AK Gençliğin Buluşma Noktası
Sahabiler ve Alimler Sahabilerimiz ile ilgili tüm konuları burada paylaşıyoruz.


Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 12-30-2017, 08:17   #51
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer ya hattab

*Hz. Ebû Bekir’in vefat ettiğinde 23 Ağustos 634 te Hz. Ömer Mescid-i Nebevî’de biat aldı. İlk iş Sâsânîler’e karşı Irak cephesindeki mücahidleri yardıma çağırdı es-Sekafî’yi 1000 kişilik bir birlikle Irak’a gönderdi. Ubeyd’in Köprü Savaşı’nda şehid olmasıyla Vakkās’ı kumandan tayin etti. Kādisiye Savaşı’nı kazanan Sa‘d Medâin’i ele geçirdi Sâsânîler Celûlâ Savaşı’nda yenilgiye uğratıldı ( 637). *Hz. Ömer, Sa‘d b. Ebû Vakkās’a Kûfe’yi, Utbe yede Basra’da ordugâh kurmalarını emretti. Utbe İran’ın Ahvaz bölgesini fethetti ancak bölge bir tekrar Sâsânîlere eline geçti. Nu‘mân Tüster’i fethetti 641 de Celûlâ ve Hulvân Sûs, Hûzistan ve Musul’u ele geçirildi müslümanlar Nihâvend zaferiyle Irak’ın fethini tamamladı (642)
*Hz. Ömer, Bizans ve Suriye savaşlarına devam etti. Hz. Ebû Bekir dönemindeki Ecnâdeyn zaferiyle ve Hz. Ömer devrindeki Fihl Savaşı’nda Bizans yenidi 23 Ocak 635 te Dımaşk fethedildi Eylül 635 te Mercürrûm Savaşı kazanıldı Ba‘lebek, Humus ve Hamayı ele geçirdi.

*Müslümanların başarıları Bizans İmparatoru Herakleios hıristiyan Araplar’ın ve Ermeniler’in katıldığı büyük bir ordu hazırladı. Ancak Yermükde ağır bir yenilgiye uğradı 637 de Şeyzer, Kınnesrîn, Halep, Antakya, Urfa, Rakka ve Nusaybin müslümanlara teslim oldu. Filistin’in fethine devam edildi ve Kudüs kuşatıldı. *Patrik Sophronios kudüsün anahtarlarını Suriye Câbiye’deki Hz. Ömer’e teslim etmek istedi halife Kudüs’e giderek halka eman verip halkla antlaştı 638 de Filistin fethedildi. *Hz. Ömer Kıbrıs’ın fethine deniz seferinin zorluğundan izin vermedi. Suriye ve Filistin’de mağlûp olan Bizanslı kumandanlar Mısır’a kaçtı hattab Mısır’ın fethini emretti. Mısır’ın fethi üç yılda tamamlandı (640-642). *Hz. Ömer diğer deniz seferleri için bir donanma kurdurmadı gemilerin batmasıyla sonuçlanan iki teşebbüs olmuştu İslâm orduları hz ömer zamanında Sâsânîlerin Irak, İran ve Azerbaycan topraklarını Bizansın Suriye, el-Cezîre, Filistin ve Mısır’ını İslâm ülkesine kattılar.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:18   #52
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer ya hattab

*fetihler sonucunda ganimetler arttı Hz. Ömer, müslümanlarla gayri müslimler arasında düzenlemeler yaptı hz ömer zamanında çok büyük topraklar ve ganimetler kazanıldı İslâm çok büyük bir coğrafyaya yayıldı *Hz ömer Suriye’de yerleşimi hususunu görüşmek üzere 16 Mart 637 de Câbiye şehrine gitti. müslümanların gayri müslimlerle münasebetlerindeki hususlara işaret etti. Kudüs’ü teslim alan Hz. Ömer Bizans saldırılarına Câbiye’de savunma hatları kurdurdu 639 da Amvâs’ta çıkan veba salgını Suriyeye yayıldı. Ebû Ubeyde olmak üzere birçok sahâbî ile 25.000 kişi öldü.*641 de Hayber yahudilerini Arap yarımadasına çıkaran Hz. Ömer Hayber topraklarını inceledi. Hz. Peygamber’in taksimatıyla toprakların sahiplerine verilmesini istedi. Resûlun hanımlarından bir kısmı toprağı, bir kısmı gelirini aldı

*Fedek toprakları Hz. Peygamber’e aitti barışla ele geçirilmişti. Hz. Ömer bu toprakların fiyatını tesbit ettirdi. karşılığını Fedekliler’e ödedik fedeklileri Suriyeye sürdü. Necran hıristiyanlarını Kûfede Necrâniye’ye gönderdi. Mallarını satın alarak mağdurluğu önledi. gittikleri yerde geniş topraklar verdi, Hz. Peygamber ile yaptıkları anlaşmaya göre cizye verilmesini istedi.*Hz. Ömer, hactan Medine’ye döndüğünde köle muğire efendisinin fazla ücret aldığını ve azaltılmasını istedi. Halife demircilik, ve nakkaşlık yaptığını öğrenince alınan ücretin fazla olmadığını bildirdi. Ebû Lü’lüe sabah namazında hançerle Hz. Ömer’i yaraladı ve müslümanların elinden kurtulamayacağını anlayınca muğire kendini öldürdü. *Halife ömer ölüm döşeğinde iken kendisi yerine halife seçmelerini istedi Hz. Âişeden Resûlün hücresine onun ayağı dibine defnedilmek için izin istedi. Hz. Âişe kabul etti. Hz. Ömer üç gün sonra vefat etti Cenaze namazını Suheyb kıldırdı
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:19   #53
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer ya hattab

*Hz. Ömer uzun boylu, gür sesli ve heybetliydi Birçok kadınla evlendi ilk evliliğini Cumahiyye ile yaptı. Abdullah ve Hafsa doğdu Câhiliyede evlendiği Müleyke ve Ümeyye’yi İslâmiyet’i kabul etmedikleri için müşrik kadınlarla evlenmeyi yasaklayan âyet doğrultusunda boşadı. Hz. Ömer son evliliğini 638 de Hz. Ali ve Fâtıma’nın kızı Ümmü Külsûm ile yaptı. Hz. Ömer’in Resûl-i Ekrem’le akrabalık kurmak istiyordu*Hz. Ömer vahiy kâtiplerinden ve Resûlullah’ın en yakın sahâbîlerdendir. Kızı Hafsa ile Hz. Peygamber’in evlenmesi dostluğu pekiştirmiştir Resûl kendisiyle istişare ederdi. Hz. Ebû Bekir ile birlikte “şeyhayn” diye anılmıştır Hz. Ebû Bekir Medine’de kazâ işlerinin başına hz ömeri getirmiştir sahabenin en üstünüdür

*Resûl buyurdu “Allah, gerçeği Ömer’in lisanı ve kalbiyle yarattı” “Allah’ın emirleri konusunda ümmetimin en kuvvetlisi Ömer’dir”“Muhakkak ki şeytan senden korkar, yâ Ömer!”“Ey Allahım! Ömer’in kalbinden haset ve hastalıkları çıkar ve onu imana tebdil et” şeklinde dua etmiştir *Hz. Ömer, “Sana vâiz olarak ölüm yeter ey Ömer!” ifadesini mührüne kazıtmış, kendisini malıyla ve canıyla Hz. Peygamber’in yoluna adamıştır.en meşhur lakabı “Fârûk”tur. “Hak ile bâtılı birbirinden ayıran” anlamındaki bu lakabı Hz. Peygamber vermiştir *İslâm tarihinde “emîrü’l-mü’minîn” tabiri ilk defa Hz. Ömer için kullanılmıştır. Hz. Ebû Bekir’den sonra müslümanların en faziletlisi ve hilâfet makamına en uygun olanıdır Şiîler Hz. Ali’nin hilâfetiyle ilgili ilâhî emir bulunduğunu, Hz. Ömer’in Ebû Bekir ve Ubeydenin emre muhalefet ettiğini Resûlullah’ın cenazesinde hilâfetin Hz. Ali’den gasbedildiğini ileri sürmüşlerdir

*Şialar Hz. Ebû Bekir’in Ömer’i halife tayin etmesini de eleştirmiştir. Sünnî kaynaklarda Hz. Ebû Bekir’in istişarelerden sonra Ömer’i yerine bırakmıştır Hz. Ömer’in yönetimi isabetli bir karardır Hz. Ali, Ebû Bekir’in Ömer’i halife atamasına karşı çıkmamış, ilk gün biat edenler yer almıştır .Hz. Ömer Ali olmasaydı Ömer helâk olurdu” demiştir*Hz. Ömer sertti Resûl Ümmetimin içinde en merhametlisi Ebû Bekir, Allah’ın emri konusunda en şiddetlisi Ömer’dir” demiştir Hz. Ömer kadınlara karşı çok sertti. Ancak rabbinden korkması âhirette hesap vereceğine dair inancı ve mesuliyet duygusu onu sert ve haşin davranışlardan uzak tutmuştur. *Hz ömer Hz. Ebû Bekir döneminde Medine kazâ işlerinde bulunmuş, adaletiyle insanlık tarihine geçmiştir. Hz. Âişe’nin, “Ömer anılınca adalet adalet anılınca Allah anılır Allah anılınca rahmet iner” demiştir .
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:19   #54
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer ya hattab

*Hz ömer Halifeliğinde beytülmâlden hiçbir şey almamıştır, Kureyşli gibi yaşamış Hz. Ali’nin tavsiyelerine uymuştur kul hakkında çok hassastır. Savaşlarda müslümanlara zarar verilmemesi için gerekli tedbirleri alırdı Resûlullah Sizden önceki toplumlarda Allah’ın kalplerine ilham verdiği kimseler vardı.benim ümmetimde böyle kimseler varsa -şüphesiz Ömer onlardandır” demiştir
*Hz. Ömer toplumsal olaylarda halkı Mescid-i Nebevî’ye çağırır, iki rek‘at namazdan sonra konuyu halka açardı Halka haklarını aramasına imkân tanır, eleştirilmesini isterdi. Emir bi’l-ma‘rûf nehiy ani’l-münker esasına bağlı kalarak vazifesine hassasiyet gösterir bütün emir ve yasakları uygular, emirlerine riayet edilmesini isterdi. *Hz. Ömer namaz kıldırmak, hutbe okumak, zekât toplamak, mâbed yapımı ramazan ayını ilân etmek, hac için tedbir almak gibi görevleri yerine getirirdi. hac gruplarını bizzat kendisi idare ederdi, son haccında Resûlün hanımlarını da götürmüş, halifeliğinde ayrıca üç defa umre yapmıştır

*Hz. Ömer, Medinedeki insanların atıyyelerini evlerine gidip kendisi dağıtırdı. Gündüzleri çarşıda geceleri Medine sokaklarında dolaşıp asayişi kontrol eder, ihtiyaç sahiplerine beytülmâlden yiyecek taşırdı. kölelerin yükünü hafifletirdi hayvanlara fazla yük yükletmezdi Dîvânü’l-inşâ’nın kurucusudur *kıtlıkta ihtiyaç sahipleri Zeyd tarafından belirlenmiş ve beytülmâlde bulunan hububat ve yiyecekler dağıtılmıştır. develer kestirerek ihtiyaç sahiplerine dağıtmış, kıtlıkda hırsızlık yapanlara ceza uygulamamıştır.Züheyr, Nâbiga gibi şairlerin şiirlerini dinleyen Hz. Ömer okuduğu, ezberlediği, divanların derlenmesini istemiştir. *Babasından ensâb bilgisini öğrenen Hz. Ömer güzel yazı yazar ve güzel konuşurdu.Hz. Ebû Bekir ile birlikte Kureyşten Kur’an’ın kıraat ve imlâsına itina gösterilmesini, Arap dilinin iyi öğrenilmesini ve doğru konuşulmasını istemiştir*Kur’ân-ı Kerîm’in mushaf haline getirilmesine Hz. Ebû Bekir’i ikna eden Hz. Ömer, İslâm beldelerinde valilere cami ve mekteplerde eğitim ve öğretime Kur’an’la başlanmasını emretmiş, çeşitli vilâyetlere Medine’den sahâbîleri göndermiş, maaş bağlamıştır. Kur’an’ın inançların ve âyetlerin doğruluğu için çaba göstermiş, sahte âyetleri menetmiştir tefsirleri bir araya getirerek Tefsîrü’l-mesûr adıyla yayımlamıştır

*Hz. Ömer hadislere çok dikkat eder Resûl den duymadığı hadis için şahit isterdi. Sa‘d gibi seçkin sahâbîlerden doğrudan hadis almıştır Hadisleri bir araya getirmeyi düşünen Hz. Ömer’in sahâbîlere Size bir sünen kitabı yazmaktan bahsetmiştim. Fakat Ehl-i kitap Allah’ın kitabını terketmişlerdi. Yemin ederim ki Allah’ın kitabını gölgelemem” diyerek vazgeçmiştir *Irakta görevlendirdiği Kâ‘b’a, az hadis rivayet etmesini ve insanları Kur’andan alıkoymamasını söylemiş çok hadis rivayet edenlerin Medineden çıkmasını yasaklamıştır Kütüb-i Sitte’de rivayet ettiği 539 hadis Buhârî ve Müslimde toplam seksen hadis rivayet etmiştir*Hz. Ömer fetihler yönetmiş esirler ve gayri müslimleri İslâm coğrafyasına yerleştirmiş tebliği gerçekleştirmiştir. Hz. Ali’nin teklifiyle hicrî takvimin uygulanması başlatılmıştır muharrem ayı hicrî takvimin ilk ayı olarak kabul edilmiştir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:19   #55
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer döneminde vergi

*Hz ömer Beytülmâl zekâtını Tevbe ve Enfâl sûresine göre müslümanlara dağıtmıştır Hz. Ömer, hilâfetinde cizyeyi Medine müslümanlarına dağıtmıştır Haraç ve ticaret vergilerini koymuş, divan teşkilâtını kurmuştur. beytülmâl gelirleri düzene bağlanmıştır. Hz. Yıllık atıyye miktarlarında tesbit edilirken İslâmiyet’e yapılan hizmetler ve Resûle yakınlık göz önüne alınmıştır. cihada katılmayanlara fey ve ganimet payı verilmemiştir.
*Hz. Ömer fey gelirlerini ve divan teşkilâtını Medine’de kendisi yönetmiş, taşrada ise valiler görevlendirmiştir Halife, savaştığı yerlerde yaşayan halka kendi dinlerinde kalmasını ve cizye ödemelerine, karar vermiştir. Medine’ye gönderilen esirleri serbest bırakmış ve toprakları sahiplerine vermiştir. *Fetih topraklarını sahiplerine bırakan Hz. Ömer topraklarda tarıma devam edilmesini, arazilerin ekilmesini, ekilmeyen toprakların geri alınmasını istemiş, ziraatın geliştirmiş ölü toprağı ihya edenin toprağa sahip olacağını belirtmiştir.cizye âyeti (et-Tevbe 9/29) yahudi, hıristiyan ve Mecûsî ve gayri müslime uygulanmış,vergi karşılığında kendilerine himaye verilmiştir*çocuklardan, kadınlardan, fakirlerden, din adamlarından vergi alınmamış usülsüz vergiler iade edilmiştir. Suriye Valisi Ubeyde cizye aldığı Humus halkını Bizans’a karşı koruyamayınca şehri terketmiş topladığı vergiyi geri vermiştir. Humus halkı, müslümanların davranışını görünce müslümanlara casusluk yapmış Bizans ordusuyla ilgili bilgiler vermiştir *Hz. Peygamber ve Ebû Bekir dönemlerinde olduğu gibi müşterek cizye toptan yıllık vergiler alınmış Cizye ödemeyen hıristiyan Benî Tağlib kabilesinden iki kat zekât istenmiştir. Cizye miktarında her bölgenin para birimi esas alınmıştır

*Hz. Ömer, Suriye’ye seyahatinde cizye için dilenen yaşlı bir yahudiyi cizyeden muaf tutmuş, “Sadakalar ancak fakirler ve miskinler içindir…”âyetindeki “miskinler”in fakirler olduğuna hükmederek beytülmâldeki zekât gelirinden kendisine pay vermiştir. cüzzamlı hıristiyanlara zekât verilmesini emretmiştir *Hz. Ömer, fethettiği toprakları haraç karşılığında ziraat bilen sahiplerine bırakmıştır. Ekilebilir arazilerde ürün cinsine göre yılda bir defa alınan bu vergi harâc-ı vazîfe adıyla ilk defa Irak Suriye ve Mısır topraklarında uygulanmıştır. tecrübesiz kimselerin mülkiyetindeki verim düşüşü engellenmiş, haraç vergisi müslümanlara fey gelirleriyle dağıtılarak âdil bir gelir dağılımı sağlanmıştır. savaşla geçirilen topraklardan alınan vergiye “task” adı verilmiştir *Ziraata elverişli olmayan topraklardan haraç alınmamıştır. Halife, haraç topraklarının tesbitinden Osman ile Huzeyfe yi görevlendirmiştir. O günkü ırak topraklarının 36.000.000 cerîb (bir cerîb 1366 m²’dir) olduğu belirlenmiştir.
*Hz. Ömer haraca ölçüsü olarak Irak ve Suriye’de cerîbi kullanmış, Mısır’da feddânı esas almış, vergi belirlenmesinde toprakları verimliliği coğrafi unsurları göz önüne alarak farklı vergiler almıştır
*Vergileri tesbit eden Hz. Ömer ağır vergiler yüklememiş Kûfeliler, Basralılar ve Suriyeliler’den en güvendiklerini göndermelerini istemiş, her yıl Medine’ye çağırdığı onar kişiye vergilerin haksız alınmadığına şahitlik etmelerini istemiştir
*Hz. Ömer, fetih topraklarındaki zimmîlerden ve İslâm toprakları dışında yaşayanlardan ticaret malları vergisi öşür alınmasını kararlaştırmıştır.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:20   #56
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer devlet yönetimi


*Medine’de merkez kuran Hz. Ömer, çok geniş bir coğrafyayı emîrü’l-ceyş” denilen kumandan-valiler veya “emîr” eliyle yönetmiştir. Valiler, savaşları sevk ve idare etmiş vergileri düzenlemiş müslüman askerlerini İslâm merkezlerine yerleştirmişlerdir gayri müslimlerle yaşayan müslümanlar toprakları islamlaştırmışlardır
*Hz. Ömer ele geçirdiği merkezlerde cami yaptırılmasını emretmiş, fethedilen şehirlerdeki mâbedler camiye çevrilmiştir. Dımaşkın ortasında Yuhannâ Kilisesi’nin yarısını hıristiyanlara bırakmış, yarısını camiye dönüştürmüştür. Kudüs gibi barışla geçirdiği yerlerde mâbedlere dokunmamıştır. Mescid-i Aksâ’da büyük bir cami yaptırmıştır. camilerin yanına emîr evi ve çarşı inşa edilmiştir.
*Fetih şehirlerine Arabistandan fütuhata katılmış askerler yerleştirilmiş, aileler getirilmiş mahalleler kurulmuş, mescidler açılmıştır kudüs, Dımaşk, Antakya, Medâin ve İskenderiye gibi gayri müslimlerin yaşadığı şehirler dinlere göre mahallelere bölünürken Basra, Kûfe ve Fustat gibi şehirlerde Arap yarımadasından fütuhat için gelen müslümanlar yerleştirilmiştir.

*Hz. Ömer valilerin bütün servetlerini kaydettirir, servetlerinde aşırı artış olanların servetlerine el koyardı. Valileri teftiş eder soruşturma açardı hac mevsiminde valileri Medine’ye çağırır, halka valileri sorardı.teftiş için sivilleri gizlice vilâyetlere gönderirdi.*Savaş prensipleri ortaya koyan Hz. Ömer savaştan önce elçililer gönderir, İslâm’a davet eder cizye teklif eder, savaşı bildirir insanlık dışı tecavüzlerde bulunulmamasını, kadın ve çocukların öldürülmemesini tembih ederdi Orduları takip etmek ve merkez taşra irtibatını sağlamak için haberleşmeye önem vermiş, yollara menziller yaptırmış, valilerinden raporlar istemiştir.
*Hicaz, Yemen, Bahreyn, Suriye Kûfe, Basra Irak ve Fars ile Mısır Hz. Ömer zamanındaki büyük vilâyetlerdi. şehirlerde valiler ve halife tarafından tayin edilen kumandan-valiler bulunuyordu. Halife ordunun asker, levâzım ve hayvan ihtiyacını Medine’den karşılıyordu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-30-2017, 08:20   #57
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
kaynak tdvislamansiklopedisi.info
Kudüs fatihi hz ömer devlet yönetimi

*askerlerin adları divan defterlerine yazılarak zorunlu askerlik ve düzenli orduların kurulmasına adım atılmıştı, toprakların sulanması için bent
ve kanal sistemleri kurulmuştu Hz. Ömer başkent Medine’ye vali tayin etmemiş, idareyi kendi üstlenmiştir. Devlet idaresinde âdilane ehillik gibi Kur’an esaslarına ve istişareye önem vermiştir.
*Hz. Ömer Kûfe, Basra, Dımaşk, Filistin, Humus, gibi kendisine bağlı kadılar tayin etmiştir. kadının tarafsızlığı, delil getirme yükümlülüğü, anlaşıp barışma gibi yargılama usulünün temellerine temas etmiştir Kitap ve Sünnet’te bulunmayanlara kıyas yapılması, müslümanların dürüst birer şahit kabul edilmesi, tarafsızlığa, delillere önem vermiştir. İslâm tarihinde ilk hapishane Hz. Ömer zamanında kurulmuştur*Kara yoluyla Medine’ye erzak sevketmek için Mısır Valisi Âs, Hz. Ömerin iziniyle Nil nehri kenarındaki Babilon şehriyle Kızıldeniz sahilindeki Süveyş Limanı’nı birbirine bağlayan, firavunların yaptırdığı süveyş kanalı açtırılmış, “Halîcü emîri’l-mü’minîn” adı verilen su vasıtasıyla Kızıldenizden Medine’ye erzak gönderilmesini Mısır, Haremeyn ile Yemen ve Hindistan arasında deniz ticareti yapılmasını sağlamıştır.

*Hz. Ömer, Medine nüfusunun artmasıyla Mescid-i Nebevî’yi genişletmiş Hz. Peygamber’in hücre-i saâdetleriyle mescid arasına duvar yaptırmış, kuzey duvarını geriye çektirmiş ön duvar ileri alınmış sütunlar ilâve ettirmiştir. Çevre duvarını yükseltip kapı sayısını altıya çıkartmış, zemini Akīk vadisinden getirilen küçük çakıl taşlarıyla kaplatmıştır.*Mescid-i Nebevî’de ilk defa cemaatle teravih namazını emretmiş, kadın ve erkeklere iki ayrı imam tayin etmiştir. Mescid-i Harâm’ı daki evleri istimlâk ederek genişletmiş, etrafını duvarla çevirtmiş ve meşalelerle aydınlatmış, sel sularının Kâbeye kadar sürüklediği Makām-ı İbrâhim’i yerine koydurmuştur. Seli önlemek için bentler yaptırmış, Harem bölgesinin sınırlarını taş direklerle yeniden belirlemiştir. *Hz ömer umre esnasında Mekke-Medine arasındaki yeni kuyular ve konaklar açmış hac ve umre yolcularının faydalanmalarına izin vermiştir çocuklara Kur’ân-ı Kerîm, Arapça ensâb bilgisi, şiir, öğretilmesini istemiş, emirler göndermiştir. Kur’ân-öğrenenlere beytülmâlden maaş bağlamıştır. *fetih toprakları kitleler halinde İslâm’a katılmışlar hiç kimse İslâma zorlanmamıştır. gayri müslimlere hassasiyetin gösterilmesini sağlamış, din farkı gözetmeksizin her insana iyi davranılmasını emretmiştir. Suriye gayri müslimleri Bizans’ın durumunu müslümanlara haber vermiş, kendilerinden cizye alınmamıştır. kadın ve çocuklar her türlü tehlikeden karşı korunmus öldürülmemeleri, sürülmemeleri ve esir edilmemeleri devletçe garantiye alınmıştır


*devlet Gayri müslimlere tam bir inanç hürriyeti sağlanmış, kilise ve havralar korunmuştur. Hz. Ömer Kudüs’ün fethinde kilisede namaz kılmamıştır Mısır fethinde kiliselerden bir şey almamış, yağmalamamış, emlâka el koymamış müslümanlar hıristiyanlara karışmamıştır
*Hz. Ömer gayri müslimlerin uyacağı esasları belirlemiştir Ebû Yûsuf’un eserinde gayri müslimlerin bellerine zünnar takmaları, başlarına çizgili kalensüve giymeleri gibi kıyafetle ilgili hususları emrederek, maksadının müslümanlarla zimmîlerin ayırt edilmesini söylemiştir
*Hz. Ömer Zamanında Gayr-ı Müslimler, devlet hizmetinde çalışıp Kur’ân-ı Kerîm’de müslüman erkeklerin zimmî kadınlarla evlenmelerine izin
verilmesine karşılık (el-Mâide 5)Hz. Ömer, Medâin Valisi Huzeyfe den yahudi karısını boşamasını istemiş, o da Ehl-i kitap kadınlarla evlenmenin hükmünü sormuştur. Hz. Ömer cevabînda evliliğin helâl olduğunu, ecnebi kadınların tatlı dilleriyle müslüman hanımlara üstün geleceklerine dair endişesini bildirmiş. Huzeyfe’nin hanımını boşamıştır Hz. Ömer gayrı müslim ve müslüman evliliklerinin önüne geçmek istemiştir
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-03-2018, 09:16   #58
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sorularlaislamiyet.com
Hudeybiye antlaşması

*Efendimiz (a.s.m.) müşriklere şöyle dedi
Ya Huzâalıların kan bedellerini ödeyiniz! Yahut Bekir Kabilesi ile ittifakınızdan vazgeçiniz! Hudeybiye Anlaşmasını bozdunuz ve sizinle harbedeceğim*müşrikler kör hislere kapılarak, Peygamberimiz (s.a.v.)'in teklifini retdetdiler harbe hazırlandılar hudeybiye antlaşmasını bozdular. içlerini telâş, ve korku kapladı. îmânsız kalblerini korku sardı. Hz. Resûlullah ile barışmak için Ebû Süfyan'ı Medine'ye gönderip.*"Git muâhedeyi yenile, mütareke müddetini de uzat."*dediler.
*Ebû Süfyan Peygamberimiz (s.a.v.) ile görüşüp, Hudeybiye Anlaşmasının yenilenmesini, uzatılmasını sağlayacaktı. son pişmanlık fayda vermeyecek müşrikler muvaffak olamayacakdı. Efendimiz (a.s.m.), şöyle buyuruyordu:Ebû Süfyan Hudeybiye Anlaşmasını takviye ve uzatmak için yanımıza gelmektedir. Fakat arzusuna nâil olamadan öfke ile geri dönecektir.

*Ebû Süfyan Medinede, kızı*Hz. Ümmü Habîbe'nin evine gitti.Süfyan, Hz. Resûlullahın minderine oturmak istedi. Hz. Ümmü Habîbe izin vermedi
Süfyan,*"Kızım" dedi, minderi mi benden, beni mi minderden esirgiyorsun?"Hz. Ümmü Habîbe,*"Bu, Resûlullahın (a.s.m.) minderidir. Sen şirk içindesin? Senin gibi birinin Resûlullah minderine oturmasına gönlüm asla razı olmaz."diye cevap verdi.*Allah ve Resûlünün muhabbeti her muhabbetin üstündedir. Onların hatırları anne babanın, müşrik bir babanın hatırı ile değiştirilemez. Onlara muhabbet, terk edilemez.insana ebedî saadeti kazandıran, Allah ve Resûlüne olan muhabbettir emir ve nehiylere hürmettir.*Süfyan kızına Vallahi kızım, sen çok değişmişsin. Sana kötülük gelmiş."*diyerek kızdı Hz. Habîbe,*"Hayır! Allah, bana kötülüğü değil, İslâmiyeti nasib kıldı. Sen ise, işitmez görmez, taştan yontulmuş puta tapıyorsun."*Babacığım! Senin gibi Kureyşlilerin, ulusu nasıl İslâmiyete uzak kalır?Süfyan'ın kızgınlığı arttı,*"Yazıklar olsun sana dedi,*Ben, atalarımın taptığını bırakıp, Muhammed'in dinine mi gireceğim, dedi

*Süfyan Hz. Resûlullahın yanına vardı,
Ey Muhammed!" dedi. "Hudeybiyeyi yenile ve mütârekeyi uzat diyince Peygamber Efendimiz,*"Ey Ebû Süfyan! Sen bunun için mi geldin?"*diye sordu.
Süfyan, çıkmaza girmişti Hz. Resûlullahtan
cevap alamayınca Hz. Ebû Bekir'e başvurdu. Resûlullah ile aracı olmasını istedi.Hz. Ebû Bekir,*"Bu Resûlullahın aittir ben buna asla karışamam."*diyince Süfyan, ümitsizce Hz. Ömer'
hiddet ve şiddetle Demek, siz antlaşmayı bozdunuz, Eğer, ondan bir şey kalmışsa, Allah onu yok etsin! Ben, asla Resûlullah'tan şefaat dilemeyeceğim. Vallahi, küçük bir karınca için sizinle sizinle savaşırım.

*Hudeybiye antlaşması için medibeye grlen süfyan Kendi kendine*"Vallahi, ben bugünden daha çetin bir gün görmedim."*diyerek Hz. Osman'ın yanına gitti: Ey Osman,"*akrabalıkta bana en yakın sensin. Ne olur hudeybiye mütârekesini uzat Hz. Osman,*"Benim himâyemdekiler Resûlullahın (a.s.m.) himâyesindedirler sana hiçbir yardımda bulunamayacağım Süfyan Hz. Ali'ye Benim en yakınımsın.Resûlullaha antlaşmayı uzatması için şefaatçı ol."*dedi.Hz. Ali'nin cevabı ey Süfyan!"*dedi,*"Vallahi, Aleyhisselâm karar verdi mi, mutlaka yapar.*Bu Resûlullahın işidir. Ben asla hüküm veremem.*Süfyan, yorgun ve bitkindi. Mescidi Nebevîde Ey insanlar! Ben insanları himâyeme aldım, Muhammed'in, bana vefâsızlık edeceğini hiç sanmıyorum."Yâ Muhammed,"*zannetmem ki, sözümü reddedesin!"Efendimiz,*"Ey Süfyan! Bu senin sözündür benim değil."*buyurdu.Süfyan hudeybiye anlaşması için gittiği . Görüşmelerden hiçbir netice alamadı eziklik ve ümitsizlik içinde Mekke'nin yolunu tuttu.Hudeybiye antlaşmasını uzatmak için gittiği medineden hiç bir sonuç alamayan Süfyan Mekkeye varınca Süfyan, kötü bir elçilik yapmanın ezikliğiyle olup bitenleri anlattı. Kureyş müşriklerini korku sardı
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-03-2018, 09:16   #59
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sorularlaislamiyet.com
Ebû Süfyan Peygamberimiz (s.a.v.)'in Huzurunda

*Mekkeyi fethetmeyi gelen müslümanları karşılarında gören müşrikler son derece korktu telaşa kapıldı Süfyan İslâm karargâhında
Hz. Abbas, Süfyan'ı alıp Efendimizin yanına getirdi. Hz ömer şu teklifi yaptı Yâ Resûlallah Müsaade buyur süfyanın boynunu vurayım.Ey Ömer! Süfyan, Ka'boğullarından olsaydı böyle söylemezdin."* deyince, *Hz. Ömer bütün celâletiyle Ey Abbas! Vallahi, babam Müslüman olsaydı, ona, senin Müslüman oluşuna sevindiğim kadar sevinmezdim. biliyorum ki, Resûlullah da babam Hattab Müslüman olsaydı, senin Müslüman oluşuna sevindiği kadar sevinmezdi."diye cevap verdi.*Efendimiz,*"Ey Abbas! Süfyan'ı Sabahleyin yanıma getir."*dedi Resûl Ey Süfyan Lâ ilâhe İllallah'*deme vakiti gelmedi mi?"*diye sordu.Süfyan zavallıca bir cevap verdi İyi ama putları ne yapayım? Lât ve Uzza'dan nasıl vazgeçeyim Hz. Ömer, hiddetle,
Duâ et ki, çadırdasın. Dışında asla bunu söyleyemezdin."*diye konuştu.Süfyan,*"Yâ Ömer! Yazıklar olsun baban gibi sertsin. ey Hattab'ın oğlu, ben sana gelmedim Amcamın oğluna geldim Bırak da konuşalım."*dedi.

*Süfyan Efendimize hitaben şöyle dedi Babam, anam sana fedâ olsun! Usluluk ve yumuşaklıkta, şeref ve akrabayı gözetmede senden üstünü yoktur. Ya resulullah*Süfyan bir nebze olsun mekkenin fethinde hakka yakınlaştı. Şu itirafı yaptı Vallahi, sanırım ki, Allah'tan başka ilâh olmasa gerek. Çünkü, Allah'la birlikte başka ilâh olsaydı, beni zararlardan korur, iyilikden faydalandırırdı.Efendimiz, Ey Süfyan* Muhammedün Resûlullah'*deme zamanın gelmedi mi?"*diye sordu.Süfyan Yâ Muhammed," müddet tanı. zihnimde şüphe var."Hz. Abbas söze karıştı Ey Süfyan yazıklar olsun Aklını topla yaptığının farkında mısın? Boynun vurulmadan Müslüman ol! Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Resûlü olduğuna şehâdet getir Bunun üzerine Süfyan şehâdet getirip Müslüman oldu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 01-03-2018, 09:17   #60
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sorularlaislamiyet.com
Ebû Süfyan Peygamberimiz (s.a.v.)'in Huzurunda

*Hz. Abbas, Resûlullahtan, Süfyan için
Yâ Resûlallah"*dedi,*Süfyan üstünlüğü övülmeyi seven bir insandır. Ona iftihar vesilesi verseniz."
Efendimiz,*"Olur"*buyurdu ve Kim Süfyan'ın evine girerse emindir."Süfyan,*"Evimin ne genişliği vardır ki* Efendimiz Kim Kâbe'ye girerse emindir* buyurdu.Süfyan kanaat etmedi.*"Kâbe'nin ne genişliği vardır dedi.Efendimiz,*"Kim, Mescid-i Harama girerse emindir"*buyurdu.Süfyan kanaat etmedi.Efendimiz lütuf ve ihsanını genişletti Kim, kapısını kapayıp evinde oturursa ona emân verilmiştir. Süfyan'ın artık başka talebi kalmamıştı, "İşte bu geniştir." diyerek memnuniyetini izhar etti.
*Resûl Süfyan'ı Mekke'ye göndermedi müşriklerin tesiri altında İslâm ordusuna karşı hareket etme ihtimali vardı. Süfyan, İslâm ordusunun Azametini görmeli kan akıtmaya kalkışanlara nasihat etmeli onları vazgeçirmeliydi Efendimiz, Hz. Abbas'a şu emri verdi Ey Abbas! Ebû Süfyan'ı vadinin daraldığı, dağ boğazının yanına götür Allah ordusunun ihtişamını görsün."

*Hz. Abbas Süfyan'ı vadinin en hakim yerine götürdü.Süfyan, hayret içinde muazzam İslâm ordusunu seyrediyor Süfyan'ın gözleri, nuranî dalgalarla akan mücahidler karşısında kamaşıyordu.Mekke'de öldürmeye kalktıkları ellerinden Allah'ın inâyeti ile kurtulan Hz. Muhammed nasıl on binlerin kalb ve ruhunu fethetmişti*Hz. Muhammed on binlerin kalb ve ruhunu fethetmişti etrafında insanlar pervane gibi dönüyordu Daha düne kadar ona karşı savaşanlar, şimdi ona sadakât elini uzatmışlar, muhabbetinde erimişler, derdiyle hemdert, sevinciyle mesrur, elemiyle müteellim olmuşlardı.Dalga dalga alaylar, taburlar mekkeyi fethe geliyorlardı *Süfyan olanca dikkatiyle Resûlullahı arıyordu.Nihâyet, Efendimizin tepeden tırnağa silahlı alayı geliyordu. Kâinatın Efendisi, azamet, heybet ve vakarı ile Kasvâ'nın üzerindeydi. Etrafında Ensar ve Muhacirler vardı fetih Sancağı, Ensardan Ubâde*Hazretlerindeydi. Süfyan tir tir titriyordu

*Süfyan Sübhanallah, kimdir bunlar ey Abbas?"*diye sordu.Hz. Abbas, "Resûllullah ile Ensar ve Muhacirler"*diye cevap verdi.Süfyan'ın dehşeti arttı, ürperti yükseldi, şöyle dedi Kardeşinin oğluna büyük bir saltanat verilmiş! Hiçbir hükümdarda görmediğim bir saltanat.Hz. Abbas,*"Bu saltanat değil, peygamberliktir."*diyerek Süfyan'ı yanlışını düzeltti.Süfyan da,*"Evet, peygamberliktir.diyerek kanaatını düzeltti.
*Süfyan haşmetli, nuranî, bir kalble çarpan, tek elle kalkan, tek ses halinde yükselen orduya kimsenin karşı koyamayacağını, anlamıştı.Ey Abbas! Ben böyle bir ordu, böyle bir cemâat görmedim."*dedi.
Mekkeli müşriklere hem haber vermek mani olmak ve nasihatta bulunmak üzere Süfyan'ın Mekke'ye gitmesine müsaade edildi.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.




boşanma avukatı webmaster blog çarşamba pasta

çarşamba koltuk yıkama çarşamba webtasarım