07-03-2007, 23:50 | #1 |
ŞİİR GERİ DÖNÜŞÜM ARŞİVİ
Akşamdı…
Acımı azdırırcasına akşamdı… Kurşun yarası gibi göğsüme bıraktığın ayrılığı Ve içimi tutuşturan bakışını… Ağlayamadım… Güvercinler bile yoktu yeni camiinin önünde… Akşamdı ve adressiz kaldım… Ah! Keşke erken olsaydı biraz daha… Şurada bir simitçi bağırırdı hiç olmazsa yanık sesiyle… Avunurdum… Herkesin gittiği yerde… Ve herkes giderken akşam diye… Ey beni bırakıp giden; Ne bıraktığını bile bilmeden… Şimdi bütün bu yokluğun… İnadına kavuşmak olacak… Senin sadece adın ayrılık… Her yerde sen varsın artık…
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
07-04-2007, 18:09 | #2 |
ŞİİR GERİ DÖNÜŞÜM ARŞİVİ
şimdi sen olsaydın
böyle mi olurdu geceleri üşütürmüydü ayaz ellerimi şimdi sen olsaydın böyle mi öterdi kuşlar yalnız kalır mıydı sokaklar şimdi sen olsaydın solar mıydı penceremde güller gider miydi dallarından bülbüller şimdi sen olsaydın elim gider miydi tetiğe sıkar mıydım sensizliği kalbime |
|
07-04-2007, 18:10 | #3 |
SEN GİDERKEN
sen giderken
ardından bakakalmak düştü bana bir de bu dizeleri yazdıracak bir kaç kelime sen giderken hüzün düştü bana ve bir kaç damla gözyaşı avuçlarıma ve sen giderken ayrılık düştü bana en afillisinden kuyruklu bir ayrılık |
|
07-04-2007, 18:12 | #4 |
DEMEK ŞİMDİ GİDİYORSUN
Demek şimdi gidiyorsun
Yarım halde Darmadağın bırakıp beni Viran bir şehir gibi Demek şimdi gidiyorsun Kapıyı çarpıp bakmadan arkana Git gitmek istiyorsan git Sensizlik koymaz bana diyemem Her akşam meze yaparım Çilingir soframda Ve içime atarım sensizliğimi Kim bilir neler bekliyor dışarıda seni Kim bilir hangi tuzaklar Hangi yalan sevdalar Sahte gülümsemeler Kim bilir kimler tutacak ellerini Kimler öpecek seni benim yerime Kim sevebilecek seni Benim kadar söyle Kim ölecek senin için Çekip gittiğin zaman Benim gibi böyle sen giderken karanfiller sıralıydı sıralıydı içlerinden biri var ki benim gibi yaralıydı..... |
|
07-04-2007, 19:53 | #5 |
Biliyorumm....
hırçın sevdaların kucağında
huzuru arıyorum aşkın büyük dalgalarında kaybolsamda biliyorum ki karada mutluluk biliyorum ki bir yerlerde var biliyorum ki beni bekliyor arada bir durulan denizim umut veriyor bana ama birden girdaplar ve fırtına... tekrar diplere batıyorum soluksuz ve sadece sessiz... son gücümle itiyorum kendimi sonra yine güç ve güvenle buluşuyor ruhum çünkü biliyorum ki biryerlede beni bekliyor mutluluk |
|
07-04-2007, 19:54 | #6 |
işte.....
İşte demeden
olduğu için işte. Yorulduğum için değil alnımdan akan göz yaşım. Taşıdığım yüküm sırtımda değil kollarımda ki yanık izi gibi bana galü bir zamandan kalma. İşte; işte demeden sırf dememek için işte. Sular çekiliyor bir şeyin habercisi gibi. Yeniden doğmak için bir sebep gibi. Ya da doğduğunun farkında olmak için. Sebep senin hepsi senin diyorum. Biliyorsun çünkü böyle. Üzerini örttüğüm bir battaniye aşık attığım küçük misketlerim yuvarlanıyor işte dediğim zamanlara. Üzerimde örtülüyken yünden ellerin. Giderken ellerini duvarlara veriyorsun gözünün kenarıyla. Bir harf bile çıkamazken ağzımdan nasılda örüyor bana bu duvar kerametinde kelimeler. İşte diyorum. İşte dememek için sırf. Yine de faydası yok görüyorsun. İşte dememek için de Bir işte lazım geliyor. İşte dememek için sırf işte diyorum... |
|
07-04-2007, 19:54 | #7 |
ŞİİR GERİ DÖNÜŞÜM ARŞİVİ
SEVİYORUM SENİ...
Sen, sevincin yüreğisin, Umudun öbür adı. Bulutlar kadar beyaz, Gökyüzü kadar mavi. Yağmur da sensin, Rüzgar da. Alı mavi, Aalı nar, Ve rüzgarı rüzgar kılan. Gece ve gündüz, Zaman ve mekan. Hava Ateş Ve su. Birin iki, İkinin bir oluşu. Hazın tende dağılışı. Ve akışı suların. Tohumda sensin , Toprak da. Mutun en yakın, Kahrın en uzak. Suyun en derin yeri. Ateşin en sıcak. Sen olmasan, yaşamak? Kimbilir? Nasıl fazladan bir şey… SEVİYORUM SENİ. |
|
07-04-2007, 19:57 | #8 |
Demedim mi???
Demedim mi sana ‘şair, bozuntusu
Demedim mi bir gün herkes gider diye Herkes giderde bir tek sen kalırsın geceleri diye Demedim mi sana yamalı kelimeler terzisi Demedim mi yıkılırsın diye Yıkıldın işte Şimdi kına yaksınlar Ardından oyun yapanlar Dostum deyip yanına sokulanlar |
|
07-04-2007, 19:59 | #9 |
Sensin ANNE........
SENSİN ANNE
Gözlerimdeki keder mi? Hasretin tabi ki anne Ne kadar bilmiyorum Ne kadar geçeceğinide Kokunu sineme çekmeyeli Ruhumda ki huzur mu? Sesinin bıraktığı kırıntılar yeter ya! İçimdeki sırlar Anlatmak için çırpındığım gecelerde Yoktun yanımda Duruyolar yanımda Anlatacak güven dolu gözler bulamadım Seninkiler gibi Artık masalda dinlemiyorum Sıcacık yatağımda Üzerime düşen kartanelerini andıran Yumuşacık sesin gibi değil Hiçbie ses Yazın kavurucu güneşi bile Gül dudaklarında ki bir gülüş kadar Isıtmıyor beni Dmamarlarımda dolaşan kan Kalbimde hissettiğim mutluluğu Bedenimin en ücra köşesine Taşıyabiliyor mu sensiz anne Gözlerim değersiz misketler gibi Donuk bakarken Nasıl da yakutlara dönüşüyor Sen sahneye çıkınca anne Sonbaharda ağaçların döktüğü Sarı gözyaşları gibi Dört mevsim yaprak döküyorum Sensiz kalınca anne Hergün içime çektiğim nedir biliyor musun? Yağmur sonrası toprak kokusu mu Ya da akşam saatlerinde Denizin sunduğu yosun kokusu mu Ördüğün örük yok belki Ama ellerinin kokusu hala saçlarımda Ve saçlarının parıltısı hala gözyaşlarımda Bütün istediklerimi koydun avcuma anne Ama kapartamıyorum avucumu Çünkü benim istediğim senin Bana verdiklerin değil SENSİN ANNE Yalnız SEN… |
|
07-04-2007, 19:59 | #10 |
BENİ BAHARKEN TANISAYDIN...
Beni bir baharken tanısaydın
O zaman sonbaharlar inan ki Çok değerli olurdu. Kurumuş sarı yapraklar bile düşmezdi dallarından Solmadan tutsaydın ellerimden Rüzgarlara boyun eğmeden koklasaydın Düşlerinden Düşlerin düşlerim olurdu. Vazgeçmezdim ki o zaman senden, Vazgeçemezdim. Ne sen giderdin, Ne umut biterdi, Nede ben geçerdim yaşamaktan. |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|