AK Gençliğin Buluşma Noktası
İslam Tarihi İslam tarihi ile ilgili paylaşımlar.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 05-09-2018, 06:53   #71
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

Örümcek ağları

*Örümcek iplikleri tıpta cerrahi operasyonlarda, tendon ve eklem müdahalelerinde ameliyat ipliği olarak kullanılır Üç boyutlu ağ iki boyutlu ağlara göre daha karmaşıktır Ağ bir düzlem değil, karmaşık üç boyutlu bir yapıdadır. yayılmış yumak yığınları görünümündedir. ağın denetlenmesi, iki boyutlu ağlara göre daha zordur. küçük böcekler ve parazitler ağa yakalanıyorsa, örümceğin işi zorlaşır. örümcek, ağını kimsesiz* bir bölgeye kurar
Bu örümceklerden biri kara dul örümceğidir. Üstün mimarisiyle örümcek ağının içinde, mekanik bir tuzak vardır. tuzak yoğun ve yapışkan bir ağ alanı içerir. ağ topu, yere güçsüz iplikçiklerle bağlanır. Kımıldayan böcek ağa yapışır, iplikçik kopar, yer ile bağlantı kesilir.örümcek tuzağı yukarı, üç çekerek, hareketsiz kalan* avını öldürür. *Üç boyutlu ağ tuzağında çok açık bir akıl gösterisi vardır. Mekanik tuzak veya üç boyutlu ağlarda avın hızını kesmek için kullanılan yöntem aynıdır. Çok sayıdabzayıf iplik örülmüştür. Böceğin takılmasıyla* iplikler kopar.* avın enerjisi bu ipliklerin koparılması için harcanmıştır, böceğin hızı kesilir. iplikler böceği kıskıvrak yakalar.Örümcek kusursuz çalışan ağını evrim süreci ve kendi çabasıyla öğrenemez Örümcekler yeryüzündeki tüm canlılar gibi Allah`ın emriyle hareket ederler. Rahman ve Rahim olan Allah'a teslim olmuşuzdur "… göklerde ve yerde her ne varsa istese de istemese de- O`na teslim olmuştur ve O`na döndürülmektedirler." (Al-i İmran Suresi, 83) ayetiyle bunu haber vermiştir.

Örümcek Ağlarıyla* Hazırlanan Tasarımlar

*Endüstriyel tasarımlarda doğadan yararlanılır doğadaki tasarım kusursuzdur. Enerji tasarrufu, estetik, işlevsellik, manevra ve bir tasarımda olması gereken tüm özellikler doğada eksiksiz mevcuttur. İnsan becerisi ve asırlık süren bir bilgi birikimiyle çıkan tasarımlar, doğadaki benzerlerinin birer taklididir Örümceklerin ağları mühendislik harikalarıdır örümcekler ağlarını, çayırdaki otlar üzerine yayılmış çarşaf görünümü verecek şekilde yatay kurarlar. Dikey otları ağ üzerinde dağıtırlar
Bu yöntem insanlarca taklit edilmiştir. Günümüz modern Münih Olimpiyat Stadı ve Cidde Havaalanı örümcek türlerinin ağları örnek alınarak inşa edilmiştir. İnsanlarca taklit yöntemiyle üretilmiş ağ tasarımını örümcekler dünya üzerinde ortaya çıktıkları andan itibaren kullanmaktadırlar.
*Örümcek ağlarında mühendislik bilgisi gerekmektedir. Oysa örümcekler yapı statiği,ve mimari tasarımı bilmezler, eğitimleri yoktur. Tüm canlılar gibi kendilerine doğuştan, Allah tarafından ilham edilmiş vahiyle hareket etmektedirler. Ürettikleri mimari harikalarının tek nedeni budur. Allah ayetinde tüm canlıların Kendi denetiminde olduğunu şöyle bildirmektedir: İşte Rabbiniz Allah budur. O`ndan başka ilah yoktur. Herşeyin yaratıcısıdır, O`na kulluk edin. O, herşeyin üstünde bir vekildir. (En`am Suresi)

Mükemmel Yaratılış Örneği

Örümcekler mekanik tuzaklar kuran, suyun dibine yuva yapan, ağdan kementlerle avlanan, kimyasal zehirler püskürten, kendi boyunun yüzlerce misli yükseklikten bir iple atlayan, vücudunda çelikten sağlam ipler üreten, avlanmak için kamuflaj yapabilen bir ölüm makinesi, mimarlık harikası ağlar kuran birer "mühendistir* Örümceklerin vücut yapılarında birçok mucize vardır örümcek vücudunda, dokuma fabrikası gibi çalışan taraklar, kimyevi laboratuvarlar, çok güçlü sindirim salgıları* en hassas titreşimleri hisseden algılayıcılar, zehir enjeksiyonu yapan kıskaçlar ve bunlar gibi yaratılışa delil birçok özellik vardır. örümcek tek başına evrim teorisine meydan okur ve onu çürüten önemli bir delildir.

Üstün Algılama Yeteneği:

*Sıçrayan örümcekler dışındaki, örümceklerin görme duyuları zayıftır, kısa mesafeleri algılayabilirler. Bir avcı için büyük bir zaaftır ancak bu durum, örümcekteki hassas erken uyarı sistemi ile ortadan kalkar örümcek Vücutu, titreşimlere karşı çok hassas tüylerle kaplıdır. tüyler sinir ucuna bağlanır. Dokunma ses ve koku titreşimleriyle kıllar uyarılır. Tüyler titreşimleri sinir uçlarına aktarır. Sinirler uyarıları beyne iletir. Ve örümcekler en küçük titreşimden haberdar olurlar. Örümcekler hareketsiz avı algılayamaz canlı böceklerin titreşimlerini çözerek, böcekleri saptayabilirler. örümcek böceğin yerinden emin olmak için ayakları ile* ağı sallar.ve avını tespit eder
Örümcek bacakları, algılayıcı kılların en yoğun olduğu organlardır. *Örümceğin algılayıcı kıllarının içleri boş, yapıları* serttir. Kaynağı bir metre uzaklıktaki düşük şiddetteki sesin titreşimleri bile algılanabilir. Örümcek bacak kıllarında ısıya hassas algılayıcı sistemler vardır. vücut derilerinde, içlerinde hassas sinir uçları bulunan yarıklar bulunur. Bütün bu özelliklerle örümcekler yakında meydana gelen her hareketi, derilerinde gerçekleşiyormuş ve dokunabiliyormuş gibi* hissederler. *Örümceği bacağı koptuğunda, çıkar. Öncekine oranla kısa olur. Örümcek yere değmeyen bu bacağı yürürken kullanmaz. örümcek, toplam ayak mevcudunun yarısından yoksun olduğunda dört ayakla- çok rahat yürür* bacağın çıkmasının tek sebebi, bacağın üzerinde bulunan algılayıcı kıllara örümceğin duyduğu ihtiyaçtır.*Örümcek ağlarındaki titreşimi algılama yeteneği* hassastır ağdaki titreşimden ağa takılanın av mı yoksa çiftleşmeye gelen erkek örümcek mi olduğunu ayırt edebilirler. Ağlar esnek yapılarına rağmen titreşimi iletir* titreşim şiddetini artırır Küçük bir ses dalgasından ağ üzerindeki titreşimlere kadar her uyarı örümcekce çok net algılanır. ağdaki uyarı sistemi, örümcekler için* en uygun mekanizmadır. Vücuttaki binlerce kılın her birinin sinir ucunun beyne bağlı olduğu ve uyarı sinyalleri örümcek tarafından çok hızlı değerlendirilir
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-09-2018, 06:53   #72
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

Suda Yürüyen Örümcek

*Su örümcekleri suda yürüyebilmelerini sağlayan özel bir yapıya sahiptirler. ayaklarının ucunda hidrofob balmumuyla kaplı kıllardan oluşan kadifemsi bir örgü vardır. Ve örümcek su üzerinde batmadan yürür örümceğin suda kalma kapasitesi yüksektir mevcut hallerinden 25 kat ağır olsalardı bile su üzerinde rahatça yürüyebilirlerdi.
Su örümcekleri suda yürürlerken arka ayaklarını dümen gibi kullanırlar. Orta ayaklar hareketi sağlarken kısa olan ön ayaklar avları yakalar Su örümceği hızlı hareket eder ki suyun üzerinde aniden bir metrelik bir atlayış gerçekleştirir ve. su üzerinde bir sürat motoru kadar hızlı hareket eder.
*Su örümcekleri avlanırken suyu ağ gibi kullanırlar. Yanlış* manevrayla suya düşen yusufçuk, sinek veya kelebek örümceğe av olur. böce kanatları suya değince, sinek kağıdına takılmış gibi su yüzeyinde yapışırlar. Su yüzeyindeki titreşimi örümcek algılar. örümcek titreşimlerden avının yerini ve büyüklüğünü tespit eder. su yüzeyine yapışan avını sokarak zehirler ve öldürür.
Acaba örümceğin ayak kıllarındaki suya batmayı önleyen kaplamayı kim yapmıştır? Dünyadaki her su örümceğinin ayaklarında kaplama vardır Örümcekler suyun kaldırma kuvvetini, hidrofob maddelerin moleküler özelliklerini, etkileşimi nereden bilmektedir Bu sistemi kendileri tasarlayamayacaklarına göre kim yapmıştır?
*Suyun yüzey gerilimine göre tasarlanmış örümceğin kusursuz yapısı nasıl meydana gelmiştir? Örümcekler suya batmalarını önleyen kimyasal maddenin formülünü sonraki örümceklere nasıl aktarmışlardır?
Bu soruların bizi mükemmel bir yaratılışa götürür Örümcekler Allah tarafından kusursuzca yaratılmışlardır. Allah her türe, ihtiyacı olan özellikleri verdiği gibi, bu örümceklere de* su üzerinde yürüyebilecekleri sistemler vermiştir.

Sonsöz

*Allah`ın dışında, kendileri için göklerden ve yerden hiç bir rızka, hiç bir şeye malik olmayan güçleri yetmeyen şeylere mi tapıyorlar? Allah`a benzerler aramayayın; çünkü Allah bilir, siz ise bilmezsiniz. (Nahl Suresi) Evrim teorisi bilimsellikten yoksun, delilsiz bir iddiadır. Tüm iddiasını,ihtimal dışı tesadüflere akıl ve bilim dışı temeler üzerine kurmuştur. evrim çaresizdir hiç bir şeyi* açıklayamaz evrim çürük bir iddiadır evrim akıl dışı bir varsayımdır* örümcek sahip olduğu özellikleri zamanla kazanamaz. bütün yeteneklerin aynı anda kazanmalı Ağ örmeyi bilen bir örümcek, aynı zamanda iplikte üretmelidir gerekir.Ağ örmeyi bilen ama iplik üretemeyen, örümcek olamaz. Ağ örmeyen örümcek türleri ise -sıçrayan örümcek gibibevrimi binlerce kere çökerten üstün yaratılıştadır.*Örümcek son derece güzel ağlar örer fakat ağın üzerine döşeyeceği yapışkan ipi ve tutkalımsı madde olmasa ağ işe yaramayacaktır. Tutkalımsı madde mevcut olsa ama yapışkan iplere olağanüstü esneklik veren moleküller ağ işe yaramayacak ve örümcek ölecektir. örümceğin yediği besinlerde skeploprotein olmasa iplik üretemez. tesadüf eseri ağ sahibi olsa ağın üzerinde yürüyeeceği bacaklara, ve ayaklarının ağa yapışmamasını sağlayacak kimyasal kaplamaya ihtiyacı vardır. vücudunda ağdaki titreşimleri tespit edecek algılama sistemi bulunmalıdır.* bu özellikler olmasa hayvan ölür.Örümceğin sindirim, solunum, dolaşım sistemleri vardır. Ve Bu sistemler aynı anda ortaya çıkmış olmaları gerekir. Midesiz veya kalbi eksik bir örümcek düşünemeyiz.

*Örümceğin ağ üreten organları gibi tüm organlarının var olması için, örümceği oluşturan milyonlarca hücrenin her birinde bilgi* var olmalıdır DNA`da milyonlarca bilgiden herhangi birinin değişmesi organı işe yaramaz hale getirir yumurtadan yeni çıkan bir örümcek hiçbir eğitim almadan, doğuştan ağ örmesi için bilgilere sahiptir Bu bilgilerle doğan her örümcek ağ kurar Yavru örümcek hiçbir eğitimden geçmez Bir mühendis bina yapmak için* okumalıdır Hesapları bilgisayarlarda yapar. Ona öğretecek hocaları vardır. bir örümcek ağı bir bina yapmak kadar hesap gerektirir. Ağı oluşturan iplikçikler ağın sağlamlığı, dayanıklık ve esneklik, gibi ayrıntılar
*yavru örümcek dünyaya gelmelerinden sonra ip üretmeye, ağ kurmaya ve avlanmaya başlar
Evrim ise yaratılışı inkar eder Örümceğin yapısı* proteindir. Proteinleri amino asitleri Amino asitler ise büyük moleküllerin biraraya gelmesiyle oluşur. Molekül atomların biraraya gelmesiyle ortaya çıkar. İnsanın bile taklit edemediği iplikler üreten, benzersiz mimarlık eserleri yaratan örümceğe, yaptıklarını bildiren güdü, bütün canlılar gibi Alemlerin Rabbi`ne boyun eğmek* ve onun ilhamıyla hareket etmekdir.Yedi gök, ve yer* O`nu tesbih eder; O`nu övgü ile tesbih etmeyen yoktur, ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz. Şüphesiz O, halimdir bağışlayandır. (İsra Suresi)

Tekerlek Örümcekler

Güneybatı Afrika`Namibia çölünde yaşayan örümcek türleri, tehlikeyle karşılaştıklarında bacaklarını gövdeye çekerek vücutlarını tekerlek haline getirirler. Tekerlek şekli* gövdeleriyle seri taklalar atarak süratle tehlikeden uzaklaşırlar.
Boyları 2.5-3 cm olan bu örümcekler, saniyede 2 metre gibi büyük bir hıza erişirler. Bu hız şöyledir Örümceklerin tekerlek şeklindeki gövde devir sayısı, saatte 40 kilometre giden bir arabanın teker dönüş sayısı kadardır. altın tekerlekli örümcek* bu yöntemi kaçmak için kullanır. düşman, yaban arılarıdır. Yuvasını kum tepelerinin üstüne kuran örümcek, yaban arısı yuvasını kazınca dışarı fırlar. hız kazanmak için birkaç adım atar, beş eklemli bacaklarını kıvırarak yokuş aşağı yuvarlanan bir tekerlek gibi hızla yol alarak kaçar. *Örümcek yuvasını kum tepesinin aşağısına kursa kaçış için* hıza ulaşamaz* ve yakalanır. Bu nedenle örümcek yuva yapımı için tepelerin üst kısmını tercih eder. Örümceğin düşmanıyla karşılaşmadan yuvasını tepeye kurması ve önlem alması son derece bilinçli bir davranıştır. Kuşkusuz bunu ilham eden Allah`tır. Allah benzersiz yaratan, her türlü yaratmayı bilendir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-09-2018, 06:54   #73
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

Çan Örümceklerinin Dalma Tekniği

*Asya ve Avrupa`nın ılık bölgelerinde yaşayan su örümcekleri, su altında yaşar. yuvalarını suyun içine yaparlar. Yuvanın inşası için ilk olarak su bitkilerinin sap veya yaprakları arasına ağlarla bir platform yapar. platformu, ipek iplikçiklerle bitki saplarına tutturur. iplikçikler, örümceğe evinin yolunu gösteren bir işaret, ve platformu sabitleyen bir bağ, avın yaklaştığını bildiren bir radardır örümcek, platform altına ayaklarını ve gövdesiyle hava kabarcıkları taşır. ağ yukarıya doğru şişer hava ilave edildikçe çan biçimini alır.* bu çan, örümceğin yuvasıdır. Örümcek gündüzleri yuvada bekler. Yakınından küçük bir hayvan, bir böcek ya da larva geçtiğinde, dışarı fırlayarak onu yakalar ve yemek için yuvasına götürür. *Suyun yüzeyine düşen böcek, titreşime neden olur. titreşimi alan örümcek yukarı çıkar böceği kaptıktan sonra su altına taşır. Örümcek su yüzeyini bir ağ gibi kullanır. Suya düşen böcek, ağa takılan kurbandan farksızdır. Kış yaklaştığında örümcek donmamak için koruyucu önlemler alır kışın yaklaşmasıyla su örümceği, gölcükten aşağılara iner. kış çanı örerek içini havayla doldurur. boş bir su salyangozu kabuğuna yerleşir. Çanın içinde kıpırdamaz kışın enerji harcamaz Bunun nedeni enerji kaybetmemek ve oksijen ihtiyacını kaldırmaktır. Bu önlemle yuvaya taşınan hava kabarcığı örümceğe kışın 4-5 ay yeter. su örümceğinin oluşturduğu kabarcık ve avlanma şekli bir örümceğin suda yaşayabilmesi için en ideal şekilde tasarlanmıştır. *Örümcek suda yaşayacak özelliklere sahiptir olmasaydı suya ilk girdiği anda ölecektir, kara canlısı olmasına rağmen rahatlıkla suda yaşar su örümceğinin tüm özellikleri ve yetenekleriyle* Allah tarafından kusursuzca yaratılmıştır deki Rabbime tevekkül ettim. O`nun denetlemediği hiçbir canlı yoktur. Muhakkak Rabbim, dosdoğrudur ve doğru yolda olanı korumaktadır.(Hud Suresi)

Örümceklerin Balık Avlama Teknikleri

örümcekler en akla gelmedik ortamlarda* avlanabilirler. Dolmedes su örümceği için av sahası sudur. Bu örümceğe bataklıklarda ve su hendeklerinde rastlanır.Gözleri keskin olmayan su örümceği, zamanını su kenarında ipek iplikler üretip yaymakla geçirir. iplikler diğer örümceklere karşı avlanma sınırlarını belirtir ve örümceğin kaçış yoludur.Avlanırken örümceğin en çok uyguladığı yöntem, dört bacağını suya sokup, diğer dört bacağıyla kuru toprağa tutunmaktır. Bunu yaparken batmadan su üzerinde kalıp çok bilinçli bir yöntem uygular. Örümcek, suya sokacağı bacaklarını dişlerinin arasından su geçirmez bir sıvıyla kaplar. avlanmak için su kenarına yaklaşır. Bütün vücudunu* aşağı doğru iterek suyun yüzüne kendini bırakır. *Su örümceği su* yüzeyini dalgalandırmadan diş ve dokungaçlarını suya batırır. Gözleri ile çevreyi, bacakları ile sudaki titreşimleri izleyerek bekler. Örümceğin doyabilmesi için avı* Golyan balığı boyutunda olmalıdır Örümcek Golyan balığını avlarken, balık, dişlerinin 1,5 cm. yakınına gelene kadar suda hareket etmeden bekler vücudu ile suya girer ve balığı bacakları ile yakalayarak zehirli dişlerine çeker. kendisinden ağır olan balığın kendisini suda sürüklememesi için* arka üstü döner. Zehir etkisini gösterir.zehir avı öldürmekle kalmaz kurbanın dokularını eriterek hazmedilebilir çorba haline dönüştürür. Av öldüğünde, örümcek onu kıyıya çeker ve beslenir. Peki "Batmayı engelleyen salgıya örümcek nasıl sahip olmuştur?" "Suda batma tehlikesine karşı ayaklarını yağlaması gerektiğini nereden bilmektedir?" *Suda batmamasını sağlayacak sıvının formülünü örümcek nasıl bulmuştur ve nasıl üretmiştir?" Avlanmanın her aşamasında akıl alameti olan bu örümcek kuşkusuz Allah`ın ilhamı ile kadar akılcı hareket etmekte, plan yapıp uygulamaktadır Allah her canlının rızkını verendir ayet şöyle bildirmektedir Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah`a ait olmasın. Onun karar* yerini bilir. Bunlar* kitapta yazılıdır. (Hud Suresi)

Aldatmaca Uzmanı Portia Örümcekleri

*Portia örümceği ağ kurar ve kendi ağından uzağa avlanır. Portia`nın özelliği böcek yerine kendi türdeşleridir. Portia`nın ağ sahası genellikle diğer örümcek ağlarıdır. rüzgar eserken* böcek ağdan kurtulmaya çalışırken Portia ağa yerleşir.Görünüşte rüzgarda ağa takılmış bir bitki parçasını andırır.son derece yavaş bir yürür tuzağa düşen bir böcek gibi bacaklarını yavaşça sallayıp ağa takılmış böcek taklidi yapar. titreşime aldanan ağ sahibini* Portia ağın pusuda bekler Portia örümcekleri kendi türdeşlerinin taklidini yaparak onları kandırır.kıvrık bir yaprakta* yaşayan Portia, Euryattus örümceğinin çiftleşme hareketini taklit eder. Onun erkeği gibi davranır. aldanan dişi örümcek yuva dışına çıkar*Portia Bir örümceğin "taklit yeteneğine" sahiptir ilginç bir avlanma şekli seçmiştir Allah tarafından bu şekilde yaratılmış taklit yaparak avlanmaktadır. Allah tüm canlılarda benzeri olmayan yaratma sanatını tanıtır.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-10-2018, 06:56   #74
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak TIMETURK.COM
18 yıl süren zulüm: Türkçe ezan

*30 Ocak 1932'de Fatih Camii'nde başlayan Türkçe ezan dayatması 16 Haziran 1950'ye kadar sürmüştü. Tek parti döneminin halka 18 sene boyunca uygulanan en büyük dayatması Türkçe ezan, ilk olarak 1932 nin 30 Ocak gününde Fatih Camii'nde okunmuştu. Arapça ezan yasağı, Demokrat Parti'nin iktidara gelmesi ile 16 Haziran 1950'de kaldırıldı.Türkçülük akımının fikir babası Ziya Gökalp, “Bir ülke ki camiinde Türkçe ezan okunur” dizesini kullanarak talebini dile getirmişti.
1932 yi Mustafa Kemal dinde reform olarak ilan edti. 1931 Aralık ayında Dolmabahçe Sarayı'nda dokuz hafız ezan ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmalarına başladı. Kuran'ın Türkçe tercümesi 22 Ocak 1932 de İstanbul Yerebatan Camii'nde Hafız Yaşar tarafından okundu. *30 Ocak 1932 de ilk Türkçe ezan, Hafız Rifat Bey tarafından Fatih Camii'nde okundu.4 Şubat 1933de, müftülüklere ezanı Türkçe okumaları buna uymayanların kati bir şekilde cezalandırılacakları bildirildi 1941'de Refik Saydam'ın başbakanlığı ve İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanlığında kanun çıkarıldı ve Türkçe ezana yasal zemin kazandırıldı Ezanda bütün ifadeler Türkçe ‘ye tercüme edildi 'felah' kelimesine dokunulmadı Yıllarca Türkçe ezanın halkın ibadette ne dediğini anlaması için uygulandığı iddia edildi fakat Türkçe bilmeyen Kürt ve Arap köylerinde türkçe ezanın neden zorunlu olduğu sorusuna cevap verilemedi.Evlerde Arapça ezan ve kamet yasaktı. yüzlerce insan ceza aldı.
*1938'de Hatay'a giren Türk ordusunun ilk icraatı Arapça ezanı Türkçeye çevirmek oldu. Hatay Fransız işgal ordusunun dayatmadığı Türkiye'nin dayatmasını anlayamadı.30 Ocak 1932'de başlayan Türkçe ezan zulmü, 1950 Haziran ayında Demokrat Parti'nin tek başına iktidara gelmesine kadar devam etti. 1941'de Arapça Ezan yasağı getiren CHP'nin 1950'de Demokrat Parti ile birlikte bu yasağın kaldırılması lehinde oy kullandı
Demokrat Parti, Türkçe ezanı ve Arapça ezan isteyen istediği dilde ezanı okuyabilecekti ancak 65 yıldır tercih Arapça'dan yana kullanılıyor.
Kıbrıs'ta 1969'a kadar Türkçe ezan okutuldu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-10-2018, 06:56   #75
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

İnsan vücudu

*vücudumuzda biz farkında bir çok işlem yapılır her organımız, her hücremiz akıl almaz bir mükemmellikle büyük bir uyum içinde kendilerine belirlenmiş olan görevi yerine getirirler Kan, hücrelerin ihtiyacı besinleri taşır. Mide ve bağırsaklar besinleri küçülterek hücrelere hazır hale getirir. Sinir hücreleri vücuda uyarılar gönderiyor, beynimiz uyarıları değerlendirir görüp duyar tadar ve işitiriz Sinir hücreleri hasar görse, el ve kolumuz tutmaz; mide zarar görse sindirim yapılamaz; dil hasar görse tad alamayız.Ancak Vücudumuz, günlük hayatımızda durmadan çalışmaya devam eder. Hayatımızdaki kusursuzluğun elbette ki tek bir nedeni vardır. de ki allahtır*Hiçbir şey kendi kendine ve mükemmel bir mekanizmayla çalışamaz. televizyonun, buzdolabının, bilgisayarın kalemin herşeyin bir tasarımcısı, ve üreticisi vardır.Bir uçağı üreten eksiksiz çalışmasını sağlayan, mühendis ve teknisyenler vardır insan bedeni gibi kusursuz bir sistemin tesadüfen meydana gelmesi imkansızdır.
tesadüf mantık dışı iddiadır.Vücuddaki mükemmel düzenin tesadüfen oluşamaz kusursuzluk ve üstün akıl sahibinin vücudumuzu tasarladı Vücudumuz üstün Yaratıcının eseridir.Bu üstün Yaratıcı RabbimizbAllah`tır.Allah Kuran`da kullarına şefkatli olduğunu bildirir.Bizim Allah`ın şefkati ve merhameti karşısında boyun eğici olmamız, bize emrettiklerini eksiksiz olarak yapmamız tüm güzelliklere şükretmemiz gerekir.*Allah ayette bşöyle seslenmektedir Rabbiniz olan Allahdan başka ilah yoktur. O Herşeyin yaratıcısıdır, O`na kulluk edin. O, herşeyin üstünde bir vekildir. (Enam Suresi)

Soluduğumuz Hava Artik Akciğerlerde…

Nefes aldıktan sonra nefes borusundan akciğerlere gelen temizlenmiş hava kullanılabilir ve Akciğerlerden kan yoluyla vücudun en derinindeki hücrelere gider ve onları besler. hücrelerdeki atık madde olan karbondioksiti alır. nefesimizi verirken hücrelerden toplanan karbondioksiti vücudumuzdan dışarı atarız. nefes almayı basit zannebilirsiniz ancak vücudumuzdaki oksijen-karbondioksit alışverişi Allah`ın yarattığı ve hizmetimize verdiği nimetlerdir. sadece nefesinizi kendiniz ayarlasaydınız, şaşırmadan yapmaya gücünüz yetmezdi. Rabbimiz güç yetiremeyeceğimiz için bize kusursuz bir solunum sistemi vermiştir. Bu, Allah`ın nimetlidir. Allah bir ayette şöyle bildirir: Size istediğinizi verdi. Allah`ın nimetini saysanız, onu saymaya güç yetiremezsiniz. insan zalim ve nankördür. (İbrahim Suresi)

Her İşin Üstesinden Gelen Marifetli Ellerimiz

*Kitabın sayfalarını çevirmek, ve kapı açarken ve buna benzer, yüzlerce elimizi kullanırız
Elimiz o kadar güçlüdür ki yumruk sıkılmamış haldeyken bile bir nesneye elimizle 45 kg güç uygulayabiliriz. elimizi çok ince ve hassas işlerde de kullanabiliriz. iğne deliğinden iplik geçirmek gibi. biz bunları yaparken elimizin ne kadar önemli bir işi başardığını fark etmeyiz Yani hiçbir zaman masadan kağıt alacağım 500 gramlık bir güç uygulayayım" diye düşünmeyiz. Çünkü Allah bizi kusursuz yaratmıştır. Elimizdeki eşsiz kabiliyet Allah`ın benzersiz yaratmasıyla var olmuştur.
Bilim adamlarının en büyük çabası insan elinin benzeri yapay bir el üretmek olduğunu biliyor muydunuz? *robot eller; güç açısından insan eline eşdeğerdir ama dokunma hassasiyetine ve iş yapma kabiliyetine sahip değildir robot bir el yapan mühendis Hans Schneebeli şunları söylüyor: Robot ellerde ne kadar çalışırsam, insanların sahip oldukları ellere o kadar çok hayran oluyorum. İnsan eline ulaşabilmemiz için çok zaman geçmesi gerekir. Günümüz teknolojisi ile bir benzeri yapılamayan ellerimizi Allah, özel tasarlamıştır. Ellerimiz Allah`ın yaratma sanatının kusursuzluğunu gösterir. Allah`tan başka yaratıcı yoktur. ayet gerçeği görmeyen insanlara şöyle seslenir De ki: "Göklerin ve yerin Rabbi Allah`tır." Öyleyse, O`nu bırakıp yarar ve zarar sağlamayan güçsüz veliler mi edindiniz?" De ki: "Hiç görmeyen ile gören eşit olabilir mi? karanlıklarla nur eşit olabilir mi?" De ki: "Allah, herşeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır." (Rad Suresi)

Kaslarınız Büyük Bir Uyum İçinde Çalışır

Güldüğünüzde yüzünüzde aynı anda 17 kas birden kasılır bunlardan bir tanesi kasılmasa görevini yanlış yapsa gülümseyemezsiniz yüzünüz anlamsız bir ifade alır. Yüzünüzde mimik yapmakla görevli 28 ayrı kas vardır. kasların kasılmalarıyla binlerce farklı ifade oluşturabilirsiniz. Kızgınlık, şaşkınlık, sevinç, gülümseme ifadelerini bu kaslarla yaparsınız. kaslarınız da büyük bir uyum içindedir. tek bir adım atmak için ayak ve sırtınızdaki 54 kas aynı anda çalışır. yüzlerce hareketi kaslarımızla kolaylıkla yaparız düşünmemiz gerekir. Çünkü kaslarımızın çalışması için hiçbir şey yapmayız. kaslarımız eksik çalışsaydı koşmak, yüzmek,ve adım atmamız imkansız olurdu. unutmamamız gereken tek gerçek Allah vücudumuzda kusursuz bir sistem yaratmıştır. Bu Rabbimizin hediyesidir. Allah`ın sonsuz merhametini düşünüp, şükretmemiz gerekir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-10-2018, 06:57   #76
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

KEMİKLERİN TAKLİT EDİLEMEYEN ÖZELLİKLERİ

Kemiklerimizin arasındaki eklemlerin çeşitleri vardır. eklemler hareketi sağlar. Kemiklerimiz vücudun taşınması ve korunması gibi önemli görevler üstlenmişdir. zor görevleri yerine getirecek sağlamlıkta yaratılmışdır.
Kemiklerimiz hafiftir bir bal peteği gibi deliklidir. delikli yapı sayesinde hafif olmalarına rağmen serttirler. çelikten 5 kat daha fazla dayanıklıdır bacaklardaki uyluk kemiği dik dururken 1 ton ağırlığı kaldırabilir kapasiteye sahiptir. Yürürken attığınız uylul kemiğine, vücut ağırlığının 3 katı yük biner ancak kemiklerin dayanıklılığı sayesinde hiçbir şey olmaz. Peki kemiklerimizi kuvvetli kılan nedir? kemiklerin benzeri olmayan bir yaratılışdadır bal peteği gibi kafesli bir yapıdadır. Bu sayede son derece sağlam, hem de rahatlıkla kullanılabilecek hafifliktedir

kemiklerin içleri ve, dışları sert ve dolu olsaydı, kemikler ağır olurdu esnekliği de kalmaz en küçük darbede, kolunuzu hafifçe dolaba çarptığınızda bile kemiğiniz kırılabilirdi. Ancak Allah merhametli olandır ve kemiklerimizi rahat edeceğimiz, ve zarar görmeyeceğimiz şekilde yaratandır Kemikler bilim adamlarının çok önem verdikleri ve taklit etmek için çalıştıkları bir maddeden oluşurlar. Çok hafif ve çok dayanıklıdır ve en önemlisi de kendini tamir etme yeteneğine sahiptir kendi kendine büyür 5 yaşındaki boyumuzla 20 yaşındaki boyumuz aynı değildir bunun nedeni kemik büyümesidir. Üstelik bu büyüme çok orantılıdır. Bacak büyürken, kollarda büyür, Üstelik bu tüm insanlar için geçerlidir *Bilim insan kemiklerini oluşturan maddenin benzermi üretemeye çalışmaktadır ancak böyle üstün bir maddeyi geliştirilememiştir.
Rabbimizin merhametiyle, kemiklerimiz son derece rahat bir hayat sürmemizi, çok zor hareketleri hiç acı duymadan yapmamızı sağlar

KIRILAN BİR KEMİK NASIL İYİLEŞİR?

Kemiklerin çok sert ve güçlüdür Ancak çok güçlü bir darbeyle kırılırlar. sonra Kemik kendini tedavi eder. Doktorlar kırılan kemiğin birleşmesi için kırık kemiği alçıya alır kemik kendi kendini tamir eder Bir kemiğin, kendisini tamir etmesi ve eskisinden sağlam olması olağanüstü bir olaydır. mucizevi olay şöyle gerçekleşir:kırılan kemik pıhtılaşır ve "hematom" adlı dev bir pıhtı oluşur.dev pıhtı derideki yarada oluşan kabuk gibi tabakadır. Kemik yapıcı hücreler salgıladığı minerallerle pıhtıyı sert bir kemiğe dönüştürür kemik yıkıcı hücreler devreye girer. profesyonel bir heykeltıraş gibi hareket ederek eritici bir asit olan hidroklorik asitle kemiği törpüler ve şekil verir işlem kemik eski haline gelinceye kadar devam eder. kemiğin kırılmasından 1 yıl sonra dahi kemik eritici hücreler işlemine devam etmektedir

gözle göremediğimiz kadar küçük varlıklar olan kemik hücrelerinin yaptıkları işlemler üstün bir şuurun göstergesidir. hücrelerin görmek için gözleri yoktur, buna rağmen kemik yaparlar kırılan boşluğu anlayıp, işlerine ne zaman son vermeleri gerektiğini bilirler. kemik yıkıcı hücreler yapılan kemiğin kaba olduğunu fark edip, kemiği törpülerler. sert kemiği parçalayacak güçlü bir asit kullanırlar, asidi de gerektiği miktarda kullanarak kemiği uygun şekle getirirler. kemik hücreleri neyi, nasıl ve nerede yapacaklarını çok iyi bilirler. Kemiklerimizi tamir eden sistem mükemmel işler kemiğin tamirini sağlar. Kemikleri bilim adamları yıllardır, taklit etmeye çalıştılar ve başaramadılar.

İnsanların taklit edemediği yeteneği kemik hücrelerimiz nasıl kazandı Kırılan kemiği tamir için ne gibi malzemeler gerektiğini, hücreler nereden bilirler? Hücreler kemikleri yıkma şekil verme görevini üstlenmiştir. görev dağılımını yapan kimdir? Niçin karışıklık çıkmaz ve, hepsi tam gereken zamanda görevlerini yerine getirirler? Kemik hücreleri bu olağanüstü işleri kendi iradeleriyle yapmaları imkansızdır. tesadüfen öğrenmeleri mümkün değildir. Kemik hücrelerimiz yaratan üstün akıl sahibi Allah`ın ilhamıyla hareket edip usta bir heykeltıraş gibi kemiklere şekil vermektedirler.

KEMİKLERDEN OLUŞAN İSKELETİMİZ

Vücudumuzda toplam 206 kemik var. Eğer parmaklarımız kemikten oluşsaydı, siz tutamazdınız. Çünkü dimdik duran bir kemiği bükmeniz mümkün değildir, zorladığınızda kemik kırılır. Parmaklarınızı bükemeyeceğiniz için kavramanız, tutunup yazmanız, yemeniz imkansız hale gelir. tutmanız sebebi, el ve parmakdakiler dahil olmak birbirine bağlı tam 27 kemiğin olmasıdır.vücudumuzda, elimizde olduğu gibi, birbirine bağlı 206 kemik bulunur.kemiklerin hepsi yerlerine çok akıllıca yerleştirilmiştir. Bu kusursuz planla eğilebilir, dizlerinizi bükebilir, başınızı çevirebilirsiniz. Bu işlemler için kemiklerin bağlantı noktalarında eklemler bulunur. Eklemlerle rahatlıkla kolumuzu büker, bacağımızı kaldırır, parmakları kullanabiliriz.

Eklemlerin kemik hareketi için önemlidir bir kuklada kuklanın kollarını oynatabilmesi için omuzuyla kolun birleştiği yere oynak bir parça takılmalıdır. Ancak bu şekilde tahta kuklanın kollarını oynatabilirsiniz. Bu basit örnekten anlaşılacağı gibi kemiklerimizin fazla oluşu ve gerekli yerlere eklemlerin yerleştirilmiş olması bizim rahat hareket etmemizi sağlar.

KALBİMİZ KENDİ BAKIMINI KENDİSİ YAPAR

Sürekli çalışan makineler bakıma ihtiyaç duyar Makineyi oluşturan aşınan parçaların değişmesi ve yağlanması gerekir, aksi takdirde aşırı sürtünmeden parçalar aşınır Makineler gibi hiç durmadan çalışan kalbin bakıma ihtiyacı vardır. kalp kendi bakımını kendisi yapar, kendi kendini yağlar.Kalbin dışı iki katlı zardan oluşan bir kılıfla kaplıdır. iki zarın arasında kaygan bir sıvı bulunur. sıvı adeta motor yağı görevi görerek kalbin çalışmasını sağlar. Kalpteki kendi kendini koruyan yapı Allah`ın yaratma sanatının ne kadar mükemmel ve eksiksiz olduğunu gösterir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-10-2018, 06:57   #77
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuraan mucizeleri android programı

EN MÜKEMMEL POMPA

Yeryüzünün en mükemmel pompası, sol göğsümüzün altındaki Kalbimizdir akıl almaz tasarımı ile 1 günde vücudumuzdaki kanın tamamının 1.000 tam devir yapmasını sağlar.
dış görünüş olarak yumruğunuz büyüklüğünde, etten yapılmış bir pompadır. kapasitesi ile dünyadaki en güçlü, en uzun ömürlü ve en verimli iş makinesi gibidir. Kalbin gücü muazzamdır. kalp, kanı 3 metre yukarı sıçratabilir. bir saatlik zamanda, orta boy bir arabayı yerden bir metre yukarı kaldıracak enerji meydana getirebilir.

BENZERİ ÜRETİLEMEYEN MUCİZEVİ SIVI: KAN

Bilim kan üretmek için çok fazla çalıştı Ancak başaramayınca kanı taklitten vazgeçti
Bilim kanı taklit edemez çünkü damardan alınan kan hemen pıhtılaşır yapısı bozulur. Cam tüpte kanı saklamak sonuç vermez. kan hücreleri tüpte canlı kalamaz Bu nedenle bilim kan hücrelerini ayrı ayrı incelemek zorundadır. İnsanların asırlık bilgi birikimiyle taklit dahi edemedeği mükemmel maddenin kendiliğinden, tesadüfen oluştuğunu söylemek, akıl ve mantık dışıdır Allah, kanı örneksiz bir madde olarak yaratmıştır. Olağanüstü birçok kabiliyete sahiptir kan hücreleri, Allah`ın sonsuz aklının vücudumuzdaki örneklerinden yalnızca bir tanesidir.

YARALARI TAMİR EDEN KAN

ufak bir yarada, kanama kendiliğinden durur Bu çok ilginçtir durumdur. Çünkü bir sıvı açılan bir delikten kendi kendine durmaz su dolu bir balonu iğneyle deldiğinizde, su sızmaya başlar. Peki suyun akışı durur mu? Balonun suyu, bitene kadar delikten akar. Bu bütün sıvılar için geçerlidir.
Kan damarda durur ve en ufak bir hasarda akar Ancak akışın durdurulması önemlidir. büyük kaza veya ameliyatlarda aşırı kan kaybı insan ölümüne neden olmaktadır. Peki kanın durmasını sağlayan nedir? vücudumuzdaki otomatik güvenlik sistemlerinden biri olan kan pıhtılaşmasıdır. Kanın içindeki maddeler, açılan yarayı tıkayıp, kapatır kandaki damarın hasar görmesiyle kan hücreleri olay bölgesine hücum eder

yara deliğine dizilirler bir ağ örerek kan akışını zorlaştırırlar. ağ yavaş yavaş sertleşir ve yara kabuğuna dönüşür.Tüm planlı işlemler tesadüfen olabilir mi? Kandaki hücreler kendi boyutlarına göre dev gibi bir dünyadır kan damarları hasar olduğunu nasıl haber alırlar? Neden kan akışını engellemek için çaba gösterirler? Kan kaybının durdurulması için yaranın kapatılmasını nasıl düşünmüşlerdir? Hücrelere yarayı kapatmaları gerektiğini öğreten kimdir? Akıl sahibi insanların detaylı bir sistemi var etmesi, neler yapacaklarını hücrelere öğretmesi mümkün değildir. Hücrelerin sergiledikleri akıl kendilerine ait değildir. Allah ilham eder ve hücreler kusursuz hareket ederler.
Allah yaratması bu kusursuzdur

ayetlerde şöyle haber verir: O, biri diğeriyle `tam bir uyum`içinde yedi gök yaratandır. Rahmanın yaratmasında hiçbir `çelişki göremezsin göz gezdir çatlaklık görüyor musun? gözünü iki kere gezdir; o göz umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir. (Mülk Suresi)

KANDAKİ ASKERLER

Vücudumuz her gün b bakteri, virüs ve mikrobla mücadele eder. mücadele için özel savunma hücrelerimiz vardır. Düşmanla savaşıp vücudumuzu koruyan asker hücreler kanın içinde hareket eder Vücuda düşman saldırısı olduğunda kan damarları her yere ulaşıp, kolaylıkla savaşabilir Savunma hücreleri ilk var oldukları andan itibaren bilirler. vücudunuzu korurlar. Bu, Allah`ın yaratışındaki bir inceliktir. Rabbimiz, gözle göremediğimiz hücrelere çok önemli bilgiler öğretmiş ve hizmetimize vermiştir.

YÜK TAŞIMA

Vücudunuzun ihtiyacı kan vasıtasıyla organlara taşınır Kan hücreleri, karbondioksit gibi atık maddeleri toplar ve vücuttan dışarı atar kan çöp öğütücü gibi görev yapar. Her gün 100 trilyon hücreyi gezerek ihtiyaç olan besinleri bırakır fazlalıkları toplar.Sadece bir sıvı olan kan hatasız çalışır içindeki maddelerin hepsini ve hangi işte kullanıldıklarını çok iyi bilir. hücreden atık madde olarak aldığı karbondioksiti hatayla başka hücreye vermez. Her zaman karbondioksiti alıp, oksijeni verir. bu işi hiç yorulmadan,ve şaşırmadan yapar. kan Allah`ın vücudumuzdaki kusursuz planının parçasıdır. Rabbimizin yarattığı sisteme kayıtsız şartsız itaat eden kan hücreleri, hiç hata yapmadan görevlerini yerine getirirler.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-12-2018, 08:34   #78
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak Ensonhaber.com
Suriye katili Esad Yunanistana röportaj verdi, Türkiye'nin Suriye'yi işgal ettiğini savundu.

*Katil lider Esad, yıllardır süren iç savaşı ve yaşanan katliamı pişkinlikle Yunanlılraa anlattı. savaş konusunda muhalifleri suçladı Türkiye'yi işgalcilikle itham etti. Suriye'yi yol geçen hanına çeviren onlarca devlete ses çıkartmayan Esad, Türkiye'nin terörü bitirmek için gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekatı'na işgalcilik dedi Esad;*"Bu işgaldir. Suriyede Türk askeri, işgali temsil etmektedir."*diyerek Türkiye'yi işgalcilikle suçladı.
Üleksinde savaş için Türkiye'yi suçladı katlettiği milyonlarca sivili Türkiye'ye bağladı.Esad*"Türk* askerlerini Suriye'ye gönderilmesi ile teröristlerin desteklemesi arasında fark yok; onun ordusuyla 7 yıldır savaşıyoruz"*dedi. Katil Esad pişkinlikte sınır tanımadı. 10 yıldır ülkesindeki katliamda sivilleri öldürmediğini savundu Batı'yı suçladı.*Kandan söz ediyorsanız kimin döktüğünden söz etmek zorundasınız. Savaştan önce 10 yıl devlet başkanıydım. Suriye halkını mı öldürdüm? Kesinlikle hayır. çatışma en başta da Batı teröristleri desteklediği için başladı, savaşın sorumluluğu onlarda Suriye halkına karşı duran, Suriye halkını zayıflatan, yoksul düşüren, teröristler ve onlara askeri-mali destek ve kamuflaj sağlayan Batı'da. Kısmen Batı, Fransa, İngiltere ile ABD ve aynı zamanda Arabistan, Katar, Türkiye savaştan sorumludur. Elbette kan döküldü, savaşın sorumlusu kim? Sorumlulardan hesap sorulmalı.''*diyen Esad, milyonlarca sivilin katlinin sorumluluğunu reddetti.

İsrail dünyaya eziyet kaynak yeni şafak

*Siyonizme karşı duran Karta grubu sözcüsü Yahudi Haham Weiss: Siyonizm Yahudiliğin temsilcisi değil, işgalci bir projedir. Siyonistler sadece Müslümanlara değil, tüm dünyaya eziyettir. Bu oluşumun karşısında duran tek devlet Türkiye.
İsrail’i tanımayan Yahudi Ortodoksları tarafından kurulan Karta grubu sözcüsü Yisroel Weiss, Yeni Şafak’a açıklamalarda bulundu. Weiss, “Tevrat* öldürmeyeceksiniz, topraklara sadık olarak ve Tanrı için çalışacaksınız diyor. Ama İsrail bunun dışındaki her şeyi yapıyor. Öyle bir devleti kabul etmemiz mümkün değil” dedi.inanışlarımızda işgal etmek ya da insanlara eziyet etmek* yoktur Faşistliğe Siyonizm, Yahudiliğin temsilcisi değil, ideolojik bir işgaldir. Bu oluşumun karşısında duran tek devlet Türkiye’dir. Erdoğan, İsrail’in tehditlerine aldırmadan Filistin topraklarına sahip çıkıyor.”
*MÜSLÜMANLARA KARŞI MAHCUBUZ
Siyonistlerin Filistin işgalini dini bir savaş olarak nitelendiriyor fakat bu dini değil Müslümanlara karşı bir zulümdür Biz Müslümanlarla yüz yıllarca beraber yaşadık. İsrail işgali siyasi bir problemdir. Gerçek Yahudiler Filistinin acısını hissediyor. Müslümanlara karşı çok mahcubuz” KUDÜS FİLİSTİN’İN BAŞKENTİ dir Hiçbir şekilde İsrail devletini tanımadık ABD nasıl olur da Kudüs'te* büyükelçilik açabilir? Kudüs Filistin’in başkentidir İsrail’in nasıl olabilir? Böyle bir iş yapmamalarını söyledik. Yaraya tuz bastılar Siyonist devlet* Araplar Müslümanlar ve tüm dünya için eziyettir.”
Siyonizm haram Bizim inanışımızda göre Tanrı* korur ama Siyonistler buna asla inanmaz. Tanrı’ya isyan ederler. İsrail’in kurulması ideolojidir, Yahudiliğe göre haramdır. Bizler doğruyu yaşayamadık, ve cezalandırıldık. İsrail bunu asla kabul etmiyor.”
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-12-2018, 08:34   #79
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak mumsema.com
Esmaül Hüsna* duası Senai Demirci

*Ya Rabbi! Seni tarif eder bütün güzel isimler
güzel isimlerini aşikar etmezsen ruhum karanlıkta
Sen Esmaül Hüsna’na şahit yaz beni ALLAH(cc) Sensin ve sanadır kulluğum çarem seninledir varlığım Seni arar sana muhtacım biz yaratılmışız sen ise yaradansın sen daimsin ve daim eyleyensin biz ise muhtacız sen* ihtiyaçları görensin senden Başka yok Sen eşi benzeri olmayansın Sen eksiksiz sıfatların sahibisin Cemaline çevir yüzümü başkasına rağbet ettirme kalbimi*Ya Rahman! Sen öyle rahmet edersin ki rahmetin cennetim olur Rahmetinden tek bir parıltı sonsuz mutluluğumdur Rahmetinin tek damlasi rızka kefil olur çorak gönlüme merhametini indir fani ömrümü sonsuzluğa eriştir.Ya Rahim kulağını sözüme muhatap eylersin Aklıma vahyinle tenezzül edersin Öylesine Rahimsin ki istendiğinde verir ve lütfedersin Öylesine Rahimsin ki Hak etmeyene bile bahşedersin dünyayı güzel eylersin Ahireti daha güzel eylersin Ya Rabbi! Korkudan emin eyle beni Ateşten uzak eyle beni Hicrana düşürme kalbimi Ya Vehhab Yokluğa varlık bahşedersin Nankörlerin rızkını kesmez inkar edenlere bile verirsin Varlığım senin lütfundur senin ihsanındır
Aciz varlığıma lütfunu* daim eyle

*Ya Rezzak! Hazinende yok yoktur ol dersin her şey olur Yarattığın her canlının rızkı sende saklıdır
Vahyin mümin kalplerin rızkıdır Ya Rabbi! Sana muhtaç olmak en büyük zenginliktir fakirin eyle beni verdiğine doymak en büyük lezzetimdir
Sofranda ağırla beni Ya Melik Kimsenin kimseye fayda vermediği günde hüküm senindir Gökler yarılırken Yıldızlar dağılırken Varligim varım yoğum sensin Elimdekiler senin Yokluğa düşürme beni
Darlık verme kalbime mekan senin Ya Kuddüs! kuddüs ve kutsiyet sendendir bundan ötesi olmaz Sen dilemezsen hiçbir sey pak sayılmaz Gönlüm sana yönelmedikçe saf olmaz Kanımı her nefeste temizle nefsimi arındır pak eyle Temizlenenlere muhabbet ed gönlümü muhabbetinle temizle
*Ya Selam Sensin selam sendendir selam Emrini dinleyen ates ibrahim(as)* serin ve selamet olur ibrahim(as) gibi dostluğuna kabul eyle beni İbrahim(as) gibi ateşi gül eyle tenime Gül gibi ateşten çiçek açtır ruhumda Selamını şebnem gibi dokundur kalbime Ya Mümin hidayetinle kalpler mutmain olur kalplere itminan vermezsen Sen inandırmazsan kim mümin kalir Revamın tuzağına düsürme nefsimin diline birakma Öyle mümin eyle ki beni pişmanlıklarım beni sana döndürsün
Ya Müheymin gariplerin sığınağı kimsesizlerin dayanağısın hakkı himaye eden kollayan tuzakdan kurtaran zayıfları himaye edensin Mazlumların hakkını zalimlerden almayı vaat edensin Sen ki en küçük, en önemsiz arzularımı bilip merhamet edensin Nefsime kanmaktan Aşağılara yuvarlanmaktan koru beni

*Ya Aziz! İzzet senindir Sen dilersen kimse zillete düşmez Sen vermezsen kimsede izzet kalmaz Yakınlığıyla aziz eyle kalbimi Ruhum yalnız seni arar Huzurunla aziz eyle ruhumu rezil etme beni
Ya Cebbar Sen ki mağrurları gururlarına esir eylersin kibirlenenlerin boynuna kibirlerini tasma eylersin zulmedenleri vicdanlarının pençesine
hapsedersin Bir sineği vasıta eyle de Nemrutlardan kurtar beni Bir asayı vesile eyle de firavunlara galip getir beni Ebabilleri gönderde Ebrehenin fillerinden koru kalbimi Nefsimin isyanına izin verme
Aklımın sapıtmasina geçit verme itaat üzre sabit kıl beni *Ya Mütekebbir ben acizim sen Kadir’sin
Ben fakirim sen Rahim’sin Ben ölüyüm sen Hayy’sın
Ben çaresizim sen Ehad’sın Ben muhtacim sen Samed’sin Ben sağırım işiten sensin Ben körüm gören sensin Ben dilsizim konuşan sensin
Ben yaratılıyorum yaradan sensin Ben yokum var eden sensin Ben hiçim emellerim büyüktür
Ben yoksulum isteklerim çoktur Ben isterim çünkü sen büyüksün Şahit yaz büyüklüğüne bu küçük kalbimi Ya Halik! Sen ol deyince her şey olur
Ol de olayım yarattıklarının arasında kalayım
Halk ettigin gibi ahlaklanayim Sen yarattin diye güzel olayım Hep en güzel kıvamda kalayım
Ya Musavvir! Yokluğa varlık giydirensin
Güzeli güzel kılan ancak senin tasvirindir
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-12-2018, 08:35   #80
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak mumsema.com
Esmaül Hüsna* duası Senai Demirci

*Katında makbul bir güzellik eyle Ya Gaffar düşmanlıkları bilensin Gözyaşlarıma deger verensin Rahmetinle arındır bağışla beni
Ya Fettah Damla kadar da olsa sevabım lütfeyle cennetini bana aklıma kerem eyle sana gelen yollari aç bana Ya Alim Senin için bilmenin başı yoktur Ben ancak sonradan bilirim Senin bilmediğin* yoktur Ben bazen bilirim Sen söylediğimi susuşumu ve* sakladığımı bilirsin
sen beni benden çok bilensin Kalbimin kuytularında dolaşırım sen sırdaşımsın
bilenlerden eyle beni ayıp ve kusurlarımda utandırma beni Ya Kabid! Ya Basit!
Dara düşürme genislik ver şükretmeyeni
Genişlet şükredene taktir sendendir
*Ya Rabbi! Sen imkansızı mümkün kılarsın
Darda koyma beni dara düştüğümde* şükredenlerden eyle beni Sen gölgede bırakma beni Ya Hafid! gurura zillete düşürme Gururdan azad eyle nefsimi ve kalbimi Ya Rafi Secdelerime sultan eyle Kulluğumla şereflendir Katında rütbelendir iyiler arasinda Yükseklere al beni
Ya Muizz! İzzetim varsa ancak senin verdiğindir** Yalnız sana itaat etmenin izzetini ver bana
Ya Müzill Sana boyun eğişim sevincimdir kapına gelmeyen sonsuz çaresizlik içindedir Sana muhtaçlık en büyük şerefdir Cevapsız bırakma beni Ya Semi! Yare açık yare açmaya ne hacet Feryadım duyulur aşikare dile dökmeye ne hacet Güllerim döndü hare hare küsmeye ne hacet
Dil avare dudak bi çare parelenmeye ne hacet

*Ya Basir Körüm körlüğüme gördüğüme gösterdiklerine Vaat ettigin cennetine bile körüm
Aç gözlerimi Ya Hakem Sen varlık ağacını yoklugun karanlığından* çıkarıp vücuda getirensin
Sen kalbimi bir nutfe gibi rahmetinle büyütensin
Kalbime değen sızılara Yüzüme degen Gözyaşıma damla damla rahmet eyle Dudağıma degen hecelere deste deste dua eyle Ya Adl Sensin zulme uğrayanların dayanağı mahzun kalplerin sığınağısın
adaletine sığınır nizamına güvenirim Nefsime zulmetmekten koru beni Adaletine razı eyle nefsimi Eğriltme kalbimi Rızanla ölçülendir beni
Mizanında eyle akibetimi Kolay eyle* sualimi
Hesap verme inceliğiyle yaşat beni Zulmetmekten uzak eyle beni Zulme uğramaktan koru beni
*Ya Latif Senin hükmün her şeye nüfuz eder
Hükmünü lütfet bana sen latif eyle*Ya Şükür!
Sen iman verdin Bense şükrümde eksik ve yetersiz kaldim Şükrünün lezzetini tattır kalbime dilimle Şükredebilmek senden bir nimettir nimetine erdir fakiri Ya Aliyy! En güzel sıfatlar seni niteleyemez Senin lütfundur güzel sıfatlar En mükemmel vasıflar seni vasfedemez Senin cemalinin gölgesidir bütün mükemmel vasıflar Sen her türlü tasavvurun ötesindesin her türlü hayalin üzerindesin Sıfatlarına hayaller erişemez yüceliğine akıl sır ermez Senin lütfunla ulviyet kazanır alemlerSenin tenezzülünle mertebeler kazanır insan, cin ve melekler

*Aczime kudretinle medet eyle Fakrıma imdat eyle
Sen ki içimi bilirsin yüceler yücesisin senden başkasına boyun eğdirme beni Ya Kebir Cümle efkar dar kalır senin kibriyanı anlamaya sözler sığ kalır senin büyüklüğünü anlatmaya seni büyük bilenlerden eyle beni Büyüklüğünü bilmekle genişlet fikrimi Kibriyanı anlayacak akılla donat beni Celalini görmekle genişlet kalbimi Ya Hafiz Sabahlar sendendir koru beni sabaha eriştir beni Yıldızlar söner dağlar yerinden oynar Gökler senindir koru beni kapına yetiştir beni Gökler ölür yer yerinden oynar Her yer senindir koru beni menzile eriştir beni Kuşlar dağılır denizler kaynar ufuklar senindir Koru beni ötelere eriştir ismim unutulur sesim boşlukta çınlar Koru beni yakınlığına eriştir*Defterim açılır günahlarım çok tutar Taktir senindir affını yetistir Sözüm biter sessizlik uzar kelam senindir Koru beni müjdeni yetiştir Ya Mukit Sen ki herkesin her ihtiyacını görüp gözetirsin Sana ayandır niyetim Sen ki kalbime ilham edersin Sana malumdur dua ve isteklerim Sen zayıf ve acizleri yetim ve yoksulları kollayıp gözetirsin Sen ki yoksullara keremde bulunmayı seversin Sana aşikardır sevapça yoksulluk ve eksikliğim Niyetlerimi güzellestir ihlasa eristir beni Ömrümü ebede ve cennetine yerleştir* Yoksulluğumu rahmetine eyle başkasına el açtırma yüzümü kara çıkarma Ya Hasib! Emellerim hesaba gelmez arzularım sayıya dökülmez yanlışlarımı çıkar ki hesabım kolay olsun

Kaynak mumsema.com
Esmaül Hüsna* duası Senai Demirci

*İhtiyaçlarıma hayallerime* elim yetismez Kalbimi topla ki hesaba gelir duam olsun Ya Kerim Ya Rabbi Kereminle güzel eyle sevindir kalbimi
Sen ki acizlere zayıflara ikram ve kerem eylersin
Sen bir avuç tohumda bir* ağaç saklarsın Cennetine al bitmeyen ikramına eristir beni
Kerem et sevabını çok eyle Ya Rakib Ömrümce seni anmak dilerim Lakin unuturum Kalbime zikrini yerleştir uyandır beni Ölüm anımı anarak yasamak isterim mecalim yetmez susarım Dualarımı katına eriştir Hesap günü seni razı etmeyi arzu ederim
sevabım yetmez korkarım Yaptıklarımı hayra eriştir iyilerle andır beni Ya Mücib! Arza hacet yok halim ayandır Söze gerek yok sessizligim sana beyandır
*Ya Vasi Varlık sensiz darlanır Ya Vedud Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için bakar yüzler yüzlere Sen sevdiğin* için günes doğar günlere Sen sevdirdiğin için baharın gelir her yere Sen sevdiğin ve sevdirdiğin için kelamın deger dillere Ya Mecid! Yakınlığın ulviyetine engel değil ki akla hayale gelmez güzellikler bahşedersin Bana benden* yakın oldugunu her daim söylersin Ya Bais Zerrelerimi topla dağıldıklarında Hayat ver onlara ulaştır en sevdiklerimin yanına Ya Şehid Seni görür gibi yaşamak en güzel haldir Senin gören olduğunu görmek en güzel tecellidir Ya Hakk! Ancak sana yönelmek haktır Kıblenden saptırma beni sana edilen dualar kuluna haktır Mahrum bırakma beni Ancak senden dilemek* haktır Sahipsiz bırakma beni

*Ancak sana dayanmak kuluna haktır Çaresiz bırakma beni sana varan yollar kula haktır Yoldan çıkartma beni seni sevmek haktır Yetim bırakma beni Ya Rabbi hak ettiğimle değil lütfunla ağırla beni Ya Vekil Aczimi sana şefaatçi ederim Kudretini dayanağım eylerim Rahmetini sığınağım eylerim Ya Kaviyy Aczimi bilip dergahına geldim Iyyakanagbudü ve iyyakenestain Havl senindir kuvvet senin Kavi olan sensin ya Metin! Demir emrinle parçalanırken nefsime bırakma beni Dağlar sana boyun eğmişken şeytana kandırma beni* Dilim sana* yakarırken sen anla beni Ya Veliyy tevekkül ettim vekilim sensin iman ettim sahibimsin Sana sığındım sırdaşımsın Sana güvendim veliyyim sensin dostum sensin Sana tutunuyorum tüm varlığımla Kimsenin yere yıkmasına izin verme beni*Ya Hamid* hamd sanadır Diller hamdinle tatlanır Her nefes sana minnetle verilir ve alınır Sana sonsuz övgümü övüncüm eyle Minnetle ezdirme kalbimi Ya Muhsi Hadsiz acz ve zaaf içindeyim Düşmanlarım yaman incitenim sayısızdır şükrüm yetersiz arzularım hesapsızdır tüm Fıtratımla* yalvarıyor ve dualar ediyorum isteyenlerin ve istenenlerin sayısını bilen sensin Kalbime yoldaş eyle merhametini Ya Mübdi Sen ki her şeyi yaradansın Yaradışını yenileyen ve yeniden yaratacak olansın Sevabımı* rahmetine vesile kıl Elemimin lütfuna sebep kıl Günahımı affina bahane kıl Ya Muid

*Ten kafesinden çıkınca sana varır ruhlar Sende son bulur sonlar Ya Muhyi Çürüyüp toz olmuş kemiklerin hatırını yalnız sen sorarsın Ölmüşler ve unutmuşlara yalniz sen hayat bağışlarsın Ölümümü dirilişime baslangiç eyle Ya Mumit Ölüm uzak değil bedenden Faniyim fani olanı istemem Acizim aciz olanı istemem Ruhumu rahmana teslim eyledim ben Ölümüm son değil başlangıçtır bilirim Sonsuzluğa başlangıcını iman üzre eyle Ya Rabbi Ya Hayy Her diri senden alır dirliğini Ölüm bile senin ihya etmenle diridir Ölümümü ebedi hayata bahane eyle Ya Kayyum Yokluğa düşürme kalbimi yanında tut sevdiklerimi Unutuşlara gömme yüzümü nazarında tut güzelligimi*Ya Vacid Varlığını anlatmaya söz yetmez Varlığını anlamaya varlığım yetmez Varlık sana şükrandır Varlığının öncesi yok önceler seninle vardır Varlığına son yok sonralar seninle vardır Beni bensiz bırak beni sensiz bırakma Ya Macid İzzet sahiplerinin izzeti sana aittir Övülenlerin güzellikleri sana aittir İyilerin iyilikleri sana aittir Sevap sahiplerinin sevapları sana aittir Vereceklerine karşılık değildir* ibadetim
cennetine al beni Ya Vahid Kalbim ağlamaklıdır
Sen başkalarına koşturup yorma beni Ruhum
gidişinle yaralanır Sen ağlatma beni Kaygılarım korkularım dağlar kadar Sen yokluğa düşürüp unutma beni Sözüm kimseye geçmez kuvvetim kıl kadar Sen ki birsin boynu bükük çaresiz bırakma beni
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi