AK Gençliğin Buluşma Noktası
Sahabiler ve Alimler Sahabilerimiz ile ilgili tüm konuları burada paylaşıyoruz.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 01-10-2018, 08:37   #91
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak nurnet.org şehitlerin efendisi Hz. Hamza

*Vahsi müslüman oluşunu anlatırken”Mekke’nin fethinden sonra Mekkede Rasûl-i Ekrem(sav)’i gördüm.Sen Vahşi misin?” Hamza’yı sen mi öldürdün bana yüzünü göstermemen mümkün mü dedi.çıkıp gittim. Rasûlullah(sav)’ın vefatıyla yalancı peygamber Müseyleme ortaya çıktı. bu herifi öldürüp günahımı öderim, diyerek Yemâmede Mûseyleme’yi öldürdüm.
*Allah Rasûlü(sav)’nün Hazreti Hamza(ra)’ya çok derin bir sevgisi vardı, elinde olmadan “Vahşi”ye olumsuz bir tutum sergiledi onu görmek istemedi
Hamza(ra) şehîdken oruçtu Peygamberimiz(sav) kendisi için “Seyyid-üş-şühedâ” şehîdlerin efendisi buyurdu. Ve cesedini meleklerin yıkadıklarını haber verdi. *Uhut savaşı bitmişti.efendimiz(sav) Hamza(ra)’nın mübârek cesedinin kesildiğini görünce dayanamadı.Mübârek gözlerinden yaşlar akarak şöyle buyurdu Ben şehîdlerin, Allahü teâlâ’nın yolunda can feda ettiklerine, kıyâmet günü şahidlik edeceğim. Onları kanlarıyla gömün Vallahi, kıyâmet günü mahşere yaraları kanayarak gelecekler. Kanlarının rengi, kan rengi, kokuları da misk kokusu olacaktır.” buyurdu.

*Peygamber efendimiz(sav) Cebrâil Aleyhisselâm Hamza için gökte Allah’ın ve Resûlünün arslanıdır diye yazıldığını haber verdi.” buyurdu.Hazreti Hamza(ra)’nın ve şehîdlerin cenâze namazı kılındı. Peygamber(sav) öldürülen her şehid ile beraber Hamza(ra)’nın namazını tekrarlamış o gün yetmiş iki defa onun cenaze namazını kıldırmıştır.
*Hazreti Peygamber(sav)’den dört yaş büyük olan Hamza(ra), öldürüldüğünde elli yedi yaşında idi. Peygamber(sav)’in ilk cenaze namazı şehit Hazreti Hamza(ra) dır Peygamberimiz(sav) hz hamzanın kabrini ziyâret edip Selâm verirdi. Mezardan “Ve Aleykümselâm Yâ Resûlallah” diye cevap gelirdi.
*Hazreti Hamza(ra), bir gün Efendimiz’e gelerek Cebraîl (as)’i görmek istedi Peygamberimiz(sav), Hamza(ra)’ya “O’nu görmeye dayanabilir misin?” diye sordu. Hazreti Hamza(ra) “Evet, dedi Efendimiz(sav) “otur öyleyse” buyurdu Cebrail (a.s.) Kâbe’ye indi. Peygamberimiz(sav) Hazreti Hamza(ra)’ya “Kaldır gözünü dedi, Hazreti Hamza(ra) Cebrail’in zeberced yeşil cevher aracılığıyla qayaklarını görünce bayıldı. Arkası üzerine düştü.

*Hazreti Hamza(ra) Peygamber(sav)’den şu hadisi rivâyet etmistir “Şu duayı hiç bırakmayın, “Allahümme inni es’eluke bismike’l-a’zam ve ridvânike’lekber“Büyük zatlar evliyalar hay ve diridirler. Onlar sadece günah ve ceset olarak ölürler. evliyalar ölüncede manevi hayatlarına devam ederler.*Şehitlerin efendisi Hazret-i Hamza(ra) sadece ceset ve beden olarak ölmüştür tüm şehitlerimizin maneviyatı ve ruhen yaşantıları devam etmektedir şehitlerimiz manevi olarak kendine sığınanlara yardım eder onlara şefaat eder doğruya sevkederler Allah hz hamzadan Uhud ve Bedir’de şehid olan sahabe efendilerimizden ve tüm şehitlerden razı olsun. Onların şefaatlerini efendimizin Ümmetine nasib etsin. Amin.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-10-2018, 08:37   #92
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamveihsan.com HZ. HAMZA (R.A.)

*Allah’ın Arslanı” ve “Şehitlerin Efendisi” Hazreti Hamza Peygamberimizin amcalarıdır. Peygamberimizin (s.a.v.) amcalarının en küçüğüdür. Babası Abdulmuttalib, annesi Hale’dir. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) onu çok severdi. o, sadece amca değil, efendimizin süt kardeşiydi, çocukluk arkadaşıydı. birlikte büyümüşler, birlikte oynamış kardeşlerdi.Fahr-i kainat (s.a.v.)*Efendimizin can dostuydu*Hz. Hamza (r.a.) Mekke gençlerinin en kahramanıydı idi. ahlakî olarak yüceydi efendimizi sevip sayıyordu. büyük bir hasretle iman kafilesine katılmak istiyordu.örf ve adetler ona engel oluyor o tüm kalbiyle şehadet vaktini bekliyordu.*Sevgili Peygamberimize Cehil hakaret ediyordu Efendimiz sükût içindeydi Hz. Hamza (r.a.) avdan dönerken efendimize yapılan eziyetleri işitti ve Kâbe’ye geldi.*Hamza (r.a.) henüz iman etmemişti. Kureyş topluluğunda Cehile “Benim biraderimi inciten sen misin?”*diyerek yayı ile başını yardı Cehil’in adamları Hz. Hamzaya hücum edince Cehil Dokunmayınız!… Hamza’nın haklıdır. ben muhammede kötü sözler söyledim”*diyerek mani olur *Cehil Hz. Hamza’yı (r.a.) başından savar. Aman ona ilişmeyiniz. Bu hiddetle Müslüman olur. Muhammediler kuvvet bulur” der Cehil, Hazreti Hamza’yı (r.a.) Muhammediliğe düşürmemek için başı yarılmış iken dahi korkusundan intikam sevdasına düşmemiştir.

*Efendimiz’in huzuruna varan Hz. Hamza (r.a.) Cehil ile macerasını anlatır Efendimiz amcasına “Ancak iman ederse teselli bulacağını, söyler. Hz. Hamza (r.a.) derhal kelime-i şehadeti getirip İslâm ile şereflenir.*Hz hamzanın İslâm’a girmesiyle Müslümanlar kuvvet ve şeref bulur. Hz hamza Resûlullah’ı (s.a) himaye edeceğini tüm Kureyş’e ilan eder. Resûlullah’ın (s.a.v.) eline sancak verdiği ilk Müslüman Hazreti Hamza (r.a.)’dır. Bedir ve Uhud kahramanıdır Meydanlarda tek hamlede hasmını öldürür ve Kureyşin müşrik ordusuna tek başına dalardı. *Resûl(s.a.v.) Efendimiz Bedir’de “Kalk ya Ubeyde! Kalk ya Hamza! Kalk Ya Ali!” diye buyurdu üç arslan bedir meydanına atıldı Ubeyde (r.a.) Utbe’ye, Hz. Hamza (r.a.) Şeybe’ye, Hz. Ali (r.a.) Velidin üzerine yürüdü. Bunlar Araplar’ın en bahadırlarıydı Hz. Ubeyde ile Utbeyi yaraladılar ise öldüremedi Hz. Hamza (r.a.) ve Hz. Ali (r.a.) hasımlarını tek hamlede öldürdü. *Hz. Hamza (r.a.) Uhudun şehit kahramanıydı Kureyş’in en bahadır müşriklerinden otuzunu tepelemişti yirmiden fazla yara almış, Vahşi’nin mızrağı ile şehid olmuştu, Uhud’a şehit damgasını vurmuştu.Uhud artık hamzanındı Uhud onu sevmiş, o da Uhud’u sevmiş şehitlik mührünü basmıştı ne zaman Uhud anılsa “Seyyidü’ş-Şüheda” Hz. Hamza (r.a.) da anılır olmuştu ALLAH SAKINANLARLA VE İYİLİK YAPANLARLA BERABERDİRLER”

*Resûl-i Ekrem (s.a.v.) şehitler için Uhud vadisine indi. amcasını görünce dişlerini sıktı, gözlerini kapattı insanlığın vahşiliğini düşündü. Bir ölünün organları nasıl parçalanırdı tasavvur edemedi. hiç öfkelenmeyen Peygamberimiz ashabıyla intikam yemini etti *Cenab-ı Hak,uhut günü şu ayetleri indirdi Rabbın yoluna, çağır. Onlarla en güzel şekilde mücadele et. Doğrusu Rabbın, sapanları bilir. O doğruyu da bilir. ceza vermek isterseniz, aynıyla mukabele edin. Sabrederseniz sizin için daha iyidir. Sabret. üzülme. endişe etme. Allah sakınanlar ve iyilerle beraberdir(NahI, 125-128)*Uhudda nazil olan âyetler Allah’ın (c.c) Hz. Hamza’ya (r.a) en iyi ikramıdır Cenab-ı Hak şefaatlerine mazhar eylesin. Amin.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-10-2018, 08:38   #93
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamveihsan.com
HZ. HAMZA (R.A.) NASIL MÜSLÜMAN OLDU?*

*Hz. Hamza Kureyşte çok önemlidir Güçlü, kuvvetli yapısıyla, cesaret sahibi er kişidir Kureyş’in müşrikleri ondan korkup çekinirlerdi. reis değildi ama savaşçı avcı,cesaretli, ve güçlüydü, kuvvetiyle haksızlığa karşı koyar, dürüstlüğü ile zulme boyun eğmezdi Peki Hz. Hamza nasıl Müslüman oldu?
*Allâh Resûlü Kâbe’de Kur’ân-ı Kerîm âyetlerini tilâvet buyuruyordu. Cehil, Peygamber’e hakâret etti bir kadın, durumu Hazret-i Hamza’ya bildirdi:
Hazret-i Hamza, Kâbede mel’ûn Cehl’e mânî oldu. habîsin başını yardı Cehl’in başından kanlar akdı. îman düşmanı, canından endişeyle kaçtı müşrikler Hamzadan korkuyorlardı. Kureyş’in pehlivanları hamzadan çekinir ve karşısına çıkamazdı
*Hazret-i Hamza, Âlemlerin Efendisi yeğeni Muhammed sallâllâhu aleyhi ve sellemın yanına giderek intikâmını aldım yâ Muhammed artık rahat ol dedi.BEN SENİN MÜSLÜMAN OLMANLA SEVİNECEĞİM!”*Resûl Efendimiz ise, amcası hz hamzaya Ey amca! Ben asıl senin Müslüman olmanla sevineceğim!”*deyince, Hazret-i Hamza’nın gaflet perdeleri aralandı. yiğitler yiğidi, te*bessümle mübârek yeğenine baktı ve O’nun nûruyla aydınlandı ve kelime-i şehâdet getirdi.

*Hazret-i Hamza -radıyallâhu anh Peygamberimizden iki yaş büyüktü ve O’nun hem amcası hem de süt kardeşi idi.sallâllâhu aleyhi ve sellem Ey amca! Ben senin Müslüman olmanla sevineceğim!”*buyurmakla, onun hidâyetiyle mes’ûd olacağını belirterek, mühim olanın, fânî dünyâ hayâtı değil, ebedî ukbâ hayâtının önemli olduğunu ifâde etti İslâm’ı yücelten hizmetleri, şahsî menfaatlerimize tercih etmeli ferdî hususlardan çok, dînî hizmet ve gayretlerle huzur bulup sevinmeliyiz *Hazret-i Hamza’nın*-radıyallâhu anh- Müslüman olduğunda Hazret-i Ebûbekir ve Efendimiz, Mescid-i Harâmda insanları İslâm’a dâvet etti -sallâllâhu aleyhi ve sellem ise Ey Ebûbekir sayımız çok az. buyurdular. Hz Ebûbekir insanları Allâh’a îmâna dâvet ettiler müşrikler Hz Ebûbekir’in ve Müslümanların üzerlerine yürüdü onları dövmeye başladılar. fâsık Utbe, Ebûbekir’in ra yı çiğnedi, yüzünü demir ayakkabısıyla tekmeledi.hz Ebûbekir’in her tarafı kan içindeydi. Kabîlesi Teymoğulları, müşriklerin elinden onu zor kurtardı

*Müslümanlık hızla yayılıyordu ve Hz Hamza gibi bahâdırların İslâm’a girmesiyle müşrikler “−Muhammed’in iyice ciddîleşti, işlerimizi karıştırdı. Sihirde, kehânette, en âlimimiz O’nunla konuşsun” dediler.Utbe Efendimiz’e gitdi Allâh Resûlü onu sessizce dinledi Sonra da beni dinle buyurdu.Besmele çekerek Fussilet Sûresi’ni okumaya başladı. secde etti Utbenin hali çok değişmişti Utbe Vallâhi, muhammedin sözlerini şimdiye kadar işitmemiştim. O ne şiir, ne sihir, ne de kehânettir!
فَإِنْ أَعْرَضُوا فَقُلْ أَنْذَرْتُكُمْ صَاعِقَةً مِثْلَ صَاعِقَةِ عَادٍ وَثَمُودَ
yüz çevirirlerse de ki sizi, Âd ve Semûd’un başına gelen yıldırımla îkâz ettim.»*(Fussilet, 13) ayetini okuyan hz muhammedin okuduğu ayetleri dinleyen utbe şöyle diyordu okumasın diye elimle ağzını tutarak, akrabâlığımıza yemin ettim. Muhammed’in her sözü aynen vukû bulurdu üzerimize azâb ineceğinden korktum.*Utbe kureyşlilere şöyle demişti Ey Kureyş cemaati Gelin dinleyin muhammedi kendisiyle bırakın, aradan çekilin onu Araplar öldürürse, O’ndan kurtulursunuz. Şâyet hâkim olursa, O’nun hâkimiyeti sizin hâkimiyetiniz, kudret ve şerefi sizin kudret ve şerefinizdir Böylece Muhammed sâyesinde insanların en mutlusu olursunuz!” dedi.Kureyşliler: Ey Velîd! O seni sihirlemiş!” deyince Utbe: Benim fikrim budur. Siz nasıl istiyorsanız yapın dedi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-10-2018, 08:38   #94
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamansiklopedisi.info
VAHŞÎ b. HARB(وحشي بن حرب)

*Uhud’da Hz. Hamza’yı şehid eden ve müslüman olan Habeşli köle, sahâbîdir Habeşistanlı ve Kureyşli Mut‘im’in kölesidir. Mut‘im Uhudda Vahşî’ye, Bedir’de amcası Tuayme’yi öldüren Hamza’yı öldürürse hürriyetini vaad etti. Bedir’de öldürülen Hâris in kızı Vahşî’nin âzatlığı için Hz. Muhammed, Ali veya Hamzayı öldürmesini istiyordu Hamza’nın organlarından gerdanlıkla Mekke’ye döneceğini söyleyen Süfyân’ın karısı Hind Bedir’de babasını, kardeşini ve amcasını öldüren Hamza’yı ortadan kaldırana takılar ve altınlar vaat etti *Vahşî, Uhud Savaşı için müşriklerle yola çıktı. Uhud’da çatışmalar başladı Vahşî bir kayanın, arkasında pusu kurarak hz Hamza’yı gözetliyordu. Hz. Hamza müşrik Sibâ‘ yı öldürdü vahşi mızrağını fırlatarak onu şehid etti; ciğerini söktü Hind ona ödüller verdi Hind Hamza ve şehidlerin organlarını gerdanlık ve halhal olarak taktı.

*Uhud savaşında zafer kazanamayan müşrikler hz Hamza’nın öldürülmesiyle bedirin intikamını almıştı. Vahşî âzat edildi; Hind onu ödüllendirdi. Vahşî müslüman olunca hürriyeti için Hamza’yı öldürmekten başka çaresinin bulunmadığını Uhud’a sadece bunun için katıldığını söylemiştir *Uhud’daki galibiyet haberini Mekke’ye ilk ulaştıran kişi Vahşîdir Ardından Hendek Gazvesi’ne katıldı Ensârî’yi şehid etti Mekke’nin fethinden sonra Tâif’e kaçtı. Peygamberimiz kendidine ölüm fetvası vermişti Vahşîye Hz. Muhammed’in İslâm’a girenleri affettiği bildirilince Medine’ye gitti Resûl-i Ekrem’in huzurunda müslüman oldu. *Vahşî, Resûlullah’ın huzurunda İslâm’a girmek istediğini günahkâr olduğunu söyledi Resûl-i Ekrem, “Kim tövbe edip iyi davranışlarda bulunursa şüphesiz o kişi tövbesi kabul edilmiş olarak Allah’a döner” âyetini okumuştur (el-Furkān). Vahşî, “Ey Allah’ın resulü küfr işledim. Allah bunu hasenata çevirir mi?” diye sormuş, Resûlullah Allaha ortak koşulması dışında bütün günahları bağışlar âyetiyle (en-Nisâ) cevap vermiştir.

*Vahşî, Allah’ın dilediğini affedeceği bildiriliyor, beni bağışlamayı diler mi deyince, Hz. Peygamber, “Ey nefisleriyle haddi aşan kullarım! Allahtan rahmetden ümit kesmeyin, Allah günahları bağışlar. Şüphesiz O bağışlayan, çok esirgeyendir” âyetini okudu(ez-Zümer) Vahşî’nin endişeleri gidmiş, İslâm’a girmiştir sırada Vahşî’den amcasını nasıl şehid ettiğini anlatmasını isteyen Resûlullah Vahşî’yi cezalandırmadı. amcasının katledilişini hatırlamak istemedi vahşinin gözüne görünmemesini istedi.*Vahşî islama girince Velîd kumandasında Yemâme Savaşı’na katıldı yalancı peygamber Müseylimeyi Vahşî mızrağıyla yere düşürdü Zeyd ile Dücâne müseylimenin kılıçla başını kesti Müseylimenin ölümüne sevinen Vahşî’ “Hamza’yı öldürmekle insanların en hayırlısının kanına girdim, Müseylime’yi öldürmekle de insanların en kötüsünü ortadan kaldırdım” dediği nakledilir. *Vahşi Hâlid ra ile Yermük Savaşı’na katıldı Dımaşk’ın fethinde bulundu. Dımaşk’ta yaşadı, Humus’un fethine katıldı ve yerleşti. Ölümüne kadar Humus’ta yaşayan, Vahşî Hz. Osman devrinde vefat ettiği
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-10-2018, 08:38   #95
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak resulullah.org Vahşî bin Harb (r.a.)

*Vahşî nin Hz. Hamza’yı şehit edişinden yıllar geçti... zaman içinde müşrikler zayıflamış, İslam güçlenmişti.Vahşî, Hz. Hamza gibi İslam mücahidini katletmenin suçluluğunu ıstırabını hissediyordu.Mekke Müslü*manlarca fethedildi. Vahşî Tâif’e kaçtı…*Tâifliler, İslamı kabul için Re*sû*lul*lah’a gidiyordu. Vahşînin dünyalar başına yıkılıyordu. Taif İslamlaşıyor.. Vahşî korkuyordu. Hz. Muhammed’in (a.s.m.), amcasının katilini öldüreceğine inanı*yordu. “Acaba nereye kaçsam” diye düşündü. Şam’a yada Yemen’e mi girmeliydi Acaba Müslümanlar hangisini fethedecekdi..
*düşün*celer içinde kıvranırken, Vahşî’ye şöyle de*diler Yazıklar olsun Sen bilmiyor musun kim müslüman olursa öldürülmez günahlarından dolayı hesaba çekilmez.”Vahşî artık rahatlamıştı. Re*sû*lul*lah’a gitmeye karar verdi. Acaba Hz. Muhammed (a.s.m.) kendi*sine nasıl muamele edecekti?*Re*sû*lul*lah’ın huzuruna çıkan Vahşî, Şehadet getirdi. Hz Resûl başını kaldırdı Sen Vahşî değil misin?” diyen İslam’ın Yüce Peygamber’i kızgınlık göstermeksizin, “Buyur, otur.” dedi. amcam Hz. Hamza’yı nasıl katlettiğini anlat dedi. Ve Re*sû*lul*lah şunu söyle*di Ey Vahşî! Sen gözüme görünme!”*Fahr-i Kâinat Efendimiz, Vahşî’yi her görüşünde, İslam’ın bahadırı amcası Hz. Hamza’yı hatırlıyordu. Buna kalbinin dayanması mümkün değildi. Çare olarak vahşiyi görmek istemiyordu

Vahşî, artık “vahşi” olmaktan kurtulmuş, hidayete ermiş Sahabe olmuştu. “Hazret” diye anılacaktı. Hz. Vahşi Radıyallahü Anh denecekti. İman insa*na kazandırıyordu! Vahşetten kurtuluşa, “vahşi”likten nura çıkarıyor*du…*Vahşî İslam’a girince sonsuz hakikate sımsıkı sarıldı ki, eski kötü anıları unuttu. Yalancı Pey*gamber Kezzâb ile savaşacaktı. Vahşî, harp meydanına koştu İslam düşmanları, ile savaştı küfür içindeyken bir İslam erini katletmişti. ıstırab ciğerini dağlıyordu. Vahşî’nin elinde, Hz. Hamza’yı şehit ettiği mızrağı vardı.Yalancı Peygamber Müseylime, tüm gücüyle hücum etti Vahşî, mızrağını Mü*seylime’ye sapladı ve cehenneme gönderdi. *Müslümanların başın*daki yalancı peygamber müseylime öldürülmüş Vahşî’nin saadete ulaşmış şöyle diyordu Cahiliye zamanımda insanların en hayırlısını, Müslüman olduktan sonra da insanların en şerlisini öldürdüm.”
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:12   #96
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
EN GÜZEL DUA ZİKİRDİR

ELİMİZİ SEMAYA KALDIRIYORUZ TÜM ŞEHİTLERİMİZE TÜM ÖLMÜŞLERİMİZE TÜM SEVDİKLERİMİZE VE TÜM İNSANLARA ALAHIN 99 İSMİ İLE İSTİYORUZ

ALLAH *ER-RAHMAN*ER-RAHİM**EL-MELİK*
EL-KUDDÜS*ES-SELAM*EL-MÜMİN*EL-MÜHEYMİN*
EL-AZİZ*EL-CEBBAR*EL-MÜTEKEBBİR*EL-HALIK*
EL-BARİ*EL-MUSAVVİR*EL-GAFFAR*EL-KAHHAR*
EL-VEHHAB*ER-REZZAK*EL-FETTAH*EL-ALİM*
EL-KABID*EL-BASIT*EL-HAFID*ER-RAFİ*EL-MUİZ*
EL-MÜZİLL*ES-SEMİ*EL-BASİR*EL-HAKEM*
EL-ADL*EL-LATİF*EL-HABİR*EL-HALİM*EL-AZİM*
EL-GAFUR*EŞ-ŞEKUR*EL-ALİYY*EL-KEBİR*
EL-HAFIZ*EL-MUKİT*EL-HASİB*EL-CELİL*
EL-KERİM*ER-RAKİB*EL-MÜCİB*EL-VASİ*
EL-HAKİM*EL-VEDUD*EL-MECİD*EL-BAİS*
EŞ-ŞEHİD*EL-HAKK*EL-VEKİL*EL-KAVİYY*
EL-METİN*EL-VELİYY*EL-HAMİD*EL-MUHSİ*
EL-MÜBDİ*EL-MUİD**EL-MUHYİ*EL-MÜMİT*
EL-HAYY*EL-KAYYUM*EL-VACİD*EL-MACİD*
EL-VAHİD*ES-SAMED*EL-KADİR*EL-MUKTEDİR*
EL-MUKADDİM*EL-MUAHHİR*EL-EVVEL*EL-AHİR*
EZ-ZAHİR*EL-BATIN*EL-VALİ*EL-MÜTEALİ*
EL-BERR*ET-TEVVAB*EL-MÜNTEKİM*EL-AFÜVV*ER-RAUF*MALİKÜL MÜLK*ZÜL-CELALİ VEL İKRAM
EL-MUKSİT*EL CAMİ*EL GANİY*EL-MUĞNİ
EL-MANİ*ED-DARR*EN-NAFİ*EN-NUR*
EL-HADİ*EL-BEDİ*EL-BAKİ*EL-VARİS*
ER-REŞİD*ES-SABUR*

Tüm şehitlerimize ve tüm ölmüşlerimize bir fatiha okuyalım

Bismillahirrahmânirrahîm.Elhamdü lillâhi rabbil'alemin Errahmânir'rahim Mâliki yevmiddin İyyâke na'budü ve iyyâke neste'în İhdinessırâtel müstakîm Sırâtellezine en'amte aleyhim ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn amin

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.Hamd o âlemlerin Rabbi,O Rahmân ve Rahim,O, din gününün maliki Allah'ın.Ancak sana ederiz kulluğu, ibadeti ve ancak senden dileriz yardımı, inayeti.
Hidayet eyle bizi doğru yola,O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:13   #97
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ülkücüdünya.com
HAZRETİ ÖMER'İN ŞEHİT EDİLMESİ

*Halkını seven ve sevilen, adalet sembolü Hazreti Ömer Radîyallahû Anh'ın suikastte hançer ile şehit edilmesi inanılacak gibi değildir rıza kazanmak her insanın işi değildir. Hazreti Ömer bütün Arapları memnun etmiş hakimiyetindeki İran halkına adaletiyle kendisini sevdirmişti. İran saltanatına son vermiş, sarayları yıkmıştır Adalet sembolünün fetihleri namertleri kızdırmış bir namerdin hançeriyle şehit edilmiştir*İran fethedilince müslümanlar, çok çocuğu hizmet ehli olarak Medine'ye getirmişlerdir. Hazreti Ömer Fars fethedilince Hükümdar Hürmüzün servetini ganimet olarak dağıtmış ve kendisi de sade bir vatandaş gibi Medine'de ikamete etmiştir.
*farslı köle Lü'lü Muğirenin kölesi idi Hazreti Ömer çarşıda gezinirken karşısına çıktı. Efendisinin haraç aldığını söyledi. Ömer Ra Haracın ne kadar?"
Günlük iki dirhem Hz Ömer Ne iş yapıyorsun?" Marangozluk, nakkaşlık ve demircilik Hz Ömer
hünerli işe iki dirhem haracı neden çok görüyorsun?" dedi ve İmkanım olsa rüzgârla çalışan bir değirmen bile yaparım dermişsin Köle
"Bir gün senin için yel ile çalışan bir değirmen yaptıracağım, doğuda ve batıda dillere destan olacak" dedi ve ayrıldı. *Hazreti Ömer e bir köle bir şey anlatmak istedi" Ka'b Hz Ömer e Ey mü'minlerin emiri! Günlerini say, üç gün sonra bir kölenin elinden ecel şerbeti içeceksin" dedi. Hazreti Ömer Nereden biliyorsun?" dedi Tevrat'ta yazıyor" dedi Hz Ömer bir köle sabah namazında saflara girip, elindeki hançerle hz ömeri şehit etti
*Hazreti Ömer yaralı hâlde eve geldi oğlu Abdullah'a katili bulmasını söyledi. bir tabip çağrıldı.artık hz ömer son nefesini vermek üzereydi Kasım 644 te hz ömer aldığı altı hançer yarasından kurtulamadı. cenazesini Hz.Suheyb kıldırdı. Hilafeti on yıl, sürdü rivayete göre şehit Hazreti Ömer Aleyhi Vesellem ve Hazreti Ebu Bekir gibi atmışüç yaşında öldü hususu da vardır.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:13   #98
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
Eshâb-ı Kirâm**EBÛ EYYÛB-İ ENSÂRÎ mihmandar

*Peygamberimizin ( aleyhisselâm ) mihmandarı ve Eshâb-ın büyüklerindendir. Ensârdandır. “Eyyûb Sultân” olarak tanınır. İsmi Hâlid olup, babasınınki Kelîb, annesininki Kâ’b idi. anne tarafından nesli aleyhisselâm ile birleşir. Hazrec kabilesindendir Medine’de Melik Tübbe’nin evinde doğdu. Melik Tübbe, Hazreti İbrâhim’in dininden olup, Yemen’de Resûlullahtan yediyüz sene önce yaşadı.
*Ensari ra Son Peygamber Hz Muhammed’in Medine’ye geleceğini buraya yerleşti. aleyhisselâm için dahi binalar yaptı, îmân etti Hz Resûl Medine-i Münevvere’ye gelince Melik Tübbe’nin ve Hazreti Hâlid’in ikâmet ettiği evin bahçesine devenin çökmesiyle Peygamberimiz Resûlullah bir hadîs-i şerîfte*“Tübbe’ye sövmeyiniz, çünkü O mü’min idi.”*buyurdu.*Hazreti Ensârî, 620 de Hac mevsiminde îmânla müslüman oldu. 621de ikinci Akabe Biatinde aleyhisselâm sohbeti ile şereflendi. Ashabdan oldu. Hanımı Ümmü Eyyûb Müslüman olup, Peygamberimize hizmet ile şereflendi. Üç erkek, bir kız çocuğu vardı. Eyyûb, Abdurrahmân, Hâlid erkek; Amre de kız çocuğudur.

*aleyhisselâm Hicret’ten sonra ondört gün Kubâda kaldı. Neccâroğulları’na haber gönderdi. Resûlullah Cuma namazını kılıp, Medine’ye hareket etti Medinedekiler Resûlullah geldi! Resûlullah geldi!” deyip, sevinç gözyaşları döküyordu Medinenin uluları Peygamberimizin devesi Kusvaya sarılarak: “Yâ Resûlallah, buyurun ailemizde misâfir olun diyordu. *Resûlullah da*“Deveyi bırakın. o me’murdur. diye teşekkür ediyordu. Deve Neccâroğulları yurduna çöktü. Peygamberimiz,*“Akraba evlerinden hangisi yakındır?”*diye sordu Neccâroğullarından Ensârî “Yâ Nebîyyallah! Benim evim yakındır, işte evim, bu da kapı”, diyerek Resûlullahı davet etti.
Peygamberimiz aleyhisselâm Eyyûb-i Ensârî hazretlerinin evinde Mescid-i Nebevî, hücreler ve odalar bitinceye kadar kaldı. *Hz Eyyûb-i Ensârî, efendimizin muhafızlığını yaptı. hanımı Ümmü ve annesi Resûlullah’a hizmet ettiler. Mihmandarlık Hz Âdem’den kıyâmete kadar, hiç kimseye nasip olmayan bir şerefti, Ensârî’ye nasip oldu. Kendisine hadîsler söylenmiştir. Medine ahalisi, hz Ensârî’nin evine geldi. içinde Musevî âlim Selâm da vardıSelâm, aleyhisselâm ın cemâl-i şerîfine bakıp; “Bu yüz yalancı yüzü değildir” diyerek, hemen müslüman oldu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:13   #99
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
Eshâb-ı Kirâm**EBÛ EYYÛB-İ ENSÂRÎ mihmandar

*Hz ensari Buyurdular ki: Bir defasında Resûlullah ile Hz Ebû Bekir’e yemek götürdüm.aleyhisselâm Yâ Eyyûb! Ensârdan otuz kişiyi davet et”*buyurdu. yemek azdı otuz kişi yemek yediler ve doydular. imânları kuvvetlendi bîat ettiler. Altmış kişi davet ettim bir mucizeydi, yemek azalmadı*altmış kişi Resûlullah’ın huzûrunda davet ettim. Geldiler, yemek yediler. Hz Resûlun mucizesini tasdîk ettiler doksan kişi yemek yediler. Yemeğe hiç el sürülmemişti. Resûlullah’a yemek yapıp, gönderirdik Kalanını, geri gönderdiğinde ben ve Ümmü Eyyûb, Hazreti Resûlun elinin değdiği yerden yemek yer ve bereketlenirdik. *bir gece, yapıp gönderdiğimiz soğanlı ve sarımsaklı yemeği Resûlullah geri çevirmişti. elinin izi yoktu feryâd ile yanına gittim. “Yâ Resûlallah babam, anam sana feda olsun akşam yemeğini geri çevirdiniz. ben ve Ümmü Eyyûb, sizin yediğinizle bereketlenmekteydik.” Resûlullah buyurdular ki;*“yemeği kokudan yemedim O yemek haram değildir kokusundan Siz onu yiyiniz.”*buyurdu. “Peygamberimizin keşkek yemeğini çok sevdiğini Hazreti Eyyûb hazretleri rivâyet etmiştir.

*Resûlullah Medine-i Münevvere’de bir kuşluk vakti, müslümanların gözbebekleri Hazreti Ebû Bekr-i Sıddîk ve Hazreti Ömerbile karşılaştı. Üçü hz Ensârînin evine gittiler. Bahçede çalışan Eyyûb-i Ensârî koşarak geldi. Yâ Resûlallah! Hoş geldiniz. Arkadaşlarınızla safa geldiniz” dedi hurma ağacından bir salkım getirdi. üç çeşit hurma vardı. Hazreti Resûlullah*“Yâ Eyyûbvsalkımdaki kuru hurmaları ayır”*buyurunca; “Yâ Resûlallah! Emîr sizindir. Ancak, size hayvan kesip, et ikram edeceğim.” *Resûlullah da;*“Eğer hayvan keseceksen, sütlü hayvan kesme” Eyyûb-i Ensârî ra oğlak kesip, kızarttı. Resûlullah Yâ Eyyûb bir parça da kızım Fâtıma’ya götür, Peygamberimiz*“Bütün ni’metler, ekmek, et, hurma, taze hurma ne güzel. Bu ni’metler şükür ister.”*Nefsim, yed’i kudretinde olan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, ni’metler yüzünden, kıyâmet günündensuâl olunacaksınız”*
*ni’metleri yerken “Bismillah”, doyduğunuzda Elhamdülillahillezi eşbaanâ ve en âme aleynâ fe efdâle” diyerek Cenâb-ı Hakk’a şükür ve duâ ediniz. Cenâb-ı Hakk’ın verdiği rızık, bu sebeple, size kifâyet eder.”*

*Efendimiz “Yâ Eyyûb! Yarın bize gel”*buyurdu hz Resûl Eyyûb-i Ensârî radıyallahü anh hazretlerini çok severdi , o’na bir câriye ihsân etti Yâ Eyyûb Bu câriye hakkında Allahü teâlâdan hayır iste. bu câriyeden hayırdan başka birşey görmedik”*hz ensari Fahr-i âlem hazretlerinde hayır görüyorum. O hayır ancak bu câriyeyi âzad etmektir.” deyip cariyeyi âzad etti. Hz Ensârî aleyhisselâm için, hergün sofra hazırlarardı izzet ve ikramıyla çok yükseldi.*Hazreti Eyyûb-i Ensârînin Ensâr-ı kiram ve, Eshâb-ı kiramdandı Mihmandârdı aleyhisselâm ve yakın arkadaşlarına ev sahipliği yaptı Bedir, Uhud, Hudeybiyye tüm gazvelere katıldı Resûlullahın hayır duâlarına kavuşdu. sancakdardı Sancaktâr-ı Resûlullah ünvanı ile şereflendi
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-12-2018, 09:14   #100
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ehlisünnetbüyükleri.com
Eshâb-ı Kirâm**EBÛ EYYÛB-İ ENSÂRÎ mihmandar

*efendimiz, Eshâb-ı kiramı âhiret kardeşliği yaptırdı, Zeyd ile Mus’ab hazretlerini arasında âhiret kardeşliği akdi yaptırdı. Zeyd hazretleri Cemel ve*Sıffînde Hazreti Ali’nin yanında Kumandanlık yaptı ve Hazreti Ali şehîd oluncaya kadar hep yanındaydı. Suriye, Filistin muharebelerinde Mısır ve Kıbrıs’ın fethinde bulundu. şecaatli ve pek kahraman idi.
*Hz zeyd Hurmalarını çalanı yakalayınca çaldıklarını sana helâl ederim. Ancak şartım var. zararından kurtulmalısın zarardan kurtulmanın çaresi Haşr sûresini okumaktır buyurmuştur zeyd Çok cömert di Evi açıkdı. Elindekini Allah yolunda verirdi. Köleleri ve câriyeleri âzâd eder, ihsânda bulunurdu. Sünnet-i seniyyeye bağlı idi. Dünyayı sevmez ve hoşlanmazdı. *Hz zeyd Resûlullah’ın vefâtıyla Ravza-i mutahhara’da ağlardı.imâm olup, yanındakilere namaz kıldırırdı arkadaşlarına: “Şeytân kalbime vesvese etti bana, insanların arasında imamlığa müstehak senden başkası yoktur. Sen insanlardan efdalsin, dedi ve bundan sonra mecbûr olmadıkça imamlık yapmayacağıma kalbimi riyadan koruyacağıma söz verdim” buyurdu.

*Hz Eyyûb-i Ensârî aynı zamanda ilim ve takvâda sahibiydi Vahiy kâtipiydi Sahâbîler kendisinden ilim ve hikmet dersleri almış, Kur’ân-ı kerîmin ve hadîs-i şerîflerde kendisine müracaat etmiştir Kurra-i Kirâm’dan yani, Kur’ân-ı ezbere bilenlerdendir kırâat âlimidir. her gittiği yerde Mihmandâr-ı Nebevî” olarak hürmet görmüştür.*Hz ensari Hz Ali’nin, hilâfetinde iken Basra vâlisi Abdullah ın yanına gitmiş. İbn-i Abbas ona hürmet etmiş ve konağını tahsis etmiştir. Basra’dan ayrılırken konağın kıymetli eşyaları hediyye edilmiş. kırk bin dirhem gümüş kırk köle ihsân edilmiş köleler âzâd edilerek paraları geri dağıtılmıştır *Muâviye zamanında Mısır’ı ziyâret eden hz Eyyûb-i Ensârî hürmet ve alâka ile karşılanmıştır. Mısır Vâlisi Ukbe akşam namazında imamlığa gecikti. Namazı geç kıldırdı. Cemâatteki Ensârî Vâliye “Ey Ukbe, Resûl-i Ekrem’in şu sözünü duymadınmı Ümmetim, akşam namazını yıldızların gökyüzünü kaplamasına kadar tehir etmedikçe hayır üzeredir, yahut fıtrat üzeredir.”*Hazreti Ukbe, akşam namazını niçin geciktirdiniz?” diye sordu

*Ukbe ( radıyallahü anh ) meşgûliyeti sebebiyle gecikmenin vâki olduğunu ifade etti, hz Ensârî Yemîn ederim ki, senin bu yaptığını görerek halkın da böyle yapardı. Zehabına düşmesinden endişe ederim” vâliyi ikaz etti.*Hz ensarinin Mısır seyahatinin sebebi hadîs-i şerîfi, tahkîk etmekti.aleyhisselâm ın hadîsini Peygamberden duyan Hz Ukbe’den başkası kalmamıştı. Ensârî, Ukbe’yi dinlemek istediğini söyledi. Ukbe hadîs-i şerîfi anlattı: Resûl-i Ekrem buyurdu ki:*“Her kim bir mü’minin kusurunu örterse, Cenâb-ı Hak da kıyâmetde onun kusurunu örter.”*Hazreti Ebû Eyyûb için, Allah yolunda cihâd için cepheye gitmek ne ise, bir hadîs için uzun yollar katetmekde mukaddes bir vazîfeydi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta