![]() |
#51 |
![]() Kaynak türkiyegazetesi.com.tr rahim er yazıları
MANEVİ BOZGUN TEHLİKESİ! *II. Cihan Harbi’nden sonra 1945’te BM, 1948’de İsrail, 1949’da Avrupa Konseyi, 1951’de Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kuruldu. 1957’de Avrupa Ekonomik Topluluğu, 1992’de Avrupa Birliği adını aldı.İkinci Dünya Harbinden sonra 1945-1990 arasında yeni devletler batıya karşı, kurulurken İsrail, BM, Amerika, İngiltere ve malum devletler tarafından kurduruldu ve korundu.Siyon kavmiyetçiliği, Yahudi sermayesi ve Haçlı desteği olmasa İsrail kurulamaz ve himaye edilip haritayı işgal edemezdi. *Irak İşgali, Suriye İşgali, Kuzey Suriye’de laik Sosyalist Kürt Federasyonu kurma teşebbüslerindeki niyet ve gaye İsrail’i Nil-Fırat arasındaki güya vaad edilmiş topraklara yerleştirmekti Batıyı bilip hilelerine vâkıf olmak gerekir. tarihin öğrenilmesi şarttır. 12 Eylül 1683 Avrupa’nın kapısı Viyana’yı yoklayıp kaybettiğimiz acı gündür. Tarih ve talih bize küstü. 15 Temmuz 2016 ise şerden hayr zuhuruyla tarih ve talihin bize güldüğü dirilişin yaşandığı gündür.31 Mart 1909’da Abdülhamid’e darbe yapılıp Devlet-i Ebed Müddet’in Selanik’teki bir Yahudi konağına sürgün edildiği tarihtir bu tarihlerden bugüne millet, ümmet kanlı gözyaşları dökerek gelmiştir. Kan kusup, “kızılcık şerbeti içmiştir. *millet, yaşanan günleri kaybetme endişesindedir. millet olarak Ehl-i sünneti ümmeti Kitap, ve Sünneti, Ümmet hassasiyetini gözümüz ve kalbimiz gibi korumalıyız. Aksi, mezhepsizleşmek, dinsizleşmek, Şialaşmak, Vehhabileşmektir Hadis-i şerif i Kütüb-i Sitte’yi baş tacı etmeliyiz. mezheblerimizden şaşmamalıyız. Sırat-ı müstakim de ancak böylece kalabiliriz. Alparslan, Fatih, Kanuni, Abdülhamid ve yüzlerce İslam hükümdarının sırrı budur. Onlar, ilim-akıl-gönül dengesini kurmuşlardır ümmetin 15 asırdır ameline esas kabul ettiği kaynaklar kifayetsiz devlet memurlarının cahil din bezirgânlarının insafına kalırsa manevi*bozgun yaşanır. Manevi bozgun olunca bina yıkılır. *Millî*ve yerli silahlarımız vatandaşı ve vatanı koruduğu gibi Ehl-i sünnet de milleti ve ümmeti korumaktadır. Aksini yaşayan nice devlet, tarih olmuştur. 15 Temmuz işgalini önlememizdeki sebep budur. şehadete koşan gencin kalbini İlmihaller, evliya menkıbeleri beslemiştir Kılı kırk yarma günüdür.mason ve siyon oyununa gelinmesin.din reformcularının arkasında İngiliz, siyon ve masonlar vardır 15 Temmuz'u devreye sokmak istiyor olabilirler. Geceleri uykusuz geçirecek zamandır. Kumpasa; tezgâha ve dalkavuklara dikkat! Su*uyur, düşman uyumaz. İslamın iç ve dış düşmanları vardır.çok uyanık olmalı.Yaşamak için mecburuz... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#52 |
![]() Kaynak türkiyegazetesi.com.tr rahim er yazıları
TASHİH İÇİN FIRSAT *İslamda Kur’ân İslamı” ve İslamcı” sözü yoktur dinde reform yapma peşindekiler İslam’ın 4 temel rüknü Kitap, Sünnet İcma-ı ümmet ve Kıyas-ı kaldırıp yalnızca Kur’ân-ı kerîm’i kabul ediyorlar mukaddes kitabımızın zamanın gerisinde kaldığı iddiasındalar bazıları da Kitabı ve Sünneti kabul etmekte Kütüb-i Sitte ve hadis külliyatını inkar etmekte Onlar hadis asılsızdır. Buhari Müslim Haccac gibi hadis âlimlerine su-i zan ve iftira etmekteler hadis külliyatlarını gözden düşürmeye tevessül etmekteler. **hadis-i şerifler, 15 asırdır hayatlara yön vermektedir. Mevzubahis *kimseler için icma-ı ümmet ve kıyas-ın değeri yoktur. tasavvuf, evliya ve* mürşidi kabul etmezler. Onlara göre mezhebler lüzumsuzdur. “Asr-ı saadette, mezheb mi vardı?” derler. Kur’ân-ı kerimi oku, ne anlıyorsan o dur derler meal Kur’ânı kerim değildir, kaleme alanın görüşüne göre açıklamasıdır. reformcu ve selefiler için müfessirlerin önemi yoktur. Herkes kitabımıza anladığı gibi amel edebilir. Oysaki hukukta bile hâkimler, savcılar, avukatlar dilediği gibi yorumlayıp yapamazlar. Anayasa vardır,* kanun vardır, içtihatları ve okul vardır 20 sene kıdemi olan bir hâkimin bile kararı bozulabilmektedir. kanun böyle iken Allahü teâlânın kitabı aleyhisselamın sözleribhadis külliyatları nasıl olur da bakkal defteri muamelesi görür? *hiçbir kişinin veya hey’etin ilahiyatçı akademisyenin Kur’ân-ı kerimi masanın bir tarafına hadis kitabını diğer tarafına koyup “bu hadis değil bu hadistir” gibi bir hüküm vermeye *ilmî salahiyeti yoktur. *İyi niyetle çalışan diyanet ve ilahiyat mensuplarına elbette bir şey denemez. Ancak haddini bilmek gibi irfan yoktur. Kaç ilahiyatçı, kaç diyanet* mensubu, İmam-ı Azam, İmam-ı Şafii, İmam-ı Gazali, Akşemseddin, *Rabbani, Yesevi, gibi hukukçu, âlim ve evliyayla kıyas edilebilir. Buna rağmen geçmişte“İmam-ı Azam da kim, ilkokul mezunu bile değil” diyenler çıkabilmiştir *bozuk masonlarla ingilizlerle Efgani, *Abduh ve Reşit Rıza gibilerle Tanzimat’tan sonra bize nüfuz etmeye çalıştı. Akif dâhil onlara kapılanlar oldu. Abdülhamid Han çarptılar. Büyük Sultan, onlara geçit vermedi en ücra köylere katır sırtında Ehl-i sünnet âlimlerinin asırlardır okunup amel edilen kıymetli **kitaplarını sandık sandık gönderdi. Cumhuriyetten sonraysa dinde reform Batı’ya benzemek adına yapılıyordu. Türkçe ezan, Türkçe namaz, camilere sıra konma ve mihraba piyano medrese, dergâhların vs. *Tek Parti, dinî yıkamayınca ilahiyat ve imam hatipler açmış, dini içeriden kuşatırken halkın hoşuna giderek rey alıp iktidarını da korumak istemiştir. *Diyanet, iktidar, muhalefet, medya veya başka bir yerden dine saldırılar olduğunda cesurca hakikati haykıramamıştır. 28 Şubat’ta Diyanet yoktu. Diyanet cuma günleri kürsülerde trafik haftası kutlamaktaydı. İlahiyatçılar bir şey yapmadılar. 28 Şubat ihanetinde ekranlarda Peygamberlik ilân edecek olan ilahiyatçılar için ilahiyatçı ve ilahiyat fakültesi ne de diyanet tek kelime etmedi işlem yapmadı. “Tesettür füruattır” diyen FETÖ’ye*sen yalan söylüyor, farzı inkâr ediyorsun!” demediler. * İlahiyat fakülteleri din ilmiyle değil, dinî ilimlerle laik eğitim yapmaktadır. Yorumlar, felsefidir Kitaplarda netlik değil, kafa karıştırıcı iktibaslar vardır. dinde nakil esastır. Diyanet YÖK kadar özerk değildir. Devlet kurumudur. Siyasi otorite vr İktidar değişince* ters düşmemeye çalışmaktadır. *Cumhurbaşkanı Erdoğan, dile getirince YÖK, TEOG imtihanının zararlı olduğunu fark etti. *Diyanet de Cumhurbaşkanı konuşunca sayfa sayfa konuşmaktadır.ilmî ve tarafsızlığıyla Diyanet, millet için ortak değer olmalıdır. Din kalpazanlarıyla mücadele etmeliyiz.Kaba softa ve yobazlara karşıyız.Teknoloji ve şehirleşme yeni sualleri getirecektir. doğru cevaplar, fetvalar verilmesi gerekir. Din üzerinden tehlikeli bir fitne çıkmıştır. yangın, alev almadan sönmelidir.Konuştukça girdap derinleşmektedir. Cumhurbaşkanı itibar ve sevgisini kaybetmemelidir. birlik kolay kurulmadı. bozgun yaşanırsa zor kurulur. mayınlara, tuzaklara, ajanlara, abdestsiz, namazsız madrabaz müçtehitlere, din yorumcularına, dine dost görünen yıkıcılara *dikkat etmelidir. *Dinimizin esası nakildir. İslam âlim, ârif ve evliyasını yok saymak güneşi inkâr etmektir Üç aylarda maksadı aşan, hayal kırıklıklarına yol açan konuşmaları tashih edecek bir güzel konuşmayla bu sayfa kapatılmalıdır.*Türk milletini de İslâm ümmetini de ayakta tutan mezhepleri, dergâhları yıkmak isteyenlere fırsat verilmemelidir. İlmini ve ahlâkını kaybeden cemiyet, içten içe çürüyerek bir gün çöker. Bu sebeple ne kadar korkulsa yeridir. **** |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#53 |
![]() Kaynak türkiyegazetesi.com.tr rahim er yazıları
18 MART ÇANAKKALE, 18 MART AFRİN, *18 Mart 1915 Deniz Zaferimizin üzerinden 103 yıl geçti.ama Çanakkale, dilimizden hiç düşmedi; muhabbeti kalbimizde büyüdü. Canlarını verip Çanakkale’yi şehitlerimizle, gazilerimize gani gani rahmetler diliyoruz. Kabirleri cennet, dereceleri yüksek olsun. Mevla’mız bizleri, onlara lâyık eylesin.Tarihin hiçbir döneminde bu denli kayıp vermedik. Sarıkamış’ta 22 Aralık Ocak 1915 günlerinde 90 bin şehid, Çanakkale’de 18 Mart 1915 günlerinde 253 bin şehid. Verdik Gazilerin sayıları en az yarısı kadardır. *Kanal Yemen , Filistin Suriye Galiçya Cephesi ve tüm Harb-i Umumide, Büyük Harbde Kayıplarımız şehid ve gazilerle milyonu buldu Hepsi genç, hepsi fidan gibi civanlar. Harp türküleri onları anlatır. o kahramanlık ağıtları, Mehmetçiği ve duygu sağanakları altında en iyi anlatandır. Hey on beşli on beşli, Yemen Türküsü, Yüzbaşılar Yüzbaşılar, Çanakkale İçinde Aynalı Çarşı ve diğerleri. Çanakkale’de ölen her 10 askerimizden biri yedek subaydır. Galatasaray, İzmir, Konya Sultanileriyle Erzincan Askerî Mektebi o sene mezun veremezler. Talebe cepheye gitmiş 33 yılda binbir emekle yetiştirilen gençlik, harcanıp tükenmiştir. 30 Ekim 1918’de Mondros Mütarekesi ile ordu terhis edilir Acı, ağır ve hazin bir karar acaba terhis edilecek kaç asker kalmıştı?” *Tarih, yaşanmış vakalardır Kızarak veya taraf tutarak tarih değiştirilemez. Çanakkale saklandı. Bugün daha yeni öğreniliyor Abdülhamid Han’ın büyük bir ileri görüşlülükle 1915’ten seneler evvel yaptırdığı Hamidiye Tabyaları, Çanakkale Boğazı’nın savunulmasında birinci derecede etkili olmuştur. Genelkurmay, Çanakkale fotoğraflarını ilk defa paylaştı. Genelkurmay arşivlerinin açılması lâzım. Çanakkale öğrenilmeli. 57. Alay, niçin her ferdine kadar şehid olmuştur? Burada nasıl bir kusur var bilinmeli. Harbiye Nazırı Başkumandan Enver Paşa iken ve Çanakkalede imzası varken, Cevad Çobanlı ve Türk Paşalar birinci dereceden sorumluyken harpte miralay yarbay rütbesindeki 57. Alay Kumandanı Mustafa Kemal, neden harbin muzaffer kumandanı olarak takdim edilmiştir *Çanakkale neden bir kişiye mal edildi komuta cephemizdeki Sanders, ve Fritz paşalar kimdir Çanakkale, Payitaht için isteniyordu. İngiliz, nasıl oldu da hiçbir engel yaşamadan 13 Kasım 1918’de çapulcularıyla İstanbul’u işgal etti hangi vaadlerlerle tek kurşun atmadan 6 Ekim 1923’te Payitahtı tahliye etti.Tarafsız, vicdanlı kaleme mahcup etmeyecek eserlere ihtiyaç var. Bir asır arkada kalmış ama gerçekler meçhul. doğrular çıkıp geliyor.18 Mart 2018 Sabahı Hür Suriye Ordusu ve Mehmetçik sabah namazını kıldılar. Nusret için Allahü teâlâya el açtılar. 08.30’da Afrin’e girdiler. zaferin kazanılması için devlet adamı, asker, ter döken herkesi ve dua eden milletimizi ve ümmetimizi tebrik ediyoruz. *Mehmetçik, Fırat Kalkanı’ndan sonra de Afrin’de destan yazdı. işgalden kurtardı Afrin Çanakkalede Sarıkamışta, bizim topraklarımızdı. bu topraklardan da aziz şehid ve gazilerimiz, Allahuekber Dağlarındaki Çanakkale’deki şehidlerimiz yatmaktalar. O gün vatan 5 milyon km2 idi. Afrin Zaferimiz mübarek olsun; Rabbim, devamını nasib buyursun. Şehidlerimize rahmet, arkada kalanlara sabır, gazilerimize şifalar diliyoruz. Tek sivil ölmeden büyük zaferin kazanılması iftihardır 100 sene önceki gibi 7 düvelle mücadele verdik. Bu zafer o günkü kayıpların hesaplamasıdır. doğrudan karşımıza çıkamayarak satın aldıkları örgütleri sahaya sürdüler, Mehmetçik ezip geçti. *Afrin Zaferi’nin 18 Mart’a denk gelmesi kaderin tebessüm ettiren hoş bir yazısı oldu.Şimdi sıra Menbiç’te Sonra kuzeye doğru Kandil’e kadar yolumuz var…Bu bir beka dâvâsı ve İstiklâl mücadelesidir. 40 yıldan beri mücadele veriliyordu. hain FETÖ siyasete, devlete, orduya, sızıp yerleştiği için muvaffakiyet elde edilemiyordu. Şüphesiz ki onlar, silah ve uyuşturucu kaçakçıları bölücü, örgütlerle ortak çalışıyordu millî ittifak kurulmuşken hız kesmeden aynen devam 18 Mart 2018’de bir zafer de MHP kazandı.Türk milleti, 18 Mart 2018’de Devlet Bahçeliyle bir zafere imza attı. Siyasi Cephe’deki zaferle 2023 inşa edilecek Cumhur İttifakı, kuvvetlenecek *Devlet Bahçeli, devletin ihanete maruz kaldığı senelerde vatanseverlikten zerre taviz vermedi tarihî hizmetler yaparken, MHP’yi gasp ve talandan kurtardı.Hizmetlerini istikbal, altın madalyayla ödüllendirecektir. ebedî âlemde mükâfaatını görecektir. din, devlet, millet aşkıyla dolu Sn. Bahçeli’yi, sâdık dâvâ arkadaşlarını, MHP camiasını ve kalbi toprakları için atan şehidler torunu yiğit ülkücüleri cân-u gönülden tebrik ediyoruz. Muvaffakiyetiniz daim, yolunuz açık olsun.şükürler olsun ki mübarek üç aylarda her cephede diriliş yaşamaktayız.Bu bir tarih dönemecidir.Bir ihsan-ı ilâhidir.imtihandır. bozuk din anlayışlarına mânevî tökezlenme tehlikesine dikkat etmeliyiz Her zaferin sahibi Allah’tır, her zaferin sebebi, Şanlı Peygamber aleyhisselamdır… |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#54 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
Bir GÜZEL mektup *Hasan Celal Güzel in fikirleri, Abdülhakim Arvasi deryasından kalemine nur çekmiş bir üslubun eseridir:Doğumunun 171. Sene-i devriyesinde İslâm Halifesi, Türk Hakanı, Osmanlı Padişahı cennetmekân Abdülhamid Hân'ı daimî muhabbet ve hurmetlerimle yâd ediyorum. O, Cenab-ı Hakk'ın sevgili bir kulu, bir evliyaullah ve kutb'üz zaman Tarihimizde Hulefa-yı Râşidîn haricinde O'nun kadar büyük İslam Halifesi yoktur. Türk Hakanlarının en büyüğüdür. Tarihçiler, O'nun Osman Gazi, Fatih, Yavuz ve Kanuni kadar büyük olduğunu kabul ederler. *Abdülhamit hanın Hükümdarlığı değerlendirilince en büyük Osmanlı Padişahı olduğunu bilmek lazım. İmparatorluk 1923 te değil, O'nun tahttan indirildiği 1909 da yıkılmıştır. Devlet-i Aliyye'nin yüz ölçümü 5 milyon km2'nin üzerindedir. Ulu Hakan Abdülhamid Han, Kanuni kadar hüküm sürseydi bugünkü mevcudun en az üç misli büyüklüğünde muazzam bir devlete sahip olabilirdik. Ne yazık ki O'nun ve Osmanlı'nın kıymetini çok geç anladık. şanlı ecdadımıza layık oldukları şekilde sahip çıkabilmiş değiliz. Abdülhamid Han'ın asil, necip ve kıymetli torunlarına en derin hurmetlerimi arz ediyor mübarek Hakan'ın ve Hanedan'ın bir muhibbi ve hâdimi olarak kabul buyurmanızı istirham ediyorum. *Abdülhamid Han kuddise sirruh Hazretlerine Allah'tan -celle celalüh- rahmet diliyorum."şayet merhum Özal, başkan tercihini Celal Güzel'den yana yapsaydı, bugün farklı bir Türkiye'de olabilirdik" Abdülhamid Han, sürgüne gönderildiği Selanik'teki Alatini Köşkü'nün bahçesinden adımını attığı anda akşam ezanı başlar. Ulu Hakan, o vaziyette durur ve tevekkülünü terennüm eder Azîz Allah!.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#55 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
İBB’YE TEKLİF İstanbul Büyükşehir Başkanlığının metro çalışmalarını takdirle karşılıyor ve memnun oluyoruz. Haliç’in Avrupa Yakasında metro yapılmasına memnun olduk. Bu imkânsızı zorlayarak hizmet üretmektir.Ancak Haliç’ten geçerken hizmet yara almıştı. Sultan Selim Camii ile Selim Han ve Abdülmecid Han türbelerinin hemen altındaki yere metro durağı yapılıyordu İBB Fener Metro Durağı hizmete geçiyor” diye ilan asmıştı. isim seçimi isabetsiz.Fener, Fatih’in tarihî semtidir. Patrikhaneyi çağrıştırır. Patrikhane bu ülkenin kurumudur Ancak başka türlü memnun edilmesi mümkündür Fatihte halk oylaması yapılsa herkes metro durağına Yavuz Selim yahut Selimiye veya Abdülmecid Han veya Mecidiye isminin verilmesini seçecektir. Yavuz Selim ismi kazanacaktır Zaten mahalle bu ismi taşımaktadır. Fener için verilen reyler, dikkate bile alınmayacak kadar düşüktür Haliç Metrosu hayrlı olsun. Fakat isim seçmekteki özensizliği kabul edemiyoruz. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#56 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
KİM HAKLI? *İstanbul’da bir taksici rahatsızlığı yaşanıyor. kızgın taksiciler UBER’in korsan olduğu iddiasıyla şirket arabalarının yolunu kesip şoförlerini tartaklıyor, yolcu gibi UBER taksi çağırarak aynısını yapıyor şirkete dava açmışlar. Ticaret serbest rekabettir UBER, kredi kartıyla çalışıp, fatura kestiğine göre nasıl korsan olur? Şehirleri dağbaşı sanıp yol kesmek de ne demek vatandaşlar, tepki verdi. 10 günde IOS ve Android’den indirilen UBER hesabı 5 kat arttı Plaka fiyatları düştü. Taksici esnafı, düşünebilse plakanın ucuzlaması bir fırsattır. yıllardır plaka suistimali yaşanmaktadır. *Bir şarkıcı 100 tane taksi plakası satın alıp yüksek rakamlarla taksicilere kiralamaktalar. Sürücüler, köle gibi 12 saat direksiyondalar. Makine olsa 12 saat çalışamaz. Plaka fiyatları inanılmaz meblağlardadır. hiçbir sürücü kullandığı taksinin sahibi değildir.taksi yolcusu saygısızlıklara maruz kalmaktadır. taksiye binmek imkânsızdır. Taksiden yolcu indirilmektedir Taksi sürücüsü, yabancıların ülkemize dair ilk izlenimleridir şoförler eğitimden geçirilmelidir.öfkeli taksiciler, şunu düşünmeliler: Vatandaş, neden UBER’e rağbet etmekte? “Gönül isterdi ki ulaşım markasını dünyaya pazarlamış olaydık. taksiciden yaka silkmeyen yolcu yok gibidir.Yolcu, uçakta takside emniyet, dürüstlük ve insanca muamele bekler.İBB, Bitaksi ve UBER’e benzer bir teşebbüste bulundu ama anlaşılmadı. İstanbulda taksi derdimiz vardır. Taşeron işçi meselesine çare bulunduğu gibi buna da çare bulunmalı. Taksi sürücülüğü hiçbir işe alınmayanların yaptığı bir meslek olmamalı. Bu durum, düzgün taksicileri rahatsız etmektedir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#57 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
MAZLUMLARIN ÜMİDİ OLMAK! *Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin Giresun Kongresinde bir mektub paylaştı. Mektup, Guta’daki bir hanımdan geliyordu“-Ne olursunuz Sayın Cumhurbaşkanım? Afrin’de attığınız adımları, Guta’da da atınız. dayanma gücümüz kalmadı. 250 bin kişilik Guta’da 20 bin kişiye düştük. Herkes, Guta’yı terk ediyor. akıbetimizin ne olacağı belli değil mektubu memleketimiz kalbden imzalamaktadır. O dilek, bu milletin dileğidir. ümmetin dileğidir. Mektup ümmete yazılmıştır. kulakları sağır edecek bir imdat çığlığıdır. Doğu Guta, Şam’ın ilçesidir. Rejim, Rus ve İran iş birliğiyle harabeye döndü. Halk, ekmek, yemek, ilaçtan mahrûm. Şehir enkaz. Nüfus katledildi *Gutada çatışmasızlık ilân edilmesi, ve ateşkes kararı hiçbir fayda temin etmedi. Binlerce ölü ve yaralı var Guta Srebrenitsa’dır guta Esad’ın ikametgâhına 10 km mesafededir. ihmal edemeyiz!’’Şam’ın merkezinde utanç yaşanıyor. strateji ve diplomasiyle ele almamız gerekir. çığlığa sağır ve bigâne kalamayız Gutalılar vatandaşlarımızdır Diplomatik imkânlarla çözüm bulmalıyız ÖSO Guta’ya sızarak meşru müdafaa yapabilir bugün Osmanlılar gibi çaresiz mazlumlara, mağdurlara kurtuluş ümidi hâline geldik dün İspanyol barbarlığına karşı Endülüs Sultan II. Bayezıd Hân’dan yardım istemiş, Murat Reis onları tahliye için çırpınmışlardı. Endülüs’ten sadece Müslümanları Yahudileri de kurtardık. Onlara sessiz kalmadığımız gibi yardım isteyen gayrı Müslimlere harbi göze alıp yardım etmiştik *Bugün mazluma el uzatan olmak şereftir. Allah’ın lütfudur. IMF nin küstahlığı unutulmadı. Kavuştuğumuz nimetleri kaybetmemek için Millî silah sanayiîni, ekonomiyi büyütmeli, ana caddeden çıkılmamalıdır Bu millet, Satuk Buğra Han’dan beri aynı ana caddededir. Şia, Vehhabilik, Selefiliğe iltifat felakettir Mustafa İslamoğlu ve benzerlerinin rehberliği de felakettir kendisi “Diyanet kadın müftü atasın” diyor ve bunun izahının yapılması gerekir. Bin beş yüz yıldır hiçbir mezheb imamı, müctehid, âlim, evliya şeyhülislam yahut Sultan, kadın müftüyü düşünemez miydi? İtikadi bozukluğa yönelişin, Endülüs faciasında büyük payı vardır.Diyanette MEB, adliye de FETÖ’den boşalan yerlerin dinde reformcu, Vehhabi, Selefi, Şia kadrolarla doldurulması yıkım olur. Allah, öyle bir gün göstermesin *Doğu Gutalılar bize mektup yazmaktalar. Biz kime yazabiliriz Sultan Süleyman zamanında “gün gelecek ahali, 70 sent için küffara el açacak!” denseydi kimse inanmazdı. Fakat geçmişte bunu hep birlikte ve üzüntüyle yaşadık.Parmağımızı yılana aynı delikten ısırtmayalım! **** |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#58 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
Dost, doğruyu söyleyendir! İslâm âleminin iftihar ettiğimiz, yükselişine yıldırım düşmesin. İki asır sonra doğruluyoruz.mes’uliyyet mevkiinde olanların doğru yoldan, sapmaları felaket olur. geçmişten ders çıkarmalıdır. Abdülhamid Han, Mehmed Han, Alparslan, Kılıçarslan, Eyyubi, Ahmed Yesevi, Yunus Emre gibi kıymetimiz neye nasıl inanıyorsa biz de bu yolda kalmaya devam etmeliyiz. O yol, bizi zirveye taşırdı Ondan uzaklaşmak ise bizi yere düşürdü Kişiye göre, devre göre İslamiyet olmaz. Bu mezheblerin düşmanı tek partinin yaptığı dini çağa uydurma faaliyetlerinin ifadesidir. Mehmet Akif, İstiklal Marşı adlı bir abide manzume yazmış, fakat Halife Abdülhamid’e hakaret hatasını işlemişti. Sevgili Peygamberimiz -söyleyene değil, söze bakılır” buyurmaktalar. Doğruyu kim söylerse söylesin doğrudur. Hatayı kim yaparsa hatadır. Necip Fazıl mason Cemaleddin Efgani ile talebesi Abduh ve Reşid Rıza ve Seyyid Kutup gibi isimleri l çürütürken Mehmet Akif’i yermektedir Anadolu’ya tasavvuf, Hazreti Türkistan Ahmed Yesevi ve Türkistan’dan geldiği gibi, itikaddaki imamımız Maturidi Türksitanlı olduğu gibi 19. Asrın din reformcuları Türkistan, Kafkaslar ve Lübnan ile Mısır’dan gelmedir. İngiliz, İslamiyet’i tahrip için köstebek gibi çalışmıştır. Efgani, Payitaht’a Sultan Abdülhamid zamanında sızmıştır. Şimdi ise birtakım kimseler, nakilsiz tefsir yazmakla övünmektedir Regaib Gecesi’nin ne olduğunu bile bilmeyen , Prof. etiketliler roman yazmakla tefsir yazmayı karıştırmaktalar.Dinini doğrudan doğruya ve sadece Kur’ân’dan me’âlden, hadisten öğren” demek dinî ilimleri, İslamiyeti ve ulemayı hafife almaktır Mezhebleri miracı âlimleri tasavvufu reddeden kimseler, bu toprakların malı değildir. Komünizm, faşizm gibi yabancı ideolojilerdir. Amaçları haçdır. milleti ayakta tutan İslâmiyet’i içten çökertmekle vazifeli ahmak ajanlardır. laflarına kanmamalı.Tuzaklarına dikkat etmelidir. Takiyye yalnızca FETÖ’ye mahsus değildir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#59 |
![]() Kaynak*turkiyegazetesi.com.*Rahim Er yazıları
ADAM GİBİ ADAM! *Büyük Birlik Partisini kuran, Alperenler Hareketi’ni başlatan merhum Yazıcıoğlu Nur içinde yatsın, mekânı cennet-i âlâ olsun. *25 Mart 2009’da Yerköy mitingine giderken helikopteri Göksun Keş* Dağı’na çarpmış, helikopterdeki 6 kişi ölmüştü. Bu *bir kaza değil, faciadır; tertiplenmiş ihanettir. *Kahramanmaraş valisinin resmî açıklamaları farklılaşmıştı. Muhsin Başkan gibi şehid düşen İHA muhabiri İsmail Güneş’le alâkalı çelişen ifadeler oldu.dosya kapatıldı.dosya, 15 Temmuz işgalinden sonra açıldı. Bugün Yazıcıoğlu’na ve helikopterdeki herkese kasdeden FETÖ/PDY terör örgütüdür. *Muhsin Yazıcıoğlu, birtakım malûmata sahipti ve Erdoğan’la paylaşmaya başlamıştı. *28 Şubat Darbesi ve*faili meçhulleri Terör örgütü, suikast ihanetini, engellemek için yapmıştı.*Bir kimse, yerli ve millî ise vatansızlarla milliyetsizlerin gözüne diken olur.16 Temmuz’da örgütün maskesi düştü, takiyyesi bozuldu, Hocaefendi tarikatı ve terör örgütü rezil ve rüsva oldu iplikleri pazara döküldü. Yazıcıoğlu milletin gözünde bir kahramandır. dâvâ adamıdır. 12 Eylül 1980 darbesinin Mamak* zindanlarındaki zalim işkenceler alpereni vatanından soğutamamıştı. Dininin, vatanının, milletinin ve ülke değerlerinin sevdalısıydı. *Yazıcıoğluna andık büyük bir rağbet vardı Bu rağbet, hem kadr-ü kıymet bilme ve hem de bir özürdür. vefatından sonra hürmet edilene, hayatta iken kıymet vermemek insanoğlunun kumaşıdır geç de olsa kıymet bilmek, hiç kıymet bilmemekten yeğdir.yeter ki Allah, razı olsun; insanlar kıymet bilse ne olur, bilmese ne olur?” kazanan, kıymeti bilinen değil kadr-ü kıymet bilenlerdir.Aksi “vefasızlıktır Muhsin Yazıcıoğlu 1998 de Tiran’a *gitmişti Sırplar, Kosovayı kuşatmışdı. köylere yardıma giden Muhsin Başkan, Tiran’da helikopter kiraladı. Helikoptere 4 kişi bindi Hududa sıfır uçuyordu. bir mermi sıkılsa helikopter taş gibi yere düşerdi Ama Allah’ın koruduğuna kim ne yapabilir? köye geldi ve Kardeşlerimiz bayram ettiler.*Yazıcıoğlu, Kosova Kurtuluş Ordusuna maddî yardımda bulundu. Sırbistan’a karşı istiklâl mücadelesi veren teşkilatın lideri şehid edildi yazıcıoğlunun Ölmeden evvel yazdığı “Üşüyorum anne” şiiri, ölüm iklimine verilmiş bir haberdi. Ama o üşümedi. Çünkü şehidler ölüm acısı çekmezler. Ne demişler?İyiler, iyi atlara binip gittiler… Önden gidenlere selâm olsun Adam gibi adamlara rahmet olsun! |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#60 |
![]() Bedri alıçlu anlatıyor
*O sabah Son derece normaldi Operasyon Emri almıştım. İmha edilmesi gereken bir mayın vardı. 15 kişiydik. itirafçı mayını gösterecekti. Askerlerimi kayaların arkasına gönderdim. Toprağı kazıdım, tırnaklarımla mayını El yapımı bir mayındı.* Askerlerimi Ölmesin diye kayaların arkasına gönderdim.Ben ölebilirim” Ama ben ekibimin komutanıyım. Kimsenin hayatını tehlikeye atamam...*Mayın önümde duruyordu El yapımıydı üç ana malzeme Patlayıcı, ateşleme düzeneği ve fünyeden oluşuyordu PKK, litrelik şişeyi ikiye böler, altlı üstlü kablo yerleştirip kabloları 6 pile iliştirir, pet şişedeki kabloları fünye denen ateşleme sistemine bağlar Patlayıcı Pet şişeye bastığınızda, kablo temas eder fünye ateş alır ve patlar. kol ve bacak kopartır*Patlayıcıya silahla ateş ettim, patlamadı Etkisizleştirdiğim pek çok mayın oldu. O gün çelik yelek ve eldiven yoktu Mayını etkisizleştirmek için fünyeyi çıkardım patlamaması lazımdı Ama vücut elektriğinden Fünye patladı...Hafızamda o bölüm yok... Mayın elimdeyken patlamış... Yüzüm darmadağın olmuş, gözler gitmiş... Suratım tanınmaz haldeymiş, kafatasımın sol tarafı yokmuş. Müthiş bir kan kaybı içinde ben konuşuyormuşum...25-30 kilometredeki insanlar dumanı görmüşler... hayatta kalışım Kader mayın... Ellerimi kopartıyor, bacaklarımı yaralıyor gözlerim gidiyor... Bu benim 12’nci ameliyatım kafatasımın sol tarafı suni kemik... 46 gündür yoğun bakımdayım *olaydan sonra Gözlerim bağlıydı eşimi duydum. “Biz neredeyiz?” dedim. “Ankara’da, hastanede” dedi. “Hayrola?” dedim, “Mayın patladı” dedi.* Düşünecek bir şey yok. Bu, bir emirdi. Ben de mayını çıkartmaya gittim.emri verene suçluk duygusu ve Sıkıntı yok... ben mayını çıkartmasam Kimse Niye çıkartmadın?” diyemezdi. mayını çıkartma sebebim şu: Ben basmam. Benim bölüğüm basmaz benden sonraki mayına basar, bacağı, kolu kopar. Onun yerine benimki koptu... (gülüyor) Güneydoğu sorunu çözülemez Çünkü bugünkü değil, çok eski mesele..Karşı taraf Sizi ikna eder çok sıkı bir ideolojiden geçiyorlar. Türkiye’deki en yeni terörist, 99 katılımlıdır, 11 yıllıktır ömrü bu işlerle geçmiş. Acemi asker 4 ay eğitim alıyor, hiçbir şeyden haberi yok. Teröristler tecrübeli. Ve onların kaygısı yok askerimizin ise aile, ve geleceği var...*Bir anne oğlunu Güneydoğu’ya gönderirken korkar Ama Güneydoğu’yu bizden kopartıyorlar Kürt devleti kuruluyor” diye düşünüp, çocuğunuzu doğuda askere gitmesini istemiyorsanız bu ihanettir...Güneydoğu’da herşeyi öğrenmek zorundasınız öğrenmezseniz ölümdür çatışmada ya sağ kalırsın ya ölürsün. eğitim. Şart sıçrayamıyorsan, attığını vuramıyorsan, ölüm ihtimali yüksek. bölge insanını farklı Onlar da senin gibi...insan Kürt açılımı lazım.ve Türkiye’nin her tarafına Pervari Siirt, serin ve güzeldi... İnsan hayatı gelip geçiyor, kimseye bir şey kalmıyor Yüzbaşım ellerinizi ve gözlerinizi kaybettiniz” dedi Nasip” dedim. “Gözleriniz de görmüyor” dedi. “Olabilir” dedim. yapacak bir şey yoktu Kabullendim *Benim yaşım 34. Bu gözler çok gördü bir sürü çatışma, bir sürü sağ ve ölü insan, bir sürü acı ve gözyaşı... hayatı çok ciddiye almayacaksın, ne geliyorsa yaşayacak kabullenecek hırs yapmayacaksın...İnsanın gözlerini ve ellerini kaybetmesi İşlerimi görebilmek için el lazım, göz lazım. Artık bende ikisi de yok.- (Gülüyor.) Nasip... mayınla uzman çavuşum uğraşıp da onun başına gelseydi yıkılırdım, altından kalkamazdım. KAPORTAM DEĞİŞTİ AMA AYNI ADAMIM Psikolojik destek...verelim” dediler, “Yok sağ olun” dedim...İyi ki evliyim, iyi ki eşim var” Eşim, en büyük desteğim. Her kadın dayanamaz, benim yükümü çekiyor, müteşekkirim. Kendisi doktor ve, benim için bıraktı mesleğini, *Eşim gece gündüz bana bakıyor, bu kadar büyük bir fedakârlık beni üzüyor. ikinci bebek geliyor. Çocuk büyütmek için el ve göz gerekmiyor... Onlar sevgiyi hissediyorlar. 6 yaşındaki oğlum kazaya İlk başta sıkıntılıydı, beni yadırgadı, olaydan bahsedilmesini istemedi, ama alıştı. kaportam değişti ama ben aynı adamım . Halime şükrediyorum, bunun daha kötüsü var: Ölebilirdim. aklım yerinde olmayabilirdi.korktular uyanacak ve kafası çalışmayacak” diye düşündüler hatırlamaz, kimseyi tanımaz, karakteri değişir... diyenler oldu ama çok şükür Hiçbiri olmadı.Müthiş olan ben değilim, insan bedeni... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|