı kılalım tüm ölmüşlerimize Fatihalar ihlâslar okuyalım *Sübhanallahi velhamdülillahi velâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ billahil aliyyil azîm”Allah’ı bütün noksan sıfatlardan tenzih ederiz, hamd minnet ve şükür Allah’a mahsustur. Allah en büyüktür. Günahlardan kaçınma, iyiliklere kuvvet v yüce ve büyük olan Allah’ın yardımıyladır. mübarek gecelerde zikir, dua, Kur’ân, Cevşen ve nafile namazlar tesbih namazıyla gecenin bereketinden istifade edelim |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#113 |
![]() Kaynak Hürriyet.com.tr Berat kandili
*Berat Kandili'nde yapılan ibadetlerle, bu gecenin faziletlerinden faydalanılmalıdır Berat Gecesi dualar okunmalı kandil gecesinde ibadet edilmeli ve bu günü huşu ile geçirilmelidir DİYANET'E GÖRE Hz. Peygamber (s.a.s.), mübarek gün ve gecelerin değerlendirilmesini tavsiye etmiştir Ancak bu gün ve gecelere ait özel bir namaz veya ibadetden bahsetmemiştir. mübarek gün ve gecelerde bağışlanma için fırsat görmemiz gerekmektedir. müminler kandil gecelerinde, hayatlarını gözden geçirmeli; hata ve günahlarına tövbe etmeli, dua ederek, Kur’an-ı Kerim i yaşamalı kaza ve nafile namazlarımızı kılmalıyız Kandil gecelerinin gündüzlerinde oruç tutmak müstehaptır. Hz. Peygamber (s.a.s.), “Şaban’ın ortasında ibadet ediniz, gündüz oruç tutunuz buyurmuştur *Allah berat gecesinde güneşin batmasıyla semada tecelli eder fecir doğana kadar, ‘Yok mu benden isteyen affedeyim, rızık vereyim, musibete uğrayana afiyet vereyim, yok mu isteyen…’ buyurmuştur.Ey Bizleri varlığa erdiren, gönüllerimize duyuran,Güzeller Güzeli Rabbimiz! Sana sonsuz hamd ü senalar olsun.Kainatın efendimize Sonsuz salat ü selam olsun. ufkumuzda tüllenen mübarek gecende dergah-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz istenenleri vereceğin inancıyla rahmet kapına dayanıyor, mübarek gecende halimizi arz ediyoruz. Halimiz ayan, söyleyeceklerimiz beyan. Beklediğimiz asırlardan beri bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran dertlerimize derman.. icabet buyur ey Rahîm ü Rahman! *Senin dualara icabet mecburiyetin yoktur; ama bizim ihtiyacımız çoktur. dileklerimizi kabul buyur aç ve yalnızlıkla titreyen kalblerimizi iman ile doyur.yıllardır yollardayız. Ufkumuz gam ve kederle tülleniyor. Önümüzdeki engebeler görünüyor. Ümmet-i Muhammed perişan, derbeder ve ızdıraplı müslümanlık darda mücadeleler ise çıkar ve menfaate dayalı. Sen bizlere çıkar yol lutfeyle ya rabbi Önümüzdeki uzun hayat yolculuğunda, bizi darlıkla başbaşa bırakma; akıllarımızı nefislerimizi gönüllerimizi heva ve heveslerin öldürücü oklarından koru Kapının kullarını; ilimde ibadette riya ve gafletten ülfetten koru. Seninle görünüp Senden uzaklaşmak, gurbetde firkat yaşamak, rızadan söz edip gazaba koşmak ne acıdır! *Sen bizi boşlukta ömür tüketmekten muhafaza buyur ya Rabbi.mübarek gece hürmetine Bizleri bağışla, öyle bir dünyada hayata gözlerimizi açtık öyle bir alemde yaşıyoruz ki, ön ve arkamız tuzak; her yerde nefis, şeytan ve binlerce ifrit av bekliyor; yüzlerce fitne ocağı sinelerimize oturuyor. İnayetine ihtiyacımız açık, çaresizliğimiz belli; bizleri yara-almadan hedefe ulaştır ruh dünyamızı tamir ed. İçimizi Sana döküyor, kusurlarımızı Sana açıyor ve bize insan olma yollarını göstermeni diliyoruz ya Rabbi!Sana gelenleri kovmayacağını vadediyor ve Sana yönelenlere hep Gelin, gelin” diyorsun. Ey Rab! emekleye emekleye sürünüp sana gelmeyi kabul edeceksen, müsaade buyur “Biz de geldik” diyelim. Sana, *yolların amansızlığını, nefis, şeytan ve hevanın imansızlığını, dermansızlığımızı şikayet ediyoruz. ululuğuna karşı hep saygısız davranan, serkeş nefsimizi Sana şikayet ediyoruz. Sen nefsin ve şeytanın şerrinden muhafaza buyur ya rabbi! Bizleri hatadan, günahdan ve isyandan arındır.. ya Rabbi yalandan, gıybetten, kirli sözlerden bizi temizle. Kalblerimizi gösteriş ve iki yüzlülükten muhafaza buyur ya Rabbi hal ve tavrımızı rızan istikametinde eyle. Niyetlerimizi ihlaslı kıl ve bize bereket ihsan eyle ya Rabbi duygularımız derbeder, davranışlarımız ahenksiz, ruhlarımız kirli, ayaklarımız titrek, ellerimiz ümitlerimiz sarsık, havalar bulanık, hicranla dağınıklık içinde Sana geldik. *Sana gelenlerin ilki değiliz, sonuncusu olmayacağız. Rahmetin, pişmanların ümit kapısı, bizler kapı önündeki liyakatsiz dilenciler. Şimdiye kadar gelip Senin kapında boş dönen olmamış; hiçbir kaçkın ve pişman kapından kovulmamıştır. O kapı Senin af kapındır Bizi güçlendir. Zalimlere varlığını duyur. mübarek gecende binler, yüz binler Senin karşında divan durarak ellerimizi açıyor kullarına her zaman açık bulunan, rahmet kapına dokunuyor ve "Biz geldik" diyoruz. Herkesi ve her şeyi gözettiğine, her sese merhamet ettiğine gönülden inanarak kaçkınlığımızı görmüyor, günahlarımızı af çağlayanlarında tasavvur ediyor, Senin afv u safhına bakıyor ve ümitlerimizi ona bağlıyoruz; |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#114 |
![]() Kaynak Hürriyet.com.tr Berat kandili
*Enîsimiz Sen isen, çevrenin vahşetinden bize ne! Her yanda şeytan duruyorsa Sen bizimle olduktan sonra ne ifade eder Sen her şeyin hakimisin hükmünü engelleyecek güç de yoktur. Sen en küçüğü görür, en cılız sesi işitir, hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi cevapsız bırakmazsın.Sen biliyorsun, ömrümüzün hasenat kefesi bomboş, ihlas bezginliği içindeyiz. gafiliz sefildir halimiz sefaya, makama, şöhrete, şana oynuyoruz. Yığınların rüyası ve dolar, dinar ve euro. kalbler kötürüm,ve basîretsiz düşünceler kirli, davranışlar Gece ve gündüz gibi iki yüzlü yaşıyoruz, ak görünüyor kapkara davranıyoruz; idare ve siyasetde karanlık ağıtları mırıldanıyoruz. Devirlere, dönemlere göre renkten renge giriyor, bukalemunları şaşırtacak marifetler sergiliyoruz*aldatmayı beceri kabul ediyoruz.Ellerimiz-ağızlarımız, gözlerimiz-kulaklarımız, dillerimiz- yaratılış gayelerinden uzak nankörlüğe kilitli; eller ve ağızlar harama açık duruyor; gözler kusur müfettişi.. yalan revaçta, hakkın ismi var sadece; adalet kapanların önüne saçılmış birkaç dane gibi vefa Kafdağı'nın arkasında, ahde hürmet unutulup köşede kalmış; haksızlık firavunları utandırıyor Makam şöhret düşüncesi, boyunlarımızda bir türlü kurtulamıyor ve kendimiz olamıyoruz. Dünyada sürekli kaybediyoruz; kaybederken teselli olmaya çalışıyor. Zamanı suçlama, şartlara lanetler yağdırmayla avunuyoruz ya Rab! , bizi bize bırakma en büyük dileğimiz. rahmetin, Sen bizlere lütfunla muamelede bulun ya Rabbi! *Dua edenlere cevap veren Sensin ızdırapları dindirip ihtiyaçları gideren Sen, devrilenleri kaldıran çatlayıp kırılanları tedavi eden Sensin! Senden ayrı kalışımız ruhumuza renk attırdı; nefsanîlik ve gaflet, ibadetlerimizi alıp götürdü; samimiyetsizlik dualarımızın kolunu-kanadını kırdı. Sinelerimiz bomboş, Var eden Sensin, yok eden de Sen; uzak tutan Sensin, yaklaştıran da Sen; Sen bizi var etmeseydin biz duyamaz imanın neşesini tatdamazdık senden diliyor ve dileniyoruz, Sana karşı yaklaşma heyecanları uyar. Elimizden tut, yüzümüze bak rahmetinle teveccühte bulun.. iç dünyamızı nurlandır ve bizi zulmetden, zindanlardan halas eyle; eşiğine baş koymuş kapının sadık kullarını yalnız bırakma. *Senden kalblerimize ışık, iradelerimize güç, düşüncelerimize istikamet, istiyoruz. Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca günahkarın affedileceği mukaddes berat gecesinde bizleri bağışla, Ey yüceler yücesi! Efendimiz Hazreti Muhammed'e, Mualla aile efradına ve ashab-ı güzînine salat u selam ederek Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur ya rabbi!.. *Mü’min, usul ve adabına uygun dua ettiğinde duası kabul olur ve bunun fayda ve etkisini dünya ve ahirette görür. Yüce Allah, ayetlerde dua edenin duasını kabul edeceğini bildirmektedir: Kullarım, sana sorarlarsa Ben onlara yakınım. Dua edenin duasına karşılık veririm. onlar da çağrıma uysunlar, bana inansınlar ki, doğruyu bulmuş olalar.” (Bakara)dua ettiği zaman darda kalmışa kim yetişiyor da kötülüğü kim kaldırıyor sizi kim yeryüzüne sahip kılıyor? Allah ile beraber başka bir ilah mı var? Ne de az düşünüyorsunuz?” (Neml) Üç aylar, Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Recep ve Şaban; içinde bin aydan hayırlı kadir gecesinin bulunduğu, Kur’ân’ın indiği ve İslâm’ın beş temel esasından biri olan oruç ibadetinin tutulduğu, rahmet ve mağfiret ayı olan Ramazan ayına hazırlık aylarıdır. *Peygamberimiz (s.a.s.), mübarek aylarda çok oruç tutmuş, ve Şaban ayını oruçla geçirmiştir Yüce Allah, Şaban ayının yarısında dünya semasına iner ve Kelp kabilesinin koyunlarının tüylerinin sayısından çok kimsenin günahını bağışlar” buyurmuştur. Allah Şaban ayında mü’minlerin tövbe ve dualarını kabul eder Ramazan ayı rahmet mağfiret oruç ve Kur’ân ayıdır, sosyal yardımlaşma ayıdır. dinî duygular yükselir, Allah’a yöneliş artar dualar kabul olur.Dua, her zaman ve her yerde yapılır Arefe günü ve geceleri, Ramazan ayları, Cuma ve bayram günleri, seher vakti gecenin üçte ikisi, secdede ve namazdaki dualar kabul edilir*Kur’ân’da akşam ve sabah duaya işaret edilmektedir:Rab’lerinin rızasını isteyerek sabah akşam dua edenleri kovma. Onların hesabından sana bir şey yok, senin hesabından da onlara bir şey yok ki onları kovasın. Eğer kovarsan zalimlerden olursun!” (En’âm, Kehf, ) *Âyetlere göre şeytan ve onun egemenliği altındakiler zulumat ve karanlıktadır.Rasûller Kitap ve âyetler zulumattan nura çıkışı gerçekleştirmek için gönderilmişlerdir.*Bu Allah'ın izniyle Kur'an ve salih amelle, çaba ile gerçekleşecektir. Zulumattan nura çıkarmak Kitabın niçin gönderildiğini açıklar. Kur'anda aslolan toplumun karanlıklardan aydınlığa çıkması Faziletli toplumun inşa edilmesi fertlerin ahlakî faziletle donanmasıdır.*Zulumat, karanlıktır Nuru engelleyen karanlıklar ise zulümdür Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, zâlimlerin ta kendileridir." Nur, tektir karanlıklar, ise yanlışların sayısı kadar çoktur. Allah, yeryüzünü ışıktan güneşten mahrum yaratmadı mahlûkatını ışıksız bırakmadı gönlümüzü ve yolumuzu aydınlatan nur'dan da bizi mahrum bırakmadı ve bunun için elçi ve Kitap gönderdi*Karanlık, fıtrîyet ve yaratılıştan değil; sonradan oluşandır. Karanlıklar, ışıksızlıktır zalimlik ve insanın nur düşmanlığıdır zindanlardır. Zindan ise ışıktan, nurdan uzak yaşansın diye insanın ördüğü duvarlardır. Ahiret cezasının sebebi, dünya hayâtını insanın kendine ve başkalarına zindan etmesidir İnsan, asr-ı saadetteki mutluluğu değil de; zindanı, tercih ediyorsa, kendisi bilir. Ama, başkalarına zindan hayâtı yaşatamaz Saadet asrı insanının saadetine benzer bir mutluluk burada başlayıp ahirette biter |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#115 |
![]() Kaynak msxlabs.com Kur'an-ı Kerimin indirilmesi
*Hz kuraan Hz. Muhammed’e vahiy yoluyla 23 yılda (610-632) parça parça ve Arapça inmiştir Vahyi bazen Cebrail getirmiş, bazen de Allah Hz. Muhammed’e bildirmiştir. Bu nedenle Kuran, Allah’ın öncesiz ve sonrasız, yanılmaz sözüdür Peygamberimiz peygamberlikden önce Hira dağında Allah'ı düşünürdü 610 yılının Ramazan ayında bir Pazartesi gecesi Hira'daki mağaraya çekilmiş, bütün varlığı ile Allah'a yönelmişti meleklerin en büyüğü Cebrâil (as), Allah'ın emriyle peygamberimize "Oku!" dedi ve üç defa tekrarladı Peygamberimiz, "Ne okuyayım?" deyince Cebrâil (as), Kur'an-ı Kerim'den beş âyeti tebliğ etti ilk vahiy geldi ve Kur'an-ı Kerim nâzil oldu Kur'an-ı Kerim, peygamberimize vahiyle gelmiştir *Vahiy: Allah tarafından doğrudan doğruya veya elçi vasıtasıyla Peygamberlere bildirilen ve kesin bilgidir çeşitleri vardır Allah vahiy yolları ile sözünü peygamberine duyurmuştur* vahiy yollarından biri de Yüce Allah'ın, sözünü bir melek aracılığı ile peygamberine duyurmasıdır*Allah'ın sözünü peygambere bildiren melek; bazen kendi suretinde Bazen de insan şeklinde gelir, peygamberimiz kendisini görür, ve işitirdi Bazen melek vahyi peygambere bildirir, kendisi görünmezdi* Kur'an-ı Kerim, Cebrail adlı melek aracılığı ile indirilmiştir*İlk vahiy geldiğinde Peygamberimiz kırk yaşındadır Kur'an'ın inmeye başlamasıyla Hz Muhammed (sas)'in Peygamberliği başladı Kur'an-ı Kerim, ayet-ayet, sûreler hâlinde parça-parça inerek 23 senede tamamlandı.Kuran-ı Kerim' in indirilmeye başlaması ilk vahiy ile başlamıştır.ilk vahiy Alak Suresinin ilk beş ayetidir. *Âyetlere göre şeytan ve onun egemenliği altındakiler zulumat ve karanlıktadır.Rasûller Kitap ve âyetler zulumattan nura çıkışı gerçekleştirmek için gönderilmişlerdir.*Bu Allah'ın izniyle Kur'an ve salih amelle, çaba ile gerçekleşecektir. Zulumattan nura çıkarmak Kitabın niçin gönderildiğini açıklar. Kur'anda aslolan toplumun karanlıklardan aydınlığa çıkması Faziletli toplumun inşa edilmesi fertlerin ahlakî faziletle donanmasıdır.*Zulumat, karanlıktır Nuru engelleyen karanlıklar ise zulümdür Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, zâlimlerin ta kendileridir." Nur, tektir karanlıklar, ise yanlışların sayısı kadar çoktur. Allah, yeryüzünü ışıktan güneşten mahrum yaratmadı mahlûkatını ışıksız bırakmadı gönlümüzü ve yolumuzu aydınlatan nur'dan da bizi mahrum bırakmadı ve bunun için elçi ve Kitap gönderdi*Karanlık, fıtrîyet ve yaratılıştan değil; sonradan oluşandır. Karanlıklar, ışıksızlıktır zalimlik ve insanın nur düşmanlığıdır zindanlardır. Zindan ise ışıktan, nurdan uzak yaşansın diye insanın ördüğü duvarlardır. Ahiret cezasının sebebi, dünya hayâtını insanın kendine ve başkalarına zindan etmesidir İnsan, asr-ı saadetteki mutluluğu değil de; zindanı, tercih ediyorsa, kendisi bilir. Ama, başkalarına zindan hayâtı yaşatamaz Saadet asrı insanının saadetine benzer bir mutluluk burada başlayıp ahirette biter *Sahâbe Hz. Peygamber’in zamanında Kur’an’ı ezberlemiş ve yazmıştı. 23 yıl boyunca Cenab-ı Hak’tan gelen vahiy önce Rasûlullah (SAV) tarafından ezberleniyor, ve vahiy kâtiplerine yazdırıyordu. sahâbeler Kur’ân’ı ezberliyorlardı. Ancak Allah Rasûlü Kur’ân’ın sadece ezberlenmesini yeterli görmüyordu.* 40 kişilik vahiy kâtipleri kuraanı “kemik, tahta, papirüs, deri ve kiremit malzemeler üzerine yazıyorlardı. Hz. Peygamber (SAV) zamânında vahiy devam ettiği için iki kapak arasına alınamadı Hz. Ebû Bekir’in halifeliğinde Yemame savaşında 70 hâfız sahâbenin şehit olması müslümanları telaşlandırdı.**Hz. Ömer’in teklifi ile, hâfız ve vahiy kâtiplerinin en meşhuru Zeyd bin Sâbit başkanlığında komisyon oluşturuldu. Komisyon, Kur’an nüshalarını, Rasûlullah’ın huzurunda yazıldığına dair iki şahit ile toplattı. yazılı bütün metinler bir araya getirildi.*Kur’ân’ın asıl nüshası Halife Hz. Ebû Bekir’e teslim edildi. Bu nüshaya “İmam Nüsha” denildi. Hz. Ömer’in halifeliğinde Kur’an öğrenimi ve hâfızlığa önem verildi, hâfız sahâbeler, yeni İslâm bölgelerine gönderilerek eğitime devam edildi. Hz. Osman Kur’an ı İmam Mushaf” esas alarak 7 nüsha çoğaltıldı. Medine, Mekke, Şam, Kûfe ve Basra’ya gönderildi. yedi nüshadan birisi Topkapı Müzesinde, diğeri Taşkent Müzesinde bulunmaktadır. dünyanın her yanında bulunan, Kur’an’la İstanbul ve Taşkent’teki Hz. Osman’ın yazdırdığı Kur’an arasında hiçbir farklılık yoktur |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#116 |
![]() Kaynak izafet.net Anne ve Babaya Dua
*Allah’ım, kulun ve resulün Muhammed’e onun tertemiz Ehl-i Beytine salat eyle salatlarının rahmetinin, bereketlerinin en üstünüyle onları üstünleştir. Allah’ım, ey merhametlilerin en merhametlisi, anne ve babamı saygınlık ve salatın ile özgünleştir. Allah’ım, Muhammed ve âline salat eyle ve anne ve babam için bana farz olanları bildir.beni emrettiklerini eksiksizce uygulamaya geçirmekte tembellik etmemeye muvaffak et. Allah’ım, hz Muhammed ile bizi onurlandırdığın gibi ona ve âline salat eyle; Allah’ım anne ve babama saygı duyayım; şefkatli anneme iyilik edeyim. Anne ve babama itaatimi ve iyi davranmamı,göz aydınlatıcı ve sudan daha yürek serinletici kıl; *onların isteğini kendi isteğime tercih edeyim; onları hoşnut tutayım; az da olsa onların bana yaptığı iyiliği çok, kendi iyiliğimi az göreyim. Allah’ım, onlara karşı sesimi kıs; sözümü güzelleştir; huyumu yumuşak, kalbimi şefkatli kıl onlara sevgiyle yaklaşmaya muvaffak et beni. Allah’ım, beni eğitmelerinin karşılığını ver onlara; onları ödüllendir; onları koru. Allah’ım, onlara dokunan eziyeti, kötülüğü yok et günahlarını bağışla derecelerini yükselt, iyiliklerinin fazlalaştır kötülükleri iyiliklere çeviren yüce Allah’ım, onların kötü sözlerini, haksızlıklarını, bağışla, ihsan et vebalini kaldır Çünkü ben; bana iyilik et Rabbim. Anne ve baba hakkı büyüktür; iyilikleri çoktur Onlara minnettarım, adalet ölçüsüyle onların yaptıklarını ödeyemem *Onların hakkı ödenmez ey rabbim onlar beni yetiştirip korudular zahmetler çekip zora katlandılar kesinlikle onların hakkını ödeyemem; onlar hakkıyla hizmet edemem. ey Rabbim, yardım istenilenlerin en iyisi; onlara karşı vazifemi yerine getirmekte başarı ver, ey medet umulanların en doğrusu; ve herkesin cezalandırılacağı gün” beni anne ve babaya kötü davranıp incitenler zümresine katma. Allah’ım, hz Muhammed’e, âline ve zürriyetine salat eyle mü’min kullarının babaları ve annelerine verdiğini anne ve babama ver, ey merhametlilerin en merhametlisi. Allah’ım, namazlarımda, dualarımda ve her saatimde onları unutturma. Allah’ım, beni ve onlara duâ etmem sebebiyle bağışla; tüm iyileri mağfiretle bağışla; Allahım anne ve babamdan razı ol cennetteki selamet yerlerine ulaştır bağışlananları birbirine şefaatçi kıl Şefkatinle, mağfiret ve rahmetinle cennette bizleri bir araya getir. sen, fazl ve nimet sahibi rahmedenlerin en merhametlisisin. * |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#117 |
![]() Kaynak islamveihsan
EFENDİMİZ’İN ANNESİ İÇİN YAPTIĞI DUA *Efendimiz’in, “annemden sonra annem” iltifatına mazhar olmuş hanım sahâbî… Peygamberimizin amcası *Ebû Tâlib’in zevcesi, Hz. Ali’nin (r.a.) annesi Fatıma Validemiz onu kendi çocuklarından ayırt etmemiş, her şeyiyle ilgilenmiştir Fâtıma Hâtun, son derece fazîletli ve iyi kalpli bir hanımdı. Fahr-i Kâinât Efendimiz, İslâm ile şereflenip Medîne’ye hicret eden bu mübârek hâtunu ziyâret eder, onun evinde kuşluk uykusu uyurdu. Fâtıma Hâtun vefât ettiğinde, Allâh’ın Resûlü, inci tâneleri gibi gözyaşları dökmüş;* annem vefât etti!”*buyurup gömleğini ona kefen yapmış, cenâze namazını kıldırıp, kabri içinde uzanmıştır. soranlara ise şöyle buyurmuştur: Ebû Tâlib’den sonra, bu kadıncağız kadar bana iyilik eden yoktur! Âhiret’te Cennet elbiselerini giymesi için ona gömleğimi kefen yaptım. Kabre ısınması için de oraya uzandım*Resûlullâh, hz alinin annesinin ölümüne çok üzüldü O benim annemden sonra annemdi. Kendi çocukları aç dururken, benim karnımı doyurur, saçımı tarar ve gül yağı sürerdi. O benim annemdi!buyurmuştur. şöyle duâ etmiştir: Allâh seni bağışlasın ve hayırla mükâfatlandırsın! Allâh sana rahmet etsin anneciğim! Sen, benim annemden sonra annem oldun Kendin aç durur, beni doyururdun Kendin giymez, bana giydirirdin En lezzetli nîmetleri bana tattırır, nefsini mahrûm ederdin! Bunu ancak Allâh’ın rızâsını ve âhiret yurdunu umarak yapardın Allah ki, dirilten ve öldürendir. O hiç ölmeyendir. Devamlı diridir Ey Allahım Annem Fâtıma binti Esed’i affet. Kabrini genişlet. Resûlünün ve peygamberlerinin hakkı için duâmı kabul buyur, ey merhametlilerin en merhametlisi olan yüce Rabbim Kaynak nazar duası.gen.tr**** Anne Baba Duası Anne baba duası,*anne ve babaya hürmet, iyilik, saygı ve sevgi, oruç, nafile namaz, cihat ve hac ibadetinden üstündür. Anne baba hakkının için hadis-i şerif de buyruldu ki Ana babasına hizmet edenin ömrü bereketli ve uzun olur. Onlara karşı gelenin, asi olanın ömrü bereketsiz ve kısa olur. Ana-babası, yanında ihtiyarladığı halde onların rızasını alamayıp cenneti kazanamayanın burnu sürtülsün. Ana- babasına iyilik edene müjdeler olsun! Allah onun ömrünü uzatır. Anne ve baba hakkı için okunacak dualar: ''Rabbenagfir liy ve li valideye ve lil mü’miniyne yevme yek’ümül hisap.”Anlamı:“Ey Rabbimiz! Herkesin hesaba çekileceği günde beni, ana- babamı ve müminleri bağışla.” Vahfid lehüma cenahaz zülli miner rahmeti ve kul rabbir hamhüma kema rabbeyaniy sagıyra.” Anlamı:İkisine de tevazu kanatlarını indir. Ve şöyle de: “Ey Rabbim! Onların beni küçükten terbiye edip yetiştirdikleri gibi, sen de kendilerine merhamet et.” Rabbi evzi’ Ani en eşküra ni’Ametekelleti en’Amte Aleyye ve Ala velideyye ve en a’ Amele salihan tardatü ve edhılniy bi rahmetike fiy ıbadikes salihıyn. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#118 |
![]() Kaynak İSLAM VE İHSAN ANNELİK ANLATILABİLİR Mİ?
*İnsanlığın şeref âbidesi mübârek değerlerinden birisi de kadınlık ve onun yücelttiği annelik duygusudur. Annelik, insanlığın varlık âlemindeki en temel gerçeğidir Annelik, ilâhî bid duygudur mânevî hakikattir.Annelik kadının kemâle ermesi, fizikî, zihnî ve hissî değişiminin olgunlaşmasıdır.* Annelik, Hazret-i Havva’da sübût eden, Meryem annemiz ile sabır ve metânete bürünen, Âsiye annenin merhamet kucağında bir Mûsa büyüten, Hacer annemiz ile tevekkül imtihanını geçen ve İbrahimî mefkûreyi sıcak çöl kumlarında zemzem berraklığında ve kıymetinde bir duygudur. Hatice Annemiz ile fedâkârlığın sembolü olan mübarek bir pâyedir.*Anneler, medeniyetin annesidir. Nice kahramanların, nice yiğit evlâtların nice vâlide sultanların beşiği, mektebidir. Gönül dünyasını peygamber sevdâsı ile yeşerten anneler, emzirdikleri yavrularına sadece gıda değil; mâneviyat, sevgi, merhamet ve şefkatte verirler. ANNE VARLIKTIR ZENGİNLİKTİR Annelik, en büyük fedakârlıktır.*Bir tohumun filizlenişi gibi, rahime düşüp büyüyen yavrusunu koruyan anne, küçücük bir parça iken yavrusunu koruma altına alır. Rabbinin verdiği muazzam duygularla her türlü acı ve ıztırap ona hafif gelir. En zor zamanda tahammülün en üst seviyesinde tuttuğu hisleriyle,*“Bu da geçer ya hû!”*der gibi, yavrusuna kol kanat gerer. *Anne, evin anasıdır. Yuvanın sahibi, merhamet pınarı, şefkat çağlayanıdır. yavrunun ümidi ve zor zamanların tesellîsidir Anne zenginliktir, güvendir. Anne,, evine. İstikamet verendir. Akıl duygu merhamet gönül kalp ve zekâ sahibidir. Anne kocasını koruyan ve kollayandır. yükü alan şefkatiyle. Sevgisiyle eşinin zor zamanında yanında olandır. Anne evinin öğretmenidir. Her şey ona sorulur. Ondan öğrenilir. Onunla karar verilir. İstişare edilendir. Çocuk, gözlerini açmadan annesinin karnında onun sesini duyar; onun ile birlikte bir hayat yaşar. Anne yavrusu ile bir bütündür olur.dünyaya gelen parça, hayat boyunca ondan kopmamıştır, ayrılmamıştır. Çocuk, annesinin vücudunda, kök salıp yaşar insan hangi yaşta olursa olsun annesi için çocuktur. *Anne, en güzel ve en yetenekli doktordur.*Hangi doktor dindirebilir evladın kalp ağrılarını, gönül sancılarını… Anne gözleri ile teşhis koyar, yüreği ve bakışları ile tedavi eder. Tahlil istemez, rapor istemez, Bakar ve iyileştirir. Anne sesi, seslerin en güzeli ve en tatlısıdır.*“Yavrum!”*diyen hangi ses, ondan daha güzel haz verebilir çocuğa… Hangi el ondan sıcak gelir insana… Annenin eli, efsunlu bir eldir ve iyileştirir, âmâ gözleri açan el gibi… anne eli… İnsanın gönlünü ve yolunu aydınlatır Kerîm kitabımız Kur’ân’a “kitapların anası” anlamında* Ümmü’l-Kitab” güzel Mekke şehrine, “şehirlerin anası” mânâsında*“Ümmü’l-Kurâ”*denilir.*Annelik, Rabbimizin yaratma fiilinin ve rahmet sıfatının doğrudan tecellîsidir. ilâhî bir yaratmadır. annelik mübârek ve yücelikdir. *Bir kadın, aklı ve zekâsı ile kariyere ulaşabilir. toplumda bir yerlere gelebilir. Fakat hiçbirisi kadına annelik kariyerinin verdiği değeri, ulvîliği veremez.*annelik kariyeri, Allâh’ın ikramı olarak tecellî eder. En hoyrat, en acımasız insanların vicdanında bile annelerin yeri başkadır. Her kadın, bir anne adayı olmakla yaratılmıştır. fıtratı bozmadan, anneliği hafife almadan duygularımızı yokluğa mahkûm etmeden, hayat plânımızı yaparken “annelik kariyerimiz” bütün plânlarımızın başındadır annelik gibi güzel bir duyguyu tatmış, yaşamış büyüklere düşen en önemli vazife; genç kızlarımızı bu güzel duyguya hazırlamaktır. Popüler hayatın gel-geç heveslerin girdaplarında kaybolmalarına izin vermeden, onları aslî vasıflarına ulaştıracak bir düşünceye kavuşturmaktır.*Genç kızlarımıza düşen vazife vicdanî hislerini gönüllerini feyizle, rûhâniyetle dolduracak insanlarla muhâtap olmak ve mânevî işlerle meşgul olmaktır.Unutmayalım her kadın, anne adayıdır Ama her çocuk doğuran kadın, maalesef “anne” olamamakta, anneliği yerine getirememektedir. fıtratımızdaki hakikî anne olma vasfını taçlandırmak için evlâtlarımızı iki dünyanın dert, tasa ve gamdan kurtaracak vasıfta olmalıyız. doğuştan gelen engin merhameti; basîret ve eğitimle olgunlaştırmak ve Allâh’ın rızâsını kazanacak şekilde ziynetlendirmekle mümkündür. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#119 |
![]() Osmanlıda RAMAZAN
*3 kıta 7 denizde 600 yıl hüküm süren Osmanlı Devleti’nde Ramazan ayları önemliydi Ramazan ayıyla Müslüman topraklara huzur yağardı. Osmanlı Devleti'nde Ramazan* gelenekleri son derece önemliydi devlet adamların Anadolu halkı ve Müslüman Osmanlı vatandaşları, Ramazanda* evlerinin ve kalplerinin kapılarını sonuna kadar açardı. Sınıf eşitsizliği ortadan kalkardı Ramazan ayında, varlıklı olanlar ihtiyaç sahibi kimselere kimliklerini belli etmeden yardım ediyordu. Osmanlıda Ramazan ayına Müslümanlar ve gayrimüslimler değer verirdi. Osmanlı Devleti, halkına mübarek ayda nasıl davranması gerektiğini belirten tembihnameler yayınlardı. Tembihnameler namazı camide cemaatle kılması, mazeretsiz tüm Müslümanların oruç tutmaları gerektiği belirtilirdi. Gayri Müslimlerin açık alanda yemek yememeleri, su, sigara içmeleri tembihname doğrultusunda yasaklanırdı. *Ramazan ayının 12. günü Osmanlı'da son derece önemliydi . Kutsal emanetlerin bulunduğu Has Oda, temizlenir ve gül suyu ile yıkanırdı. Ardından öd ağacı ve amber yakılırdı. Devletin töreniyle, Padişah tarafından gümüş sanduka içinden hırka-i saadet çıkartılırdı. Osmanlı'da Ramazan ayında vatandaşların yardımlaşır Varlıklı bireyler, tanımadığı semtlerdeki bakkal, manav ve fırınlara girip Zinem veresiye defterini alıp* rastgele bir sayfa açar ve kişinin borcunu öderdi.Günümüzde ki iftar çadırları gibi Osmanlı döneminde de yemek dağıtılıyordu. Devlet yalnızca yemek değil, ihtiyaç sahiblerinin maddi ihtiyacını da karşılıyordu. Osmanlıda iftar saati kapıyı kim çalmışsa* geri çevrilmezdi. zenginler ve ihtiyaç sahipleri için sofralar kurulurdu. İftarın ardından ev sahibi, yemeğe gelen misafire diş kirası altında hediyeler sunardı. fakir konuklara, altın ve gümüş akçeler verilirdi.*Osmanlı devrinde* Ramazan ayında gündüzleri sokaklar boşalırdı. İnsanlar gündüz uyur, akşamları çalışıp eğlenirdi. İftar ile sahurda ortaoyunu, meddah, karagöz gibi oyunlar izlenirdi. medresede yaz tatili, üç ayların başlamasıyla başlatılıyordu Osmanlı'da Ramazanda yiyecek ve eşya fiyatlarını zamlanmamasını devlet kontrol ediyordu. gıda maddeleri Ramazan ayı boyunca daha ucuza satılıyordu. Kaynak islamveihsan. Com YAZ TATİLLERİ ÜÇ AYLARDA OLURDU Cerre çıkmak Ramazan geleneklerinden birisiydi. Osmanlı Devleti’nde medreseler yaz tatillerini “Üç Aylar”da verirdi.*medrese talebeleri bilgilerini pekiştirmek, ve* dinî konularda halkı aydınlatmak için farklı bölgelerine gönderilirdi. Buna cerre çıkmak”*denirdi.cerre çıkmak staj eğitimiydi İFTAR VAKİTLERİNDE KAPILAR AÇIK TUTULURDU Osmanlı’da Ramazan’da halk, eşine-dostuna iftar vermeyi ibadet kabul ederdi misafir ağırlamak için çırpınılırdı. iftarda kapı açık tutulurdu.*yolda kalan ve ihtiyacı olan herkes istediği eve girer iftar sofrasına dâhil olurdu. tanıdık olmaya gerek yoktu iftar için gelenin kim olduğu da asla sorulmazdı. ARİFE ÇİÇEĞİ Osmanlı’da Bayramlıklarıyla sokakta gezen çocuklara*“arife çiçeği”denilirdi. Arife Çiçekleri; bayramdan birkaç gün önce yapılan alışverişin ardından* sabırsızlanarak giysilerini bayramdan bir gün önce, yani Arife günü, giyerek dolaşırdı OSMANLI’DA BAYRAM Osmanlı’da bayram, Sultanın bayram namazı için camiye gelişiyle başlardı. Namaz sonrasında saraya dönen padişah annesinin elini öpüp ardından aile efradıyla bayramlaşırdı. Padişah, bayram tebriğinin ardından güzel işlemeli keselerle çocuklara para saçarak onları sevindirirdi. YÜRÜME ADÂBI Merdivenden çıkarken erkek arkadan gelirdi hem vücudu ifşa olmasın hem de hanımı düşerse tutabilsin diye. Aynı sebeple merdivenden inerken erkek önden inerdi.*Yolda küçük, büyüğünün önünden yürüyemezdi. KAHVENİN YANINDA SU VERİLMESİNİN NEDENİ Kahvenin yanında su gelirdi. misafir toksa önce kahveyi alır, açsa suyu alırdı. Ona göre* yemek sofrası hazırlanır ya da meyve ikram edilirdi. KAPI TOKMAĞI Kapıların üstünde iki tokmak olurdu; biri kalın biri ince. bayan kapıyı ince tokmakla vururdu. Evin hanımı kapıyı ev haliyle açardı. Erkekse kalın tokmakla vururdu. Evin hanımı kapıyı ya örtünüp açar ya da bir mahremi kocası, veya oğlu* açardı. PENCERENİN ÖNÜNE KOYULAN ÇİÇEKLER Pencerenin önünde sarı çiçek varsa* evde hasta var .. Evin önünde sokakta gürültü yapma”* anlamına gelirdi. kırmızı çiçek ise* evde gelinlikli kız var. Evin önünden geçerken konuşmalarına dikkat et ve küfür etme”*anlamındaydı KAVUKLARIN ANLAMI Osmanlı’da kavukların şekli ve cinsi sınıf ve mesleğie göreydi. Kişi Kavuğundan tanınırdı. kavukların bir sınıfı temsil eder* kimse başkasının giydiğini giyemezdi. OSMANLI’DA KAHVEHANELER Mahalle kahveleri, günümüz kahvelerinden farklıydı* ilmi, edebi ve, tarih sohbetler yapılırdı* şiir ve manzume okunurdu hikâyeler anlatılır* bilmeyenler bilenlerden istifade ederdi. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#120 |
![]() Kaynak internethaber.com
*Kadir Gecesi milyonlarca müslüman tarafından kutlanacak.Kadir Gecesi bir ömre bedeldir bu gecede kılınan namaz ve okunacak duaya büyük sevap vardır. Peygamberimiz Kadir Gecesinde dua okur Hazreti Ayşe'ye de Kadir Gecesi dua okumasını söylemiştir.*Hazreti Muhammed Kadir Gecesine büyük önem verir ve bu gecede namazın camide cemaatle kılınmasını tavsiye ederdi. efendimiz Kadir Gecesi şu duayı okurdu; Allahümme inneke afüvvün kerîmün tuhibbül afve fa'fü anni.*-Allah'ım sen affedicisin, affı seversin, beni affeyle.:*Bin geceden hayırlı Kadir Gecesi'nde edilen dua reddolunmaz Peygamberimiz Kadir Gecesi ile ilgili şöyle buyurdu Kim Kadir Gecesi'nde inanarak, ihlas ile o geceyi ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır. *Kadir Gecesi'nde dua etmek kadar Kadir Suresi'ni okumak da kıymetlidir Peygamberimiz buyurmuşturki Kadir gecesinde bir defa, Kadir sûresini okumak, Kur’ân-ı kerîmi hatmetmekten daha sevâptır. Bu gece koyun sağma müddeti kadar namaz kılmak, ibâdet etmek, bir ay her geceyi ibâdetle geçirmekten daha kıymetlidir." |
|
![]() |
![]() |