AK Gençliğin Buluşma Noktası
Mübarek Gün Ve Geceler Mübarek Gün Ve Gecelerimiz.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 01-04-2018, 08:45   #71
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ilimdünyası.com Köprü savaşı

*Hz Ömer (r.a.) hicretin on üçüncü senesinde Irak'a Komutan es-Sakafı ile bir ordu gönderdi Es sekafi Kadisiyede Elleys başkanı Câbân ile karşılaştı. Allah mecusileri bozguna uğrattı Müslümanlar Câbân'ı yakalayıp Es sekafiye getirdiler ve onun Elleys kralı olduğunu söylediler ve öldürülmesini istediler. Sekafi (r.a.) ise "ben onu Öldürmeye Allah'tan korkarım. Ona bir müslüman can güvencesi vermiş. Müslümanlar yardımda tek vücuttur. Kral olsa da biz aldatma yapmayız!" deyip kral cabanı bıraktı*Es sekafi Nemarık'tan Nersîye geçti îran baş komutanı Rüstem ile Es sekafi Sakâtiyye Çölünde müt*hiş bir çarpışmaya başladılar. Allahın inayeti ile İranlı'ları yendiler Nersî kaçtı. Sekafi kampı yıktı ga*nimetleri topladı. yiyecekleri araplara gönderdi. Nersî'nin hazinesi alındı ve beşte birini hz. Ömer (r.a.)'a gönderip diğerlerini askere dağıttı

*Es sekafi ra. Bârusmada Calinus ile karşılaştılar. Müslümanlar onları bozguna uğrattı. Calinus kaçarak.iranlı komutan Rüstem'e sığındı. Rüstem Hangi Acem, daha acımasız?" deyince Calinus'Ia beraber acımasız acemli Behmen'i filleri ile sekafi üzerine yolladı. Behmen'in yanında kaplan derisinden ya*pılma Kisranın bayrağı vardı. Es sekafi Burc'taki El-Mirvahada kamp kurdu.*Rüstem Behmen'le on iki bin kişilik bir orduyu sekafi Üzerine yolladı.Düşmanın haberini alan sekafi Fırat köprüsünü kesti. Behmen sekafiye ra.haber salıp "ya bizi bırakın geçelim, ya da siz bu yakaya geçin" dedi. Ordu "hayır ya sekafi,onlar geçsin" diye itiraz etse de sekafi Kafırler ölüme bizden daha cür'etkar olamaz biz geçeceğiz" dedi. Müs*lümanlar köprüyü geçince çıkışsız dar bir yerde kafirlerle kar*şılaştı. Ramazan'ın son günüydü O gün ak*şama kadar çarpışıldı. *sekafi filin dudağını, Mihcem arka diz sinirlerini kesti. fili görünce sekafi Ey dört ayaklı! Sen ne kadar irisin, kılıçla senin dudağını kesece*ğim" demişti. Sekafinin hanımı Devme rüyada, gökten bir meleğin sekafiye şerbet dolu bir kapla işte şehitlik!" değdiğini.görmüştü sekafi "öldürülürsem komutan oğlum Cebr'dir, o ölürse Habib . O öldürülüşe kardeşim Abdullah'tır." demiş ve hepsi savaşarak şehit olmuştu
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-04-2018, 08:46   #72
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ilimdünyası.com Köprü savaşı

*İran sasani ordusu ve müslümanlar savaştılar iran ordusunda filler vardı müslüman ordusunu halife ömerin görevlendirdiği es sekafi komuta ediyordu Müslümanlar fillerin üzerin*e gidemiyor atlar korkuyordu Es sekafi ra.ve arkadaşları attan inmiş kılıçla savaşıyorlardı sekafi Fillerin etrafını sarın kayışlarını üstündeki adamları düşürün" emrini verdi. Ken*disi fillerin. Üstündeki adamları düşürdü Bir beyaz fil sekafinin üzerine yürüdü. Sekafi kılıçla filin dudağına vurdu. Fil sekafiye Ön ayağı ile vurdu ve çiğnedi. İnsanlar korktular Müslümanlar her yönden katledilmeye başladı. *Kimisi kaçarak köprüye doğru gitti Bayrağı Müsenna alıp kaçmayanları korudu. Abdullah Yezid köprüyü yıktı Emirleriniz ne üzere öldüyse siz de ölün, dininizi savunun!" dedi. Müşrikler müslümanlan köprüde kuşatdılar. Kimisi korkup Fırat'a attı. Ve boğuldu, diğer müslümanlar öldürüldüler. Müsenna "Ey insanlar, deh*şete düşmeden köprüyü geçin, biz yerimizden ayrılmayacağız. Kendinizi boğmayın" diye ba*ğırdı.

*Köprüyü kesen Abdullahı Müsenna'ya getirdiler, abdulah köprüyü çarpışsınlar kaç*masınlar diye kestim" dedi.*Medine'liler Müsenna'dan ay*rılıp Medine'ye geldi. Kimisi çöle dağıldı. Müsenna az bir insanla orada kaldı.yaralandı şehit düşene kadar savaştı Ömer (r.a.) Muhacir ve Ensar'ın feryat ettiklerini duyunca "Ey müslümanlar, üzülmeyin, siz kaçmadınız ben sizin grubunuzum siz bana katıldınız" diye müslümanları teselli etdi
Muaz ra köprü savaşında bozguna uğramış kaçarak medineye sığınmıştı Enfal suresinin 16. ayetde "Her kim savaş günü tekrar gelmek için veya bir başka cihat grubuna katılmak haricinde sırtını döner harpten kaçarsa şüphesiz Allah'ın ga*zabı ile geri dönmüş olur" ayetini okuyunca ağladı Hz.. Ömer "Ağlama Yâ Muaz! Ben senin grubunum, sen de bana katılan kişisin." dedi.köprü savaşında müslümanlar ağır bir yenilgi ve bozguna uğradılar sasaniler 2000 kişiyi öldürdü ve kimisi derede boğuldu Sekafi ra.müslümanlardan sekiz yüz kişiyle şehid oldu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-04-2018, 08:47   #73
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak tdv islamansiklopedisi.com
KĀDİSİYE SAVAŞI (وقعة القادسيّة)

*Müslümanlara Kuzey Irak ve İran’ın kapılarını açtı Sâsânîler’in, imparatorluğun umudu genç Yezdicerd’i tahta çıkardı amaçları müslümanların fethettiği toprakları geri almak müslümanların Sevâd arazilerindeki isyanlarını önlemekti müslümanlar Irakta ilerlemek isriyordu Sâsânîler buna bir engeldi Irak’taki Hârise gibi kumandanlar Sâsânîler’in üzerine bir kuvvet hazırlamışlardı
*Müslümanlar ordularını organize ettiler İslâm ordusu Köprü savaşında 634 te Sâsânîler karşısında bozguna ugramışlardı Büveyb savaşında Dicle ve Fıratta üstünlük elde etmişlerdi. Hz. Ömer, Irak sınırında Hârise’ye, Medine kuvvetlerine katılması için emretti Niyeti ordu kumandanlığını üstlenmekti; Hz. Osman, Hz. Ali, Ubeydullah, Zübeyr Avf gibi ileri gelen sahâbîlerle görüştük Medine’de kalmaya karar verdi. ordu kumandanlığına Ebû Vakkās’ı getirdi ve orduya Irak’a yola çıkmalarını emretti.*Sa‘d kuvvetleriyle yola çıktı. Yolda kendine halifenin görevlendirdiği kabileler katıldı ilkbaharda Kûfe’nin 30 km. güneyindeki Sâsânîler’in en önemli sınır şehri Kādisiye’ye varıldı. İslâm ordusu için 70.000, Sâsânî ordusu için 80.000 kişiydi sasanilerde otuz civarında fil vardı Ebû Vakkās,bir heyeti Yezdicerd’e gönderdi İslâm’a ve cizye ödemeye davet etti; kisrâ elçilere sert davrandı Sa‘d ile Sâsânî kumandanı Rüstem savaş düzeni aldı. İslâm ordusu onlu sisteme göre düzenlenmişti;

*İslam ordusunda Her kabileye onur işareti olarak sancaklar verildi. Ordu merkez, sağ kanat, sol kanat olmak üzere üç bölümdü Sâsânî ordusu ise merkez, sağ ve sol kanatdı.Müslümanlar Sâsânîler’in Fırat’tan ayrılıp kendi taraflarına geçmelerini istiyordu böylece Sa‘d geri çekilme anında askerleri hareketi kısıtlayacaktı. Sâsânîler’in geri çekilirse kanal onları engelleyecekti Sâsânî kumandanı Rüstem Sa‘d’ın teklifini kabul etti ve ordusuyla kanalı aştı.*savaş başladı ve çok şiddetli bir şekilde dört gün devam etti. Sad ra. Vücudundaki çıbanlardan dolayı çarpışmalara katılamadı ve orduyu yönetti. Bu savaşa yevmü Ermâs, yevmü Ağvâs, yevmü’l-Kādisiyye” son günün akşamına “leyletü’l-Herîr” veya leyletü’l-Kādisiyye” denir. Müslümanların ilk fillerle karşılaşıyordu tecrübesizdiler zor anlar yaşıyordu. ağır kayıplar verdiler.

*Kadissiye savaşının sonunda Suriye’den gelen 6000 kişilik kuvvetin desteği ile zeki manevralarla müslümanlar üstünlüğü ele geçirdiler. Sasani Kumandanı Rüstem’in öldürüldü Sâsânîler dağıldı bozguna uğradılar Sa‘d, kazandıkları büyük zaferi Medinede müjde bekleyen Hz. Ömer’e bildirdi. Her iki ordu mevcutlarının en az üçte birini kaybettiler müslümanlar ganimet ele geçirdiler; bunların en kıymetlisi “direfş-i kâviyânî” adındaki kutsal İran sancağıydı.*Kādisiye Savaşı İslâm tarihinin en önemli zaferidir. Müslümanlara büyük bir moral ve üstünlük sağladı Irak’ın kapıları açıldı, Sâsânîler’in başşehri Medâin’in fethedildi
*Kādisiye Savaşı’na 700 sahâbe katılmıştı fetih sloganı Biz insanları kula kul olmaktan kurtarıp Allah’a kul etmek için geldik” cümlesi Kādisiye’nin armağanıdır.bu savaş ve bazı savaşçıları Ka‘kā‘ ve Mihcen es-Sekafî gibi sahabe komutanlar hakkında efsanevî hikâyeler vardır.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-04-2018, 08:47   #74
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak Kaynak tdv islamansiklopedisi.com
CELÛLÂ SAVAŞI وقعة جلولاء

*Hz. Ömer devrinde Irak’taki müslümanlarla Sâsânîler arasında gerçekleşmiştir Bağdat’ın nahiyesi olan Celûlâ Dicle nehrinin doğusunda celula ırmağının kenarında, Sevâd ile İran arasında Horasan yolunda kurulmuştur. Medâin’den 180 km. uzaklıktadır.*Celûlâ Hz. Ömer in Sâsânîler’e karşı kazandığı büyük meydan muharebesi ile meşhur olmuştur. Kadisiyede yenilen ve Medâini müslümanlara teslim eden Sâsânîler Kisrâ Yezdicerd’in teşvikiyle Celûlâ’da toplandı şehre hendek ve siperler kazdılar barikat kurdular şehri tahkim etdiler kisra yezdicerd Kadisiyede öldürülen başkumandan Rüstem’in kardeşi Hurrezâdı komutan tayin etti*Sasanilerin hazırlıklarını öğrenen Irak komutanı Sa‘d ra. nasıl hareket edeceğini Halife Hz. Ömer’e sordu. Halife yerinde kalıp ordu göndermesini emretti. Sad 12.000 kişilik bir orduyu, Celûlâ’ya sevketti.Sağ kola el-Kindî’yi, süvarilerin başına Ma‘dîkerib’i, piyadelerin başına Tuleyha b. Huveylid’i getirdi sasani kumandan Hâşim Celûlâ’yı kuşattı. Sâsânî askerleri siperlerden çıkarak İslâm ordusuna saldırıyorlar, ve geri çekiliyorlardı. *Çok şiddetli çarpışmalardan sonra müslümanlar Sâsânî ordusunu mağlûp ettiler ganimetleri ele geçirdiler. Celûlâ’da bozguna uğrayan Yezdicerd Hulvân’dan Rey’e gitti gönderdi; kendisi de Hulvân’a girdi.Celûlâ Savaşı 24 Kasım 637 de meydana geldi Celûlâ Savaşında müslümanlar Hulvân’ı ele geçirdi Kadisiye’den sonra Sâsânîler’e büyük bir darbe daha vuruldu Dicle ve Sevâdı’n fethi tamamlandı *Selçuklu Sultanı Melikşah’ın (1072-1092), Kızılribât İstasyonunda kervansaray olarak yaptırdığı ribât Ribât-ı Celûlâ kervanların uğrak yeridir Tunus Kayrevan’a yaklaşık 38 km. uzaklıkta Celûlâ adlı bir başka tarihî şehir daha vardır. Muâviye nin ordusundaki Mervân tarafından Süfyân’ın hilâfetinde fethedilen bugün harabe halinde olan şehir Aynicelûlâ diye bilinmektedir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:15   #75
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İSTANBUL’UN FETHİ müjdelenen şehir fethi mübin

*Osmanlı sultanı Mehmed Han 29 Mayıs 1453’de, Bizans İmparatorluğu’nun başkenti istanbulu almış müjdelenen mübarek fetih. Gerçekleşmiştir İslâmiyet mübarek ve mukaddes ideâl, uğruna Arablar, ve Türk ordusu İstanbul surlarını sayısız kez kuşatmışlar istanbul önünde seve seve can vermişlerdir*İstanbul, 1453 senesine kadar bir çok defa kuşatıldı efendimiz Kostantiniyye muhakkak fethedilecektir. fetheden ne güzel hükümdar ve ne güzel askerdir”*hadîs-i şerîfi, tüm müslümanları şehri fethetmek üzere harekete geçirmiştir Müslümanlar, feth-i mübîn için pek çok teşebbüste bulunmuştur dört halîfe, Emevîler, Abbasîler ve Osmanlılar devrinde en büyük ideâl İstanbulu ilk kez üçüncü halîfe Osman 655 de kuşatdı
*Emevîler devrinde, Muâviye, oğlu Yezîdi İstanbula gönderdi. muhasara büyük sahabe hazret- Eyyûb Ensârî de vardı. 669 da eneviler istanbulu kuşatdı ancak fethedemesi hz Ensârî kuşatmada dizanteriden vefât etti İstanbul surlarına defnedildi. Emevî donanması 673 de tekrar İstanbula geldi. Yedi senelik muhasarada Bizanslıların Rum ateşi kullanmalarından dolayı muvaffak olunamadı.

*714 senesinde İstanbul üzerine yürüyen Mesleme Abdülmelik 716’da karadan ve denizden şehri kuşatdı. kuvvetlerin ikmâlsiz kalması, kışın şiddeti ve Bizans entrikaları netîcesinde fetih gerçekleşemedi. kuşatmada, Bizans, İstanbul’da Dârülbalat adı ile içinde bir câmi bulunan konak yaptırmayı kabul etti. *781’de Abbasî halîfesi el-Mehdî, oğlu Hârûn Reşîd kumandasında bir orduyu İstanbul üzerine gönderdi. Boğaz içine gelen ordu Bizans’ı haraca bağladı*Onuncu asırda, İslâmiyet’i kabul eden Türkler, büyük bir îmân ile İstanbul’un fethini ulvî bir gaye olarak benimsedi 1071 Malazgird zaferinden sonra Türkler, Marmara denizi ve boğaziçi sahillerini ele geçirerek İstanbul’u tehdîd ettiler On birinci asrda Papa’nın öncülüğünde hıristiyanlar mukaddes istanbul u müslümanlardan kurtarmak ve Türkleri Anadolu’dan atmak için haçlı seferleri düzenleyerek İstanbul’un fethini geciktirdi.

*1299’da Osman Gâzi’nin kurduğu Osmanlı Devleti pâdişâhları hadîs ile müjdelenen ulvî gayeye ulaşmak için faaliyetlerde bulundular. Osman Gâzi ölüm döşeğinde oğlu Orhan Gâzi’ye; “İstanbul’u al, gülzâr et” diyerek vasiyette bulundu*İstanbul’un fethinin ilâhî bir vâaddi 1391 de sultan Bâyezîd İstanbul’u kuşattı. İstanbul’da bir Türk garnizonu mahalle câmi, mahkeme kurdurdu kuşatma her sene on bin altın harac verilmesi şartı ile kaldırıldı. Bizans antlaşmayı bozdu şehir 1395’de tekrar kuşatıldı. Haçlı ordusunun Niğboluya gelmesi ile muhasara gevşetildi. Niğbolu zaferinden sonra Bâyezîd Karadeniz’deki haçlı donanmasına mâni olmak için Şile’yi zabtederek ve boğazda Anadolu (Güzelce) Hisarı’nı yaptırdı. *1397 senesinde yıldırım han istanbul kuşatmasını şiddetlendirdı Yıldırım Bizanslıların İstanbul’da bir Türk mahallesiyle şer’iyye mahkemesi ve câmi kurulmasını ve haracı kabul etmeleriyle muhâsarayı kaldırdı. Yıldırım Han’ın son kuşatması 1400’de başlayıp, Tîmûr Han’ın Osmanlı topraklarına girmesi ile son buldu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:15   #76
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İSTANBUL’UN FETHİ müjdelenen şehir fethi mübin

*Fetret devrinde İstanbul Mûsâ Çelebi tarafından kuşatıldı ise de ancak neticesiz kaldı. Sultan Murâd Han, 1422 de İstanbul’u kuşattı. Dört ay süren kuşatmada her türlü savaş taktiği ve imkânları kullanıldı. Büyük velî Emîr Sultan maneviyâtı yükseltti. İstanbul’un düşmesi an mes’elesiydi Bizans entrikaları sonucu Osmanlı’ya karşı ittifak kuruldu iki cephede savaşamayan osmanlı muhasarayı kaldırdı.*Osmanlılar Trakya, Boğaz ve Kocaeli yarımadasını aldı Bizans,gittikçe küçülüyordu Avrupa hıristiyanlarının lideri Bizans, Papa’nın desteğiyle Osmanlıyı tehlike olarak görüyordu. Türk beyleri, Bizans entrikalarıyla Osmanlı Devleti’ne saldırıyordu.Çocukluğundan en büyük âlimlerden manevî terbiye ve cihângirlik şuuruyla yetişen şehzâde Mehmed, İstanbul’u fethetmek gayesindeydi müjdeleye mazhâr olmak istiyordu on dokuz yaşında 1451’de ikinci defa saltanata oturur oturmaz hadisle müjdelenen istanbulda fethi mübini gerçekleştirmek istiyordu

*Fetih öncesinde Bizans’ın en önemli ikmâl yolu boğazı, kontrolü altına almak maksadıyla genç fatih Anadolu Hisârı’nın karşısına Rumeli (Boğazkesen) Hisarı’nın yaptı. hisar, dört ayda bitti. Bizanslıların dünyâyla alâkası kesilince hisarın yapılmasını durdurmak için gönderilen elçileri genç fatih reddetmiştir*genç Fâtih bizanslılara şu cevâbı, vermiştir.Varna savaşında imparatorunuz Macarlarla birlik olup, babamın Rumeli’ye geçmesine engel oldu babam zorluklar çekti. Şimdi arazimde bana karşı gelmeniz için elinizde ne hak, ne de kudret vardır. kıyılar benimdir. Anadolu ve Rumeli benimdir ahaliside benimdir çünkü siz savunmayı bilmiyorsunuz. efendiniz bir daha haber göndermesin. *Osmanlı sultânı, Mora kuvvetlerine Turhan Bey’i, Avrupa kuvvetlerine akıncıları görevlendirdi.1453 te Edirne kuşatıldı Büyük toplarla tecrübe atışları yapıldı. Osmanlıya karşı Bizansa Karadeniz’den Venedik Cenevizliler yardıma geldi. Bizans şehir savunmasını Cenevizli kaptan Justiniani’ye verdi. Surlar ve hendekler kazıldı. Mezarlıktaki taşlar surlar tamir edildi. İstanbul Şehir kapılarının muhafazası, yardıma gelen Venedikli ve Cenevizli komutanlara verildi.

*Bizans Haliçi zincirle gerdirerek, şehir denizden korunmaya çalışıldı. Haliç zayıftı savunma hazırlıkları yapan Bizans ordusu ise karmaşık bir yapıya sahipti. Bulgar, İtalyan, Fransız, Giritli, Alman ve İngiliz ücretli askerlerinden meydana geliyordu.*Osmanlı ordusu 1453 te harb hazırlıklarını bitirdi ağır topçu grubu ile Edirne’den yola çıktı. Toplar Rumeli beylerbeyi Karaca Bey kumandasında on bin kişilik süvariyle iki ayda İstanbula getirildi. Anadolu Rumeli Türk-İslâm âleminin her tarafından gelen şeyh ve dervişler, Aydınoğlu, Karamanoğlu gönüllü kuvvetlerinden meydana gelen Osmanlı ordusunun mevcudu yüz yirmi beş bin idi. modern silâh ve kuvvetlere sahipti*sultânı Mehmed Akşemseddîn, Akbıyık, Gürânî ve Molla Hüsrev gibi büyük âlimlerle 24 Mart Cuma günü, namazdan sonra Edirne’den hareket etti. Gelibolu kapdân-ı deryası Baltaoğlu Süleymân 147 parçalık donanma 5 Nisan’da İstanbula ulaştı. Maltepe sırtlarına Otağ kuruldu. 6 Nisan Cuma günü İstanbul surlarında Cuma namazı kılındı
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:16   #77
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İSTANBUL’UN FETHİ müjdelenen şehir fethi mübin

*Mehmed Han, kuşatma hattını kurdu. Ordu Topkapı’dan Edirnekapı’ya kadar uzanıyordu merkezde Sultan ve sadrâzam Çandarlı Halîl paşa vardı, Yaldızkapı’dan Topkapı’ya kadar uzanan sağ kanadda Anadolu beylerbeyi İshak Paşa ve Mahmûd Paşa, Edirnekapı’dan Haliç’e uzanan sol kanatta Rumeli beylerbeyi Karaca Paşa, Cenevizlilere âid Galatada vezir Zağanos Paşa yer alıyordu.*Vezîr Mahmûd Paşa, sünnet-i seniyyeye uyularak, şehri kan dökülmeden teslim almak istiyordu Bizans İmparatoru Konstantine elçiler gönderildi. İstanbul teslim alınırsa kan dökülmeyeceğini ahâlinin canına, malına hürmet edileceğini teklif etdi. Bizans Osmanlı teklifini reddetti 6 Nisan Cuma günü istanbul surlarına ateş edildi*Osmanlı istanbulu kuşatdığında, İstanbul’un nüfûsu yetmiş bindi, Bizans ordusu, yirmi bin asker ve elli gemiden meydana geliyordu. Osmanlı topçusu surları çökertiyor kalblere dehşet veriyor ateşleri, Bizanslıları korkutuyordu bizans ahâlisi şehri topyekün savunuyordu osmanlı topları ve bataryaları İstanbul surlarında büyük gedikler açıyordu. gedikler, kısa zamanda tamir ediliyordu. Osmanlı ordusunun tüm taarruzları neticesiz kaldı
*Sultanın zamane tekniğinin en ileri top dökümhânesi kurdurulmuştu. Açılan gedikler Bizanslılarca derhâl tâmir ediliyordu, Sultan, sık sık ateş edilmesini söyledi. Osmanlı topları parçalandı. Sultan, topların atıştan sonra zeytinyağı ile yağlanmasını oğutulup daha sık ateş edilmesini emretti. Bundan sonraki top atışlarından çok iyi netîceler alındı. Makinelerin yağla soğutulması, Fâtih’in keşfidir.

*İstanbul’un savunmasında Papa tarafından gönderilen Ceneviz gemileri Marmara’da görünür görünmez, kapdân-ı derya Baltaoğlu Süleymân Paşa on sekiz filo ile Yeşilköyde karşıladı. Düşman gemilerinden küçük olan Osmanlı donanması netice alamadı sultan Mehmed in hırs ve üzüntüsünden dudakları çatladı. atını denize sürdü ve elbiseleri ıslandı askerler Sultân’ı takib etti. Venedik ve Bizans gemileri, Osmanlı kuvvetlerinden kurtularak,Haliçe kadar geldi haliçte zincirlerin açılması bizans surlarından içeri alındı Osmanlının kaybı yüz şehîd ve otuz yaralı idi. Bizansta moral yükseldi Baltaoğlu Süleymân görevden alındı, yerine Hamza Bey getirildi.
*sultan Mehmed karadan donanma yürütecekti Sultan, Bizans’ı sıkıştırmak istiyordu. kuvvet dengesini Bizans aleyhine bozacak ve yeni cepheler açacaktı. Sultan Mehmed bahçe ve
çalılıkları temizletti, tesviyeler Yollar yapıldı taşlar üzerine kalaslar döşendi, ve yağlanarak, yola palanga, bucurgat malzemeleri yerleştirildi. Donanmanın güzergâhı iki kilometreydi. 21 Nisan’da Galata surlarına yerleştirilen bataryalar, şafakla beraber Haliç’teki hıristiyan gemilerine ateş açtılar.

*Bizans kara surları dehşetli bombardımanla sallanıyordu .Türk amiral Hamza Bey de bizans üzerine hücum ediyordu genç Fâtih, karadan yürüttüğü gemileri gizlemeye çalışıyordu, Galata Cenevizlilerini güllelerle korkutuyordu. 22 Nisanda 67 Türk gemisi karadan Haliç’e indirildi. Bizans’ta hurafe yaygındı, sabaha karşı gemilerin sür’atle Haliç’e geldiğini görenler; müslümanlar sihir yapıyor” dediler. Fâtih’in dâhiyane buluşu muazzam projesi 70’e yakın gemiyi iki kilometrelik yoldan bir gecede Haliç’e indirmesi bugün dahi anlaşılamamıştır*Osmanlı donanmasını Haliç’te gören Bizanslılar büyük bir korkuya. Kapıldı vergi karşılığında kuşatmanın kaldırılmasını tekif etti. Sultan Mehmed İstanbul kalesinin teslime karşılık imparatora Mora despotluğunu teklif etdi bizans kabul etmedi.Bizansta Venedik ve Cenevizliler anlaşmazlığa düştü Birbirlerini kaçmakla suçladılar. Bizans Haliç’teki Osmanlı donanmasını yakmayı plânladı. *Bizans haliçteki osmanlı donanmasını yakmak için Venedikliler görevlendrildi. Venedikli Cocco iki kadırga ile Osmanlı donanmasını yakacaktı.Galata başkanı baskını bu gece yapmamalarını, ertelerlerse yardımda edeceğini bildirdi. Galata başkanı durumu, Zağanos Paşa’ya bildirdi, Zağanos Paşa, Kasımpaşa’daki gemilere tüfekli asker ve toplar koydurdu. baskını yapan Venedikliler zaferden emindi kadırgalarıyla en önde Türklere saldırmıştı. Türk gemileri hazırlıklıydı güllelerini atdılar baskına gelen Cocco ve venedik ordusu Haliç’in sularına gömüldüler.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:16   #78
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İSTANBUL’UN FETHİ müjdelenen şehir fethi mübin

*Osmanlı kuvvetleri seri bir şekilde Haliç üzerine köprü kurdular Humbarahâne ile Defterdâr arasına kurulan köprünün genişliği beş buçuk metreydi . Cenevizlilerden satın alınan boş şarap fıçıları ile kurulan köprüyü akılları almayan Bizanslılar; bunu “Su üstünde yürüme sihiri” diye değerlendirdiler. köprü İstanbul’un fethinde asker ve malzeme naklinde kullanıldı, küçük toplarla da zayıf Bizans surları döğüldü.*Kuşatmanda Sultan, büyük velî Akşemseddîn’den bilgi istiyordu. Akşemseddîn Şeyhe sor, kale feth olunacak ve düşmana muzaffer olacak mıyız?” dedi. Akşemseddîn şöyle cevap verdi; “Ümmet-i Muhammed’gâzi ve şehit oldu kâfir kalesine hücum etti İnşâallahü teâlâ feth olur.” Fâtih, Vakti için bir işaret dedi. Akşemseddîn Başını eğip, Allahü teâlâya yalvardı. Mübarek yüzü terledi. başını kaldırarak; “İşbu senenin Rebi’ul-âhir ayının yirminci günü, seher vaktinde, sıdk-u himmetle hücum etsinler! Ol gün feth ola!.. Kostantinıyye, sedâ-i ezan ile dola...” dedi.

*muhârebe yeni bir kuşatma silahının kullanılması ile tekrar kızıştı. Osmanlı kuvvetleri ağaçtan yapılmış, İstanbul surlarından yüksek yürüyen bir kule getirdi. Bizanslılar kuleden korktular. kulenin iskeleti iki kat deve derisi ile kaplandı, ateşe karşı kuvvetli olması için arası toprakla dolduruldu. Üst katlarına merdivenle çıkılan yürüyen kulenin gövdesinde ateş açma pencereleri vardı. Sura yaklaşan kuledeki askerler bizans surlarını yıkıyor bizans askerleri hendekleri dolduruyordu
*23 Mayıs’ta sultan Mehmed bizansa teslim teklifinde bulundu. Sultân“Umûmî taarruzu felâket ve dehşeti takdir edersiniz. Şehri ve insanları sağ bırakmak isteriz. İmparator gidebilir. İstanbul halkı gidebilir Kalmak isteyenler mal ve mülklerini muhafaza edecektir imparatora Mora despotluğu verilecektir” şeklinde bizansa isteklerini bildirdi.
Bizans İmparatorunun genç fatihe cevâbı; “Sultan barış istiyorsa muhasarayı kaldırsın, istenen vergi verilecektir. Şehri teslime yetkim yoktur” şeklinde oldu.

*26 Mayıs ta Macar kralı Bizans kuşatmasının kaldırılmazsa, Macaristan’ın Bizans yanında yer alacağını büyük bir donanmanın İstanbul’a yaklaştığını bildirdi. Osmanlı karargâhında bozguncu sözler dolaşıyordu. Çandarlının düşüncesi kuşatmanın kaldırılmasıydı Sultan ve Zağanos Paşa hücum istiyordu Akşemseddîn Pâdişâh’a Sert ve enerjik” olmasını öğütlüyordu. harb meclisinde, beklemenin bozguncu dedikoduları arttıracağı düşüncesi ile taarruz kararı alındı. *Zağanos Paşa, Turhan Bey, Akşemseddîn ve Gürânî istanbula taarruz yapılmasını istoyor maneviyâtı yükseltiyordu 26 Mayısta ordugâhda şenlikler başladı. 28 Mayısta mum donanması yapıldı. Bizans ışık çemberi ile çevrildi tüyleri ürperten tekbir sesleri geliyordu. Bizans dehşete düştü. Gece yarısı mumlar söndürüldü, Bizans yıkılıyordu Sehere yakın Osmanlı topçusu ateşe başladı. *29 Mayıs’da sultan Menmed sabah namazını kıldı kılıç kuşandı ata bindi askerlerine; “Şimdi parlak bir cihâd için birbirinizi teşvik ediniz, zafer için üç şart esastır. Niyetinizi hâlis edip, emirlere itaat ediniz. sükûnet ve intizâm ile verilen emirleri eksiksiz icra edin, îmânınızın ile muhârebeye koşun liyâkatinizi ortaya koyun. Zillet geride, şehâdet ileridedir.
Bana gelince, sizinle döğüşeceğime yemîn ederim. Herkesin tâkib edeceğim” deyip, hücum emrini verdi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-13-2018, 09:49   #79
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
EN GÜZEL DUA ZİKİRDİR

ELİMİZİ SEMAYA KALDIRIYORUZ TÜM ŞEHİTLERİMİZE TÜM ÖLMÜŞLERİMİZE TÜM SEVDİKLERİMİZE VE TÜM İNSANLARA ALAHIN 99 İSMİ İLE İSTİYORUZ

ALLAH *ER-RAHMAN*ER-RAHİM**EL-MELİK*
EL-KUDDÜS*ES-SELAM*EL-MÜMİN*EL-MÜHEYMİN*
EL-AZİZ*EL-CEBBAR*EL-MÜTEKEBBİR*EL-HALIK*
EL-BARİ*EL-MUSAVVİR*EL-GAFFAR*EL-KAHHAR*
EL-VEHHAB*ER-REZZAK*EL-FETTAH*EL-ALİM*
EL-KABID*EL-BASIT*EL-HAFID*ER-RAFİ*EL-MUİZ*
EL-MÜZİLL*ES-SEMİ*EL-BASİR*EL-HAKEM*
EL-ADL*EL-LATİF*EL-HABİR*EL-HALİM*EL-AZİM*
EL-GAFUR*EŞ-ŞEKUR*EL-ALİYY*EL-KEBİR*
EL-HAFIZ*EL-MUKİT*EL-HASİB*EL-CELİL*
EL-KERİM*ER-RAKİB*EL-MÜCİB*EL-VASİ*
EL-HAKİM*EL-VEDUD*EL-MECİD*EL-BAİS*
EŞ-ŞEHİD*EL-HAKK*EL-VEKİL*EL-KAVİYY*
EL-METİN*EL-VELİYY*EL-HAMİD*EL-MUHSİ*
EL-MÜBDİ*EL-MUİD**EL-MUHYİ*EL-MÜMİT*
EL-HAYY*EL-KAYYUM*EL-VACİD*EL-MACİD*
EL-VAHİD*ES-SAMED*EL-KADİR*EL-MUKTEDİR*
EL-MUKADDİM*EL-MUAHHİR*EL-EVVEL*EL-AHİR*
EZ-ZAHİR*EL-BATIN*EL-VALİ*EL-MÜTEALİ*
EL-BERR*ET-TEVVAB*EL-MÜNTEKİM*EL-AFÜVV*ER-RAUF*MALİKÜL MÜLK*ZÜL-CELALİ VEL İKRAM
EL-MUKSİT*EL CAMİ*EL GANİY*EL-MUĞNİ
EL-MANİ*ED-DARR*EN-NAFİ*EN-NUR*
EL-HADİ*EL-BEDİ*EL-BAKİ*EL-VARİS*
ER-REŞİD*ES-SABUR*

Tüm şehitlerimize ve tüm ölmüşlerimize bir fatiha okuyalım

Bismillahirrahmânirrahîm.Elhamdü lillâhi rabbil'alemin Errahmânir'rahim Mâliki yevmiddin İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în İhdinessırâtel müstakîm Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn amin

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.Hamd o âlemlerin Rabbi,O Rahmân ve Rahim,O, din gününün maliki Allah'ın.Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti.
Hidayet eyle bizi doğru yola,O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-13-2018, 09:49   #80
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
İstanbulun fethi müjdelenen fetih fethi mübin

*Allahü teâlânın rızâsı için cihâda niyet eden Osmanlı askeri; “Ya Cennet! Ya İstanbul!” diyor başka bir makam istemiyordu. mücâhid ordusu yaralanan ve şehîd olanlara aldırmadan; “Allah Allah” nidalarıyla bizansa hücum ediyor surlara tırmanıyorlardı. Fethin gecikmesiyle genç Fâtih, Akşemseddîn’in çadırına girdi. Akşemseddîn kuru toprak üzerinde Allaha yalvarıyor, en büyük evliyâsını imdada göndermesini arzuluyordu.
*Sultan Mehmed elini açıp hocası aksultanın duasına Âmin” dedi. gözlerden yağmur gibi yaşlar aktı. Mehmed Han Bizans surlarına baktı. İslâm askerinin önünde; beyaz elbiseli, yeşil sarıklı bir ordu düşmana hücum ediyordu Ulubatlı Hasan, otuz arkadaşıyla bizans surlarına Osmanlı sancağını dikti ve şehîd edildi. *Osmanlı kuvvetleri dalga dalga İstanbul’a giriyordu Bizans halkı Ayasofya kilisesine sığınıyordu. Dalga dalga Osmanlı askerleri İstanbula hâkim oldu. Kiliseye sığınan mazlum ahâliye, güçsüz acınacak durumdaki insanlara dokunulmadı

*29 Mayısta genç fatih kır atıyla hocaları ve ordu kumandanları muhteşem bir alayla Topkapı’dan İstanbul’a girdi yanında, çok sevdiği hocası Akşemseddîn vardı. Fâtih çok gençti Akşemseddîn’i pâdişâh sanıyor ve çiçek sunuyordu. Akşemseddîn, Genç pâdişâhı gösterdi; “Sultan Mehmed ben değilim, odur” dedi. Sultan Mehmed de; “Gidiniz, ona gidiniz. Sultan Mehmed benim ama o hocamdır. Şehrin manevî fâtihidir” dedi. *Sultan, Türk askerlerinin tekbir sesleri arşa yükselen ve dört bir cihanı titreten ezan sesleriyle Ayasofyaya geldi. Genç Sultan, yerlere kapanan Ortodoks patriğine karşı; “Kalkın Ben sultan Mehmed, bütün ahâliye söylüyorum ki, bu günden îtibâren hayâtınız ve hürriyetiniz hususunda gazabımdan korkmayınız” diye hitâb etti*din, mezheb hürriyetini te’min eden ferman yayınlayan sultan Mehmed, Ayasofya’nın Cuma gününe kadar câmi hâline getirilmesini emretti. Fâtih, İstanbul’daki ilk Cuma namazını ayasofyada kıldı. 655’den 1453’e kadar devam eden mübarek ideâl Feth-i mübîn fetihnamelerle bütün İslâm âlemine müjdelenip dünyâya ilân edildi.
*İstanbul kuşatması 6 Nisan’dan 29 Mayıs’a kadar elli dört gün sürdü. Kuşatmada Bizanslılardan dört bin üzerinde ölü, elli binden fazla esir vardı Osmanlıların kayıpları beş binin üzerinde idi. Fetihte ganîmetler ele geçirildi

*İstanbul fethedilmekle, bin dört yüz seksen senelik Roma İmparatorluğu sona erdi. Osmanlı Devleti’nde yükselme devri başladı, çihân-şümul hâkimiyeti gelişti. İnsanlık îmân içinde tek devlet ve hükümdar hâkimiyeti için teşebbüse geçildi. İstanbul sefahat alemi olmaktan çıkarıldı ilim ve kültür merkezi hâline getirildi. Osmanlılar her yerde medrese ve kütüphâneler açtılar.*Sultan Mehmed’in kazandığı mübarek istanbul târihlerde feth-i celîl ve feth-i mübîn*adları ile anıldı Latin istilâsıyla harabeye dönen, istanbul nüfûsu elli bindi inen bin yıllık şehir, ahlâk ve maneviyâtı ile perişandı. fetih ile şehre hayat ve medeniyet geldi istanbul, İslâm ahlâk ve nizâmının merkezi oldu. Gökkubbeye uzanan muhteşem câmiler Allahü teâlâya niyazı temsil eden zarif minareleri,ile mübarek belde İslâm’ın kudsiyetine kavuştu
*İstanbul fethedilerek Şehir ilim, kültür ve, sarayları, ile ve san’atın Türklüğün İslâm medeniyetinin dünyânın en büyük merkezi olmuştur
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi